AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş Açıklaması

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası sırasında milletin kararını Recep Tayyip Erdoğan olarak verdiğini söyledi.

Bir dizi temaslarda bulunmak üzere havayolu ile Sivas'a gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'u Nuri Demirağ Havaalanı'nda, İl Başkanı Ziya Şahin ve partililer karşıladı. Buradan AK Parti İl Başkanlığı'na geçen Kurtulmuş, partilileri ziyaret etti.

Ziyarette basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Kurtulmuş, Türkiye'nin tarihi seçimlerden bir tanesine gittiğini söyledi. Kurtulmuş, "Bazen insanlar yaşadığı olayların içerisinde o olayın önemini çok fazla kavrayamayabilirler. Ama Türkiye tarihinden bundan 50 sene sonra, 100 sene sonra yazacak olanlar 10 Ağustos 2014'teki Cumhurbaşkanlığı seçimini Türkiye siyasi tarihi bakımından önemli bir dönüm noktası olarak yazacaklardır not edeceklerdir. Çünkü uzun yıllar Türkiye'de her Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde sırasında hatta bazıları Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra bile Türkiye'de bir takım Ali Cengiz oyunları olmuştur. Bir takım karanlık odaklar devreye girmiştir. Siyaset parçalanmıştır, siyasetin üzerinde bir takım hesapları olanlar Cumhurbaşkanlığı seçimin bahane ederek Türkiye'de belli hesapların içerisinde olmuşlardır. 1961'de Ali Fuat Başgil'in bir yerde silah zoruyla Cumhurbaşkanı adayı dair olmasının engellendiği bir Türkiye'den çok şükür doğrudan doğruya halkın oylarıyla Cumhurbaşkanı seçilecek bir Türkiye'ye geldik bu büyük bir mesafedir. Türkiye demokrasisi için önemli bir dönüm noktasıdır" dedi.

Seçim sonuçları ne olursa olsun karara saygı duyacaklarını söyleyen Kurtulmuş şöyle konuştu:

"Millet olarak demokratik merhaleyi takdirle karşılıyoruz. Seçim kampanyası sırasında gördüğümüz milletimiz şimdiden Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmasını kabul etmiş bir yerde de seçim kampanyası sırasında kararını vermiştir. Ben 10 Ağustos'un yeni Türkiye'nin kapılarının açıldığı bir gün olarak görüyorum. Şimdiden yeni Türkiye'yi selamlıyorum halkımızın vereceği bu kararı hararetle beklediğimizi ifade ediyorum. İnşallah 10 Ağustos'tan sonra Türkiye seçilmiş Cumhurbaşkanı ile birlikte çok daha güçlü bir şekilde, mevcut gücüne güç katmış bir şekilde yoluna devam edecektir. Türkiye, yeni Türkiye, güçlü Türkiye, öncü Türkiye olma istikametinde sağlam adımlarla inşallah yol alacaktır. Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasının demokratik bir olgunluk içerisinde geçtiğini görüyorum. İnşallah 10 Ağustos'tan soran bambaşka bir Türkiye'de hep beraber yol alacağımızı da görüyoruz".

