BM Genel Kurulu Genel Görüşmeleri

NEW YORK (AA) – ABD Başkanı Barack Obama, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in bir tiran olduğunu belirterek, "Suriye'de gördüğümüz gibi felaketler, gerçek demokrasilerin bulunduğu ve evrensel değerlere saygı duyulan ülkelerde yaşanmıyor" dedi.

BM 70. dönem Genel Kurul Genel Görüşmeleri kapsamında genel kurula hitap eden Obama, BM'nin kurulduğundan bu yana üyeleriyle birçok başarıda pay sahibi olduğunu belirterek, İkinci Dünya Savaşı'nın küllerinden sonra, atomik gücün etkisine şahit oldukları bir ortamda ülkesinin de BM çatısı altında üçüncü bir dünya savaşının önlenmesi için birçok ulusla çalıştığını kaydetti.

Obama, BM'nin 70 yıldır bu amaçla çalıştığını, ancak birçok planını da yerine getirmekte yetersiz kaldığını dile getirerek, "70 yılda korkunç çatışmalar, sayısız kurbanın canını aldı, fakat uluslararası kurallar ve normlar sisteminin daha iyi, güçlü ve tutarlı olması için yavaş yavaş, istikrarlı şekilde ilerledik" ifadesini kullandı.

Uluslararası prensiplerin zayıf ülkelerde ortaya çıkmasına ve her kıtada bireysel özgürlüklerin gelişmesine katkı sunduğuna vurgu yapan Obama, bunun kurtarılan yaşamlara, yapılan anlaşmalara, yenilen hastalıklara bakıldığında belgelenebileceğini dile getirdi.

Obama, ancak insani alanda kaydedilen ilerlemenin her zaman aynı doğrultuda olmadığına değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İşimiz henüz tamamlanmaktan çok uzakta. Tehlikeli eğilimler bizi daha karanlık, düzensiz bir dünyanın içine çekiyor. Bugün, güçlü insanların yok olduğunu, kırılgan devletlerin çatışmaları doğurduğunu ve masum erkek, kadın ve çocukların ülkelerinden ayrıldıklarını görüyoruz. Merhametsiz terör ağları ortaya çıkan güç boşluğunun yerini aldı. Bireyleri güçlendiren teknolojiler de yanlış bilgi verenler ile muhalefeti bastırmak veya gençlerimizi radikalleştirmek isteyenlerce kullanılıyor. Küresel sermaye akışı büyümeyi ve yatırımı güçlendirdi ama aynı zamanda çalışanların pazarlık gücünü düşürmek ve eşitsizliği artırmak suretiyle, kötü etkilerin yayılma riskini artırdı".

-Esed'i "tiran" olarak tanımladı

"Bu zorluklara nasıl karşılık vermeliyiz?" diye soran Obama, BM'nin hiçbir idealinin başarılamayacağına veya bunların zaman aşımına uğradığına yönelik eleştirileri hatırlatarak, bu görüşlerin, güçlü devletlerin kendi isteklerini zayıf olanlara empoze etmesi ve bireylerin haklarının çok da önemli olmadığına yönelik BM'den önceki sisteme dönülmesini savunduklarını söyledi. Hatta bu noktada büyük güçlerin uluslararası kanunları çiğneyen yollara başvurduğunu belirten Obama, BM kurumu için temel olan demokratik ilkeler ve insan hakları konusunda erozyonların yaşandığını dile getirdi.

Obama, "(Bu tür yaklaşımlara göre) Bilgi, katı biçimde kontrol edilir, sivil toplumun alanı daraltılır ve bize de bu tarz kısıtlamaların düzensizliği gidermek için zorunlu olduğu, terörizmle mücadelede veya yabancı müdahelesini önlemede tek yol olduğu söylenir. Bu mantık anlayışına göre bizler masum çocuklara varil bombaları atan Beşşar Esed gibi tiranları desteklemeliyiz. Çünkü alternatifi daha kötüdür" diyerek, bu tip anlayışlara karşı çıktı.

-Cumhuriyetçi başkan aday adaylarına da laf attı

Obama, uluslararası düzene dair artan şüpheciliğin en gelişmiş demokrasilerde bile görüldüğünü, bu tip ülkelerde daha fazla ayrımlaşma, çekişme, diğer ülkelerle ticareti durdurmada ısrar etme ve sığınmacıları önlemek için duvar inşa etme çağrısı gibi davranışların da görüldüğünü hatırlattı.

Sıradan insanlara yönelik ırkçılık, mezhepçilik ve Yahudi karşıtlığı gibi saldırılara da değinen Obama, "ABD bundan muaf değil" dedi.  ABD'nin ekonomisi büyürken ve askerlerinin büyük ölçüde Irak ve Afganistan'dan dönmüşken bile ülkesinin dünyadaki liderliğine dair tartışmaları hatırlattı. Obama, "ABD için gücün sadece savaşçı kelimeler ve askeri gücünü göstermekle oluşacağına dair tartışmalar görüyoruz. Bunlara göre işbirliği ve diplomasi işlemez" ifadesini kullandı.

"ABD Başkanı olarak bugün karşı karşıya olduğumuz tehlikelerin farkındayız" diyen Obama, her gün masasına bu konuların geldiğini anlattı. Obama, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dünyada bilinen en güçlü orduyu yönetiyorum ve ülkemi ve müttefiklerimi tek taraflı olarak ve güçlerimiz nerede gerekliyse hiçbir zaman korumaktan tereddüt etmeyeceğim. Ancak biz, dünya milletleri, savaşların ve tehditlerin eski yöntemlerine dönemeyiz. Geriye bakamayız. Entegre olmuş, birbirimizin başarısında pay sahibi olacağımız bir dünyada yaşıyoruz"  açıklamasında bulundu.

-"Askeri güç tek başına uluslararası düzeni oluşturamaz"

Obama, ABD'nin ekonomisinin, ordusunun ne kadar güçlü olsa da dünyanın sorunları tek başına çözemeyeceğini dile getirerek, artık askeri gücün uluslararası düzeni tek başına oluşturamayacağına da dikkati çekti.

Son 20 yıla bakıldığında bugünün dünyasında diktatörlüklerin kalıcı olamayacağının altını çizen Obama, "Muhaliflerinizi hapse atabilirsiniz ama fikirleri hapsedemezsiniz. Bilgiye erişimi engelleyebilirsiniz ama bir yalanı gerçeğe çeviremezsiniz" dedi.

Demokratik ilkelerin toplumların gelişmesine katkı sunduğunun altını çizen Obama, "Suriye'de gördüğümüz gibi felaketler, gerçek demokrasilerin bulunduğu ve evrensel değerlere saygı duyulan ülkelerde yaşanmıyor" dedi.

Brezilya Cumhurbaşkanı Dilma Rousseff'in ardından ikinci sırada kürsüye gelen Obama'nın konuşması yaklaşık 40 dakika sürdü.

BM 70. dönem Genel Kurul Genel Görüşmeleri'ne Başbakan Ahmet Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu katıldı. Başbakan Davutoğlu'nun eşi Sare Davutoğlu da dünya liderlerinin eşleriyle birlikte açılış törenlerini takip etti.

(Bitti)