15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma"

İzmir'in Gaziemir ilçesinde "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma" programı gerçekleştirildi.

FETÖ ile bağlantısı olduğu tespit edilerek Şehit Mustafa Yaman Anadolu İmam Hatip Lisesi'ne dönüştürülen okulun konferans salonunda anma programı düzenlendi.

15 Temmuz gecesi, şehit edilenlerin fotoğraflarının yer aldığı serginin açılışıyla başlayan program saygı duruşu, İstiklal Marşı ve Kur'an-ı Kerim tilavetiyle devam etti.

Törende konuşan İzmir Valisi Erol Ayyıldız, 15 Temmuz şehitlerini minnet ve rahmetle anarak, o gece vatandaşların sokaklara çıkıp uçak ve tankların karşısına dikilerek bu bu girişimi akamete uğrattığını anımsattı.

Milletin cesaretle idaresine sahip çıktığını vurgulayan Vali Ayyıldız, "Aziz milletimiz bu duyarlılığıyla saygınlığına ve büyüklüğüne yaraşır biçimde hareket ederek, tarihimizin gurur dolu en önemli sayfalarına bir yenisini daha eklemiştir." dedi.

Ayyıldız, devlet ve millet olarak 15 Temmuz'un çok iyi bir şekilde analiz edilmesi gerektiğini anlatarak, birlik ve beraberliğin öneminin altını çizdi.

Terör örgütünün tüm yönüyle ortaya çıkarılması ve bu ihanet şebekesinden ülkeyi arındırmak gerektiğini vurgulayan Ayyıldız, şöyle konuştu:

"Tüm bu yaşananlar ve içersinde bulunduğumuz şartlar birlik ve beraberliğimizi arttırarak korumamızı da zorunlu kılmaktadır. Beraberliğimizin ve kardeşliğimizin önemini bir kez daha hatırlamak zorundayız. Bu anlamda bunu sağlamanın yolu da aziz milletimizin gösterdiği bu fedakarlıklardır. Şüphesiz ki bu vatan için bu millet için herkes bir şeyler yapmış yapmaya da devam etmiştir, ama bu vatan için bu millet için evlatlarını, eşlerini, kardeşlerini, babalarını canlarının birer parçasını feda etmenin asla bir karşılığı olmaz. Milletimizin gönlü ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin her kademesi ve kurumunun kapılarının bu fedakarlığı yapanlara daima açık olduğunu bir kez daha hatırlatmak gerekir."

"Şehitler için bin 7 hatim okundu"

İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi de 15 Temmuz'da yaşananların öğrenciler tarafından bilinmesi ve vatan savunmasının önemini anlatmak için kent genelindeki bütün okullarda bu tür etkinlikleri yapacaklarını söyledi.

Vatanın ucuz alınmadığını vurgulayan Yahşi, "Herkes bu toprakları aşk ile savunmuştu 15 Temmuz'da, dikkat ederseniz oradaki herkes birbirinden farklı mesleklerde ama tek bir hedefleri idealleri vardı, mesele ülkemizse, bayrağımızsa ve mesele bizim çocuğumuzun geleceğiyse hiç kimse gözünü kırpmadan Allah için çıkmıştı. Biz istedik ki 241 şehidimizi İzmir'de rahmet ile anmak için müftülüğümüzün katkılarıyla imam hatip öğrencilerimizle bin 7 tane hatim okunsun şehitlerimizin aziz ruhuna." şeklinde konuştu.

Gazi Civan, yaşadıklarını anlattı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz gecesi İstanbul'da Tuzla Orhanlı gişelerinde darbeci askerlerin açtığı ateş sonucu bir kolunu kaybeden diğer elinden de yaralanan Üzeyir Civan, yaşadıklarını anlattı.

Darbe kalkışmasını duyar duymaz televizyonu izlediğini ve orada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vatandaşları meydanlara davet etmesi üzerine sokağa çıktıklarını anlatan Civan, şunları kaydetti:

"Orhanlı gişelerine geldiğimiz zaman bir tarafta vatanımızı korumakla görevli olan polis kardeşlerimiz ve onlara destek için giden siviller vardı. Diğer tarafta asker diyemeyeceğim kandırılmış kişiler vardı. Polislerin yanına doğru yürüyordum bir baktım ki, karşıdan gelen biri polisleri vurduklarını söyledi. Hiç düşünmeden polis kardeşlerimin yanına gittim, o anda düşündüm 'bu insanlar kandırıldıklarının farkında değil onları uyarmamız lazım' dedik, vurulduktan sonra da Allah'a yalvardım beni kardeş kurşunuyla öldürme diye."

- "Acımız büyük ama gururumuz acımızdan büyük"

15 Temmuz darbe girişiminde şehit olan Özel Harekat Müdürü Dursun Acar'ın eşi Özgül Acar da o gece yaşananları duygulanarak anlattığı sırada, Vali Ayyıldız ile dinleyiciler gözyaşlarına hakim olamadı.

Darbe girişimi sırasında 3 yaşındaki kızı Elif Naz ile Gölbaşı'ndaki polis lojmanlarında olduğunu anlatan Acar, "Eşim o gecenin nöbetçi müdürüydü başımıza geleceklerden habersiz bavul topluyorduk, 4 yıldır yapamadığımız tatili yapacaktık, televizyonlardaki o donuk kimsenin anlam veremediği kareye takıldı gözlerim, ne olduğunu anlamaya çalışırken eşime ulaşmaya çalıştım ama o yoğunluktan açamadı. Biz ne olup bittiğini anlamaya çalışırken ilk patlama meydana geldi, evimiz patlamanın olduğu noktaya 600 metre uzaklıktaydı attıkları bombalar evimizin içerisine düşmüş gibiydi, ilk patlamanın ardından eşimle görüştüm 'bu resmen darbe hemen kadınları çocukları topla bodrum katına inin' dedi öylede yaptık." dedi.

Hayatının en zor saatlerini geçirdiğini aktaran Acar, özel harekat binasına atılan bombanın aslında yüreklerine düştüğünü söyledi.

Acar, eşinin sürekli şehit olmak istediğini kendilerine anlattığını ifade ederek, "Biz bir can kaybettik ama öyle bir can ki giderken bile pek çok canı kurtararak gitmiştir, yüreğimiz elbette yanıyor insanız neticede, arkasında gözü yaşlı çok insan bırakmıştır henüz 3 yaşındaki kızı dahil acımız elbette büyüktür ama gururumuz acımızdan da büyüktür." şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından hatim duası yapılarak, Gazi Civan ve şehit eşi Acar'a plaket verildi.