Başbakan Yardımcısı Akdoğan: "En Son Çıkardığımız 'Çerçeve Yasa' Tarihi Bir Adımdır" - Son Dakika
Güncel

Başbakan Yardımcısı Akdoğan: "En Son Çıkardığımız 'Çerçeve Yasa' Tarihi Bir Adımdır"

"Çözüm Sürecinin İktisadi Boyutuna Katkı: Alternatif Turizm" Konferansı- Başbakan Yardımcısı Akdoğan: (2)- "Akan kanın durması, silahların susması ülkemiz ve milletimiz için gerçekten tarihi bir dönüm noktasıdır.

27.09.2014 15:33
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

"Çözüm Sürecinin İktisadi Boyutuna Katkı: Alternatif Turizm" Konferansı- Başbakan Yardımcısı Akdoğan: (2)- "Akan kanın durması, silahların susması ülkemiz ve milletimiz için gerçekten tarihi bir dönüm noktasıdır. Bu filmi artık kimse geriye sardıramaz. Korku pompalamanın kimseye faydası yok"- "Gerilim üreterek değil, taş atarak değil, diyalogla bunları halletmek zorundayız. Her konuda karşı tarafı tehdit et, 'Aman şöyle olur', bunları bırakacağız artık. Büyük devlet kendi içinde bu sorunları oturarak, konuşarak çözer, çözüm sürecinin ruhu zaten bu diyalog ve görüşme. Bunlar konuşulur ve halledilebilir meselelerdir ama bunun yolu da birbirimizi tehdit etmek, korkutmak değildir, bunlara da hiç kimse papuç bırakmaz"- "Biz 'barış' dedikçe birileri 'savaş' dedi, biz 'silahlar sussun' dedikçe birilerinin parmağı tetiğe gitti. Biz ne zaman ileri bir adım atsak, ertesi gün bir takım provokasyonlar yaşandı. Süreci sabote etmek için neler yapıldı, neler yapıldı"- "Ben 30 yıldır bu meselelerle uğraşıyorum. İnsanların bırakın Kürt sorunu demeyi, Kürt demekten korktuğu, çekindikleri zamanlarda bunun maliyetini, bedelini ödeye ödeye bu noktaya geldik ve bu perspektifte baktığımda sürecin en iyi noktasında olduğumuzu düşünüyorum"MARDİN (AA) - Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, çözüm sürecine ilişkin "Akan kanın durması, silahların susması ülkemiz ve milletimiz için gerçekten tarihi bir dönüm noktasıdır. Bu filmi artık kimse geriye sardıramaz. Korku pompalamanın kimseye faydası yok" dedi.Başbakan Yardımcısı Akdoğan, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) Mardin Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlediği "Çözüm Sürecinin İktisadi Boyutuna Katkı: Alternatif Turizm" konferansında yaptığı konuşmada, "'Çözümsüzlük çözümdür' diyemeyiz, demedik. Ne Kıbrıs meselesinde ne Avrupa Birliği meselesinde ne Ermeni meselesinde ne azınlıklar meselesinde ne de Kürt meselesinde dedik. Çözümsüzlük çözümdür diyen statükoya teslim olan anlayıştan olmadık" diye konuştu."Bu yüzden 'sorunları idare edelim' demek 'bunun maliyetine katlanalım' demek, 'her yıl şu kadar şehidi göze alıyorum' demektir" diyen Akdoğan, şunları söyledi: "Bu bir kandırmacadır, biz bu tuzağa düşmedik. 'Türkiye yönetilemez sadece idare edilir' diyen siyasetçiler vardı biz böyle olmadık tüm bu konularda paradigmayı değiştirdik yönetilir bir ülke haline getirdik, yönetilir bir iktidar haline getirdik. Bunlar kolay işler değil. 'Çözümsüzlük çözümdür' anlayışı insani de değildir, gerçekçi de değildir, sürdürülebilir olmaktan da çok önce çıkmıştır. Bu yüzden elbette daha ileri adımlar atmak gerekiyordu, bunları da attık."Birçok yasağı kaldırdıklarını, gerilim hatlarını temizlediklerini kaydeden Akdoğan, şöyle dedi: "Biz 'barış' dedikçe birileri 'savaş' dedi, biz 'silahlar sussun' dedikçe birilerinin parmağı tetiğe gitti. Biz ne zaman ileri bir adım atsak, ertesi gün bir takım provokasyonlar yaşandı. Süreci sabote etmek için neler yapıldı, neler yapıldı. Bütün bunlar için bu mayınları temizlemek gerekiyordu, sivil siyaseti güçlendirmek gerekiyordu, demokrasiyi kökleştirmek gerekiyordu. Bütün bu adımları atarak bir noktaya geldik, geldiğimiz nokta çok değerli bir noktadır. Ben 30 yıldır bu meselelerle uğraşıyorum. İnsanların bırakın Kürt sorunu demeyi, Kürt demekten korktuğu, çekindikleri zamanlarda bunun maliyetini, bedelini ödeye ödeye bu noktaya geldik ve bu perspektifte baktığımda sürecin en iyi noktasında olduğumuzu düşünüyorum. Bir takım meseleler var, aşılması gereken birçok tali konu var ama geldiğimiz noktanın kıymetini çok iyi bilmek durumundayız.""En son çıkardığımız 'Çerçeve Yasa' tarihi bir adımdır" vurgusu yapan Akdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Sayın cumhurbaşkanımızın pozisyonu, sayın başbakanımızın pozisyonu, bütün bunların ortaya koyduğu vizyon belgelerinde çözüm sürecinin çok güçlü bir şekilde vurgulanması önemlidir. Bütün devlet aygıtının, kurumların bu sürecin arkasında durması açısından sayın cumhurbaşkanımızın sergilediği dirayetli duruş çok önemlidir. Sayın başbakanımızın en önem verdiği konularının başında olması, hükümet güven oyu aldığı ilk toplantı çözüm süreci toplantısı oldu ve bir kurul oluşturmak oldu. Herhangi bir bakan değil, direk kendisi bu meselenin başına geçti. Bunları görmezlikten gelmemek durumundayız."Sorunların konuşularak, diyalogla çözülmesi gerektiğini ifade eden Başbakan Yardımcısı Akdoğan, "Akan kanın durması, silahların susması ülkemiz ve milletimiz için gerçekten tarihi bir dönüm noktasıdır. Bu filmi artık kimse geriye sardıramaz. Korku pompalamanın kimseye faydası yok. 'Öldük, bittik, kıyamet koptu, bu iş burada kopar' ne olacak peki koparsa, yani birbirimizi tehdit ederek, korkutarak mı bir yere varacağız. Bunları geçmişte bıraktık zaten. Artık bunların üzerine bir şeyler bina etmek zorundayız. Bunlar geçmişte çok yaşandı, çok konuşuldu" diye konuştu.Bu tür olayların geçmişte çok yaşandığını, artık ileriye bakmak gerektiğini sözlerine ekleyen Akdoğan, şunları ifade etti: "Sorunlar hep çıkacak. Bunları oturup konuşacağız. Gerilim üreterek değil, taş atarak değil, diyalogla bunları halletmek zorundayız. Her konuda karşı tarafı tehdit et, 'Aman şöyle olur vs' bunları bırakacağız artık. Büyük devlet kendi içinde bu sorunları oturarak, konuşarak çözerler, çözüm sürecinin ruhu zaten bu diyalog, görüşme. Bunlar konuşulur ve halledilebilir meselelerdir ama bunun yolu da birbirimizi tehdit etmek, korkutmak vs değildir, bunlara da hiç kimse papuç bırakmaz."- "Çözüm süreci birilerine alan açma projesi değil"Turizm açısından huzur, güvenlik ve dolaşım özgürlüğünün çok önemli olduğunu anlatan Akdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bugün turizmi konuşacağız ama çok sıcak konular olduğu için çok konuşmaya da haletiruhiyemiz uygun değil ama normalleşme önemlidir. Bölgenin kalkınması açısından, her açıdan bölgenin ikliminin değişmesi, normalleşmenin yaşanması önemlidir ama orada huzur, güvenlik, dolaşım özgürlüğü yoksa yol kesiliyorsa, yatırım yapacak adamın iş makinesi kaçırılıyorsa, yakılıyorsa o zaman bir sıkıntı var demektir. Bunlara niye kimse atıf yapmıyor. İşte TÜSİAD geldi, yatırımcılar gelecek. Yatırımcı gelir mi, birileri yol kesiyorsa, makinelerini kaçırıyorsa, haraca bağlıyorsa adam niye gelsin buraya. Yani bunları kimse konuşmayacak sadece eleştireceksin ve 'ver' diyeceksin. Bunların hepsi sorun, bu sorunları artık geride bırakmak zorundayız. Bir eylemsizlik kararı varsa bütün bunlar terörün alt başlıklarıdır, asayiş ve şiddet olayları, bunların hepsinden kurtulmamız gerekiyor. Yoksa kendi kendimizi kandırmış oluruz. Devlet bir zamanlar baskı yapıyordu, devlet çekildi, örgüt baskı yapacak. Yok böyle bir dünya. Çözüm süreci birilerine alan açma projesi değil bu. Bu toplumun özgürce, kardeşçe bir arada yaşama projesi, birilerinin tasavvutuna, başka birilerinin tasavvutuna bu milleti boyun eğdirme projesi değildir."- "Artık hizmet siyaseti yapacağız, laf üretmeyeceğiz"GAP kapsamında 2013 sonuna kadar 55 milyar liralık harcama yapıldığını dile getiren Akdoğan, "Yani hiçbir şey yapılmamış deniliyor ya 55 katrilyon. Bu ciddi bir pozitif ayrımcılıktır bu bölgeye. Bu yüzden olmadı, bitmedi, işte yapılan havaalanlarını görüyorsunuz, terminal binaları, hastaneler, duble yollar. GAP bölgesinde 98 kilometre otoyol vardı, dönemimizde 291 kilometre oldu. 294 kilometre bölünmüş yol vardı, bin 775 kilometre oldu. Bu yollardan geçerken görmüyor musunuz. Peki çıkıp da bir teşekkür etmek gerekmiyor mu. Bu kadar havaalanı, yol yapılıyor, hizmet götürülüyor. Artık hizmet siyaseti yapacağız, laf üretmeyeceğiz" şeklinde konuştu."Turizmin gelişmesi için bütün bu alanlarda bir gelişme olması gerekiyor" diyen Akdoğan, şöyle dedi: "Gerçekten bölgede çok önemli tarihi bir doku var. İşte peygamberler şehri Urfa var, medeniyetlerin buluştuğu Hatay var, Mardin var, medreseler şehri Siirt var, zamana meydan okuyan surlarıyla Diyarbakır var. Gerçekten bir turizm cenneti ve çok değerli yaşanmış hikayeler var. Urfa Göbeklitepe'de olduğu gibi toprağa her kazma vurulduğunda günümüz bilim insanları dahi hayrete düşüren büyük bir medeniyet varlığı ortaya çıkıyor. Yani biz toprağa kazmayı vurduğumuzda petrol fışkırmıyor ama bir medeniyet, bir tarih, bir kültür fışkırıyor. Bunu çok iyi değerlendirmek durumundayız. Türkiye gerçekten turizmde son dönemde büyük bir patlama yaptı. 8,5 milyar dolardan 32 milyar dolara, 13 milyon turistten 40 milyona yaklaşık turist sayısına ulaştık. Bunların da çok önemli olduğunu düşünüyorum."- "Çözüm süreci yeni Türkiye'nin inşasında en önemli projedir"Türkiye'nin büyük hedeflere doğru yolculuğunda bu süreci nihayete erdirerek, tarihi bir başarıya imza atacağını kaydeden Akdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: "2023 hedeflerine ulaşmamız için de bu şarttır. Birlik ve beraberliğimizi güçlendirmek ve iç barışımızı korumak için de bu şarttır. Daha büyük hedeflere ulaşabilmek, Türkiye'nin bölgesel, büyük ve güçlü bir aktör olabilmesi için de bu şarttır. Bu konuda biz iyi niyetle elimizden geleni yapıyoruz. Sorunlar olabilir, başka başka yarın önümüze sorunlar çıkabilir. Bölge tam bir kaynar kazan. Başka meseleler de çıkabilir ama bunları bağırarak, çağırarak, tehdit ederek değil, oturarak konuşarak halletmek durumundayız. TÜSİAD'ı bu önemli çalışmayı burada yaptığı için bir kez daha kutluyorum. Bütün katılımcılara teşekkür ediyorum."(Bitti) ....

Başbakan Yardımcısı Akdoğan: "En Son Çıkardığımız \'Çerçeve Yasa\' Tarihi Bir Adımdır"
Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Başbakan Yardımcısı Akdoğan: 'En Son Çıkardığımız 'Çerçeve Yasa' Tarihi Bir Adımdır' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement