Canan Karatay: Hepimiz Hayvanız - Son Dakika
Magazin

Canan Karatay: Hepimiz Hayvanız

Beslenme ile ilgili açıklamalarıyla sürekli olay yaratan Karatay, sağlıklı olmak için hayvansal gıda yememiz gerektiğini vurgulayarak "Hepimiz hayvanız" dedi.

29.05.2015 11:23  Güncelleme: 11:49
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Prof. Dr. Canan Karatay, sağlıklı olmak için hayvansal gıda yememiz gerektiğini vurgulayarak "Hepimiz hayvanız" dedi. ATV'de Zahide Yetiş'in programına konuk olan Prof. Canan Karatay, sağlıklı beslenmeyle ilgili açıklamalarda bulundu.

"HAYVANSAL GIDALAR YEMELİYİZ"

Karatay, canlı yayında sağlıklı yaşam için hayvansal gıda yememiz gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi: "M.Ö. 5.yy'da Hipokrat diyor ki; uzun yol yürüyen uzun yaşar. Sağlıklı besleneceksiniz, hayvansal gıda yiyeceksiniz kardeşim, hepimiz hayvanız. Sağlıklı yağ, sağlıklı tereyağ bu vücuda gerekli, bitti."

Kaynak: Haberler.Com

Son Dakika Magazin Canan Karatay: Hepimiz Hayvanız - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    Yorumlar (69)

  • adanali gökhan: dogru ama türkiye de akkoyunlar varya bence onlar hayvandan daha hayvanlar 14 4 Yanıtla
  • amed serhildan: Bence sen hayvansin 4 14 Yanıtla
  • emre: Sen hayvan olabilirsin ben değilim 10 8 Yanıtla
  • m.akif: Mey biter saki kalır. Her renk solar haki kalır. İlim insanın cehlini alsa da, hamurunda varsa eşeklik baki kalır. 13 4 Yanıtla
  • a a: Hem de onde gideniyiz... 8 7 Yanıtla
  • ÇOKBILMÏŞBEY: Bu da kafayı tereyağı ile bozmuş.. 8 7 Yanıtla
  • adanali gökhan: tamam bu akkoyunlar hayvan olablir 7 6 Yanıtla
  • BAY DOĞRU: AKP seçmenini kastediyor 4 9 Yanıtla
  • L54: EVET SENIN MAYMUN OLDUGUN HER YERINDEN BELLI 4 8 Yanıtla
  • KEMAL ŞİMŞEK: Hayvan – Diri varlık, Yaratık, Usu olmayan yaratık, Düşünmeyen yaratık, Ussuz yaratık – Arapça konuşanların söyleyiş biçimiyle “Heyvan” sözcüğü Arapça’dır, kullanmayalım Türkçe olmayan heyvan sözcüğünün algısı düşük olduğu için bilincimizde karşılaştırarak bölümleme güçlüğü çekmemize neden olan heyvan sözcüğü yerine, Türkçe olan ve bilinçlice kendimizi de bölümlemenin neresine koyacağımızı kolaylıkla algılattıran “Diri varlık, Usu olmayan yaratık, Düşünmeyen yaratık, Ussuz yaratık” sözcüklerinden uygun olanı kullanalım. Türkçe olmayan sözcüklerin yanında hayvan sözcüğü ile yapılan en önemli yanlışlıklardan biri de, “düşünen canlıların da aslında hayvan olduğu” sık sık bir anımsatma gibi konuşmalarda görülebilir. Bu önerme yanlış değildir. Ancak kişilerde hayvan algısı yerine canlı algısı bilinçlerde oluşturulursa görülecek ki, yeryüzünde en küçüğünden en büyüğüne dek doğan, büyüyen ve ölenlerin tümüne canlı demek daha gerçekçi bir kullanım olacaktır. Gerçekte de bu böyledir. Oysa hayvan dediğimiz de bütün Türkçe konuşanların belleğinde belli bir bölüm canlı oluşmaktadır. Bu eksik oluşma yüzünden çok küçük canlıları da yine Türkçe olmayan “mikro organizma, organizma” gibi yine Türkçe konuşanların anlayamayacağı sözcüklerle tanımlamaya çalışılmaktadır. Bu tanımlama bilinçlerde yanlış bölümlenmeye neden olacağı için belleğe atılarak kullanılmaktadır. Bu yüzden “mikro organizma” denilenlere “çok küçük canlı” bile demek düşünülmüyor olabilir Yanlış bölümleme yanlış düşünülere neden olabilir. Bilinç dışına atılarak bellekte kullanılan ve birer toplumsal öğreti gibi oluşmuş ve bellenmiş kavram ve anlamalandırmaların doğru düşünmeyi engellediğini düşünmekteyim. Başka bir bakış açısıyla, bağımlı düşünmeyi arttırdığını söyleyebilirim. Yaratıkları hayvan yerine yaratık diye nitelendirirken, kolayca bölümlere ayırtabilmek olanağı vardır. Yaratıkları en azından ikiye bölebiliriz. Düşünen yaratık ve düşünmeyen yaratık diye. Bu biçimde bölümleme bile kendimizi kolayca görebilmemize, kendimizi başka yaratıklardan ayırt etmemize neden olabilecek, üstelik küçük bir çocuğun bile yapabileceği çok kolay bir bölümlemedir. Kendimizi düşünen yaratık bölümüne atmamızı sağlayacak olan bu bilinçli davranışla, kişi kendini arada bir düşünen yaratık olarak değil, sürekli düşünen yaratık konumunda tutacaktır. Bu davranış kişide bağımlı düşünme yerine bağımsız düşünmeye doğru götürme olanağını arttıracaktır. Hayvan sözcüğünden yola çıkarak bilinçte bölümlemeyi oluşturmayı engelleyen ikinci sakıncalı sözcük ise “insan” sözcüğüdür. Türkçe konuşanlar kendilerine insan diyerek yine kendilerini düşünen canlı olmaktan uzaklaştırmaktadırlar. İnsan sözcüğünün karşıt kavramı olarak kişilerin belleklerinde hayvan sözcüğünü belirleyen simgeler oluşmaktadır. Kişi bu görüntüyle kendini kandırmaktadır. Oysa kişide yalnızca insan sözcüğü ile yaratılan algı çok düşük bir algıdır. Türkçe’de insan yerine düşünen yaratık sözcüğünden daha büyük bir algı olamaz. Hayvan ne demek İnsan ne demek Kim tanımlayacak bu sözcükleri Nasıl tanımlayacak Arapça olan bu sözcükleri Türkçeye nasıl ve kim çevirecek Bu iki sözcük de Arapça’dır ve Türkçe konuşanları kendilerini tanımaktan uzaklaştırmakta, iç evrenlerinden kendilerini soyutlatmaktadır. Bir yandan kendilerini “düşünen canlı” olduğunu düşündürmekten uzaklaştıran hayvan sözcüğü, bir yandan da ne anlama geldiği bilinmeyen, söylendiğinde belleklerde yalnızca bir kişi görüntüsünü oluşturan insan sözcüğü İnsan düşünen bir hayvandır Gibi yakıştırmalar Bütün bunlar, “düşünen yaratık” sözcüğünün kişilerde oluşturacağı olumlu ve bilinç oluşturacak eylemleri, kişilerin içselliğinde yaratamayacağını düşünmekteyim. Bu yüzden, Türkçe konuşanların bir an önce anladıkları, anlamlandırabildikleri, kolayca algıyabildikleri, kolayca düşünmeye iten sözcükleri kullanarak sanal yaşamdan kurtulmaları gerekmektedir. Bu kurtuluşun sorumluluğu da, Türkçe yazan yazarlarda, beyaz camlardatv Türkçe konuşan konuşmacılarda, ülkeyi yöneten yöneticilerde ve birazcık kendini bilgili gören ve içinde yaşadığı topluma ve bütün yaratıklara karşı kendini sorumlu gören kişilerdedir. Bu kişilerin bu ayrımı yapabiliyor olmaları gerekir. 9 3 Yanıtla
  • Tüm yorumlar için tıklayınız

Advertisement