CHP Genel Başkan Yardımcısı Böke Açıklaması - Son Dakika
Politika

CHP Genel Başkan Yardımcısı Böke Açıklaması

CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, "Merkez Bankası, Türkiye'de ekonomi yönetiminde iş yapabilen tek kurum olarak kaldı.

02.03.2015 13:37
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, " Merkez Bankası, Türkiye'de ekonomi yönetiminde iş yapabilen tek kurum olarak kaldı. Şu andaki operasyon ve mücadele, bu kurumun da gücünü zedelemek ve ortadan kaldırmak için bir gayrettir" görüşünü savundu.

Böke, parti Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, "ekonomideki kötü gidişatı kapatmak için siyasi gündem yaratıldığını ve yaratılan bu gündemin de ekonomiyi daha derinleştirerek kötüleştirdiğini" ileri sürdü.

Türkiye'nin şu andaki en büyük sorununun kurumların ve şahısların kendi işlerini yapmaması olduğunu ifade eden Böke, "Bu sebeple Cumhurbaşkanı'nı kendi görevini yapmaya, kendi görev alanına çekilmeye davet ediyorum" dedi.

Böke, hükümetin görevini yapmadığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı sessizce izlediğini iddia ederek, yaşananların, vatandaşın cebine dokunduğunu, hayatı zorlaştıran, pahallılığı artıran, gelirleri azaltan bir süreci ortaya çıkardığını söyledi. Böke, şu görüşleri dile getirdi:

"Yedi yıldır uygulanmayan ve bir türlü ortaya konamayan ekonomik program, bir reform iradesizliğinin göstergesidir. Bu eksikliği, işlerini iyi yapan Merkez Bankasını azarlayarak kapatmaya çalışan bu siyasi yaklaşım, iktidarın ekonomik vizyonsuzluğunun da göstergesidir.

Cumhurbaşkanı'nın kendisinin de ifade ettiği gibi, yaptığı her açıklamanın sonunda döviz kuru sadece Cumhurbaşkanı'nın ne söylediği ile belirlenen bir fiyat haline dönüşmüştür, Türk Lirası da değer kaybetmektedir. Artık dövizi tahmin etmek için iktisatçı olmak değil, Cumhurbaşkanı'nın ruh halini tahmin eden bir ruh bilimci olmak gerekiyor.

Cumhurbaşkanı'nın bilinçli yürüttüğü bu operasyonun yarattığı TL'deki değer kaybı, gizli bir devalüasyon yaratmaktadır. Son bir ay içinde TL dolara karşı yüzde 3.5 değer kaybetmiştir, son bir yılda bu değer kaybı yüzde 12 düzeyindedir, son 5 yılda ise yüzde 67'dir. TL her değer kaybettiğinde o kaybeden vatandaşın cebi; kazanan da ayakkabı kutularının sahipleri olmaktadır."

Böke, şirketlerin 179 milyar döviz açığı bulunduğunu, TL'deki her bir kuruşluk değer kaybının reel sektörün döviz borcunu 2 milyar 823 milyon lira artırdığına dikkati çekerek, "Döviz açığından şirketlerin son dönemdeki kaybı 51 milyar lirayı geçti" diye konuştu.

-"Kaybın gerçekleşmesi için bir açıklama yapıyor

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın açıklamalarını eleştiren Böke, "Bakan Yıldız, 'Doğal gaz fiyatları düşüyor ama maalesef vatandaşın cebine yansımayacak' dedi. Neden? Çünkü, TL, dolara karşı değer kaybediyor" açıklamasında bulundu. Böke, şöyle devam etti:

"Cumhurbaşkanı her sabah, özellikle bu kaybın gerçekleşmesi için bir açıklama yapıyor. Vatandaşın hayatını zorlaştıran kaçak sarayın ta kendisi haline gelmiştir. Kaçak sarayda oturan Cumhurbaşkanı, vatandaşa sadece o saraya değil 60 saraya mal olmaktadır. Son dönemde yaşanan TL'deki değer kaybı, şirketlerimizin 60 saray değerinde borç yükü altına girmiş olmasına sebep olmuştur.

Oysa ki gerçek ekonomik sorunlarımız, işsizlik, hayat pahallığı ve düşük gelirdir. Siyasetçinin görevi de bu gerçek sorunları gidermektir. Türkiye'deki bu sorunları gündemden düşüren, gündemi döviz sarmalına kilitleyen siyasi iktidarın artık değişmesi için zaman gelmiştir. Birinci öncelik, Türkiye'ye kaybettiği istikrarı kazandırmak, bu istikrar kazanımıyla döviz ve faizin üzerindeki baskıya son vermek ve vatandaşı ilgilendiren gerçek ekonomi sorunlarına çözüm üretmek olmalıdır. Bunun için de reform iradesi olan yeni bir yönetime ihtiyaç vardır, bunun için CHP iktidarına ihtiyaç duyulmaktadır."

-"Fevri çıkış güveni zedelemektedir"

Böke, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kamu kuruluşlarına yönelik suçlayıcı yaklaşımlarda bulunduğunu" öne sürerek, "Güven zedelenmesi sonucunda düşmesi için baskı yapılan faiz artıyor. Son dönemde 10 yıllık faizler yüzde 7'den yüzde 8.2 düzeyine çıkmıştır. Merkez Bankasına her fevri çıkış, kamu kurumlarına güveni zedelemektedir ve ortaya çıkan zedelenme sonunda ortaya çıkan siyasi risk, faiz ve döviz yoluyla fiyatlanmaktadır" dedi.

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın göreve gelirken teknik zorlukları kabul ettiğini dile getiren Böke, "Başçı'nın şu anda yaşadığı zorluklar, bu teknik zorlukların çok ötesinde bir siyasi zorluk barındırıyor. Sayın Merkez Bankası Başkanı'na hakarete varan suçlamaların yersiz olduğunu ve Merkez Bankası'nın bağımsızlığının güvencesinin ve teminatının biz olduğunu da hatırlatmak istiyoruz" diye konuştu.

Selin Sayek Böke, "Merkez Bankasının Türkiye'de ekonomi yönetiminde iş yapabilen tek kurum olarak kaldığını" savunarak, "Şu andaki operasyon ve mücadele, bu kurumun da gücünü zedelemek ve ortadan kaldırmak için bir gayrettir" iddiasında bulundu.

Bir gazetecinin CHP'nin ekonomik programının neleri kapsadığına ilişkin bir sorusu üzerine de Böke, kendilerinin ekonomi programlarının temelinde, geliri artırıcı unsurları barındırdığını, işsizlik sorununa kalıcı çözüm önerilerin yer aldığını söyledi. Böke, programlarında sadece asgari ücret üzerindeki vergi yükünün kaldırılması gibi sınırlı bir yaklaşımın yer almadığını, bunun dışında daha kapsayıcı, uzun vadeli gelir yaratan ve Türkiye'nin dinamik yapısını yüksek büyüme oranlarına ve adil paylaşıma çekecek olan unsurları içerdiğini bildirdi.

Kaynak: AA

Son Dakika Politika CHP Genel Başkan Yardımcısı Böke Açıklaması - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement