Çevre ve Şehircilik Bakanı Güllüce Açıklaması

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Hükümetin tüm engellemelere rağmen icraatlarını sürdüreceğini belirterek, "Her şeye rağmen, her engellemeye rağmen dünya organizasyonlarına rağmen, bütün kötülük projelerine rağmen biz bu ülkeyi kalkındıracağız ve bu engelleri aşacağız. Biz engellere karşı da şerbetliyizdir, yani öyle pes etmeyiz, şerbetliyizdir" dedi.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Şubat Ayı Meclis Toplantısı'nda konuşan Güllüce, 3. hava tartışmaları, İstanbul'daki şehirleşme ve güncel konulara ilişkin açıklamalar yaptı.

Çevre konusunda en az eleştirilmesi gereken ülkenin Türkiye olduğunu belirten Güllüce, "Bizi çevre konusunda eleştiren ülkelerde Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu diye bir şey yok" dedi.

Türk tarihi boyunca çevreye saygın duruşun her kesim tarafından takdir edildiğine dikkati çeken Güllüce, batı toplumlarında sanayi medeniyeti inşa etmek için çocuk işçilerin dahi kullanıldığı çevreye tehdit büyüme modelinin kabul edildiğini anlattı.

3. havalimanı hakkındaki tartışmalara değinen Güllüce, ÇED raporunun askıda kalma süresine ilişkin, "Gürültüye baktığınızda, ilkokul 2. sınıftan sonra her çocuk bilir ki 12 büyüktür 10'dan, 15 büyüktür 10'dan… Askı süresi evrakla belli 15 gün… Nasıl 10 gün askıda kalmamış diye bir mahkeme karar veriyor, ben bunu anlamakta zorlanıyorum. Asgari süre 15 gün, mahkeme diyor ki 10 gün askıda kalmamış" ifadelerini kullandı.

3. havalimanının inşasının engellenmek istendeğini belirten Güllüce, rötarsız ve kaliteli uçuşlar için bu havalimanının mutlaka yapılması gerektiğini kaydetti. Tüm karanlık planlara rağmen İstanbul'a 3. havalimanını inşa etmekte kararlı olduklarını dile getiren Güllüce, Türkiye'deki küreselleşmeye de dikkati çekerek, "İstanbul çok fazla önem kazandığı için çok fazla insan gelecek, çok  fazla yolcu gelecek. Şimdi havalimanını yapmayalım… O zaman turistlere, 'Siz Türkiye'ye gelmeyin kardeşim, bizim sizi havalimanına indirecek imkanımız söz konusu değil. Siz bir minibüs kiralayın, İspanya'dan, Fransa'dan gelirken o minibüsle gelin' diyelim" nüktesini yaptı.

İnsanların hükümeti, "3. havalimanı neden 4 yılda yapılıyor da 2 yılda yapılmıyor" diye eleştirmesinin mantıklı olacağını ifade eden Güllüce, "Havalimanı gecikir diye sevinç duyan insanları nasıl anlamalıyım, zorlanıyorum burada" serzenişinde bulundu.

"Biz engellere karşı şerbetliyizdir"

Hükumetin tüm engellemelere rağmen icraatlarını sürdüreceğini belirten Güllüce, "Bu ülkenin menfaatlerinin dışında bir menfaat bilmiyoruz. Her şeye rağmen, her engellemeye rağmen dünya organizasyonlarına rağmen, bütün kötülük projelerine rağmen biz bu ülkeyi kalkındıracağız ve bu engelleri aşacağız. Biz engellere karşı da şerbetliyizdir, yani öyle pes etmeyiz, şerbetliyizdir" dedi.

Güllüce, Türkiye'deki tüm farklılıkların aslında birer zenginlik olduğuna gönülden inandıklarına işaret ederek,  "Türkiye bugüne kadar engelleri aştı, bundan sonra da uğraşır aşarız, inadına kalkınırız. Biz bu ülkede huzurun, barışın, insanlığın, 76 milyonun hangi renk, dil, ırk, mezhep… Bizim derdimiz değil, sorunumuz değil, hepsini şöyle bir kucaklarız, 76 milyonu kardeş yapan bir anlayışla inşallah bu engelleri aşarız. ve bu 76 milyon sarılırız, sarılmamızla öyle bir çatırtı çıkartırız ki, o bizi engellemek isteyen organizasyonlar çatırtımızdan çatlarlar" ifadelerini kullandı.

Güllüce, İTO meclis üyelerinin sorularını yanıtladı

Bakan Güllüce, İTO meclis üyelerinin sorularını da yanıtladı. İstanbul'daki nüfus yoğunluğundaki artışa ilişkin sorular üzerine Güllüce, kentleşme konusunda gömleğin iliklerinin çok uzun süre önce doğru iliklenmediğini belirterek göç dalgalarını hatırlattı. Güllüce, "Göç öyle bir güç ki savaşlar bile onu durduramamış. Kaba güçle durdurulabilecek bir şey değil. Ekonomik sebeplerle ancak durdurabilirsiniz" diye konuştu.

İstanbul'un mevcut problemlerini çözmek için imar katsayılarıyla ilgili hassasiyet göstereceklerine işaret eden Güllüce, yeni bir imar affının gündemde olmadığını kaydetti.

Binalara "çıkma hakkı" konusunu yeni imar yönetmeliğiyle düzenlediklerini aktaran Güllüce, "Orada bir sistem haline getiriyoruz bunu, isteyen istediği çıkmayı yapmak yerine bir sistem getiriliyor. Kısıtlayıcı da değil, çok açıcı da değil, ara bir çözüm buluyoruz buna" açıklamasını yaptı.

Fikirtepe'deki kentsel dönüşümle ilgili bir soru üzerine Güllüce, "Fikirtepe problemi diye bir problem kalmadı, bundan sonra top müteahhitlerde" yanıtını verdi.

Bir soru üzerine esnaf ve zanaatkar çevrelerin alışveriş merkezlerinin şehrin 5 kilometre dışına kurulması yönünde talepleri olduğunu hatırlatan Güllüce, küçük esnafın dönüşüme odaklanması gerektiğini söyledi.

Çok ürün sayısı, kalite ve bol çeşit bulunduran müesseselerin müşteri çektiğini belirten Güllüce şunları kaydetti:

"Değişimi durdurabilmeniz mümkün değil. İyi de 5 kilometre ileride var, oraya gider adam. Yani hep zıttından korktuğum için o açıklamayı yapmak zorundayım, 'yok inadına AVM yaptıracağız manası çıkmasın buradan' Çözümü başka yerlerde de aramamız lazım. Ticaret erbapları oturup o dönüşümü, o esnafın dönüşümünü nasıl sağlamalı ki gittikçe sayıları azalan, kazancı azalan halden çıkabilsin" değerlendirmesini yaptı.

Sultanbeyli'de tapu konusu

Son dönemde arazileri rağbet gören Sultanbeyli ilçesindeki tapu konusuna ilişkin bir soru üzerine de Güllüce, şu bilgileri verdi:

"Ben 13 parsel daha imzaladım. Sultanbeyli'de bir vatandaşın elinde çok büyük bir oranda ortak kullanım alanları tapusu var. Bu ortak kullanım alanları tapusu belediyenin eline geçmedikçe o da tapu veremiyor. Bu yüzden Milli Emlak'la sayın müsteşarın ve Maliye Bakanının uzun çalışmaları sonucunda bir prensip anlaşması oldu.

Şimdi Bakanlık olarak Milli Emlak'a talep ediyoruz, bu arsaları veriyor. Biz o arsaları belli bir ekspertize ederek, değerlendirme yaparak, ondan aldığımızla bizim vereceğimizin değerlendirmesini yaparak takas halinde yapacağız. Onlar Sultanbeyli Belediyesinin, dolayısıyla vatandaşın tapusuna dönüşecek ama 13 parseli yeniden talep ettik. Aşağı yukarı yüzde 70'lere geldi bu oran, belki daha fazla."

- İstanbul