AK Parti İl Sekreterleri Toplantısı" - Son Dakika
Güncel

AK Parti İl Sekreterleri Toplantısı"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dünyanın "vekalet savaşları" denilen, sahipleri belirsiz, kurbanları siviller olan ve "rastgele ateş açan" bir savaş türüyle karşı karşıya kaldığını belirterek, "Türkiye artık 21.

02.12.2016 16:20
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dünyanın "vekalet savaşları" denilen, sahipleri belirsiz, kurbanları siviller olan ve "rastgele ateş açan" bir savaş türüyle karşı karşıya kaldığını belirterek, "Türkiye artık 21. yüzyıla ait bu yeni güvensizlik ortamına karşı kendi güvenlik anlayışını yeniden gözden geçirmektedir ve aslında ülkemiz 21. yüzyıla ait yeni güvenlik refleksleri geliştirmektedir. 15 Temmuz'da milletimizin verdiği tepki, bu yeni reflekslerin önemli örneklerinden bir tanesidir." dedi.

Soylu, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen "AK Parti Ana Kademe, Kadın Kolları ve Gençlik Kolları İl Sekreterleri Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, başarı hikayelerinin, partinin her zaman bir nevi okul olma karakterini muhafaza etmesinden kaynaklandığını söyledi.

AK Parti'nin Türk siyasetine bilgi anlamında da önemli katkılar sunmaya devam edeceğini vurgulayan Soylu, bir siyasi partiden beklenmeyecek ölçüde yüksek disiplin ve istikrarla çalışmalarına devam ettiklerini dile getirdi.

Soylu, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin sadece 15 Temmuz gecesi gerçekleşen bir halin tezahürü olmadığını belirterek, "15 Temmuz, bir zihniyet dönüşümünü gören büyük milletin o zihniyet dönüşümü ile beraber kendisine tasallut etmeye çalışanlara karşı itirazının adıdır. 15 Temmuz bir süreç olduğu kadar aslında bir sonucun ve bir milletin geldiği noktanın kompozisyonudur. 15 Temmuz bir itirazın adı olduğu kadar, itirazları biriktirmiş bir milletin hükmüdür." değerlendirmesinde bulundu.

20. yüzyılın, içinde iki dünya savaşı, bölgesel savaşlar ve soğuk savaş dönemini barındırdığına dikkati çeken Soylu, bu dönemin aynı zamanda insanlığın ülkeler arası çatışmaları, insan hakları ihlallerini önlemek için refleksler geliştirdiği, birlikler kurduğu, beyannameler hazırladığı bir süreç olduğuna ve 21. yüzyılın bir "barış yüzyılı" olacağına yönelik umutlar oluşturulduğuna işaret etti.

"Savaşan ülkeler gitti, yerini terör örgütleri aldı"

Soylu, tarım, sanayi, bilgi toplumunun ardından şimdi bilgi toplumunu da aşan, farkındalık üreten ve "içerik toplumu" olarak nitelendirilen yepyeni bir toplum sürecinin yaşandığını dile getirdi.

21. yüzyılın kendi çatışma tarifini çok farklı bir şekilde ortaya koyduğunu belirten Soylu, "Dünya, 21. yüzyılda 'vekalet savaşları' olarak adlandırılan, sahipleri belirsiz gibi olan, kurbanları siviller olan ve deyim yerindeyse 'rastgele ateş açan' bir savaş türüyle karşı karşıya kaldı. Hatta savaş terimi bile yerini 'terör' kavramına terk etti. Savaşan ülkeler gitti, yerini terör örgütleri aldı. Maalesef terör örgütleri özellikle ülkelerin birbirine karşı kullandığı bir manivela haline geldi." ifadelerini kullandı.

Soylu, insanlığın bütün teknolojik yenilikleri, haberleşme imkanlarını bu yeni ve acımasız savaşın emrine verdiğini aktararak, medeniyet, barış, insan hakları adına ortaya konan bütün birikimlerin, çözüm üretmekten aciz bir şekilde yaşanan drama sadece seyirci kaldığını ve bunun da insanlık için en şok edici unsur olduğunu dile getirdi.

Artık tek kutuplu bir dünya veya soğuk savaş dönemindeki gibi iki kutuplu bir dünyanın yerini çok kutuplu bir ortaklığa bıraktığını vurgulayan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hindistan'ın ekonomik açıdan kendi adına dünyada bir önemi ve ehemmiyeti olduğu, Japonya'nın, Çin'in, Avrupa Birliğinin, Avrupa ülkelerinin, İngiltere'nin, Güney Amerika, Latin Amerika ülkelerinin kendi adına büyük bir önemi olduğu, enerji geçiş koridorlarının dünyanın büyümesi, gelişmesi, ekonomik kalkınması açısından çok önemli bir süreci ihtiva ettiği, nüfusu, coğrafyası küçük olan ama etkinliğinin ne olduğunu bugünden hesap edemediğimiz artık çok farklı bileşenlerin dünyada çok önemli etkinliklere sahip olduğu yepyeni bir dönemle karşılaşmış durumdayız."

Soylu, bu resmin tam ortasında da bir eli yüzyıllardır Avrupa'da diğer eli yüzyıllardır Ortadoğu coğrafyasında ve bin yıldır da Anadolu topraklarında, kendi medeniyet kodlarını inşa eden Türkiye'nin bulunduğunu belirtti.

Türkiye'nin enerji koridorunun, kültür plakalarının, göç yollarının, uyuşturucu ticaretinin, ticaret yollarının tam ortasında olduğunu ifade ederek, bu zor konumun Türkiye'ye büyük bir sorumluluk yüklediğini kaydeden Soylu, Türkiye'nin bu yüzyılda terörle mücadele etmek, göçü yönetmek, enerji koridorlarını kendi varlığının devamına uygun şekilde oluşturmak gibi büyük bir yükün altına girdiğini vurguladı.

"Ülkemiz 21. yüzyıla ait yeni güvenlik refleksleri geliştirmektedir"

Türkiye'nin vekalet savaşlarının doğrudan hedefinde olup olmadığının tartışılabileceğini aktaran Soylu, "Ancak devlet otoritesinin kalmadığı iki ülkeyle toplam sınırımızın bin 250 kilometre olması, bize tartışacak zaman bırakmamaktadır." dedi.

Soylu, yaklaşık 35 yıldır mücadele edilen PKK/KCK yapılanması ile onun sınır dışındaki uzantısı YPG ve FETÖ'ye bakıldığında Türkiye'nin "vekalet savaşları"nın neden etki ve hedef alanında olduğunun anlaşılacağına dikkati çekti.

Türkiye'nin bu mücadeleye karşı en büyük silahının, bin yıldır özenle oluşturulan Anadolu medeniyeti olduğunu vurgulayan Soylu, "Eğer biz savaşı bitirdikten sonra yeni dönemde doğru kültürel kodları yükleyemezsek kalıcı barış tesis etmek elbette ki mümkün değildir. Savaşı ortaya çıkaran çatışma sebeplerini savaştan sonra da olduğu gibi yerinde bırakırsanız, savaşın tekrarlanması mukadderdir." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin, imparatorluk geçmişi bulunan büyük bir devlet olduğuna, kabuğuna çekilemeyeceğine ve başka devletlerin politikalarına körü körüne de uyamayacağına dikkati çeken Soylu, "Türkiye artık 21. yüzyıla ait bu yeni güvensizlik ortamına karşı kendi güvenlik anlayışını yeniden gözden geçirmektedir ve aslında ülkemiz 21. yüzyıla ait yeni güvenlik refleksleri geliştirmektedir. 15 Temmuz'da milletimizin verdiği tepki, bu yeni reflekslerin önemli örneklerinden bir tanesidir." şeklinde konuştu.

Yeni güvenlik konsepti

Devletin DEAŞ'a, PKK'ya, KCK'ya karşı da özellikle son dönemde güvenlik anlayışını değiştirdiğini belirten Soylu, şunları kaydetti:

"Geçtiğimiz günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu yeni güvenlik konsepti, işte bu yaklaşımın neticesidir. Proaktif ve demokratik bir bakış açısıyla yorumladığımız yeni güvenlik anlayışımız, hukuk devletinin ve demokrasinin yüksek standartlarından taviz vermeden, temel hak ve özgürlükler çatısı altında karşılıklı sorumluluk bilinciyle insanı merkezine koyan, zaman ve mekan ayrımı gözetmeksizin herkesin güvenliği için önleyici tedbirler alan, adli ve toplumsal olaylara hızlı ve etkin müdahale edilmesini amaçlayan, güvenlik hizmetinin bir bütün halinde sunulduğu, terörle ve terörizmle mücadeleyi sosyal destek ve teknolojik donatılarla, kurumlar arası koordinasyon ve iş birliğiyle yürüten bir yaklaşıma dayanmaktadır."

Soylu, yeni güvenlik konseptinin ayrıca tehditler kendi kapısına gelmeden, uzaktayken ve hatta oluşmadan önce ona müdahale eden, barış için eylemsizlik değil teyakkuz durumunu önceleyen bir anlayışa dayandığını dile getirdi.

Türkiye'nin, kimsenin toprağında gözü olmadığını ama kendi güvenliğini Halep'in, Şam'ın, Bağdat'ın güvenliğinden ve huzurundan ayrı düşünmediğini belirten Soylu, "21. yüzyıl, Türkiye, Anadolu medeniyeti için zorlu bir yüzyıl olduğu kadar bir fırsat yüzyılıdır ve biz bu yüzyıla iyi başladık." değerlendirmesinde bulundu.

Soylu, Türkiye'nin bugün karşı karşıya kaldığı olayların en büyük nedeninin 21. yüzyıla iyi başlaması, hem fırsatlarını hem tehditlerini iyi analiz etmesi, yol haritasını ortaya koyabilmesi olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinin Türkiye sınırları dışında da güvenle ve imrenilerek takip edildiğini vurgulayan Soylu, Türkiye'nin ışığının Yemen'e, Irak'a, Suriye'ye, Kafkaslar'a, Avrupa'ya kadar uzandığına işaret etti.

"Biz dünyanın en pahalı arazisinde oturuyoruz"

Türkiye'de liderine, demokrasiye, ülkesinin geleceğine sahip çıkan yeni bir anlayışın hakim olduğunu belirten Soylu, DEAŞ, PKK-KCK ve FETÖ'nün varlığının sebebinin de bu olduğunu kaydetti.

AK Parti'yi yalnızca bir siyasi parti olarak nitelendirenlerin tamamen yanlış bir anlayış içerisinde olduğunu ifade eden Soylu, "AK Parti, bu milletin hareketidir. AK Parti bin yıldır Anadolu coğrafyasında bulunduğumuz anlayışın hareketidir." dedi.

Soylu, bugün ortaya konulan büyük iradenin Türk milleti tarafından sahiplenildiğini belirterek, "Biz dünyanın en pahalı arazisinde oturuyoruz. 17-25 Aralık süreci, Gezi olayları, 6-7 Ekim olayları, 15 Temmuz bu pahalı arazinin kıymetini azaltmak için ve elimizdeki fırsatları bir şekilde bu toprağın, bu ülkenin ve bu milletin kendi istediği geleceğe ait güçlü zeminini oluşturmasını engellemek için kullanılmaktadır." diye konuştu.

"Batı mensubu olması tesadüfi değildir"

Soylu, Türkiye'nin geleceğinin aydınlık olduğunu, dünyanın 10 büyük devletinden birisi olacağını bildiklerini söyleyerek, 81 ildeki üniversitelerin anlamının sadece çocukların okuması değil gelecek nesillerin en güzel şekilde yarına hazırlık yapabilmesi olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin bazı dezavantajları bulunduğunu ama bunların da avantaja çevrilebileceğini belirten Soylu, "Hemen güneyimizde bir Şii-Sünni meselesi çıkarmak isteyecekler. Biz buna ciddi bir şekilde hazırlıklı olmalıyız. Çünkü bunun çıkmamasının teminatı olan bir anlayış varsa o, Anadolu medeniyetinin kendisidir. Bizim sorumluluğumuzdur." ifadelerini kullandı.

Soylu, AB ile ilişkilerde yaşanan olumsuzluklara değinerek, Türkiye'nin yine de umudunun olduğunu dile getirdi.

Herkesin durduğu konuma dönüp bir kez daha bakması gerektiğine işaret eden Soylu, "Tesadüf değildir, PKK'ya, FETÖ'ye ev sahipliği yapan bir Batı. Tesadüf değildir, DEAŞ'ı oradan kendi terörist savaşçılarıyla beraber ihraç eden bir Batı. Ekim ayında Türkiye sınırlarında yakaladığımız, DEAŞ'ın ilk 10 yöneticisi içerisinde olan kişinin bir Batı mensubu olması elbette ki tesadüfi değildir. İlk önce herkes aynaya ve bundaki sorumluluğuna bir bakacak. Ondan sonra da İslamofobi ve Türkofobi üzerinden hareketlerine ve tavırlarına bakacak." diye konuştu.

Soylu, Avrupa'nın yükselen ırkçılık hareketlerini incelemesi gerektiğini kaydetti.

Anayasa çalışmaları

Türkiye'nin çok önemli bir dönemden geçtiğini belirten Soylu, "Etrafımızdaki coğrafyanın bizsiz şekillendirilmeye çalışıldığı bir dönemden geçiyoruz. Yeni dünya düzenini şu Anadolu coğrafyası gibi önemli ve kilit bir noktadan farklı bir şekilde oluşturmaya çalışanların bulunduğu bir dönemden geçiyoruz ve acımasız bir dönemden geçiyoruz." dedi.

Soylu, bir taraftan güvenlik tedbirlerinin alınması ama diğer taraftan da şefkat ve merhamet medeniyetinin hiçbir zaman unutulmaması gerektiğini aktardı.

Anayasa çalışmalarına da değinen Soylu, yeni anayasaya yönelik çalışmalarından dolayı AK Parti Genel Sekreteri Abdülhamit Gül'e teşekkürlerini iletti. Bunu bir bakan, milletvekili olarak değil iki evlat sahibi bir baba olarak söylediğini belirten Soylu, şunları kaydetti:

"7 Haziran sonrası devletimize, milletimize, birliğimize, beraberliğimize meydan okuyanların anlayışlarını, AK Parti'nin tek başına iktidar olmadığı bir anlayışla birilerinin ne yaptığını, Türkiye'yi terörizme mahkum etmek için ellerinden gelen her şeyi ortaya koyduklarını hep beraber gördük. Onların kim sahibiyse, kim onlara talimat veriyorsa, kim onlara silah gönderiyor, ekonomik yardım yapıyorsa, kim onların insan kaynaklarını cesaretlendiriyorsa biliniz ki Türkiye'de bu hükümet sisteminin değişmesini, Türkiye'nin istikrarının, huzurunun büyümesini ve bizim şanlı bayrağımızın bütün dünyada nazlı bir şekilde dalgalanmasını istemiyor. Hesap budur. Onun için bu sistem değişikliği milletimiz, memleketimiz için yepyeni bir başlangıcın adıdır. Bu milletin bir derdiydi, millet bir derdini daha ortak akılla beraber, yarına taşıyabilecek bir anlayışı gerçekleştirebilecek iradeyi ortaya koyuyor."

AK Parti İl Sekreterleri Toplantısı'nda 15 Temmuz şehitleri anısına hazırlanan sinevizyon gösterimi de gerçekleştirildi. Açılış konuşmalarının ardından toplantı basına kapalı devam etti.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel AK Parti İl Sekreterleri Toplantısı' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement