3. Uluslararası Ombudsmanlık Sempozyumu - Son Dakika
Güncel

3. Uluslararası Ombudsmanlık Sempozyumu

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı İsmet Yılmaz, Türkiye’de Kamu Denetçiliği Kurumu’nun kurulması Türk Kamu Yönetimi’nde bir reformdur” dedi.

16.09.2015 14:10
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı İsmet Yılmaz, Türkiye'de Kamu Denetçiliği Kurumu'nun kurulması Türk Kamu Yönetimi'nde bir reformdur" dedi.

3. Uluslararası Ombudsmanlık Sempozyumuna Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı İsmet Yılmaz, TBMM eski Başkanı Cemil Çiçek, İsveç Büyükelçisi Lars Wahlund, yüksek yargı mensupları, milletvekilleri ve diğer yetkililer katıldı. TBMM Başkanı İsmet Yılmaz, Ombudsman kelimesinin İsveç dilinden girdiğini hatırlatarak, anlamının ise halka kulak veren anlamına geldiğini belirtti. Yılmaz, "Mevzuatımıza yeni girmiş olmasına rağmen kültürümüze yabancı değildir. Halka kulak vermek, yöneticinin de, siyasetçinin de asli görevidir" ifadelerini kullandı.

Türkiye'de Ombudsmanlık kurumunun hayata geçirilmesinin zaman aldığını söyleyen Yılmaz, "Kamu Denetçiliği Kanunu 2006 yılında Meclis'te kabul edildikten sonra, Anayasa Mahkemesi'ne taşınmış, Mahkeme de Anayasa'ya aykırı bulduğundan 2009 yılında bu kanunu iptal etmiştir. Kamu Denetçiliği Kurumu'nun kurulması 12 Eylül 2010 tarihinde halk oylaması ile kabul edilen anayasa değişikliği ile mümkün olabilmiştir. Kamu Denetçiliği Kurumu'nun kuruluş amacı, kamu hizmetlerinin işleyişinde bağımsız ve etkin bir şikayet mekanizması oluşturmak suretiyle idarenin her türlü işlemleriyle, tutum ve davranışlarını insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluğunu araştırmak ve önerilerde bulunmaktır" şeklinde konuştu.

Kamu Denetçiliği Kurumu'nun 2013 yılı Mart ayından itibaren şikayet başvurularını aldığını kaydeden Yılmaz, "Türkiye'de Kamu Denetçiliği Kurumu'nun kurulması Türk Kamu Yönetimi'nde bir reformdur. Kamu Denetçiliği Kurumu ile halka daha iyi hizmet vermek kamu hizmetlerinden olan şikayetleri azaltmak, kamu hizmetlerinde açıklık, hesap verilebilirlik ve şeffaflık çerçevesinde halka hizmete adanmış bir kamu hizmeti kültürünün geliştirilmesi amaçlanmıştır" dedi.

Yılmaz şunları kaydetti:

"Kamu Denetçiliği Kurumu'nun kurulması devlet yönetiminde emreden yaklaşımdan hizmet eden bir yaklaşıma geçildiğinin önemli bir göstergesidir. Türk Kamu Yönetim'nde bağımsız ve etkin bir şikayet mekanizmasını oluşturmak amacıyla böyle bir kurumun kurulmuş olması, genelde devleti özellikle de hükümetin kendine olan güveninin bir göstergesidir. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın, insanı mutlu olsun ki devletin ebedi olsun anlayışının uygulamasıdır."

Kamu Denetçiliği Kurumu'nun kamu hizmetinin geliştirilmesine yardımcı olacağını ifade eden Yılmaz, "Doğu ve batı kültürünün ortak bir ürünü olan Kamu Denetçiliği Kurumu ülkemizde insana hizmet esaslı yönetim anlayışının tesis edilmesi, Avrupa Birliği müktesebatı uyum yolunda atılmış bir adımdır. Demokrasimizi geliştirmek, milletimizin yaşam kalitesini yükseltmek, yanlış idari uygulamalara son vermek, ülkemizde barış ve huzur içinde yaşamak için şüphesiz daha pek çok yasal düzenleme vardır" diye konuştu.

Birleşmiş Milletler Kalkınma programı Türkiye Mukim Temsilcisi Kamal Malhotra ombudsmanlık kurumlarının kilit rol oynadığını belirterek, "İnsan haklarının korunmasına katkıda bulunurlar, kamu idaresinde iyi yönetişimin sağlanması suretiyle bunu yaparlar. Birleşmiş Milletler'in 63-72 sayılı kararı uyarınca Ombudsmanlık kurumlarının özerk ve bağımsız olmaları sayesinde insan haklarına katkı yapılacağı ve bu kurumlar arasında eylemlerin koordine edilmesi, başarıların koordine edilmesi ve birbirlerinden ders alınması için birlikte çalışma yapılması vurgulanmıştır. İnsan hakları alanında çalışan kurumların resmi bir tüzükleri, uluslararası camiada ortak standartları yoktur" ifadelerini kullandı.

Wahlund, 'ombudsman' İsveç'in diğer ülkelerin sözcük haznelerine kaktığı bir kelime oyduğunu belirterek, ombudsmanlık kavramının İsveç'te 17650'lı yıllarda ortaya çıktığını aktardı. Wahlund, ombudsmanlığını idare ve bürokrasi ile ilgilendiğini ve idarenin hesap verebilmesini amaçladığını belirtti.

Kamu Başdenetçisi Nihat Ömeroğlu ise terörü lanetleyerek, şehitlere Allah'tan rahmet ve yaralılara acil şifalar diledi. Ömeroğlu, idarenin her türlü işleyişini incelemek ve idareye tavsiyelerde bulunmak üzere kurulduklarını belirterek, "2013 yılından beri alınmakta olan şikayetler insan haklarına dayalı, adalet anlayışı içinde titizlikle incelenmekte, birey ve idare arasındaki uyuşmazlıklar arabuluculuk ve uzlaşma yoluyla çözülmeye çalışılmaktadır. Bu yönüyle bakıldığında kurumumuz, temel hak ve özgürlüklerin korunması geliştirilmesi sürecinde önemli bir rol almaktadır. Kurumumuzun faaliyetleri, yargı veya denetim araçları gibi yapılara alternatif değildir. Kurumumuza ulaşan şikayetleri, sadece hukuka uygunluk değil, hakkaniyete uygunluğa da tabi tutulmakta" şeklinde konuştu.

Ömeroğlu, 31 Ağustos 2015 tarihi itibariyle 17 bin 655 şikayet başvurusunda bulunulduğunu belirterek, bunlara ilişkin olarak 249 tavsiye veya kısmen tavsiye kararı verildiğini ifade etti. - ANKARA

Kaynak: İHA

Son Dakika Güncel 3. Uluslararası Ombudsmanlık Sempozyumu - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement