AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı - Son Dakika
Politika

AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Türkiye de bu örgütü (DAEŞ) en başından itibaren tehdit olarak telakki etmiş, görmüş ve hiç kimsenin ilan etmediği günlerde, 10 Ekim 2013'te bu örgütü, terör örgütü olarak ilan ettik. Çünkü yaklaşan tehlikeyi görüyorduk" dedi.

30.07.2015 14:44
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Türkiye de bu örgütü (DAEŞ) en başından itibaren tehdit olarak telakki etmiş, görmüş ve hiç kimsenin ilan etmediği günlerde, 10 Ekim 2013'te bu örgütü, terör örgütü olarak ilan ettik. Çünkü yaklaşan tehlikeyi görüyorduk" dedi.

Davutoğlu, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, hükümet ortaklığı görüşmelerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Davutoğlu, Bu kapsamda, 13 Temmuz'da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 14 Temmuz'da MHP lideri Devlet Bahçeli ve 15 Temmuz'da ise HDP Eş Başkanı ile görüştüklerini söyledi. Bu süreçte kullanılan dil ve üsluba vatandaşların şahit olduğu ifade eden Davutoğlu, "Herhalde herkes bir anlamda Türkiye'de yeni bir siyaset dönemini başlatma iradesini ve bu anlamda da AK Parti'nin seçim sonuçlarının ve milli iradeyi doğru okuma gücünü görmüştür" dedi.

Davutoğlu, hiç kimseyi dışlamadıklarını belirterek, gerçekleştirilen hükümet ortaklığı görüşmelerinde ve ziyaretlerde farkı görüşlerin olabildiğini, ancak her şeyin açıkça paylaşma olgunluğu ve medeni tavrın sergilenmesinden ötürü duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

"CHP ile istikşafi anlamda karşılıklı olarak fikirlerin test edileceği görüşmeleri başlatma kararı verdikleri"ni belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Bu, bir koalisyon müzakeresi aşaması değildir. Her iki tarafın heyetleri bir araya gelerek, bir şekilde AK Parti'nin ve CHP'nin kanaatlerini karşılıklı olarak not edecekler. Dün ve evvelsi gün de toplantılardan biri yapıldı, başlatıldı. Arkadaşlarımız, Kültür ve Turizm Bakanımız Ömer Çelik'in koordinasyonunda çok değerli arkadaşlarımızın katılımıyla görüşmeleri sürdürecekler. Bu hafta içinde de bu görüşmeler devam edecek. Daha sonra, genel başkanlara bunlar aktarılacak ve genel başkanlar, alabilecek yolun olup olmadığı konusunda nihai bir istişarede bulunacaklar.

MHP, şu anda Hükümet ortaklığı görüşmesi yapmak istemediklerini ifade ettiler ama temas halinde olmaya karar verdik. MHP ile de Sayın Faruk Çelik'in koordinasyonunda yürütülen çalışmalarda şu anda temaslarımız sürüyor. İcap ettikçe tespit ettiğimiz temas noktaları, şahsiyetleri üzerinden görüşmeler gerçekleştiriyoruz.

Daha 8 Haziran sabahı 'AK Parti ile asla' diye yola çıkan ve yüzde 13 ile 'seçim zaferi' diye ilan ediliyor Türkiye'de. Biz yüzde 41 ile neredeyse bizim yas tutmamız isteniyor. Nasıl bir matematikse nasıl bir psikolojiyse bu? Seçim sarhoşluğu içinde 'AK Parti ile asla' diyen HDP ile de görüştük ama özellikle biraz sonra üzerinde duracağım terör konusundaki tutumları sebebiyle bu konularda herhangi bir mesafe almamızın mümkün olmadığını da şimdi açıkça ifade etmek isterim."

"Rövanşist bir yaklaşım içinde olan kimseyle AK Parti herhangi bir şey konuşmaz"

Davutoğlu, hükümet ortaklığı görüşmeleri konusunda sürdürdükleri açık, ilkeli tutumu bundan sonra da devam ettireceklerini bildirdi.

"Ama bu AK Parti'nin kazanımlarından, ilkelerinden fedakarlık anlamına gelmez. Ama 13 yıllık birikimi ve rövanşist bir yaklaşım içinde olan kimseyle AK Parti herhangi bir şey konuşmaz" ifadesini kullanan Davutoğlu, "13 yıllık kazanımlar varsa farklı görüşler de beyan edilerek muhafaza edilmek suretiyle Türkiye'yi hükümetsiz bırakmama adına atılacak adımlar konusunda da uzlaşma kültürü içinde her türlü olumlu tavrı sergileriz. Her şeyi yapacağız" görüşüne yer verdi.

Davutoğlu, "Milletimize, 'Biz bir irade beyan ettik ama bizim seçtiklerimiz bu irade beyanının gereğini yapmadı' dedirtmeyeceğiz. O irade beyanını, yani Türkiye'de 7 Haziran sonrası hükümet ortaklığı kurma gerekliliğinin üzerimize düşen vecibelerini yerine getireceğiz. 81 ilimizin başkanlarına bayramda da aradığımda söylediğim gibi AK Parti kadroları, her türlü siyasi senaryoya, alternatife hazır olarak dim dik ayakta bekleyecek. Bu görüşmeler yapılırken, Türkiye'de son derece olumlu bir atmosfer içerisinde yeni bir siyesi anlayış ve karşılıklı diyalog atmosferi oluşmuşken, Türkiye'nin 13 yılda gerçekleştirdiği istikrar ve huzur ortamını bozmak ve özgürlük, güvenlik dengesini güvenlik aleyhine ortadan kaldırmak için karanlık odaklar harekete geçti" dedi.

Birilerinin kendilerine bayramı haram kılmak istediğini belirten Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Son Kurban Bayramı'nda daha bayramın ikinci günü daha ailelerimizle bayramlaşırken Kobani olaylarını çıkarıp, 52 vatandaşımızın vefatına, katledilmesine zemin hazırlamıştır bunlar. Bayramı bize fazla görmüşlerdi. İslam dünyasında yaşanmayan bayram sevincinin Türkiye'de de yaşanmaması için düğmeye basmışlardı. 197 bin Kobani'den gelen Suriyeli kardeşimize kucağımızı açtığımız halde bunu yapmışlardı. Şimdi de Ramazan Bayramı'nın bu sefer bitmesini beklediler ama bayramın hemen ertesi gün 20 Temmuz'da tam da Kıbrıs Harekatı'nın yıl dönümünde bu sefer şer odakları üç maşayı birden kullanarak Türkiye'de karanlık bir dönemi başlatmak istediler.

Şunu hesap ettiler. '7 Haziran, tek partinin oluşturduğu bir iktidar dönemine son vermiştir. Dolayısıyla, şimdi kaos çıkarmanın vaktidir. Bir yönetim boşluğu var, dolayısıyla şimdi ortalığı karıştırmanın ve milletin geleceğini karartmanın vaktidir.' Birileri, bu hesabı yaptı ve üç maşayı aynı anda kullanmaya karar verdiler ya da bu üç maşa gönüllü olarak alana çıktı."

Davutoğlu, maşalardan birincisinin "DAEŞ" olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

"Sadece, bir terör tehdidi olarak değil; belki de daha ağırı yüce dinimizi, asırlarca farklı kültürleri, farklı dinleri bir arada bulunduran o derin medeniyetimizin temeli olan inancımızı, bütün dünyada karalamak için insanlık dışı görüntülere sebebiyet veren bu örgüt, her şeyden önce İslam dünyasına ve İslam'a savaş açmıştır.

Türkiye de bu örgütü en başından itibaren tehdit olarak telakki etmiş, görmüş ve hiçkimsenin ilan etmediği günlerde 2013, 10 Ekim'de bu örgütü, terör örgütü olarak ilan ettik. Çünkü, yaklaşan tehlikeyi görüyorduk. Aslında daha önce de yaklaşan tehlikeleri gördüğümüz için Suriye'de siyasi krizin derinleşmemesi için Suriye yönetimi ile konuştuk. Suriye yönetimi, sözümüzü dinlemeyince uluslararası toplumla konuşup, tedbir alınması için büyük çabalar sarf ettik. Şimdi, gelinen nokta bizin 3-4 sene önce söylediğimiz tedbir noktalarıdır. Güvenli bölge oluşturma dahil olmak üzere. Dinlemediler ve bu terör örgütü Suriye'de, Irak'ta hayat alanı buldu."

Davutoğlu, söz konusu terör örgütünün Musul'da başkonsolosluk mensuplarını rehin aldığını ifade ederek, "Türkiye'ye saldırma cüretini veya sınırlara yaklaşma cüretini gösterdiğinde Ocak 2014'tü. Bunları o zaman da cezalandırmıştık" dedi.

Daha sonra terör örgütün tarafından Suruç'ta 32 vatandaşın katledildiğini hatırlatan Davutoğlu, olayın ertesi günü Şanlıurfa'ya giderek yaralıları ziyaret ettiğini anımsattı.

Davutoğlu, "Döndüğümüzde, arkadaşlarımızla bu örgüte karşı alınacak tedbirleri konuşurken ve ne tip çalışmalar yapılması gerektiğini planlarken bu sefer ikinci maşa devreye girdi. PKK" diye konuştu.

Terör örgütü PKK'nın Adıyaman'da bir askeri şehit ettiğini belirten Davutoğlu, şehit asker için düzenlenen askeri törene de katıldığını söyledi.

Davutoğlu, orada gördüğü o vakur şehit babasının gözlerinin ve yüreğinin hala gözünün önünde olduğunu ifade ederek, "O günden bugüne verdiğimiz bütün şehitlere Allah rahmet eylesin, onların mekanları cennettir. Dava erleri, Hak'ka yürürler. Bizler, onların makamlarına erişir miyiz, bilemeyiz. Ama AK Parti kadroları da bilirler ki, eğer o makama erişmek gerekirse, bir an dahi tereddüt dahi etmez, Hak'ka aynı kararlılıkla yürürüz" diye konuştu.

(Sürecek)

Kaynak: AA

Son Dakika Politika AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement