AB Süreci, Türkiye'de Pek Çok Alanda Gelişme Sağladı

HÜSEYİN KANBER - Avrupa Birliği'ne üyelik süreci dolayısıyla Türkiye'de sosyal, hukuksal ve çevresel konular başta olmak üzere birçok alanda gelişme sağlanıyor.

Antalya Valiliği Avrupa Birliği Projeleri Merkezi Koordinatörü Baki Karaçay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AB hibe destekli projelerle okul, mesleki veya yetişkin eğitimi kapsamında son 10 yılda 300 binden fazla insanın yurt dışı deneyimi yaşama fırsatı bulduğunu söyledi.

Çok önemli reform ve yasal değişikliklerin gerçekleştirildiğini, yerelde uygulanan projeler sayesinde kazanımlardan birçoğunun insanların hayatına girmeye başladığına dikkati çeken Karaçay, "AB fonlarıyla vatandaşlarımızın hayatını etkileyen birçok proje gerçekleştiriliyor. Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinin yarattığı etki ve değişimin sonuçları artık her ilimizde, ilçemizde ve hatta her mahallemizde hissedilir hale geldi" dedi.

Yeni rekabet yasasıyla haksız rekabetin suç haline geldiğini, A sınıfı enerji verimliliği olan çevreci, tasarruflu özelliklere sahip yeni nesil cihazlar üretildiğini anlatan Karaçay, böylece pek çok alanda artan rekabetin tüketiciye avantaj olarak yansıdığına işaret etti.

GSM şirketlerince müşterilerine numara değiştirmeden operatör değiştirme hakkı verilmesi gibi uygulamaların AB kriterleri sonucu hayatımıza girdiğini vurgulayan Karaçay, "İl ve ilçelerde çevre korumaya yönelik katı atık tesislerinin yapımı, kadına şiddetin önlenmesi, okul öncesi eğitimin güçlendirilmesi, yerel yönetimlerin ve sivil toplumun güçlendirilmesi, engellilerin sosyal yaşama entegrasyonu, tüketicinin korunması gibi birçok alanda yapılan çalışmalar, AB kazanımları doğrultusunda gerçekleşti. Yargı reformuyla Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkı getirilmesi gibi hukuksal ve sosyal düzenlemeler de yine AB kriterleri doğrultusunda yapıldı" diye konuştu.

AB hibe programlarıyla yerelde uygulanan projelerin temel amacının sosyal yaşama dair temel değerlerin iyileştirilmesi ve yaşam kalitesinin Avrupa standartlarına yükseltilmesi olduğunu ifade eden Karaçay, "Örneğin Antalya'da başlatılan ve yaya öncelikli trafik kültürünün Türkiye'ye transferini amaçlayan eğitim projesiyle Türk insanın davranış değişiklikleri incelendi. Proje sayesinde pilot alanlarda yaya önceliğinde yüzde 15-30 arasında davranış değişikliği gerçekleşti. Trafik kazalarıyla ilgili rakamlarda da benzeri iyileşme yaşandı" şeklinde konuştu.

Avrupa Birliği'nin günlük hayata etkileri

Karaçay, AB'nin günlük hayata etkilerinin AB Bakanlığı tarafından kitapçık haline getirilerek kamuoyuyla paylaşıldığını bildirerek, bu kazanımlardan şu örnekleri verdi:

"Evlenme yaş sınırı 18 oldu. Evlilikte eşlere eşit söz hakkı tanındı. İş yerinde cinsel tacizin cezası ağırlaştırıldı. Eşler çalışmak için birbirinden izin almak zorunda değil. Cinsel suçlara verilen cezalarda kız-kadın mağdur ayrımı kaldırıldı. Evlilik dışı doğan çocuğunu öldürene ceza indirimi kalktı. Evlilik içi cinsel saldırı da artık suç. Ücretli doğum izni 16 hafta oldu. 'Çocuğumdur, severim de döverim de' dönemi bitti. Çocuklara yönelik istismarın cezası artırıldı. Çiftçilere danışmanlık desteği sağlanıyor. Tüketici artık ne yediğini bilir hale geldi. Bunların sağlanmasında kısmen AB ile ilgili çalışmaların etkisi oldu."

Türkiye özgü Türk mutfağı, kültür ve tarihi birikimin karşılıklı projelerle Avrupa ülkelerine transfer edildiğini vurgulayan Karaçay, Avrupa'ya giden Türk öğrencilerin yanı sıra binlerce Avrupalı öğrencinin de Türkiye'ye geldiğini kaydetti.

Avrupa Birliğiyle ilgili doğru bilinen yanlışlar

Karaçay, Avrupa Birliğiyle ilgili bazı doğru bilinen yanlışlar da bulunduğunu dile getirerek, süreç hakkında yanlış bilgi ve ön yargıların ortadan kaldırılarak sağlıklı bir kamuoyu oluşturulmasının AB Koordinasyon Birimlerinin görevleri arasında olduğunu dile getirdi.

Karaçay, bu yanlış bilgilerden bazılarını şu şekilde sıraladı:

"AB bir Hristiyan kulübüdür. AB üyeliği ile örf, adet, ahlak ve toplumsal kimliğimiz yok olacak. AB üyeliğiyle ulusal egemenlik haklarımız Brüksel'e devredilecek. Hiçbir aday ülkeden Türkiye'den istenenler talep edilmiyor. Tüm üyelik sonrasında Türkiye'nin dış politikasını AB belirleyecek. Tam üyelikle birlikte hemen AB ülkelerinde çalışmaya başlayacağız. AB üyeliği Türk tarımını bitirecek. AB Parlamentosu'nun aldığı tüm kararlar bağlayıcıdır. Son ekonomik kriz Avrupa'nın dağılmasına sebep olacak. İngiltere çıkmak isterken, biz niye girmek istiyoruz? AB cazibesini yitiriyor."

Yanlış bilgi ve ön yargıların ortadan kalkması için bilgiye değer veren ve bilginin önderlik ettiği bir toplum haline gelinmesi gerektiğine işaret eden Karaçay, "Bunun için gelişmiş dış dünyaya açık, iyi uygulamaları izleyen, yaşadığımız olayların nedenlerini sorgulayan ve cevaplarını bulan bireyler haline gelmemiz önem taşıyor. Ön yargıların aşılmasında herkese görev düşüyor" dedi. - Antalya