Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun Son Toplantı Tutanağı - Son Dakika
Politika

Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun Son Toplantı Tutanağı

Anayasa Uzlaşma Komisyonu\'nun Son Toplantı Tutanağı

TBMM Başkanı Çiçek: "25 aylık tecrübeden sonra; siz iki ay da üç ay da çalışsanız, yeni bir anayasa konusunda netice almanız mümkün değil" "Bu komisyonun kuruluş misyonu yepyeni bir anayas...

22.11.2013 17:52
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

MELTEM YILMAZ - Meclis Başkanı Cemil Çiçek'in başkanlığında gerçekleştirilen Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun son toplantısında, sorunun aşılması için yapılan tartışmalar tutanaklara da yansıdı.

Komisyon tutanaklarına göre özetle son toplantıda, CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, AK Parti'nin, komisyonun çalışmalarını müzakere iradesini bloke ettiğini, diğer taraftan da "Bu komisyon üretim yapamıyor" diyerek sorumluluğu muhalefet partilerine atma gayretinde olduğunu söyledi.

Kart, üç grubun, önerilerini bir şekilde ifade ettiğini, AK Parti'nin bu noktada somut bir öneri de getirmediğini öne sürdü.

AK Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, komisyonun, dört aydır ileri bir adım atamadığını, herkesin durduğu yerde durduğunu söyledi.

BDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız, bu masanın başka bir alternatifi olmadığını dile getirerek, "O zaman bu masanın karşılaştığı sıkıntıları nasıl giderebiliriz? meselesini burada tartışmamız ve öneriler getirmemiz lazım" dedi.

Yıldız, çalışmaların basına, sivil topluma, kamuya açılmasını, sadece TRT ile de sınırlandırılmamasını istedi.

CHP Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum,  Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun, kim ne derse desin, çok önemli bir işlev gördüğünü, halen de görebileceğini kaydetti. Batum, " Türkiye'de bazı alanlarda çatışma olmuyor ve şu anda insanlar 'Dur bakalım, ne olacak' diye bekliyorsa bu komisyonun varlığı nedeniyle olduğunu düşünüyorum. Uzlaşsak tabii ki kaymaklı ekmek kadayıfı, harika olurdu ama yapamadık bunu, uzlaşamadık. Ben yapabileceğimize hala inanıyorum. Basit konularda anlaşamıyoruz" diye konuştu.

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, "Bu komisyonu erteleyelim ve faaliyetlerine son verelim" düşüncesine parti olarak kapalı olduklarını ifade etti.

Bal, en azından TRT'nin uygun kanallarında, adil bir şekilde siyasi partilerin anayasa konusundaki düşüncelerini anlatmalarının sağlanabileceği önerisinde bulundu.

"Seçim geliyor, zaman kalmıyor" düşüncesinin, son derece yanlış ve misyonlarına aykırı olduğunu dile getiren Bal, "Daha önce bitirilseydi çok iyiydi, bizim samimi düşüncemiz, halisane gayretimiz de oydu, daha önce bitirelim bu anayasayı. Bitiremedik. Bizde bilgilendirme yok, herkes bir küheylana binmiş, 'Anayasayı değiştireceğim' Nasıl değiştireceksin kardeşim? Bu bilgilendirmeyi mutlaka yapabilmenin bir yolu da işte bu seçim süreci" dedi.

CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen, halkın katılımından söz ediyorlarsa, önce  bilgilendirme gerekeceğini, bunun için şeffaflık sağlamanın şart olduğunu söyledi. Türmen,  şeffaflığı sağlamak bakamından uzlaşılamayan maddelerin internete konulmasının önemli olduğuna işaret etti. Türmen, televizyon kanallarından, TRT'den yararlanabileceklerini ifade etti.

AK Parti'li Şahin ise "Televizyonlarda, canlı yayınlarla anayasa yapıldığı nerede görülmüştür?" diye sorarak, televizyonlarda yapacakları bu çalışmanın, partilerin grup konuşmalarından farksız olacağını, birbirlerini suçlayacaklarını kaydetti.

-"Tutanaklar, müzakere metinleri de yayınlansın"

AK Parti Ankara Milletvekili Ahmet İyimaya ise şu görüşleri dile getirdi:

"Oturmuşuz, hem hukuk hem konsensüs bazında demişiz ki -bu ahlaken pek tabii-  2012 Aralık ayı sonunda aşağı yukarı proje ortaya çıkar. Varsayımımız doğrulanmadı, komisyonun misyonu da düşünülerek 'Çalışma devam etsin' denildi ve bugüne geldik. Bugün, kamuoyunda mevcut olan varlıkların kendilerine rağmen, 'Ben devam ediyorum' demesi öyle kolay değil. Bunun asgari ön şartı, geçmiş üç ayda, dört ayda bir tane armut, bir tane elma üretmesi lazım. Yok. Şu andaki misyonumuz, tamam, siyasal, felsefi misyonumuz olabilir, ama şu andaki misyonumuz, üretmeyen müzakereci komisyon misyonu. Üretmiyor ama, müzakere ediyoruz, üretmiyor. Ne zamana kadar? İşte, hazirana kadar belki üretebiliriz. Onu dedik. Geçmiş dönemde de hazirana kadar belki üretebiliriz. Bunlar bizim pratikler. TRT, vesaire çok ütopik ve bizim önümüzü açacak bir şey değil. Bilgilendirme tamam, ama öyle öneriler vardır ki anında reaksiyon. Şahsen bir öneri olarak arz ediyorum. Seçim sürecinde çalışıyoruz desek bile gelemeyiz. Seçim sürecinde komisyonun çalışmaması lazım.  Arkadaşların, şu ana kadarki ürünü tartışmaya açmak fikrine katılıyorum. Tutanaklar, müzakere metinleri de yayınlansın. Şu aşamada bunun fayda vermeyeceğini düşünürüm ama ileride mutlaka -komisyonumuzun akıbeti ne olursa olsun- bunları milli bir müktesebat olarak Parlamento'nun yayınlaması lazım. Harcama kalemlerinin global tutarına baktığımız zaman ve bundan sonra da hiçbir şey üretememişiz dört ay, beş ay, parlamentonun ödediği bedelin fazla olacağını düşünüyorum. Bundan sonra o ödemelerin de inkıtaa uğratılmasının faydalı olacağını düşünüyorum."

-Ödenek tartışması

Bunun üzerine TBMM Başkanı Cemil Çiçek, "Ödenek yok zaten" dedi.

MHP Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk, "Doğru, ödenek lüzumsuz yere gidiyor, bunların hepsi tamam ama bu komisyonunun ömrünün bitişini böyle bir noktayla, bir tehditle sonlandırmaya kalkışmak iki yıldır burada ısrarla ortaya koyduğumuz çalışma azmimize de yakışmaz, onu da hiçe saymaktır" görüşünü dile getirdi.

Türmen de bu ödenek sorunun, kendisinin de kafasını kurcaladığını belirtti.

Bu konuşmalar üzerine söz alan Çiçek, bu konuyu gayriresmi konuştuklarını, tutanaklar kapalıyken bir bilgilendirme yaptıklarını kaydetti.

Kart'ın,  ödeneğin bitmiş olabileceğini dile getirerek, "Bir ay-iki ay tamam, olabilir, biz onun hesabı içinde değiliz. Orada danışman, uzmanlar var. Biz 2014 yılı çalışmalarında bu anayasa çalışmalarına ödenek ayırmayacağız  anlamında bir mesaj ortaya çıkıyorsa onu da bilelim" sözlerine Çiçek, "Yok" karşılığını verdi.

Bir taraftan anayasa çalışması yapıyor görünüp bir taraftan da muslukları kısmanın doğru olmadığını kaydeden Kart,  "O çalışmaların içini boşaltmış oluyoruz, kendi elimizle boşaltmış oluyoruz, onların etkinliğini, verimliliğini yok etmiş oluyoruz" görüşünü savundu. Çiçek de şu ana kadar bir boşalma olmadığını,  ne deniyorsa uygulandığını söyledi.

-"Birbirimize atacağımız taşları heybemize koyuyoruz"

TBMM Başkanı Çiçek, kamuoyunun bilgi sahibi olmamasını bir eksiklik olarak kabul ettiklerini, bilgi verilmemesini burada kararlaştırıldığını, bunun da makul, haklı gerekçeleri bulunduğunun altını çizdi.

Çiçek, "yoğun bir çalışma yapacağız" dediklerini ancak sonra bu takvimi uygulamadıklarını belirterek, "O zaman mayıs da, haziran da, temmuz da, ekim, kasım da geçer, 2014 de geçer. Sonuçta vatandaş 'Hani, ne oldu?' der. Bu da siyaset kurumunun itibarı bakımından doğru değil. Yoksa, anladığım kadarıyla, bizim anayasayı yapamamış olmaktan dolayı kamuoyu nezdinde siyaset kurumu olarak bir sıkıntı duymamız gerekirken, suçlamanın kilometre taşlarını topluyoruz demektir ya da birbirimize atacağımız taşları şimdiden heybemize koyuyoruz demektir" diye konuştu.

Daha verimli çalışmaları konusunda denemedikleri yöntemin de kalmadığına işaret eden Çiçek, siyasi sebeplerle sonuç alamadıklarını kaydetti.

-"Masa, anayasanın önüne geçti"

Çiçek, özetle şu görüşleri dile getirdi:

"Diyelim ki çalıştık, 60 maddeyi 65'e çıkardık, 70'e çıkardık. Dört ayda hiç netice alamamışız ama o maddeler yine aynen duruyor. Anlaşamadık, 70 madde yaptık. Bu bir şey ifade edecek mi bu komisyonun kuruluş misyonu açısından? Çünkü bu komisyonun kuruluş misyonu yepyeni bir anayasadır, kısmi anayasa değişikliği değildir. Bu komisyon, böyle bir ürün ortaya koymuştur. Bunu siyaset kurumu değerlendirir, değerlendirmez. İleride hangi partiler hangi konularda mutabık kalmıştı, yazan çizen bakımından elbette önemli bir sonuçtur ama neticede yeni bir anayasa değildir. Çalışmalar, neticede buraya geldi. Masa, anayasanın önüne geçti, iş polemik konusu oluyor. Bu, bu kadar zamandır çalışma yapan arkadaşlarımıza, sizlere de haksızlık olur, zamana da haksızlık olur.

Şimdi, uygunsa benim yapmak istediğim şey şu, samimi kanaatim, 25 aylık tecrübeden sonra: Siz iki ay da çalışsanız, üç ay da çalışsanız  söylediğim usul hükümlerini de dikkate alarak bir netice, yeni bir anayasa konusunda netice almanız mümkün değil. Bütün bu konuşmalardan sonra, hadi zorladınız da 5 madde daha yaptınız, 10 madde daha yaptınız. Mesele 5 madde meselesi olmaktan çıktı artık, tümüyle komisyonun kuruluş gerekçesi ve varmak istediği hedefle alakalı bir konu haline geldi. Benim şimdi yapmak istediğim şey şu, uygun görüyorsanız: Ben bu çalışmaları özetlerim. Burada izah ettiğim hususlar çerçevesinde partilerimiz bunu değerlendirir çalışma usulleri de dahil olmak üzere. Bir teklifim de eğer uygunsa bunu kamuoyunun bilgisine sunarız, yani Meclis'in internet sitesine. Ben size bu dosyaları hazırlarım, veririm, incelersiniz, bakarsınız. Eğer dışarıda uzlaşma yoksa bizim de burada şapkadan tavşan çıkarma iktidarımız da yok geldiğimiz noktada, 25 ay sonra. Çalışıyoruz, çalışıyoruz, çalışıyoruz, kamuoyunu oyalarız. Bu saatten sonra bu komisyonun -şahsen- bu yöntemle, bu usulle netice alacağı kanaatini taşımıyorum. Benim yapacağım işte budur."

-"O benim haddimi aşar"

Şahin, sıfırdan yeni bir anayasa yapmanın artık şu aşamadan sonra mümkün olmadığının görüldüğünü ancak kısmi bir anayasa değişikliği için çalışılabileceğini kaydetti.

Çiçek, Şahin'e, "Kısmi bir anayasa değişikliği yapar mısınız yapmaz mısınız, o  benim haddimi aşar" diye karşılık verdi.

Bal, çalışmaları verimli hale getirmek için toplandıklarını ancak komisyon çalışmalarını sona erdirecek bir sonuca doğru gittiklerini ifade etti.

Komisyonun amacının anayasa yapmak olduğuna işaret eden Bal, "Kısmi değişiklik başka partilerin siyasi tercihi olabilir, bizi ilgilendirmiyor bu" görüşünü dile getirirken, Şahin de "Yeni bir anayasa yapamayacaksa Komisyonumuz ne yapacak, ne yapmalıdır? Bunun partimizin yetkili organlarında konuşulması gerektiğini düşünüyorum. Siz böyle bir tespiti Meclis Başkanı olarak partilerimize bildirirseniz orada biz bunları değerlendiririz.  Bu, bu Komisyonun sonlandırıldığı anlamına gelmez" dedi.

-"Partilere karne dönemi"

Çiçek, partilere bilgi vermeyi önererek, karne döneminin geldiğini söyledi.

Aynı verimsiz çalışma üzerinde hiç durmadan zaman kaybetmenin bir anlamı olmadığını belirten Çiçek, "Çünkü burada bir kayıp olacaksa en başta ben kendim de kaybetmiş oluyorum. İşi nefsileştirmek, bencilleştirmek, Cemil Çiçek'e bir anayasa yapılıyor değil" dedi.

Çalışmaları, basıp, ilgili yerlere gönderebileceklerini açıklayan Çiçek, "Partilerimize de bir karne dönemi, evet, bunu bildireceğiz, çünkü bu haliyle bu çalışmaları daha fazla sürdürmekte şey yok, biz de yıpranıyoruz, Meclis de yıpranıyor. Çünkü netice alamıyoruz. 60 madde de gerçek anlamda net 60 madde değil, bazı maddeler "ileride olursa" rezerviyle kabul edilmiş maddelerdir" diyerek sözlerini tamamladı.

Bal'ın, bir sonraki toplantıyı sormasına Çiçek, "Şu an itibarıyla bu çalışmaların bu şekliyle devamı bize çok fazla mesafe katettirmiyor. Müteaddit defalar söyledik, söyledik, söyledik, katettirmiyor. O halde, bu durumu bu şekliyle, aynen içtüzük uygulamasında olduğu gibi partilerimizin bilgisine sunacağız; hangi maddelerde anlaşıldı, hangisinde anlaşılamadı, ne yaptık, çalışmanın özetini bir güncelleştireceğim. Daha evvel yapmıştık, hepinizde var, o günden bugüne epey zaman geçti, güncelleştirerek geldiğimiz noktayı. Meclis Başkanı yazı gönderdiğine göre partilerimizden herhalde bir cevap gelecektir, evvela yazılı hale getirmemiz lazım" karşılığını verdi.

-"Ayrıldım gitti"

Bunun üzerine Kart, Çiçek'in sunuşundan komisyon çalışmalarının bir anlamda askıya alındığı ya da belirsizlik doğduğu anlamı çıktığını söyledi.

Çiçek, "Çok şey yaparsanız, o zaman ben bırakayım, siz kendiniz ne yaparsanız yapın.  Çalışıyoruz, çalışıyoruz. Geldik, özetledik, özetledik ama sonuçta yine çalışacağız gibi. İşin içerisine o zaman anayasa yapım işi girmiyor, başka şeyler giriyor. O zaman ben Meclis Başkanı olarak bu benim şey görevim değil, ayrıldım gitti" dedi.

Kart, Çiçek'in Başkan olarak iradesini beyan edebileceğini ancak komisyon olarak böyle bir iradelerinin olmadığını ileri sürdü. Çiçek, komisyonun kuruluş esaslarından birinin Meclis Başkanı'nın başkanlığında yürüyeceği olduğunu kaydetti.

Çiçek, Kart'ın, "O yönde bir karar vermedik" sözlerinden sonra konuşmasını şöyle tamamladı:

"Hayır, ben kendi kararımı veriyorum. Siz verin vermeyin, onu bilemem. Siz nasıl değerlendirirseniz değerlendirin: Artık, yirmi beş ay sonra, bu kadar açıklamalardan sonra, bu işler iyi gitmiyor, iyi gitmiyor, daha çok çalışalım, şunu yapalım, bunu yapalım, geldiğimiz nokta burası. Başarılı olamadık, netice alamadık. Netice alamadığımıza göre istiyorsanız ben ayrılıyorum, Komisyon Başkanlığı'ndan ayrılıyorum, siz nasıl yaparsanız yapın. Ben partilere götürürüm bu işi diyorum. Yazar gönderirim. Diyorum ki: Ben bu tabloyu göndereyim sayın genel başkanlara, özetleyelim, takdiri, kararı versinler, ondan sonra hepimiz buradayız. Ama yok şimdi, onlar karar vermez, biz burada çalışıyor gözükelim! Ben bu saatten itibaren Meclis Başkanı olarak böyle bir görevi yapamaz noktaya geldim, daha fazla bir şey yapamam. Yani, netice alamıyoruz." - TBMM

Kaynak: AA

Son Dakika Politika Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun Son Toplantı Tutanağı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement