Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş Açıklaması

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Fettullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fethullah Gülen'e ilişkin "Kendisini kainat imamı tayin ediyor, 'Mehdiyim, Mesihim' diyecek de buna dili varmıyor. Cemaatine söyletiyor, kendisi söylemiyor." dedi.

Fatsa Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi ve Öğrenci Pansiyonu açılışına katılan Kurtulmuş, açılışın hayırlı olmasını diledi.

Türkiye'de çok uzun bir süre önce değil bir müddet evvel, 28 Şubat'ta imam hatiplerin kökünü kazımak üzere hareket eden insanlar bulunduğunu, "Hayatıma, siyasi hayatıma mal olsa bile bu okulları kapatacağız" diyen başbakanlar olduğunu anlatan Kurtulmuş, "Allah'a çok şükür onlar tarihin çöplüğüne atıldılar, onlar tarihin çöplüğüne havale edildiler, imam hatipliler burada." ifadesini kullandı.

Kurtulmuş, memleketin her yerinde Türkiye'nin geleceğine sahip çıkacak güzel bir nesil yetiştiğini vurgulayarak, "Vatanına, milletine, inançlarına, kültürüne, geleneklerine bağlı, bu toprağın ruh köküyle irtibatlı pırıl pırıl gençler yetişiyor. Hepinizi tebrik ediyorum. Sizlerin yüzünde, sesinde Türkiye'nin, bu aziz milletin, Müslüman milletlerin, mazlum milletlerin geleceğini görüyorum. Onun için Allah'a bu verdiği nimetler dolayısıyla şükrediyoruz. İmam hatiplerin önünü açan, imam hatiplerin bugüne kadar gelmesinde emeği bulunan, katkısı olan herkese şükranlarımızı ifade ediyoruz." diye konuştu.

Eski zamanlarda "imam hatipli" deyince küçük görüldüğünü ve yüzüne bakılmadığını aktaran Kurtulmuş, imam hatiplilerin sadece cenaze yıkamak, camilerde birtakım hizmetlerle vazifesinin sınırlı görüldüğünü dile getirdi.

Kurtulmuş, imam hatip okulları için büyük bir mücadele verildiğini ve o mücadelenin buraya kadar geldiğini ifade ederek, "Şimdi imam hatiplilerin önü açık. Bugün burada karşılaştığımız kardeşlerimiz arasında çok iyi hukukçular, avukatlar, savcılar olacak. Çok iyi doktorlar, mühendisler, bilim kadınları, siyasetçiler olacak ve ülkeyi yönetecek insanlar, ilim, sanat adamları ve kadınları çıkacak." dedi.

"Bu okullar bize enfüsün ve afakın bilgisini vermek üzere kurulmuş okullardır" diyen Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dünyayı, kainatı iyi tanımak ama en iyisi insanı ve kendini tanımak. Kendini bilmeyen Rabb'ini bilmez. Kendini bilmeyen haddini bilmez. Haddini bilmeyen de kim olursa olsun insan yerine sayılmaz, sadece iki ayağı üzerinde dolaşan bir varlıktır, bir mahluktur. Dolayısıyla bu okulların kıymetini bilin. Kendinizi yetiştirmek için dünyaya ilişkin ne varsa okuyun. Bu okulların temel vazifelerinden birisi bu topraklardaki dinin doğru öğretilmesine katkıda bulunmaktır."

FETÖ'nün darbe girişimi

Türkiye'nin, 15 Temmuz'da bir hain çetenin Türkiye'yi işgal teşebbüsüyle karşı karşıya kaldığına işaret eden Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Sözde bir din adamı, ne olduğu, ne okuduğu meçhul olan bir din adamı yıllarca devletin, kurumların, toplumun içine girerek Türkiye'de toplumun fesat eden faaliyeti yürüttü. En sonunda 'Artık yeterince güçlendik' zannederek silahlı bir darbe teşebbüsünde bulundular. 241 kardeşimizi şehit ettiler. 2 bine yakın vatandaşımız gazi oldu. Bütün şehitlerimizi rahmetle anıyor, rahmetle hatırlıyoruz. Gazilerimizin hepsinin önünde saygıyla eğiliyoruz. O karanlık geceden bu memleketi kurtaran Sayın Cumhurbaşkanımızın kararlılığı, cesareti ve ferasetiydi. Bu milletin cesur insanlarının meydanlara çıkarak bu darbeye karşı duruşuydu."

Kurtulmuş, 15 Temmuz akşamı bu millete korkuyu miras bırakmayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a şükranlarını sundu.

"Kendisini kainat imamı olarak tayin ediyor"

İslam'ın en temel inançlarından birine göre, Hazreti Peygamber'den sonra artık İsmet yani hatasız olma sıfatı taşıyan hiçbir kulun gelmeyeceğine işaret eden Kurtulmuş, hiç kimsenin FETÖ elebaşı Gülen'e "Ya sen kimsin, niye hatasızsın" diye sormadığını söyledi. Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kendisini kainat imamı olarak tayin ediyor. 'Mehdiyim, Mesihim' diyecek de buna dili varmıyor. Cemaatine söyletiyor, kendisi söylemiyor. Yıllar evvel diyor ki 'Cebrail kardeşim gelse, bana şunu, şunu yapacaksın dese ben hadi oradan bunu yapmam' diyor. Kimse kalkıp da sormuyor, 'Ya sen kimsin? Cebrail sana niye gelsin?' Cebrail gelse, haşa, hangi peygamberin Cebrail'in söylediklerine itiraz edebilecek hali var. Hazreti Peygamber'den, Hatem'ül Enbiya'dan sonra kimsenin peygamber olmayacağını bilmiyor musun?"

İmam hatip okullarının en önemli özelliklerinden birinin Anadolu topraklarında yaşanan Müslümanlık geleneğini canlı bir şekilde topluma kazandırmak olduğunu kaydeden Kurtulmuş, bu topraklarda yaşanan geleneğin cami, medrese ve dergah kurumunun üzerinden geldiğini anlattı.

"Milletine bağlı olan neslin yetişmesine ihtiyaç var"

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Müslümanlığın, bu topraklara bu kurumlarla birlikte geldiğine işaret ederek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Dergahlar açık, Fergana Vadisi'nden itibaren gelen Hoca Ahmet Yesevi'nin, Hacı Bayram Velilerin, Hacı Bektaşi Velilerin o dergahlarından süzülüp gelen o edep, terbiye, adap, kendini bilme ilmi... Dergahın kapısı herkese açık. Gelene de eyvallah, gidene de eyvallah. Medrese, işte okul. Medrese deyince birilerinin tüyleri diken diken oluyor. Medrese eski adı, yeni adı okul. Okul da herkese açık. Kapısı herkese açık, gidecek olana da açık. Cami de herkese açık. Gelene de eyvallah, gidene de eyvallah ama birtakım itikaden sapıklık içerisinde olan topluluklar, bu milletin içerisini de zehirli sarmaşık gibi bütün toplumu sardılar. Sadece kendilerinden olan Müslüman, onun dışındakilerini adam yerine saymadılar. İşte bütün bunlarla mücadele etmek için itikadı, kökü sağlam, milletine bağlı olan neslin yetişmesine ihtiyaç var. Bu okul bu pınarlardan birisidir. Bu okul bu çınarlardan birisidir. Bu pınarlardaki suyumuz Anadolu ve Rumeli topraklarında varlığımız devam ettiği müddetçe bu pınarlar Allah'ın izniyle gürül gürül akacak, bu toprakları beslemeye devam edecektir."