Adana Semalarına Dev Türk Bayrağı

Adana semalarına dev Türk Bayrağı

ADANA'da inşaatı devam eden Arif Nihat Asya Bayrak Parkı ve Müzesi'nde 70 metrelik direğin montajı tamamlandı. Böylece, 96 metrekarelik Türk Bayrağı, Seyhan Nehri ve Sabancı Merkez Camisi ile bütünleşti.

Dikkat çeken bayrak direği, Adana Büyükşehir Belediyesi'nin 'Bayrak Şairi' olarak tanınan ve Adana'da öğretmenlik yapan Arif Nihat Asya'nın hatırasını yaşatmak amacıyla Seyhan Nehri kıyısındaki 15 bin metrekare alanda uygulamaya koyduğu Arif Nihat Asya Bayrak Parkı ve Müzesi kapsamında dikildi. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı MHP'li Hüseyin Sözlü, "Arif Nihat Asya Bayrak Parkı ve Müzesi, Türk Milliyetçiliğinin kültürel hafızası, Adana'nın gurur tablosu olacak" dedi.

BAYRAK ŞİİRİNİ 5 OCAK İÇİN YAZDI

1928'den itibaren Adana'da 20 yılı aşkın süre öğretmenlik yapan, 1940 yılında Adana'nın düşman işgalinden kurtuluşunun kutlandığı 5 Ocak günü yapılan tören için Bayrak şiirini yazan Arif Nihat Asya, 1950- 1954 yılları arasında Adana Milletvekili olarak da görev yaptı.

HİLAL VE YILDIZ İÇİNDE TÖREN ALANI, MÜZE, GALERİ

Parktaki dev hilalin içinde 750 metrekarelik müze, tanıtım galerisi, sinevizyon odası ve hediyelik eşya bölümü tasarlandı. Tamamlandığında yerli ve yabancı turistlerin ziyaret durakları arasında yer edinecek Arif Nihat Asya Bayrak Parkı ve Müzesi'nin inşaatı kesintisiz devam ederken, 70 metre uzunluğundaki, 360 derece dönebilen, saatte 160 kilometre hıza kadar esen rüzgara dayanıklı, asansör sistemli, uçak ikaz lambalı sonar bulunan bayrak direğinin montajı tamamlandı.

BAYRAK ŞİİRİ

Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,

Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü,

Işık ışık, dalga dalga bayrağım!

Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.

Sana benim gözümle bakmayanın

Mezarını kazacağım.

Seni selamlamadan uçan kuşun

Yuvasını bozacağım.

Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...

Gölgende bana da, bana da yer ver.

Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar:

Yurda ay yıldızının ışığı yeter.

Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün

Kızıllığında ısındık;

Dağlardan çöllere düştüğümüz gün

Gölgene sığındık.

Ey şimdi süzgün, rüzgarlarda dalgalı;

Barışın güvercini, savaşın kartalı

Yüksek yerlerde açan çiçeğim.

Senin altında doğdum.

Senin dibinde öleceğim.

Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:

Yer yüzünde yer beğen!

Nereye dikilmek istersen,

Söyle, seni oraya dikeyim!