Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Ben 3 genel başkanla da görüştüm, hepsiyle de gerçekten nezaket ortamında fikirlerimizi çok açık paylaştık. Başka her hangi bir lider bu 3 genel başkanla böyle dolaşıp konuşabilir miydi? Bu benim şahsım, özelliklerimden gelmiyor, belki onun da kısmen payı var ama AK Parti'nin herkesle konuşabilir niteliğinden geliyor" dedi.
Davutoğlu, NTV canlı yayınında, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Seçimlerin mesajının AK Parti'nin kamuoyu araştırmalarına göre halen gündemlerinde olup olmadığı yönündeki soru üzerine Başbakan Davutoğlu, çok kapsamlı araştırmalar yaptıklarını, sonuçlarını ilgili kurullarla paylaştıklarını, ayrıca teşkilat başkanlarından tek tek rapor aldığını, il bazında da araştırmalar yaptıklarını söyledi.
Genel olarak 13 yıllık iktidarın getirdiği bir algı sapmasının olup olmadığının kendilerini ilgilendirdiğini dile getiren Başbakan Davutoğlu, "Fabrika ayarları' çok gündeme gelen bir söz. Mesela şu; millet bizi kendisinden uzaklaştı veya arasına mesafe koyduğumuz gibi bir kanaat, bir algı var mı? AK Parti milletin dilini konuşurken devlet dili mi konuşmaya başladı. Tabi her soruyu sorduruyorum. Çünkü yüzde 41 kötü bir oy değil ama biz yüzde 50'yi tekrar yakalamak, yüzde 50'nin üstüne geçmek istiyorsak, ne kadar başarılı olduğumuzun övgüsüyle değil, nerelerde başarısız olduğumuzun öz eleştirisiyle yol alacağız" diye konuştu.
Davutoğlu, "CHP için yüzde 25 başarı gibi görülebilir, MHP için yüzde 16, HDP için yüzde 13 zaten büyük başarı ama bizim için değil. Onların hayal ettikleri şey bizim için başarısızlık ölçüsü oluyor" yorumunu yaptı.
Koalisyon görüşmelerine ilişkin Başbakan Davutoğlu, "Ben 3 genel başkanla da görüştüm, hepsiyle de gerçekten nezaket ortamında fikirlerimizi çok açık paylaştık. Başka her hangi bir lider bu 3 genel başkanla böyle dolaşıp konuşabilir miydi? Bu benim şahsım, özelliklerimden gelmiyor, belki onun da kısmen payı var ama AK Parti'nin herkesle konuşabilir niteliğinden geliyor" değerlendirmesinde bulundu.
-Koalisyon görüşmelerindeki heyetlerin farklı olması-
Başbakan Davutoğlu, koalisyon görüşmelerinde farklı heyetleri tercih etmelerinin önemli olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Dikkat edin bilinçli bir şekilde 3 heyeti de ayrı bir kompozisyonla kurdum. O heyetlerde yer alabilecek çok sayıda arkadaşımız vardı. Ama her heyetin kompozisyonunda da belli şeyleri gözettim, MYK vesaire ama oradaki ortamda oluşacak sıcaklığı iyi bilmesi, karşı tarafın psikolojisini zihnine nüfuz edip anlayabilmesi, bilmesi benim için önemli. Biz HDP heyetiyle oturduğunda da bir empati yapabilecek, MHP ile CHP ile de oturduğunda ortak bir şey yapabilecek insan birikimine sahibiz. Şimdi bu ortamı sağlayan ikinci bir parti yok, herkesle iletişim kurabilecek ortak bir şeyi paylaşacak. Bu AK Parti'nin gücü, AK Parti'nin bu gücü de Türkiye'nin gücü aslında. Hep söylüyorum; Türkiye'de AK Parti'yi denklemin dışına çıkarsanız ortaya çıkacak tablo ürkütücü. Kimlik siyasetinin çok tebarüz ettiği bir tablo haline dönüşüyor. O zaman bizim AK Parti'yi güçlü kılmamız gerekiyor."
Partilerinde yanlış algılanan veya yanlış yapılan bir şey varsa bunlara neşter atmakta çekinmemek gerektiğini anlatan Başbakan Davutoğlu, "Bunu da yapıyoruz, hükümet kurmak birinci acildir, AK Parti'nin ister 2002 ayarlarına dönmek şeklinde... Arkadaşların ideallerimize tekrar dönmek, ister devlet ile millet arasındaki mesafeyi daha da kapatmak şeklinde olsun, biz bunu yaparsak AK Parti güçlü olur ve hükümet de güçlü olur" dedi.
-"Gücün sınavı zor bir sınavdır..."-
Başbakan Davutoğlu, "Fabrika ayarlarının bozulduğuna siz katılıyor musunuz, bozan neydi" sorusuna ise "Bir bilim adamı olarak, bu konuda fikir yormuş birisi olarak zikredeyim; gücün sınavı zor bir sınavdır, güç ile test edilmemiş ahlak gerçekten tecrübi ahlak haline dönüşmez, soyut ahlak olarak kalır. Bu sadece siyasi güç değil, bir ilim adamının da ahlakı, ilmi, namusu aynı şeydir. Unvanınız arttıkça o namusu koruyamamaya başlıyorsanız, kibirle, gururla neyse, bir müddet sonra şey olur. Şunu da zikredeyim, kimse de bundan bigane değil. Cenneti yeryüzüne indiremeyiz, hepimiz bütün insanoğlu az veya çok hata ile maluldür, hiç hata yapmadım diyen biri kendini insan kategorisinin dışına çıkartır" değerlendirmesinde bulundu.
-"Biz muhasebe yaparız, gereğini de yapmakta tereddüt etmeyiz"-
Davutoğlu, "Rabbimiz bizi yaratırken hem 'Ahseni takvim' demiştir. En güzel şekilde yarattım, ama esfeli safiline kadar gidebileceğini yani en çukur, en kötülerin kötüsü, sefillerin sefili bir hale de dönüşebilecek bir varlıktır insanoğlu. Bizim sorumluluğumuz ne, insanoğlunu 'Ahseni takvime' yaklaştırmak, ilim adamı olarak ya da siyaset adamı olarak, kanaat önderi olarak" yorumunu yaptı.
Partilerinin 10 milyon üyesi, binlerce teşkilat mensubu, yüzlerce eski ve yeni milletvekilinin bulunduğunu, çok geniş bir aile olduklarını belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:
"13 yıl, bu anlamda da bakıldığında güç sınavının iyi verildiği bir dönem olarak görüyorum. Yani aynı dönemde daha önceki partilerin yaşadıkları şeylere baktığınızda, bu yaygınlıkta başka hiçbir parti yok bir kere. Ne ANAP ne Doğru Yol ne CHP herhangi bir döneminde demokratik dönemi kastediyorum, bu derece toplumun kılcal damarlarına dokunacak bir dönem yaşamadı, buna rağmen hamdolsun AK Parti bireysel hatalar olsa bile kültürel anlamda, yerleşik bir davranış kültürü anlamında yanlış bir yerde olmadı. Ama varsa böyle bir hata biz muhasebe yaparız, gereğini de yapmakta tereddüt etmeyiz" ifadelerini kullandı.
-Bakanlıkların sayısı ya da bölünmesi iddiaları-
Bakanlıkların bölünmesi ve artırılmasına yönelik soru üzerine ise Başbakan Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Daha fazla milletvekili memnun etmek gibi bir kaygımız yok ama ben başbakan olduğum dönemde bakanlıkları tek tek ziyaret ettim, 'bakanlıkların yeniden yapılandırılmasına ihtiyaç var mı' diye anlamak için yaptım biraz da bunu. Tespit ettiğim bazı hususlar vardı ve bu konuda da birkaç arkadaştan rapor istedim. Bütün bakanlıklardan da kendi bakanlıklarıyla ilgili rapor istedim. Eğer tek parti iktidarı olmuş olsaydık dahi bazı bakanlıklarda değişikliği düşünebilirdim, isimler, fonksiyonlar, bazı alttaki genel müdürlüklerin yer değişimi belki sayıların artması, azalması da olabilirdi, böyle bir ihtiyaç varsa. İlla arada dağılım kolay olsun diye bir yaklaşım içinde olmayız, bu sefer tek başına karar almayacağız. Muhatabımız kim olursa onun da söyleyeceği şeyler vardır, bunlar müzakereyle olacak şeyler. Ama tek başımıza olsak şuanda zihnimde olan bazı değişiklikler vardı."
Davutoğlu, görüşmelere girmeden önce 1961'den bu yana yapılan bütün koalisyonların bütün protokollerini okuduğunu anlatarak, "39-40 bakanın olduğu dönemler var. Bu Türkiye için ağır bir külfetti, AK Parti bunları azaltarak aslında önemli bir tasarruf sağladı. Ama olağanüstü artış olmaz, ihtiyaç varsa da tecrübe ettik çünkü, bazı yeniden yapılanma çerçevesinde bazı bakanlıkların kurulması ya da bazılarının birleştirilmesi söz konusu olabilir. Tek başına hükümeti kuruyor olsaydım, zihnimdeki şeyi söylerdim. Ama yapamayacağımız şeyi söylemek istemem, belki de değişiklik yapılmaz" diye konuştu.
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › Başbakan Davutoğlu Canlı Yayında - Son Dakika
Sizin düşünceleriniz neler ?