15. Müsiad Uluslararası Fuarı Açılış Töreni - Son Dakika
Güncel

15. Müsiad Uluslararası Fuarı Açılış Töreni

15. Müsiad Uluslararası Fuarı Açılış Töreni

Cumhurbaşkanı Erdoğan: (1) "Sağlam finansal yapısıyla, disiplinli mali yapısıyla, siyasi olarak tam bir istikrar ve güven ortamıyla Türkiye, yatırım yapmak, ticaret yapmak, işbirliği yapmak için eşsiz bir ülkedir, eşsiz bir fırsattır" "Filistin meselesinin çözümüne yönelik umut verici adımların atıldığı bir dönemin ardından tüm Müslümanların en kutsal ikinci mekanı olan Mescid i Aksa'ya yönelik barbarca saldırı ne yazık ki barış umutlarına çok ağır bir darbe vurmuştur" "DEAŞ terörüne son derece haklı biçimde karşı çıkanlar, PKK terörüne sempatiyle bakabiliyorlar.

26.11.2014 19:14
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Sağlam finansal yapısıyla, disiplinli mali yapısıyla, siyasi olarak tam bir istikrar ve güven ortamıyla Türkiye, yatırım yapmak, ticaret yapmak, işbirliği yapmak için eşsiz bir ülkedir, eşsiz bir fırsattır" dedi.

Erdoğan, 15. MÜSİAD Uluslararası Fuarı'nın açılış töreni ve 18. Uluslararası İş Forumu (IBF) Kongresi'nin kapanış oturumunda yaptığı konuşmaya, MÜSİAD'ın düzenlediği uluslararası fuara ve iş forumuna başarılar dileyerek başladı.

Organizasyonu bu seviyelere taşıyan MÜSİAD'ı özellikle tebrik eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"5 gün sürecek etkinliklere katılmak üzere 80 vilayetimizden ve çok sayıda dost, kardeş ülkeden gelen misafirlerimize de 'Türkiye'ye, güzel İstanbulumuza hoşgeldiniz' diyorum. Bugün başlayan forum ve fuarın gerek katılımcılar, gerek toplantılar, gerek ele alınacak konular itibarıyla son derece kapsamlı olduğunu görüyoruz. Fuarın ve forumun, İslam İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi, kısa adıyla İSEDAK 30. toplantısıyla eş zamanlı yapılıyor olması da inanıyorum ki önemini ve etkinliğini daha da artıracaktır."

Erdoğan, burada kurulan işbirliklerinin, irtibatların, burada ele alınan konular ve çözüm önerilerinin başta bölge olmak üzere tüm dünya için hayırlara, barışa, refaha vesile olmasını da Allah'tan temenni ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Buraya gelmeden önce başkent Ankara'da çok sayıda esnaf ve sanatkarın katılımıyla düzenlenen şuraya iştirak ettik. Esnaf, sanatkar kardeşlerimize hitap ettik. Hemen ardından İstanbul'da Osmanlı cihan devletinin bu kadim başkentinde Türkiye'den ve dünyadan siyasetçi, bürokrat, akademisyen, iş insanı çok sayıda misafirimize hitap ediyor olmak bizim için ayrı bir heyecan, ayrı bir iftihar vesilesidir. Gerek Ankara'daki esnaf ve sanatkar şurası gerek İstanbul'daki bu muhteşem organizasyon aslında Türkiye ekonomisinin ne kadar canlı olduğunu, ne kadar ümit vadettiğini hepimize bir kez daha göstermiş oldu."

Bugün başlayan MÜSİAD uluslararası fuarında özel sektörün ürettiği radar sisteminin, insansız hava araçlarının, milli piyade tüfeğinin, roket sistemlerinin, iletişim ve bilişim projelerinin ilk kez sergileneceğini büyük memnuniyetle öğrendiğini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu projelerin bir kısmını başbakanlık yaptığım esnada bizzat başlatmıştım. Devam eden projeleri de her aşamada teşvik etmiştim. Küresel kriz ortamına rağmen gerek bu projelerin gerek daha birçok projenin hiç hız kesmeden, hiç kesintiye uğramadan devam etmesini temin ettik, teşvik ettik. Türkiye ekonomisi çok ciddi bir değişim sürecinden geçti, geçmeye de devam ediyor. Küresel krizlere aldırmadan, bölgemizdeki ve dünyadaki krizlere takılmadan hatta içeriden ve dışarıdan yapılan taarruzlara da boyun eğmeden Türkiye ekonomisi, istikrarla büyümesini sürdürüyor."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen 12 yıl içinde ekonominin yıllık ortalama yüzde 5 büyüdüğünü, milli gelirin 12 yıl içinde 3 kattan fazla arttığını özellikle vurgulamak istediğini anlatarak, şunları söyledi:

"Türkiye'nin ihracatı, küresel ticaretteki o daralmaya rağmen 12 yıl içinde yaklaşık 5 kat büyümüş, 36 milyar dolardan bugün yaklaşık 160 milyar dolara yaklaşmıştır. Küresel kriz sürecinde Türkiye, Uluslararası Para Fonu'na olan borcunu tamamen kapatmıştır. G 20 üyesi olan Türkiye, 2015 yılında G 20 dönem başkanlığını da 1 yıl süreyle üstlenmiştir. Küresel ekonomiye yön verme noktasında çok önemli bir sorumluluğu omuzlarına almıştır."

Geçen hafta içinde kardeş ülke Cezayir'e resmi ziyarette bulunduğunu ve oradan da Ekvator Ginesi'ne geçerek Türkiye- Afrika ikinci ortak zirvesini gerçekleştirdiklerini anımsatan Erdoğan, şöyle dedi:

"Ziyaret ettiğimiz hemen her ülkede olduğu gibi Cezayir ve Ekvator Ginesi'nde Türkiye iş adamlarının yatırımlarını ve müteahhitlik hizmetlerini gördük, ziyaret ettik. Afrika ülkelerinden dostlarımızın hayranlıklarını bir kez daha müşahede ettik. 2012 yılında dünyanın en büyük 250 müteahhidi arasında 38 Türkiyeli firma var. Bu sayı 42'ye yükselmiş durumda. Firma sayısıyla Çin'in ardından dünyada ikinci olan Türkiye, pazar payı itibarıyla da müteahhitlik sektöründe yüzde 4 oranına ulaşmış durumda. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yıl dönümü olan 2023 için başta dış ticaret olmak üzere son derece iddialı ama ulaşılabilir hedeflerimiz olduğunu burada özellikle ifade etmek istiyorum."

"Hedeflere ulaşma noktasında kararlıyız"

Erdoğan, hedeflere ulaşma noktasında kararlı olduklarına dikkati çekerek, "Ekonominin tüm unsurlarının bu hedefleri yakalamak için büyük bir heyecan içinde olduğunu özellikle belirtmek isterim. Sağlam finansal yapısıyla, disiplinli mali yapısıyla, siyasi olarak tam bir istikrar ve güven ortamıyla Türkiye, yatırım yapmak, ticaret yapmak, işbirliği yapmak için eşsiz bir ülkedir, eşsiz bir fırsattır" diye konuştu.

Beş gün boyunca fuara ve foruma katılan değerli misafirlerin Türkiye'nin gücünü, potansiyelini özellikle keşfetmelerini umduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

" Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olarak, Türkiye ile yapılacak ticaretin, karşılıklı yatırımların ve işbirliğinin taraflara kazanç sağlayacağını vurguluyor, iş dünyasının tam bir güvenle arkasında olduğumuzu sizlere de hatırlatmak istiyorum. Kuzey Afrika ülkelerinde başlayan ve ardından Ortadoğu'ya yayılan toplumsal hareketler hem bölgemizi hem de küresel siyaset ve ekonomiyi derinden etkileyen bir boyuta ulaştı. Irak, Suriye ve Libya'da hemen her gün masum insanların hayatlarını kaybettiklerine şahit oluyoruz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mısır'ın demokrasi yolunda çok önemli bir safhaya geçmişken maalesef kanlı bir darbeyle, arkasında binlerce cinayet bırakan müdahaleyle çıkmaz bir sokağa girdiğini ifade ederek, sözlerini şöyle devam ettirdi:

"Filistin meselesi bölgesel ve küresel bir mesele olma özelliğini sürdürüyor. Filistinlilerin yaşam hakları son derece keyfi biçimde ellerinden alınıyor, toprakları, hakları, umutları her gün gasbediliyor. Filistin meselesinin çözümüne yönelik umut verici adımların atıldığı bir dönemin ardından tüm Müslümanların en kutsal ikinci mekanı olan Mescid-i Aksa'ya yönelik barbarca saldırı ne yazık ki barış umutlarına çok ağır bir darbe vurmuştur. Şunu burada altını çizerek ifade etmek isterim, bölgede yaşanan acılardan daha da kötüsü ne yazık ki dünyanın, özellikle de Batılı ülkelerin yaşanan acıya kayıtsız kalmaları olmuştur."

"BM, bölgedeki insani trajediyi sadece seyrediyor"

BM'nin, bölgedeki insani trajediyi sadece seyrettiğini anlatan Erdoğan, şunları söyledi:

" Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, bölgede yaşanan insanlık dışı manzarayı sona erdirmek için hiçbir adım atmamaktadır. AB, yanı başında her gün insanlar ölürken, insanlık ölürken, cinayetler, katliamlar, darbeler ve ihlaller karşısında suskun kalmayı tercih etmektedir. Burada şu yalın gerçeği de sizlerle paylaşmak isterim; Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da yaşanan hadiselere paralel olarak Türkiye de bazı saldırılara maruz kalmış, Türkiye de kaos senaryolarının zemini haline getirilmek istenmiştir. 2013 yılı haziran ayındaki sokak olayları, aralık ayındaki darbe girişimi bu yıl ekim ayında meydana gelen olaylar asla ve asla yerel dinamiklerle açıklanamayacak olaylardır. Bu olaylarla eş zamanlı olarak Türkiye ekonomisi hedef alınmış, ekonomiye karşı algı operasyonları yapılmış, Türkiye'nin imajına karşı son derece kasıtlı saldırılar başlatılmıştır."

Türkiye'de sokak şiddeti ve vandallık yapılırken polisin müdahalesini kıyasıya eleştirenlerin şu anda başka ülkelerdeki toplumsal hareketleri hiç ama hiç gündeme getirmediklerine dikkati çeken Erdoğan, sözlerini şu cümlelerle sürdürdü:

"Türkiye'de terörle mücadeleyi dahi eleştirenler, şu anda bazı ülkelerdeki orantısız şiddeti görmezden geliyorlar. Türkiye'de polis öldüren, asker, bekçi öldüren katilleri gazeteci diye tüm dünyaya lanse edenler var. Peki Batı'da yapılanlar karşısında niye susuyorsunuz? Batı'da polisin savunmasız insanları öldürmesi karşısında, çocuklar, gençleri öldürmesi karşısında niye susuyorsunuz? DEAŞ (IŞİD) terörüne son derece haklı biçimde karşı çıkanlar, PKK terörüne sempatiyle bakabiliyorlar. DEAŞ'a saldıranlar ki saldırmanız lazım, peki PKK'yı meşrulaştırmak için bu gayretiniz niye? Şu anda Avrupa ülkelerinde bu gayretleri görüyoruz, bu çalışmaları görüyoruz."

- İstanbul

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel 15. Müsiad Uluslararası Fuarı Açılış Töreni - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement