10. Türk-Arap Ekonomi Forumu - Son Dakika
Ekonomi

10. Türk-Arap Ekonomi Forumu

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkan Yardımcısı Tevfik Kınık, TL'deki değer kaybının aşırıya kaçtığını belirterek, gelecek aylarda bu değer kaybının sona ereceği öngörüsünde bulundu.

02.04.2015 12:32
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkan Yardımcısı Tevfik Kınık, TL'deki değer kaybının aşırıya kaçtığını belirterek, gelecek aylarda bu değer kaybının sona ereceği öngörüsünde bulundu.

10. Türk-Arap Ekonomi Forumu'nun ikinci gününde düzenlenen "Bankacılık ve Finansal Pazarlar" konulu panel, Lübnan El İktisad Vel Amal Grubu Üst Yöneticisi (CEO) Yardımcısı Faysal Ebu Zeki moderatörlüğünde gerçekleştirildi.

Kınık, İstanbul'un yeni finansal merkez olacağını belirterek, "2023'te ilk 10 büyük finansal merkezden biri olmayı hedefliyoruz. İlk aşamayı yeni tamamladık. İkinci aşamaya geçtik. İkinci aşama daha çok mikro reformlara yöneliyor. Özellikle uluslararası yatırımcıların çekilmesi ve ülkemizin mevcut tasarruf oranının artırılması hedefleniyor" dedi.

Türkiye'deki sermaye piyasası mevzuatı altyapısının Avrupa Birliği'yle tam uyumlu olduğuna dikkati çeken Kınık, "Türkiye, son küresel krizden gereken dersleri çıkardı ve aynı zamanda düzenleyiciye esnek bir şekilde düzenleme yapma fırsatı sağlıyor. O bakımdan bizim açımızdan çok önemli bir fırsat" ifadelerini kullandı.

Kınık, bir finansal merkezin belirli niteliklere sahip olması gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti:

"Sadece sözle yapılabilecek bir şey değil. Yatırımcılar bir finansal merkezden ilk olarak güçlü altyapı kuruluşları istiyor. Finansal ürün ve hizmet çeşitleri çok önemli. Bizim hedefimiz, dünyada piyasalarda hangi ürün var ise Türkiye'de de olacak ve yatırımcılar hangi ürünlere yatırım yapacaklarına karar verecekler. Sadece düzenlemelerle finansal merkez olunamaz. Uygulama noktasında gerek düzenleyicide gerek piyasada iyi uygulamalar geliştirmemiz lazım. İyi uygulamaların hükümet tarafından ciddi şekilde desteklenmesi lazım. Bizce bulunduğumuz konum, altyapımız ve verilen güçlü destek sayesinde bunu başaracağımıza eminiz."

"ABD'de faiz artırımı elbette olacak ama bu artırım seri şekilde olmayacak" diyen Kınık, piyasalarda fiyatlandığı kadar sert bir faiz artırımına gidilmeyeceğinin altını çizdi.

TL'deki değer kaybının aşırıya kaçtığını aktaran Kınık, gelecek aylarda bu değer kaybının sona ereceği öngörüsünde bulundu.

Kınık, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırmasının her şeyin sonu olmadığını vurgulayarak, "Bu daha önce de oldu. Türkiye için mevcut fonlar azalacak ama fiyatı artsa bile dışarıdan fonlamaya Türkiye kendi mutlaka devam edecektir. Aniden sermaye akımlarında duruş senaryolarına inanmıyorum. Krizlere karşı esnekliği olan bir ülkeyiz" değerlendirmesini yaptı.

-  "2015 yılı bankacılık sektörü açısından oldukça zor bir yıl"

T-Bank Baş Ekonomisti Veyis Fertekligil ise ekonominin yavaşlamasının ve işsizliğin artmasının bankacılık sektörünü olumsuz etkilediğini belirterek, bireysel kredilerin aktif kalitesi açısından risk oluşturduğunu ve takipteki kredi rasyolarını etkilediğini söyledi.

Piyasalarda geçen yıl likidite bolluğu oluştuğunu aktaran Fertekligil, Türk bankalarının, gelişmekte olan ülke bankaları gibi bu durumdan yararlandığını dile getirdi.

Fertekligil, şöyle devam etti:

"Fed'in parasal sıkılaştırmaya gitmesi gibi küresel piyasalardan kaynaklanan bazı sıkıntılar olabilir. Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) parasal genişleme kararları bu etkileri biraz hafifletici olabilir. 2015 yılı bankacılık sektörü açısından oldukça zor bir yıl. Faizlerde dalgalanma bankalar için belirsizlik getiriyor. Döviz kurlarının yükselmesi krediler açısından önemli. Türk bankacılık sisteminin genel risk profili, ülke risk profilinden çok bağımsız değil. Kredilerdeki büyüme son tedbirlerle yüzde 15 düzeyine geldi. Bu aslında olumlu ama bir yandan da bankacılık sektörünün yurt dışından gelen finansmana bağlılığı ve bunun kısa vadeli yapısı hala önemli bir risk unsuru. Ayrıca, iç piyasada Türkiye'nin tasarruf oranları da çok düşük. Bu da bir risk unsuru olarak karşımıza çıkıyor."

A&T Bank Satış ve Pazarlama Direktörü Kudret Menteşoğlu, piyasalarda bir durgunluğun hakim olduğuna işaret ederek, var olan yatırımlara yenilerinin eklenmediğini ifade etti.

Odeabank Stratejik Planlama Direktörü Ali Kırali ise ekonomideki katma değeri artırılabilmek için daha ciddi reformlar yapılması gerektiğini belirterek, "Petrol fiyatlarındaki son çöküş, Türk ekonomisinin sırtındaki Fed stresini hafifletti. Bu aldığımız zamanı iyi değerlendirip daha da ciddi reformlarla artık yeni bir patikaya girdiğimizin farkında olmalıyız" dedi.

Kırali, Türkiye'nin tasarruf açığı yüksek bir ülke olduğunu aktararak, finans merkezi gibi projelerin başka reformlarla da desteklenmesi gerektiğini ifade etti.

Kaynak: AA

Son Dakika Ekonomi 10. Türk-Arap Ekonomi Forumu - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement