15 Temmuz Şehidinin Babası: Oğlumla Gurur Duyuyorum

EMİN İLERİ - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Bayrampaşa Çevik Kuvvet önünde şehit olan Ümit Yolcu'nun babası Sadık Yolcu, "Vatanını kurtarmak için, Çevik Kuvvet'i kurtarmak için oraya gidip şehit düştüğü için gurur duyuyorum. Vatan için kendini feda etti." dedi.

AA muhabirine olay gecesini anlatan Yolcu, darbe girişiminin olduğu saatlerde olaydan haberleri olmadığını, oğlunun işten geldikten sonra arkadaşlarıyla konuşup olay yerine gittiğini anlattı.

Çocuğuyla gurur duyduğunu dile getiren Yolcu, "O gece olay yerine (Bayrampaşa Çevik Kuvvetin önü) gittiği zaman haberim olmadı. Çevik Kuvvet'in önünde şehit olduğunu görenler oldu. Tankın üstünden halka ateş eden bir Yarbay varmış. Ümit de arkadan gidip silahı almaya çalışmış. Beraber tanktan düşüyorlar nasıl olduysa o sırada vuruluyor ve şehit oluyor. Vatanını kurtarmak için, Çevik Kuvvet'i kurtarmak için oraya gidip şehit düştüğü için gurur duyuyorum. Vatan için kendini feda etti." diye konuştu.

Oğlunu son defa görmediği için çok üzgün olduğunu belirten baba Yolcu, şöyle konuştu:

"O gece olaydan haberimiz yoktu. Keşke haberimiz olsaydı. ya ona müdahale ederdik gitme diye ya da biz de peşinden giderdik. Hiç göremedik. Son bir defa da olsa görmediğimi için çok üzülüyoruz. İşten geldiği gibi olay yerine gidiyor. Eve gelmedi hiç.

Tabii Bayrampaşa'dan alınıp Bakırköy Sadi Konuk Devlet hastanesine götürüldü Ümit. Sabaha doğru bir polisten öğrendik vefat ettiğini. Meğer daha oraya getirildiği zaman şehit olmuş. Ama bize bilgi vermediler sabah 5'e kadar.

Oğlumu çok seviyordum. Şimdi keşke oğlum olsaydı da ne evim kalsaydı ne de başka bir şey. Ama Allah'ın emri tabii Allah veridi, yine Allah aldı."

Anne Müzeyyen Yolcu ise darbe girişiminden habersiz bir şekilde evde olduklarını, akşam Ümit'in motosikletle işten gelmesini beklediklerini, motorunu park edip eve çıkmadan tekrar gittiğini, sonra motosikletini arkadaşıyla eve gönderdiğini anlattı.

Müzeyyen Yolcu, "Motoru getiren çocuklar 'Ümit sonra gelecek' dedi. Çocukların gidişinden 10 dakika sonra beyaz bir araba evin önüne geldi. Ümit vurulunca onu hastaneye bırakıp bize gelmiş. 'Teyze Ümit'i vurdular hastanede, kan kaybı var, sizi hastaneye götürmeye geldim' dedi. Kavga falan etmiştir sandım. Darbeden haberimiz yoktu. Yemez içmezdi, arkadaşlarına, çevresine, yardıma muhtaç olanlara götürür verirdi. Maaşını hep böyle harcardı. Sonra öğrendik ki bir kaç yardım derneğine üye olmuş. Düzenli olarak buralara bağış yapıyormuş. Diyordu ki 'Allah'a şükür bizim durumumuz iyi, yardıma muhtaç, fakir çok insan var. Çok merhametli biriydi. Çocukluğundan beri böyle temiz kalpli, merhametli biriydi." diye konuştu.

Oğlunun hem mahallede hem de iş yerinde çok sevilen biri olduğunu, kimsenin kalbini kırmadığını, kendisiyle arkadaş gibi olduğunu dile getiren Yolcu, şöyle konuştu:

"Ümit herkesin içini yaktı, sadece bizim değil. Mahallede herkes severdi.

Sevdiği bir kız vardı. Bir gün bana 'Anişko hadi şekerle çikolatanı hazırla babama söyle oğluma kız istemeye gidelim de' dedi. Evlendirmek istiyordum. Çocuğuyla bana gelecekti ben de onla sevinecektim. Ümit benim her şeyimdi. Hala vefat ettiğine inanamıyorum. Dayanamıyorum. Her yerde onu görüyorum. Onun bir tel sakalına canımı, bütün hayatımı verirdim." ifadelerini kullandı.

"Darbeci yarbayın elinden silahı alırken şehit oldu"

Şehidin ağabeyi Aydın Yolcu da o akşam trafik kazası geçirdiği için evde yattığını ve olaylardan haberi olmadığını belirterek, "Ümit işten dönerken olayı arkadaşlarından öğreniyor ve arkadaşlarıyla Çevik Kuvvet'in önüne gidiyor. Cumhurbaşkanının konuşmasından önce gidiyorlar oraya. Darbeciler içerisindeki Yarbay ile tartışıyor. Anlatılana göre Yarbay halkın dağılması için önce havaya sonra halka kurşun sıkıyor, kardeşim de tankın üstüne çıkıp silahı almaya çalışırken vuruluyor." diye konuştu.

Kardeşinin şehit olmasından dolayı bir yandan acı hissettiğini bir yandan da gurur duyduğunu söyleyen Aydın Yolcu, sözlerini, "Eve gelmek istemiyorum çünkü her yerde onun anısı var. Bir yandan acı, bir yandan gurur. Allah kimseye yaşatmasın çok acı bir durum. Bu olayın insanları birbirlerine daha çok bağladığını düşünüyorum. Bu olayda her yörenin insanı meydanlardaydı. Türkü, Kürdü Karadenizlisi her yörenin insanını birbirine bağladı bu olay. Her yöreden şehit var. Bu çok güzel bir şey ama keşke bu olaylar yaşanmasaydı." diye tamamladı.