2015 Yılı Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda - Son Dakika
Ekonomi

2015 Yılı Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda

2015 Yılı Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu\'nda

Başbakan Yardımcısı Babacan "Tüketici kredilerindeki artış son 12 ayda yüzde 8 9 civarında, KOBİ kredilerine baktığımızda yüzde 25'lik bir artış var." dedi.

07.11.2014 04:25  Güncelleme: 10:02
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, "Tüketici kredilerindeki artış son 12 ayda yüzde 8-9 civarında, KOBİ kredilerine baktığımızda yüzde 25'lik bir artış var. Eskiden televizyonlarda bankaların kredi kartı reklamını görüyordunuz, şimdi KOBİ kredisi reklamlarını görüyorsunuz" dedi.

Babacan, Hazine Müsteşarlığı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Sermaye Piyasası Kurumu (SPK), Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) 2015 yılı bütçelerinin görüşmeleri sırasında milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtladı.

Genel ekonominin performansını farklı şekillerde değerlendirmenin mümkün olduğunu söyleyen Babacan, nereden bakılırsa bakılsın son 12 yılda Türkiye'nin genel anlamda ekonomik performansının sonuçlarının oldukça olumlu olduğunu ifade etti.

Milli gelir hesaplarının dolar olarak, lira olarak yapılabildiğini, satın alma paritesine göre dolar olarak milli gelir hesabına bakılabildiğini dile getiren Babacan, satınalma gücü paritesine göre bakıldığında dahi IMF'nin parametreleri dikkate alındığında 2002'de 10 bin 324 dolar olan milli gelirin 2013'te 18 bin 874 dolar çıktığına dikkati çekti. Babacan, piyasa kuruna göre bakıldığında da 3 bin 522 dolardan 2013'te 10 bin 721 dolara çıkmış bir milli gelir olduğunu, Dünya Bankası sınıflandırmasına göre de 2002'de alt orta gelir grubunun altlarındaki Türkiye'nin, 2013 itibarıyla üst orta gelir ülke grubunun üstlerine çıktığını kaydetti.

Uluslararası karşılaştırmalara bakıldığında tüm refah göstergelerinde ciddi artış olduğunu belirten Babacan, refahın 2002'ye göre daha adil şeklide paylaşıldığını söyledi. Babacan, servet dağılımına ilişkin sorulara karşılık, "Servet dağılımının hesabı kitabı çok kolay değil. Onun için resmi kayıtlardan alınan bir şey yok. 'İman ile malın kimde olduğu belli olmaz' diye bir söz var. Dolayısıyla o serveti çok kati yakalamak mümkün değil. Ama gelir dağılımına baktığımızda rakamlar bize bunu gösteriyor" diye konuştu.

Türkiye'nin, Orta Vadeli Program (OVP) hazırlayabilen ender ülkelerden biri olduğunu vurgulayan Babacan, G20 ülkelerinin birçoğunun program dahi yapamadığını, plan yapmakta güçlük çektiklerini söyledi.

Babacan, OVP'ler yapılırken o günkü dünya konjonktürü, Türkiye'nin içinde bulunduğu konjonktür ve ileriye doğru beklentilerin dikkate alındığını dile getirerek, şunları kaydetti:

"Ama 1 sene sonra güncelleme vakti geldiğinde dünya konjonktürü, bölgemizin konjonktürü, Türkiye ile ilgili göstergeler değişmiş olabiliyor. Her yıl OVP'lerin yenilenmesindeki gerekçe de bu. Kaldı ki yayınladığımız anda uluslararası kuruluşlarının, piyasa analistlerinin tahminlerine bakın, yayınladığımız rakamlarla dışarıdan Türkiye'yi gözleyip, rapor yazan kuruluşların raporları arasında çok büyük benzerlik, uyum vardır. Bugüne kadar piyasa beklentilerinin çok dışında, tamamen hayali bir program bugüne kadar açıklamadık. Ama dünyanın, Avrupa'nın büyümesiyle ilgili, Avrupa'daki enflasyonla ilgili ne tahmin ediliyordu, ne gerçekleşiyor diye baktığınızda özellikle 2008'den sonraki dönemde tahmin yapmanın çok zor olduğu bir dönemi dünyanın yaşadığını kabul etmek durumundayız.

