Başkan Gökçek Ntv'de Mehmet Barlas'a Konuştu Açıklaması - Son Dakika
Yerel

Başkan Gökçek Ntv'de Mehmet Barlas'a Konuştu Açıklaması

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, CHP’deki sağcı adayların bir planın parçası olduğunu kaydetti.

25.02.2014 12:42
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, CHP'deki sağcı adayların bir planın parçası olduğunu kaydetti. Başkan Gökçek, CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Sarıgül'ün seçimi kaybedeceğini ve daha sonra CHP'nin başına geçeceğini öngördü. Başkan Gökçek, "baronlar" olarak nitelendirdiği çevrelerin MHP'nin başına da gençleri sokağa dökecek bir lider aradıklarını kaydetti.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek NTV'de Gazeteci-Yazar Mehmet Barlas'ın hazırlayıp sunduğu 45 dakika programına konuk oldu yerel seçimler öncesinde merak edilen soruları yanıtladı. Ankara ile ilgili projelerinin yanı sıra Türkiye'deki siyasi gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Başkan Gökçek çeşitli tespitlerde bulundu.

Mehmet Barlas'ın 5. dönem Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday olduğunu hatırlatarak "Çocukken Belediye Başkanı mı olacağım demiştiniz?" şeklindeki sorusuna ise Başkan Gökçek şöyle yanıt verdi:

"Milletvekili olacağım dedim, oldum da, 2 yıl 3 aylık milletvekilliğim var, ama belediye başkanlığı hiçbir zaman aklıma gelmemişti, Keçiören Belediye Başkanlığı ile başladım, milletvekilliğim daha sonra oldu, rahmetli Özal zamanında seçilmiştim, ama daha sonra belediye başkanı da oldum."

"ANKARA'DAKİ BOĞAZ TUTKUSU NEREDEN GELİYOR?"

Başkan Gökçek'in İmrahor Vadisi'ne yapmayı planladığı "Boğaz" projesini kasteden Mehmet Barlas Başkan Gökçek'e "Ankara'daki bu deniz tutkusu ne?" diye sordu. Başkan Gökçek ise bu soruya şöyle yanıt verdi:

"İlk Belediye Başkanı oldum. Belediye başkanı olmadan önce, tabi o zamanlar kotları tam olarak bilmiyorduk, hayalimde hep Kızılırmak'ı hep Ankara'nın içinden geçirmek vardı. Ama sonra baktık ki Kızılırmak Ankara'nın 100 metre altında kalıyor. Getirmek şansı mevcut değil, dolayısıyla Ankara'da kendimizi suyla tanıştırabilmek için göletleri büyütmeye çalıştık. Büyük havuzlar yapmaya başladık. En son bu dönem içerisinde de inşallah bir boğaz projemiz var. İmrahor Vadisi diye bir vadimiz var, hemen TRT'nin arkası. Bu vadi senelerden beri hep birilerinin dokunmasını beklemiş. Bizim dönemimiz içinde de çok beklenmiş, kısmet olmadı. Biz bu dönem içerisinde buraya bir proje hazırladık. Su özlemi her yerde vardır, ben de bulabildiğim kadarıyla suyu Ankaralı ile tanıştırmaya çalışıyorum. Mesela bizim geçen dönemler yapmış olduğumuz 8 tane rekreasyon alanımız var. Dünyanın hiçbir kentinde merkezde 2'den fazla rekreasyon alanı bulamazsınız. Bizde 8 tane var, 2'si de bitiyor 10'a çıkıyor sayısı. ve bu rekreasyon alanlarının hepsinde su var. Mesela bir tanesi tabi olarak bizim Gölbaşı, Mogan Gölü'nün olduğu yer. Bir tanesi eski Bayındır Barajı derlerdi, baraj olmaktan çıktı biz orayı Mavi Göl olarak tamamen piknik alanı yaptık. Balık avlayan çok şimdi. Mesela Göksu Parkının bulunduğu yer tamamen bataklıktı. Şimdi orada envayi cins balık var, balık tutuluyor."

"TRAFİKTE YENİ ALTERNATİF, TELEFERİKLER GELİYOR"

Başkan Gökçek, soru üzerine Ankara'da göreve başladığında 350 bin araç bulunduğunu şu anda ise 1 milyon 500 bin araca ulaşıldığını belirterek konuyla ilgili şöyle dedi:

"Ben Belediye Başkanı olduğumda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin önünde 40 dakika beklerdiniz. Şimdi o bölgede eskisinin 4.5 katı araç olmasına rağmen taş çatlasa 3 dakika bekleniyor. O da pik saatin içerisinde.

Ben her sene 125 km. yol yaparsam trafiği 1 sene önceki durumda muhafaza ederim, peki yaptık mı? Yaptık. Nereye yaptık? Gelişen Ankara'ya yaptık. Buna karşılık merkezimiz 1 tane; Kızılay. Dışarıya giderken trafik rahat ama içeriye girerken şişe ağzı gibi burada tıkanıyoruz. İşte bunun için alternatif ulaşım sistemlerini bulmamız lazım. Tabi bunun en mükemmeli hiç tartışmasız metro. Ama metro da inanılmaz pahalı. Şimdi ikinci alternatif olarak biz otobüs teleferikleri bulduk. Artık dünyada kısa mesafelerde özellikle 10 km'ye kadar yakın olan mesafelerde bu otobüs teleferikler ciddi yolcu taşıyor. 40 bin ile 60 bin kapasiteler olabiliyor, değişik istikametlerden getirdiğiniz zaman bu trafiği ciddi manada rahatlatıyor. Şimdi bizim önümüzdeki dönemde Allah kısmet ederse böyle bir niyetimiz var. OSTİM'in mensupları ile bir toplantımız oldu. Allah kısmet ederse önümüzdeki 5 yıllık dönemde OSTİM'le beraber bu teleferik otobüsleri yapacağız. Son metro ihalesinde hükümetimiz yüzde 51 yerli malzeme şartını koymuştu. Dolayısıyla ilk metro ile adım atmıştık, şimdi teleferikte bunu yapmak ve geliştirmek istiyoruz. Alternatif ulaşım vasıtaları ile de trafiği çözmeye çalışacağız"

HAYVANCILIK PROJELERİNİ ANLATTI

Mehmet Barlas'ın hayvancılık projeleri ile ilgili sorusunu ise Başkan Gökçek şöyle yanıtladı:

"Özel İdare kalkınca özel idarenin yetkileri de bize geçti. Tarım ve hayvancılık konusunda biz çok ciddi oranda yetkilendirilmiş olduk. Şöyle bir proje hazırladık; Ankara'yı Türkiye'nin pilot bölgesi olarak kabul edin. Göreceksiniz biz pilot bölge olarak da bunu uygulayacağız, 12 tane kendi şirketimiz var. Ziraat Fakültesi ile de anlaştık. Bunlara rehberlik yapacak. Nallıhan'da keçi sütü var, ama sütlerini değerlendiremiyorlar, biz kendi şirketlerimiz vasıtasıyla oraya bir tesis kuracağız. Süt toplama merkezleri vasıtasıyla da Ankara'da örneğin Atatürk Orman Çiftliği keçi sütü satar ve yok satıyor. O keçi sütlerinin buraya intikali için belediyenin bir organizasyon yapması lazım. İşte bunu belediye şirketi yapacak, Bizim belediye şirketi bunu kurup işleri yoluna soktuktan sonra köylüye şöyle bir teklifte bulunuyoruz; diyoruz ki 'Gelin siz bir birlik kurun, bu birliğe bunu biz devredelim, karını da siz alın, biz aradan çıkalım' yani biz bu işin içinde katalizör olacağız; Belediye şirketleri artı Ziraat Fakültesi.

Bir iş daha yapacağız; Ankara'nın çevresindeki 16 tane ilçede yetiştirilen ürünler, örneğin domates, 50 kuruşa veriyorlar, tarlada, ama biçim elimize 3-4 liraya geçiyor. Halbuki bunu 1 liraya köylünün eline versen yüzde yüz karı artacak köylünün. Biz burada ambalajlarını da yapmak suretiyle Ankara'nın içerisine getireceğiz ve ben Ankara'daki büyük marketlerle konuşacağım, diyeceğim ki 'Arkadaş bizim ürettiğimiz malları alın almazsanız, biz Büyükşehir Belediyesi olarak Tanzim Mağazaları açarız.' Bizim derdimiz kar değil, köylüyü kurtarma derdindeyiz. Köylünün daha çok para kazanmasını istiyoruz."

"TERSİNE GÖÇ BAŞLATACAĞIZ"

Başkan Gökçek, sunucu Mehmet Barlas'ın ilçelerde köylünün genel oy oranı ile ilgili bir soruyu ise şöyle yanıtladı:

"Genelde bakacak olursanız, bizim 17 tane çevre ilçemiz 8 tane de merkez ilçemiz var. 17 tane çevre ilçenin oyu Ankara genelinde yüzde 12 değil. Ama şu kadar söyleyeyim onun en az iki katı yani yüzde 24 kadarı Kızılcahamamlı, Kazanlı, Haymanalı vs. ilçedekiler merkezde oturuyor. Yani aslına bakarsanız Ankara'nın 3'te birini oluşturuyor. Ankara'ya göçmüşler. Şimdi biz bu projeleri yapacak olursak bir süre sonra tersine göç de başlayacak. Mesela tersine göçün başladığı yer var mı diye sorarsanız; Kazan'da var. Kazan'ı biz sanayi bölgesi olarak ilan ettik, Kazan'a inanılmaz yatırım yaptık, Kazan bölgesindeki sanayicilerle oturduk, dedik ki 'ne istiyorsanız yapacağız, bize istihdam sözünü verirseniz, altyapınızı hemen getiririz' ve anlaştık. '6 bin istihdam sağlarız' dediler. Şu anda Kazan'daki istihdam 20 bin'i buldu. ve şu anda Kazan'da bir tek işsiz yok. Kazan o kadar mutlu ki. Son derece güzel bir şehir oldu. Tersine göç başladı. Şimdi biz hayvancılığı, tarımı teşvik edecek olursak, şimdi bir de termal turizmi ilave ediyoruz, termal turizmi de teşvik ettiğimiz zaman ve termal suları seracılıkta kullandığımız zaman otomatikman tersine göç başlayacak. Ankara'nın çevresi çok güzel, bu güzel yerlere güzel insanları yeniden götürüp netice itibariyle onları da ekmek sahibi yapmak lazım. Ben Ankara'da büyüdüm, Ankaralıya bu hizmeti yapmazsak olmaz. Önümüzdeki dönemde en büyük hedefim, Ankara'nın çevre ilçelerindeki tarımı ve çevre ilçelerdeki hayvancılığı ve bir de termal suları en üst seviyeye çıkarmak."

"CHP'DE SAĞCI ADAYLAR BİR PROJE"

Mehmet Barlas Başkan Gökçek'e siyasi sorular da yöneltti. Barlas, CHP'nin sağcı adaylarla seçime girmesinin bu partinin katı-doktrinel yapısını değiştireceği, Özal'ın ANAP'ı gibi dört eğilimi birleştireceği yönündeki değerlendirmesine katılmadığını belirterek şunları söyledi:

"Pek öyle görünmüyor, bu bir projedir, özellikle İstanbul'da baronların bir projesidir, Cumhuriyet Halk Partisi'nin merkeze çekilme projesi; sadece Ankara'da değil, örneğin Hatay'da, Balıkesir'de, Bursa'da, Kayseri'de burada sağcı adaylar gösterdiler. CHP istediği kadar gayret sarfetsin, yüzde 26'nın üstüne çıkamıyor. Yüzde 26'nın üzerine çıkabilmek için bir ambalaj gerekiyor. İşte bu ambalajı sağdan yapıyorlar. Bu bir yurtdışı proje olduğu için Türkiye'nin şartlarını da bilemiyorlar. Yani insanların bunu yemesi, yutmasi, bundan dolayı da Cumhuriyet Halk Partisi'nin oyunun filan yükselmesi mümkün değil. Ankara'daki olay da aynı."

Başkan Gökçek, "Hiçbir zaman sol kendi ideolojik saplantılarından vazgeçmez. Şimdi siz Hüseyin Aygün'le Mansur Yavaş'ı nasıl bir araya getiriyorsunuz. Gelmez, işin tabiatına aykırı, ama her zaman böyle denemeler olmuştur. Yine uluslararası güçler Murat Karayalçın'a getirmiş HADEP'le işbirliği yaptırmıştır, bunlar hep proje işidir"diye konuştu.

"17 ARALIK'TAN SONRA TÜRKİYE'DE BİR OPERASYON VAR"

Gökçek, Barlas'ın "Baronların projeleri" ile ilgili soruları üzerine siyasi konulardaki açıklamalarını sürdürdü ve şöyle devam etti:

"Özellikle 17 Aralık'tan sonra Türkiye'de bir operasyon var ve bu operasyonun amacı AK Parti iktidarını iktidardan uzaklaştırmak, Recep Tayyip Erdoğan'ı göndermek, bunun için de Ankara ve İstanbul'u devirmek. ikinci ayağı Cumhuriyet Halk Partisi'ni merkeze çekmek, bu seçimlerden sonra göreceksiniz İstanbul'da Sarıgül kaybedecek ve Cumhuriyet Halk Partisi'ne genel başkan olacak. Bu doğrudan doğruya senaryonun ikinci parçası, Kılıçdaroğlu da bunu kabullenmiş vaziyette, bunu açık seçik olarak ortaya koyuyor. Ben bunu aşağı yukarı, 1.5 seneden beri anlatıyorum. Kehanet değil, çünkü bunun nasıl oynandığını biliyoruz. İşin bir de üçüncü ayağı var o da Milliyetçi Hareket Partisi için. Sayın Devlet Bahçeli için yapılacak olan operasyon. Onun da nedeni şu; Sayın Bahçeli'nin gönderilmek istendiğini öngörüyorum, geçen sefer de aynısını yaptılar başaramadılar, gene inşallah başaramazlar diye düşünüyorum. Seversiniz, sevmezsiniz Sayın Bahçeli'yi ama bir özelliği benim takdir ettiğim özelliğidir, hiçbir zaman MHP gençliğini sokağa dökmedi. Çok önemli. Mesela Gezi olaylarında o kadar bastırdılar ki; illa sokağa dökülsün diye dökmedi. Şimdi Milliyetçi Hareket Partisi'nin başına gençleri sokağa dökecek bir lider arıyor baronlar. O gelecek ki yarın ortaya marjinal sol gruplar döküldüğü zaman bu şekilde aynı şekilde Milliyetçi Hareket Partisi'nin gençleri de dökülsün. Şimdi Ankara'da CHP'nin adayı muvaffak olursa diyecekler ki; 'Bak Devlet Bahçeli muvaffak olamadı ondan dolayı, artık bunun gitmesi lazım' ve bu oynanıyor. MHP içerisinde de Devlet Bahçeli'yi istemeyenler sırf Devlet Bahçeli gitsin diye bu tarafa destek veriyorlar, böyle de bir ikilem var"

"CAMBAZA BAK DEYİP, CEPTEN ALIVERİRLER"

Başkan Gökçek, Barlas'ın sorusu üzerine 17 Aralık olaylarıyla ilgili de görüşlerini şöyle aktardı:

"Türkiye'nin bir dış politikası var. Özellikle Ortadoğu'da Sayın Başbakan'ın hakimiyeti başta İsrail olmak üzere bazı ülkeleri rahatsız ediyor, Recep Tayyip Erdoğan bu noktada bazı güçler tarafından istenmiyor. İstenmediği için onların genel politikası Türkiye'de baronlara emir tarzında gelir..

Şu anda Türkiye'de bir algı yönetimi yapılıyor, bir ayakkabı kutusu var bu ayakkabı kutusunun içinde rüşvet olduğu iddia edilen para var. 'Rüşvet olup olmadığına da mahkeme karar verecek.' Hatırlarsanız, CHP Milletvekili Sinan Aygün'ün evinde para bulundu sonra da kendisine iade edildi, burada da ne olacağını zaman içinde göreceğiz, ki Halkbank Genel Müdürü şu anda geri bırakıldı. Devamlı olarak başta Kılıçdaroğlu olmak üzere kutuyu gösteriyorlar. Bu neyi gösteriyor biliyor musunuz? Cambaz ipte oynar, cepçiler de peşinden koşar, cambaz şöyle bir tereddüt edince 'cambaza bak, cambaza bak' derler cepten alıverirler, şu anda özellikle bu faiz lobisi, cambaza bak diyerek, cambaz o kutu, o kutuya bak diyerek Türkiye'nin cebinden 1 yıl içerisinde götürdükleri, götürecekleri para 300 katrilyonun altında değil, esas soygun bu"

"ANKARA'DAKİ OYUMUZ YÜZDE 52.81"

Mehmet Barlas'ın belediye seçimlerinde yapılacak hizmetler mi, baronların oyunları mı, yoksa geleceği dönük güven arayışının mı etkili olacağı yönündeki soruyu ise Başkan Gökçek şöyle yanıtladı:

"Hepsi üst üste geliyor, her birinin kendi payında kendi nispetinde payı var, yani başarısız bir belediye başkanı, ağzıyla kuş tutsa, partisi başarılı olsa da kazanamıyor, ama belediye başkanı çok başarılı olup da partisi başarısız olursa gene aynı netice ortaya çıkıyor. Genelde ikisinin bir araya gelip gitmesi lazım, bakın Başbakanımıza o kadar yüklenme oluyor, bu kadar yüklenmeye rağmen mitingleri görüyorsunuz ve ben anketleri görüyorum. Ben Ankara'daki ankete göre bakarım, geçen seçimde 38.5'e düşürmüşlerdi bizim partimizi Ankara'da, şu anda yeni anket yaptırdım, 94 bin 477 kişi, yani 40 kişide 1 kişiye soru sormuşuz. 9.81 MHP, 35.35 Mansur Yavaş, 52.81 AK Parti'nin yani Melih Gökçek'in oyu. Eğer vatandaş bu tip olaylardan etkilenmiş olsa, parti de aşağı çeker, başkan da aşağı çekilir, onun için bu olaylar kesinlikle tesir etmedi, ama özellikle ben bu son bir ay içerisinde yeni atraksiyonlar da bekliyorum. Seçimlere kadar öğrenci hareketlerini yoğun bir şekilde başlatabilirler. Ayrıca seçimlerde çok hile bekliyorum. Seçimi kaybedeceklerini biliyorlar, bunu bildikleri için özellikle AK Parti'nin oylarının yoğun olduğu yerlerde kavga çıkartarak sandık kaçırmalar yapmayı düşünüyorlar ve bu tip olaylar çıkartmaya çalışacaklar kesinlikle. ve şimdiden 'hile var, hile var' diye bir takım laflar çıkartmaya başladılar. ve bu konuda marjinal grupların kendi aralarında çok özel toplantıları oluyor. Bu toplantılara eğitimle gidiyorlar. Bunu önümüzdeki günlerde açıklayacağım."

"MERHUM ÖZAL'IN HATALARI YÜZÜNDEN SEÇİMİ KAYBETTİK"

Mehmet Barlas, 1989 seçimlerinde ANAP'ın anketlerde kazanacağının gösterilmesine rağmen kaybettiğini hatırlatınca Başkan Gökçek şu yanıtı verdi:

"Son bir hafta içerisinde rahmetli Özal çok büyük hatalar yaptı, onun neticesinde kaybettik. O dönemde çok büyük ekonomik sıkıntı başlamıştı. Hatırlar mısınız rahmetli Özal 'Vallahi de billahi de işçi ve memura zam vermem' demişti, yemin edince millete karşı şamar gibi oldu. Millet, 'Ha vermiyor musun ben de sana vermem' dedi. İkincisi sordular gazeteciler, 'Zam yapacak mısınız' diye, 'ben seçimden önce zam yapacak kadar enayi miyim?' diye yanıt verdi. Bu iki laf götürdü ANAP'ı. Bakın siyaset o kadar önemlidir ki bir hata yaparsınız bütün yaptıklarınız gümbürtüye gider.

"SAHADA COŞKU, KALABALIK, BAĞLILIK VAR"

Mehmet Barlas'ın sahadaki algı ile ilgili sorusuna ise Başkan Gökçek, "Aşağı yukarı 12 tane çevre ilçelerimizi gezdim. Bu kadar senedir siyasetin içindeyim, bu kadar coşku, bu kadar kalabalık, bu kadar bağlılık görmedim. İnanılmaz memnunum. Allah'ın izniyle alacağız, ama boş durmak yok, bizim iddiamız Türkiye'de Recep Tayyip Erdoğan iktidarını yüzde 50'nin üzerine çıkartmak için çabalıyoruz"diye yanıtladı.

"TEMA PARK'TA VİZYON FARKIMIZ VAR"

CHP adayının seçimi kazanması halinde Tema Park'ı yıkacağını beyan ettiğini kaydeden Başkan Gökçek Mart ayının başından itibaren da vatandaşlara Tema Park'ta yapılanların gözleriyle görme imkanını sağlayacaklarını kaydetti. Başkan Gökçek sözlerini şöyle tamamladı:

"Ayşe Arman geldi, projeye inanamadı, 'bu ne biçim vizyon başkanım, bu nasıl iştir, burayı nasıl yıkacak Mansur bey ben bunu anlayamadım' dedi. Gerçekten gördüğünüz zaman tamamen kanaatler değişiyor, işin heybeti büyüklüğü ortaya çıkıyor. Biz Avrupa'nın en büyüğünü yapıyoruz, en büyüğünden de önce 5 milyon sonra 10 milyon turist bekliyoruz.

Benim rakibimin ufkunu vatandaşın kavraması için. 'Günde yüz bin araç gelecek orayı nasıl kaldıracak' diyor. Yüz bin araç gelse ne yapar biliyor musunuz, metroyu şunu bunu bırakın normal şartlar altında yıldaki hesap 40 milyon kişi gelmesi gerekiyor oraya. Bir de diğer taraflardan gelirse 60 milyon, böyle bir rakam var mı ortada, adamcağız olayı kavramaktan çok uzak." - ANKARA

Kaynak: İHA

Son Dakika Yerel Başkan Gökçek Ntv'de Mehmet Barlas'a Konuştu Açıklaması - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement