Boş Dilekçe Örneklerini Fahiş Fiyata Satıyorlar

Banka tarafından kendilerinden farklı adlar altında alınan paraların hukuksuz olduğunu yönündeki Hakem Heyeti ve Yargıtay kararları üzerine vatandaşlar paralarını geri almak istiyor. Ancak vatandaşlar, kendilerinden paralarını bankalardan nasıl geri alacakları ile ilgili bilgi kirliliği ve net bilgiye sahip olmadıkları için konuyu istismar eden çok sayıda firmalar türemeye başladı. Tüketici Hakları Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Niyazi Kavar, bazı uyanık kişilerin danışmanlık şirketi adı altında bedava temin edilen boş dilekçe örnekleri fahiş fiyata sattıklarına dikkat çekti.

Tüketici Hakem Heyetlerine Başvuru ve Evraklar Ücretsiz

İstismarcı firmalar tarafından 100 TL'ye vatandaşa satılmaya çalışılan boş dilekçelerin bedavaya temin edildiğini hatırlatan Kavar, tüketicilerin kredi kullanımlarında bankalarca dosya masrafı, komisyon ve eksper ücreti gibi adlar altında alınan paraların iadesine yönelik tüketici hakem heyetlerine başvuruların ve evrakların ücretsiz olduğunu belirtti.

Bankaların Faiz Dışı Gelirleri Faiz Gelirlerinin Üzerine Çıkmıştı

Bankalar ve tüketicilerin hep sorunlar yaşadıklarını anlatan Kavar, bu genellikle geçmiş yıllarda kredi kartı yıllık ücretiyle alakalı sorunlar olduğunu hatırlattı. Söz konusu sorunlar ile ilgili rahatsız olan tüketicilerin başvuruları üzerine Tüketici Hakem Heyetleri'nin tüketici lehine karar vermeye başladığını anımsatan Kavar, bankaların bunun üzerine her işlemden para almaya başladığını ve bir ara faiz dışı gelirlerinin faiz gelirlerinin çok üzerine çıktığını anımsatarak şöyle dedi:

"Ondan sonra derken bankalar artık faiz dışı gelirlerini artırmaya başladı. Para alım satımı ile uğraştığı için bankalar, bundan kazanç sağlıyorlardı. Ancak bankalar yaptıkları bütün işlemler için tüketiciden ücret almaya başladılar. Bu öyle ki bir zamanlar, yanlış hatırlamıyorsam 2 yıl önce Başbakan o dönem Recep Tayyip Erdoğan, bankaların faiz dışı gelirlerinin faiz gelirlerinden çok fazla olduğunu ve bunun da normal olmadığını söyledi. Ardından Gümrük ve Ticaret Bakanı, biz bu tüketici yasasını tartışmaya açtığımızda bu faiz gelirleri kalemi sayısı 31 iken bu tartışmalar sırasında şu an itibarıyla 64 çıktığını söyledi. Yani düşünün faiz gelirleri dışında faiz dışı gelirleri gittikçe artıyor.

"Bankalar Bozuk Para Sayma Parası Bile Aldılar"

Öyle zamanlar oldu ki bankalar her işlemden para alır duruma geldiler. Tüketici hesap açıyor hesap açtın parası, hesabı işletmiyor, hesabı işletme parası, hesabı işletiyor hesabı işletme parası alıyor. Bir tüketici bozuk para götürmüş bankaya hesabına yatırmak için bozuk para sayma parası almışlar. Bankamatikten işlem yapıyorsunuz verdiği kâğıdın bilmem ne parasını alıyorlar. Bankalar faiz dışındaki gelirlerini o kadar artırdılar o kadar çeşitlendirdiler ki bu artık tüketicilere illallah dedirtti. 6502 sayılı yeni yasa çalışmaları başladı. Yeni yasa çalışmaları sırasında önce bankaların bu tür faiz dışı gelirlerinin engellenme fikri ön plana çıktı ve bunlar tartışıldı. Derken bankalar bir şekilde bakanlığı ikna ettiler. O bankaların ikna çabaları sonucu, maalesef dernekler olarak faiz dışı gelirlerin yasaklanmasını işlemlerde tüketicilerden para almaması şeklinde bir beklenti içerisinde iken yasa çıktığında yasada Bankacılık Denetleme Ve Düzenleme Kurulu'nun (BBDK) belirleyeceği konular dışında bankalar herhangi bir ücret alamazlar gibi bir şey çıkardılar. Yani BBDK'ya, bankaların faiz dışı hangi kalemlerden ücret alacağını belirleme yetkisi verdiler. BBDK'da şu ana kadar tüketici lehine bir karar almamış ki kendisi de bir liste yayınladı. Şimdi bu listeye göre bazı faiz dışı gelirler yeniden alınmaya başlıyor. Ama bu faiz dışı gelirlerin bir kısmı özellikle dosya masrafları kısmı özellikle tüketici kredileri ve konut kredisi tüketicilerin çok yoğun masrafları vardı. BBDK yönetmeliğinde de bu masraftan bahsedilmiyor zaten onun yerine onun muavini sayılacak yeni şeyler eklemişler maalesef.

Tüketiciye Özel Sigortalar Uyguladılar

Tüketiciler bunu sürekli şikâyet ediyorlardı. Ve bununla ilgili tüketici hakem heyetlerine yapılan başvuruların neredeyse yüzde 60-70'i tüketicilerin bankaların faiz dışı gelirleriyle ilgili şikâyetleri içeriyordu ve yoğun bir şikâyet vardı bu şikâyetlerin çoğunu tüketici lehine sonuçlandırıyordu. Bunlar neydi? Bankaların verdiği kredi kartı karşılığında yıllık ücret alıyorlardı. Bir kısmı da konut kredisi dosya masraflarıyla ilgiliydi. Konut dosya masraflarında bir de dosya masraflarına ilave eksper ücretlerine şikayet vardı artı tüketicilere uygulanan özel sigortalar vardı. Bunlar hayat veya özellikle konut paket sigortalarıydı. Bunlarla ilgili mahkeme kararları tüketiciler lehine sonuçlanınca, bunun yerine bu defa bu konuyu istismar edici kendilerine danışman firma adı verdikleri bazı firmalar türedi.

"Beni Bile Aradılar ve Mesaj Attılar"

Bu firmalar maalesef tüketicilerin cep telefonlarını bir yerlerden buluyorlar ve cep telefonlarına sürekli mesajlar geliyor. Ben Tüketici Hakları Derneği Başkanı olarak bana bile her gün bir mesaj geliyor. "Bugün son gün, bugün başvur ki son on yıl içinde senden alınan dosya masraflarını geri almak için imkân doğsun" gibi ve birde bazılarının ne kadar alacağını bile söylediklerini duydum. Eğer insanların ne kadar alacaklarını biliyorlar ise bankalar ile ortak işlem yapılan merkezlerine girdiklerini gösteriyor. Yani bunlar bir şekilde bizim telefonlarımızı alıyorlar cep telefonlarımıza mesaj gönderiyorlar. Tüketiciye bu numarayı ara diyor. Tüketici o numarayı aradığı zaman da son 10 yıl senden alınan tüm masrafları geri alabilirsin' diyorlar. Tüketici nasıl alabileceğini sorduğunda, "Sana evrak göndereceğiz ve sen o evrakları doldurup tüketici hakem heyetlerine gittiğin zaman en geç 21 gün içinde senden aldıkları fazla parayı senin hesabına yatıracaklar" diyor. Bu düpedüz yalan. Yani 21 gün sonra paranın hesaba aktırılması mümkün değil çünkü onların hesabına göre, tüketicileri gönderdikleri matbu evrakları da inceledim. Tüketici talep ettiği zaman bu söz konusu firmalar tüketiciye ödemeli bir kargo gönderiyor. Tüketici aldığı bu kargoya 80-100 lira bir bedel ödüyor. Kargoyu alıyor açıyor bakıyor ki kargonun içinde matbu evrak ve o matbu evrakın içinde boşluklar var o boşlukları dolduruyorsun. Gerçi matbu evrakı alan işin içinden çıkamıyor o evrakı alan benim yanıma geliyor yüzlercesi geldi. 'ben ne yapayım' diyor.

İstismarcılar Dört Bir Yandan Vatandaşı Ablukaya Aldılar

O matbu evrakları zaten bizden ücretsiz alabilirsiniz. Siz neden buna para ödüyorsunuz. Gerçi insanları dört bir yandan abluka altına almışlar. Ulusal kanallarda da söz konusu yayınlar var. Böyle tanınmış yüzleri de çıkarıyorlar. Tanınan bilinen ve bir güveni olan kişileri çıkarıyorlar. Bu kişiler insanları bir numaraya yönlendiriyorlar. Bu numarayı ararsanız bankaların sizden son 10 yıl içinde almış olduğu masraflarını kısa sürede hatta bazıları süre veriyor 21 gün gibi kısa süreden söz ediyor. Oysa bu süre doğru değil. Bir defa tüketici bankaya ilk olarak bir ihtarname gönderiyor. Ben bunu istiyorum siz yanlış yaptınız bunu bana geri ödeyin talebinde bulunuyor. Onun gitmesi gelmesi zaten 20 günü aşıyor ve banka büyük ihtimal ile buna cevap vermiyor bunun sonrasında tüketicinin yapacağı iş ikamet ettiği Tüketici Hakem Heyetlerine gitmek. Diyarbakır'daki hakem heyetlerine çok yoğun bir başvuru yaşıyoruz. Geçen yıl 10 ile 13 bin arasında başvuru geliyor. Yani düşünün 10-13 bin arasında bir başvuru geliyor. Tüketici hakem heyetleri ne kadar sürede bunları eritebilir. Bırakın ayda iki ayda biri, 6-8 ayda bazen 1 yıl gibi bir sürede karar çıkıyor orada. Hayali bir süre veriyorlar, sorduğunda da biz danışman firmayız, biz asalara uygun çalışıyoruz ve karşı tarafa fatura kesiyoruz evet gerçekten karşı tarafa fatura kesiyorlar ama bu istismar ediyorlar. Bizde bedava olan bir evrakı siz nasıl olur tüketiciye 100 TL'ye gönderirsiniz. Adamlar birde işi büyütmüş otomatik makineler tarafından artık arıyorlar insanları pes doğrusu"

Kavar: "Cep Telefonlarına, Mesaj ve reklamlara İtibar Etmeyin"

Tüketici Hakları Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Niyazi Kavar, bankalar tarafından haksız yere alınan paraların geri alınma işlemleri ve nasıl bir yol izlemeleri gerektiğiyle ilgili şu bilgileri verdi:

"Tüketiciler bu tür mesajlara gelen telefonlara ve televizyonlardaki reklamlara itibar etmesinler. Doğru 10 yıllık bir süre var. Başvuruda bulunduğumuz andan itibaren ilgili alacaklarıyla ilgili bizim derneğimizi bulsunlar. Derneğimizi bulamıyorlarsa, ikamet ettiği yer Kaymakamlıklarında tüketici hakem heyetleri var. Şimdi 2 bin liraya kadar olan alacaklarda Kaymakamlıklar etkili ve yetkilidir ve karar alınabiliyor. 2 bin lira ile 3 bin lira arasındaki uyuşmazlıklara ise Ticaret İl Müdürlüğü'ndeki tüketici hakları bakıyor. 3 bin lira ve üzerindeki uyuşmazlıklarda da tüketici mahkemelerine gitmesi gerekiyor. Mahkemeye gittiklerinde ellerinde bir evrak yok ama hakem heyetlerine geldiklerinde hakem heyetlerinde edindikleri evrakları alıyor ve hiçbir ücret alınmıyor. Mahkemeler de normal mahkemelerden daha ucuzdur çünkü vergi ve harç alınmıyor. Birçok tüketicinin başvuruları büyük bir ihtimal ile 3 bin liranın altındır. Yani şöyle, tüketicinin her bir kredi için veya dosya için ayrı bir dosya ile başvurulması lazım. Hepsi için tek başvuru kabul edilmiyor zaten her bir kredi için ayrı başvuru yapılması lazım. Dolayısıyla her kredinin dosya masrafı zaten 3 bin TL'nin altındadır. Bu sorunların çözüm yeri Tüketici Hakem Heyetleridir ve başvuru ücretsizdir ve tüketici hakem heyetlerinde çıkan karar tüketici aleyhine çıksa dahi tüketiciden bir ücret alınmıyor. Tüketici lehine çıktığı zaman tam tersine yani bankadan tahsil ediyor. Bu işleri istismar eden üçkâğıtçıların kucağına düşmesinler, bunlar resmen tüketiciyi istismar ediyor. Birde kamuoyunda yoğun bir şekilde mahkeme kararlarının tüketicinin lehine sonuçlandığıyla ilgili haberler yayındıkça onlar zaten ondan palazlandılar. Bir açık gördüler ve 'burada bir pazar var, biz bunu değerlendirelim' dediler.

"Televizyon Reklamlarını Da Şikayet Edin"

O televizyonlara çıkılan reklamlarda da yanıltıcı bilgiler varsa ki vardır. Bunlar yanıltıcı taahhütlerdir ve yanıltıcı reklamdır. Tüketicilerin ayrıca bu yanıltıcı reklam için Reklam kuruluna müracaat edip hem reklamın sahibi hem de reklamı yayınlayan kuruluşuna bir ceza söz konusu oluyor. Somut bilgilerle reklam kuruluna bunları bildirmek lazım. Bunları tüketicilerden ilave olarak şikâyetlerini iletmelerini istiyorum"