Bu programların kredibilitesinin yayımlandığı anda ne kadar gerçekçi, yayımlandığı anda tahminler, hedeflerin ne kadar samimi olduğuyla ölçülmesi lazım. Yola çıktığınızda, uygulamaya başladığınızda başta yapılan hesap kitapla, konjonktürle uygulama dönemindeki konjonktür oldukça değişmiş olabiliyor. Bu büyüme, enflasyon rakamları için geçerli. Şimdiye kadar bizim açıkladığımız OVP'lerin tümü açıklandığı an itibarıyla piyasalarda olumlu karşılanmıştır, gerçekçi, samimi bulunmuştur ve içeriğine bakıldığında Türkiye'nin ihtiyaçlarıyla örtüşen programlardır.

OVP'lerin rakamsal boyutlarının bazısı hedeftir, bazısı tahmindir. Mesela enflasyona kısa vadede konulan rakamlar, bu yıl, gelecek yıl gibi rakamlar tahmindir ama 2016-2017'ye gidildiğinde bunlar hedef niteliği taşır. Büyümede de benzer bir durum vardır."

Türkiye'nin yüzde 4-5'lik büyüme rakamlarının gerekli yapısal reformların yapılacağı varsayımına dayandığına dikkati çeken Babacan, "Bugün Sayın Başbakanımızın açıkladığı 9 dönüşüm programı, daha sonra açıklayacağı ilave 16 dönüşüm programı eğer uygulanırsa bu büyüme rakamları gerçekleşecektir. Bunların uygulanmaması senaryosunda yüzde 4-5'lik büyüme rakamlarına ulaşmamız zor olabilir" dedi.

-Tasarruf oranında 1,5 puanlık artış beklentisi-

Babacan, Türkiye'nin enerji ihtiyacını büyük oranda ithalatla karşıladığını belirterek, ülkenin kendine yetecek düzeyde enerjisi olsa cari açık diye bir sorununun da kalmayacağını, tam tersine bir miktar cari fazlasının bile söz konusu olabileceğini söyledi.

Tasarruf oranlarının olması gerekenin altında kaldığına değinen Babacan, yüzde 13,4'e kadar düşen tasarruf oranının bu yıl yüzde 14,9'a çıkmasını, 1,5 puanlık bir artışı öngördüklerini bildirdi.

Türkiye'de istihdamın 2009'dan bu yana yakın tarihte görülmemiş bir hızda arttığına dikkati çeken Babacan, mevsimsel etkilerden arındırılmış rakamlara göre istihdamda 2009'dan bu yana 6 milyonluk, son 12 ayda 1 milyon 280 binlik artış olduğunu ifade etti. Babacan, işsizliğin düşmemesinin ise iş gücüne katılımdaki artıştan kaynaklandığını vurguladı.

-"Enflasyonla mücadeledeki kararlılığımız tam"-

Enflasyon hedeflerindeki sapmalara ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Babacan, "Enflasyonla mücadeledeki kararlılığımız tam. Yeni OVP'nin de temel hedeflerinden birinin enflasyonu düşürmek olduğunu zaten açıkladı. Bu sadece Merkez Bankası'nın çabalarıyla olabilecek bir şey değil. Farklı alanlardaki politikalarımızı da mutlaka enflasyona odaklanacak şekilde şekillendirmemiz gerekecek" diye konuştu.

Kurla ilgili sorulara karşılık Ali Babacan, "Serbest kur rejiminde bir kur hedefimiz yok ama program yaparken bir kur varsayımı yapmamız gerekiyor. Kur varsayımı için de dayanak ne olmalı, nasıl bir kur varsayacağız? Piyasa beklentisi ve reel değişimin sıfır olduğu bir kur setini programa yazıyoruz. Fiiliyatta kurun nasıl gerçekleşeceği tamamen piyasa şartlarında oluşuyor. Bu, serbest, dalgalı kurun doğal gereği. Kur hedefi diye bir şey yok" dedi.

Babacan, kurdan enflasyona geçişgenliğin yüzde 15 civarında olduğunu, eskiden bu oranın yüzde 30 civarında bulunduğunu kaydetti.

Dış finansman ihtiyacının özellikle özel sektörden kaynaklandığını dile getiren Babacan, bir ara kısa vadeli finansmanla cari açığın karşılandığını ancak şu anda daha uzun vadeye dönüldüğünü, bunun riskleri, endişeleri bir miktar azalttığını belirtti.

Yapısal reformların önemine vurgu yapan Babacan, "İlk defa kalkınma planının ekindeki somut eylem planlarını yaptık. 417 adım açıklandı. G20 ülkeleri içerisinde bu kadar detaylı eylem planı açıklayıp, böylesine bir taahhüde giren ülke de yok. Bundan sonra potansiyel büyümemizi artırmak istiyorsak, yüzde 3-4 seviyelerinde değil de yüzde 5-6 ve daha üzerine ulaşmak istiyorsak bu ancak ve ancak yapısal reformlarla mümkün olacak" yorumunu yaptı.

-Bankaların değişen kredi reklamları-

Başbakan Yardımcısı Babacan, aldıkları tedbirlerle kredi kompozisyonunu değiştirmeye çalıştıklarını ve istedikleri sonuçları elde ettiklerini dile getirerek, "Tüketici kredilerindeki artış son 12 ayda yüzde 8-9 civarında, KOBİ kredilerine baktığımızda yüzde 25'lik bir artış var. Eskiden televizyonlarda bankaların kredi kartı reklamını görüyordunuz, şimdi KOBİ kredisi reklamlarını görüyorsunuz" dedi.

Vergi reformuna yönelik sorulara karşılık Babacan, "Vergi reformu aslında Plan ve Bütçe Komisyonumuzun gündeminde. Çok ideal olmasa da kısmi iyileşmeyi içeren Gelir Vergisi Yasamız alt komisyonda. İnşallah bir gün görüşülür diye bekliyoruz" yanıtını verdi.

Sanayinin milli gelirden aldığı payın düşmeye başladığına ve bunun iyi bir şey olmadığına dikkati çeken Babacan, "Bileğimizin gücüyle, alnımızın teriyle üretmeye ağırlık vermeliyiz. Aksi halde gayrimenkul üzerinden oluşan kazançlar ağırlık olarak ülkemiz içerisinde dönüp dolaşan bir değer. Üretip ihraç ettiğimiz zaman o katma değeri ülkemize katmış oluyoruz. İnşaat sektörü de bizim için önemlidir, orada da bir yanlış olmamalıdır. İnşaat sektörünün milli gelirdeki payı yüzde 5, gelişmiş ülkelerde yüzde 8. Türkiye'nin yüzde 8'e gidecek yolu var" diye konuştu.

-"Madencilik yurtdışında da desteklenecek"-

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun madencilik sektörüne yönelik değerlendirmelerinin bazı yayın organlarınca kamuoyuna eksik aktarıldığını anlatan Babacan, madenciliğin sanki Türkiye'deki bir faaliyet alanı olmaktan çıkacağı yönündeki ifadelerin doğru olmadığını, bu alandaki mevcut faaliyetlerin yurtdışında da yürütülmesinin desteklenmesinin öngörüldüğünü söyledi.

- Ankara

Kaynak: AA

Son Dakika Ekonomi 2015 Yılı Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • Malazgirt'te doğal otlar tezgahlarda satışa sunuluyor
    21:44 Malazgirt'te doğal otlar tezgahlarda satışa sunuluyor

    Muş'un Malazgirt ilçesinde baharın gelişiyle dağlarda yeşeren uçkun, mantar, kenger ve sirmo gibi doğal otlar toplanarak tezgahlarda satılıyor. Vatandaşlar, bu işi yaparak aile bütçelerine katkı sağlıyor. Karların erimesiyle dağlarda çıkan şifalı bitkilerin destesi 50, mantarın kilosu ise 350 liradan satılıyor.

  • Tarımsal Destekleme Ödemeleri Bugün Yapılacak
    21:26 Tarımsal Destekleme Ödemeleri Bugün Yapılacak

    Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 694 milyon 461 bin liralık tarımsal destekleme ödemesini bugün çiftçilerin hesaplarına aktaracaklarını duyurdu. Ödemeler arasında hububat-baklagil ve dane mısır desteği, hayvan hastalıkları tazminat desteği, biyolojik/biyoteknik mücadele desteği, sertifikalı tohum üretim desteği, kırsal kalkınma yatırım desteği, bombus arısı kullanım desteği, büyükbaş damızlık (düve) hayvan alım desteği, küçük aile işletmesi desteği ve sertifikalı fidan kullanım desteği bulunuyor.

  • İstanbul Havalimanı İşletmecisi İGA'nın CEO'su Selahattin Bilgen asaleten atandı
    21:23 İstanbul Havalimanı İşletmecisi İGA'nın CEO'su Selahattin Bilgen asaleten atandı

    İstanbul Havalimanı işletmecisi İGA'nın Üst Yöneticiliği (CEO) görevini vekaleten yürüten Selahattin Bilgen, Eylül 2023'ten beri bu görevi sürdürüyordu. İGA, küresel rekabetin hızla değişen dinamiklerine uyum sağlayarak kurumsal güçlenmesini sürdürüyor. Bilgen'in kapsamlı tecrübesi, bilgi ve birikimiyle İstanbul Havalimanı'na önemli katkılar sunduğu belirtilerek, asaleten İGA İstanbul Havalimanı İşletmesi CEO'su olarak atandığı açıklandı.

  • DEİK Heyeti Güney Afrika'da İş Dünyası Temsilcileriyle Görüştü
    20:53 DEİK Heyeti Güney Afrika'da İş Dünyası Temsilcileriyle Görüştü

    CAPE Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) heyeti, Güney Afrikalı siyaset ve iş dünyası temsilcileriyle bir araya geldi. Türk iş insanları, Johannesburg, Pretorya ve Cape Town kentlerinde üst düzey hükümet yetkilileri ve Güney Afrika'nın önde gelen iş insanlarıyla görüşmeler yaptı. Güney Afrika Ticaret ve Sanayi Bakanı Ebrahim Patel'in de katıldığı etkinlikte, Türkiye ile Güney Afrika arasındaki ticaret bağları ve işbirliği potansiyeli vurgulandı. DEİK heyeti, ziyaret kapsamında yeni iş ilişkileri kurmayı ve ticaret ile yatırım fırsatlarını artırmayı hedeflediklerini belirtti.

  • Nallıhan Belediyesi, çiftçilere silajlık mısır tohumu desteği verdi
    20:48 Nallıhan Belediyesi, çiftçilere silajlık mısır tohumu desteği verdi

    Ankara'nın Nallıhan ilçesinde belediye, çiftçilere girdi ve yem maliyetlerini azaltmaları amacıyla yüzde 75 hibe destekli silajlık mısır tohumu desteği verdi. Nallıhan Belediyesi, yerelden kalkınma ilkesi doğrultusunda tarım ve hayvancılığa hibe desteklerini artırarak, üreticilere mısır tohumu dağıttı. Belediye Başkanı Ertunç Güngör, üreticilere desteklerinin süreceğini belirterek, bereketli bir üretim diledi.

  • Kilisli çiftçilere 650 bin adet fide dağıtımı yapıldı
    20:46 Kilisli çiftçilere 650 bin adet fide dağıtımı yapıldı

    Kilis İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından Kilis'te tarım alanlarının kullanımını teşvik etmek amacıyla 3 bin 53 çiftçiye 650 bin adet domates, patlıcan ve biber fidesi ücretsiz olarak dağıtıldı. Dağıtım töreninde Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi Projesi hakkında bilgi veren İl Tarım ve Orman Müdürü Levent Küçük, projenin amaçlarını ve bugüne kadar gerçekleştirilen çalışmaları anlattı.


Advertisement