298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleriyle İlgili Kanun

AK Parti Yüksek Seçim Kurulu Temsilcisi Avukat Şeref Malkoç, 298 Sayılı seçimlerin temel hükümleriyle ilgili Kanun'da seçim takvimi yayımlandıktan sonra özel radyo ve televizyonların siyasi yayınlarıyla ilgili kısıtlamalara ilişkin, "Bu kısıtlamalardan dolayı her seçimde onlarca televizyona yayın durdurma veya kapatma cezası geliyor. Bunun kalkması gerekir. YSK, RTÜK'ün hazırladığı raporları esas aldığında bu sefer seçim zamanı YSK olmaktan çıkıyor, yüksek ceza kuruluna dönüşüyor" dedi. AK Parti Yüksek Seçim Kurulu Temsilcisi Avukat Şeref Malkoç, 298 Sayılı seçimlerin temel hükümleriyle ilgili Kanun'da seçim takvimi yayımlandıktan sonra özel radyo ve televizyonların siyasi yayınlarıyla ilgili belli kısıtlamalar olduğunu belirterek, "Bu kısıtlamalardan dolayı her seçimde onlarca televizyona yayın durdurma veya kapatma cezası geliyor. Aslında bu doğru bir düzenleme değil. Bunun kalkması gerekir. Düzelmesi gerekir. Çünkü Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) da bundan çok sıkıntı çekiyor. Hele Yüksek Seçim Kurulu (YSK) RTÜK'ün hazırladığı raporları esas aldığında bu sefer seçim zamanı YSK olmaktan çıkıyor, yüksek ceza kuruluna dönüşüyor. Bunun düzeltilmesi gerekiyor" diye konuştu.

"YASAKLARIN VE BU CEZALARIN KALDIRILMASI İÇİN TBMM'DE GRUBU BULUNAN BÜTÜN PARTİLERİ VE MİLLETVEKİLLERİNİ GÖREVE DAVET EDİYORUM"

"Aslında bunu düzeltecek olan da TBMM" ifadesini kullanan Malkoç, şunları söyledi:

"Düzeltilmesi şunun için elzem; özel radyo ve televizyonlar TRT'den farklı olarak kendi kaynaklarını kullanıyorlar. Yani reklam topluyorlar, topladıkları reklam ve diğer kendi çabalarıyla elde ettikleri gelirlerden vergi veriyorlar, elektrik, su parası ödüyorlar, personelinin maaşını, vergilerini ödüyorlar. Ayrıca da RTÜK'e de reklam payı ödüyorlar. Bu kadar maddi imkanı zorlanarak elde edilen özel televizyonlara 'efendim siz bütün partilere eşit davranacaksınız' bunu demek doğru değil. Bunu TRT'ye söylemek doğru mu? Doğru. TRT'nin bütün gelirleri devletten, bütçeden, elektrikten bile pay alıyor, milletin vergilerinden. Dolayısıyla kamu yayıncılığı yapan TRT'nin siyasi partilere eşit davranması doğru. TBMM'nin bu yanlışlığı düzeltmesi gerekir. Eğer bu düzeltilmezse 90 günlük seçim süresince birçok radyo ve televizyona kapatma cezası ve yayın durdurma cezası geliyor. Bu sefer YSK ceza veren kurul haline dönüşüyor, RTÜK'te bu cezaları tanzim eden kurul haline dönüşüyor. Bu yasakların ve bu cezaların kaldırılması için TBMM'de grubu bulunan bütün partileri ve bütün milletvekillerini ben göreve davet ediyorum. Bu 1994 yılında radyo televizyon özel yayınları düzenlenirken oraya konulmuş olan, şimdi gereksiz, lüzumsuz, hatta özel televizyonları sınırlandıran, engelleyen bir düzenlemedir. Bu konuda geçmişte çok cezalar verildi. Canı yanan özel radyo ve televizyonlarda bu 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri Kanunu'nun 55/A ve 149/A maddelerini kaldırmak için TBMM'ye ve siyasi partilere gereken ricada, hatta onları teşvik noktasında yayınlar yapacaklardır."

"YSK'NIN CEZA VEREN KURUL OLMAKTAN ÇIKARILMASI GEREKİR"

YSK'nın görevinin seçimleri adil, düzgün bir şekilde sevk ve idare etmek olduğunu kaydeden Malkoç, ceza veren bir kurum olmaktan YSK'nın da yorulduğunu ifade ederek, "Bunun düzelmesi için de gereken kanun değişikliğinin metnini hazırlayıp AK Parti Grubu'na, CHP Grubu'na, MHP Grubu'na ve HDP Gruplarına göndereceğiz. Fakat YSK'nın ceza veren kurul olmaktan çıkarılması gerekir. Çünkü bu YSK'ya çok büyük bir haksızlık. YSK içinde lüzumsuz bir yük. Onun için bu konuda hassas olan ve bu konuda mağdur olmuş olan herkesi özel radyo ve televizyonları çaba göstermeye davet ediyorum. Bu konuda geçmişte yazı yazan makaleleri olan arkadaşları da yeniden aynı konuyu gündeme taşımalarını ve partilere bu konuda gereken tavsiyelerde bulunmalarını tavsiye ediyoruz" dedi. - ANKARA