İSRAİL'İN FİLİSTİN'E YÖNELİK SALDIRILARI

İsrail'in Filistin'e yönelik olan saldırılarının soykırım boyutuna ulaştığını ifade eden Kurtulmuş, "İsrail'in sınır tanımaz bir saldırganlıkla hiçbir insani, vicdani ölçü tanımaksızın, hiçbir hukuk tanımaksızın hak, adalet, insaf, insanlık gibi mefhumlarla hiç yanına yaklaşmaksızın sürdürmüş olduğu Gazze'deki fevkalade ciddi saldırganlık artık soykırım boyutlarına ulaşmıştır. Biz burada konuşurken yine onlarca Filistinli'nin Gazze'de öldüğü biliyoruz, hastanelerin vurulduğunu biliyoruz. Birleşmiş Milletler'in güvenli bölge olarak etmiş olduğu okullarda çocuklarla birlikte okulların vurulduğunu biliyoruz. Yaşlıların, kadınların, evlerin yerle bir edindiği görüyoruz. Dolayısıyla bu insafsız tablo karşısında İsrail'in saldırılarını şiddetle, nefretle lanetliyoruz bunun durdurulması için bütün dünyayı da göreve çağırıyoruz. Ne yazık ki Türkiye gibi birkaç ülke dışında hemen hemen hiçbir yerden ses çıkmamaktadır. Bütün dünya uluslar arası kurum ve kuruluşlar başla Birleşmiş Milletler olmak üzere, Avrupa Birliği, İslam İş Birliği, Arap Birliği doğudaki, batıdaki bir sürü uluslar arası kuruluşlar maalesef sınıfta kalmıştır. Batı ülkelerin birçoğu sınıfta kalmıştır, doğudaki ülkelerin bir kısmı sınıfta kalmıştır. İslam ülkelerin bir kısmı sınıfta kalmıştır hemen hemen eski tabirle ülkelerin yönetimleri sağır ve dilsiz bir vaziyettedir. Cılız bir iki sesin dışında bir ses ortaya konulmamaktadır bu da fevkalade düşündürücüdür. En az İsrail işgali kadar düşündürücü ve yaralayıcı olan dünyada ki bu devletin sessizliğidir. Eğer böyle büyük bir insafsızlığa böyle bir hukuksuzluğa böylesine büyük bir ölçüsüzlüğe dünya sessiz kalacaksa acaba hangi insanlık dramı karşısında sesini yükseltecektir. Hangi saldırgalık karşısında sesini yükseltecektir bunu kabul etmek mümkün değil. Birileri Türkiye'nin Sayın Başbakanımızın bu kadar kuvvetli bir şekilde bu işe karşı çıkmasından rahatsızlık duyuyorlar. Türkiye bu meseleyle niye bu kadar ilgileniyor demeye getiriyorlar. Dilleri varsa diyecekler ki ' ya ne işiniz var Gazze meselesiyle ilgilenmeyin' diyecekler. Ama bunu diyemedikleri için başka şeyler söylemeye gayret ediyorlar. Bütün dünya sırtını dönse, bütün dünya unutsa biz Filistin davasını unutmayacağız. Biz Filistin davasına sırtımızı dönmeyeceğiz. Çünkü bu bizim için Filistin sadece bir siyaset değil, Filistin davası bizim için kalbimizin bir parçasıdır, zihnimizin bir parçasıdır, aklımızın bir parçasıdır, vicdanımızın bir parçasıdır, imanımızın bir parçasıdır. Dolayısıyla Filistin'de özgür bir Filistin devleti kurulana kadar baş şehri Kudüs olan Filistin olan bir devlet kurulana kadar inşallah bu mücadele devam edecek bizde bu mücadele destek olmaya destek vermeye devam edeceğiz" diye konuştu.

ÇİN HÜKÜMETİNİN DOĞU TÜRKİSTAN'DAKİ POLİTİKALARI

Çin hükümetinin Doğu Türkistan'daki politikalarını eleştiren Kurtulmuş; "Çin hükümeti tarafından yapılan açıklamalarda anladığımız kadarıyla Doğu Türkistan'da uzun yıllar büyük bir zulüm çeken oradaki Türk kardeşlerimiz, soydaşlarımız, dindaşlarımız maalesef Ramazan ayıyla birlikte çok yoğun bir saldırı altında kaldılar. Ramazan ayı içerisinde biliyorsunuz zorla oruçlarını bozdurma politikası takip edildi. Camiler ciddi bir şekilde yasaklandı, Müslümanların ibadet yapmaları yasaklandı Ayrıca bir takım çok katı asimilasyon politikalarıyla uzun yıllardır devam eden Doğu Türkistan'da ki oradaki Müslüman kardeşlerimizin imha edilmesi, asimile edilmesi politikasına hız verildi. Resmi rakamlara göre 96 kişinin çıkan olaylarda öldüğü ifade ediliyor. Tahminimiz odur ki bunun çok üzerinde bir Müslüman Türk kardeşimiz şehit edilmiştir. Bu Doğu Türkistan'da ki Çin hükümeti uygulamalarını da şiddetle, lanetle kınıyoruz. Bütün Türkiye'yi bütün İslam coğrafyasını, bütün Türk dünyasını bu vahşeti kınamaya buna karşı dünya ülkelerinin tedbir almaya doğru harekete geçmeye davet ediyoruz. Bu anlaşılabilir bir şey değildir, sürdürülebilir bir şey değildir" ifadelerini kullandı. - SİVAS