CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: (3) - Son Dakika
Politika

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: (3)

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Türkiye'de herkesin şunu çok iyi bilmesi lazım; AKP'nin tek başına bu ülkeyi yönetme şansı sıfırdır.

17.09.2015 01:38
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, " Türkiye'de herkesin şunu çok iyi bilmesi lazım; AKP'nin tek başına bu ülkeyi yönetme şansı sıfırdır. Başarı sağlama şansı sıfırdır. Herkesin bunu bilmesi lazım. 280 milletvekili çıkarsa dahi sıfırdır. Yönetme erkini kaybetmiştir. Dünyadan soyutlanan bir iktidar, meşruiyet tartışması olan bir iktidar var. Kendisini yönetemeyen bir parti var, kendisini yönetemeyen bir parti Türkiye'yi nasıl yönetecek?" görüşünü savundu.

Kılıçdaroğlu, CNN Türk canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Terör sorunu hatırlatılarak, CHP'nin çözüm önerilerinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, daha önce açıkladığı, "Parlamentoda bir uzlaşma komisyonu kurulması" ve parlamento dışında ise siyasi partilerin önereceği isimlerin yer alacağı "Akiller gurubu" oluşturulması teklifini anlattı.

Tekliflerinin eksiklerinin olabileceğini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Oturup o da tartışılır, sonuçta bir yöntem önerdik biz. Parlamentoda bir yasa geldi doğru, o yasanın bir maddesinde diyor ki 'belli aralıklarla kamuoyu bilgilendirilecek'. Yasa çıkalı 2 yıl oldu hiçbir bilgi verilmedi. Bir başka gerçek; PKK Türkiye'yi terk edip Kandil'e çekilse dahi silah bırakmaz. Ortadoğu'nun atmosferi buna izin vermez, bu gerçeği de hepimizin görmesi lazım. Neden? IŞİD'le çarpışıyorlar, Amerika destek veriyor. Tehlikeli olan bölümü şu; eğer sorun uluslararası alana taşınırsa, sorunun çözümünde çok daha büyük zorluklarla karşılaşacağız. AKP bunu becerdi. Sorunu büyük ölçüde uluslararası alana taşımaya hazır hale getirdi. Bunu önceden görmek zorundaydı."

"Teröre hayır, kardeşliğe evet" yürüyüşü anımsatılarak, "CHP'liler katılsınlar mı?" denmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "Bütün vatandaşlar katılabilirler, teröre lanet okumak hepimizin ortak görevi olmak zorunda. Bayraklarla gidilecek, yürüyüş yapılacak, yapılabilir tabi" dedi.

-"Bayrak ortak sembol"-

Kılıçdaroğlu, HDP'nin yürüyüşe yönelik eleştirilerin dile getirilmesi üzerine, "Bayrak teröre karşı kullanıyor aslında. Terör lanetleniyor, bayrak ortak duyguyu ifade etmek için bir sembol. Hepimizin ortak değeri. O değere hepimiz sahip çıkıyoruz, o bayrağa hepimiz saygı gösteriyoruz. Barışı savunan her çabaya bizim destek vermemiz lazım" diye konuştu.

"Partinizden katılım olacak mı?" denmesi üzerine Kılıçdaroğlu, özel bir çağrıları olmadığını söyledi.

Bir provokasyon olmamasını arzu ettiklerini dile getiren Kemal Kılıçdaroğlu, "Güzel bir yürüyüş olsun, ülkenin barış çağrısına ihtiyacı var" ifadesini kullandı.

Kendisinin katılmayacağını bildiren Kılıçdaroğlu, başka bir soru üzerine pazar günü Yenikapı'da yapılacak mitingle ilgili fazla bilgisinin ise olmadığını aktardı.

Sosyal medya üzerinden bir vatandaşın yönelttiği, "Sorun bakalım kendi oğlu bedelli askerlik yapmış mı?" sorusunun aktarılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Benim oğlum bedelliden yararlanmadı. Benim oğlum askere gidecek, bedelliden de yararlanmadı. Bedelliyi ödeyecek paramız var çok şükür ama oğlum bedelliden yararlanmadı. Yaşı tutuyor zaten" yanıtını verdi.

-Sağduyu çağrısı-

Kılıçdaroğlu'na, Dağlıca ve Iğdır saldırıları hatırlatılarak, sonrasında yaşanan olaylar da soruldu. Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"PKK, 30-32 yıldır bu tür bir çatışmanın zeminini hazırlamak istiyordu ama buna rağmen böyle bir çatışma ortamı hiç yaşamadık. Son olaylarda maalesef bazı illerde Kürt vatandaşlarımızın iş yerlerin yakılması, yıkılması, talan edilmesi asla ve asla doğru değil. Bütün vatandaşlarıma çağrı yapıyorum; bu ülke hepimizin ülkesidir, hepimize yeter, çatışmadan, kavga etmeden, düşüncelerimizin özgürce dile getirildiği ama varsa kimlikten kaynaklanan sorunlar, o sorunların giderilmesi için de demokratik yollardan en azından düşüncelerimizi aktarabileceğimiz, birlikte konuşabileceğimiz güzel Türkiye'yi kana boğmamalıyız, gözyaşına boğmamalıyız. Bu tür olaylara kesinlikle provokatörler yol gösteriyorlar. Alıyor eline bir bayrak, (şuraya saldıralım...)."

Kemal Kılıçdaroğlu, eline Türk bayrağı alıp, "şurayı yakıp yıkalım" diyen kişinin PKK'nın amacına hizmet ettiğini savunurken, dolduruşa gelinmemesi gerektiğini söyledi.

-CHP'nin seçim vaatleri-

Kılıçdaroğlu, CHP'nin seçim vaatleriyle ilgili sorulara ilişkin, CHP'nin emeklilere dini bayramlarda bir maaş ikramiye verilmesi önerisinin Meclis'in bugün toplanması durumunda oy birliğiyle çıkacağına inandığını belirtti.

Kılıçdaroğlu, "Onlar diyorlar ki 'emekliye vereceğiz ama seçimlerden sonra'. Vereceksen şimdi ver. Bu olay oy verip vermemenin ötesinde bir şey. Emekli gerçekten geçinemiyor. Toplanalım, kanun teklifini biz de vermeyelim. Üç maddelik kanun, emin olun oy birliğiyle çıkar. Bayramda da veririz bir maaş ikramiyesini" dedi.

Kılıçdaroğlu, başka bir soru üzerine seçimde yeni vaatleri olacağının da altını çizdi.

1 Kasım seçimlerinde başarı çıtasının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "şimdiden bir oran vermeyeyim" ifadesini kullandı.

"1 Kasım seçimlerinden sonra tablo 7 Haziran'ın benzeri olursa, siz yine AK Parti ile oturup, 1 aylık, 1,5 aylık böyle görüşme yapacak mısınız?" sorusunu Kılıçdaroğlu, şöyle yanıtladı:

"Emin olun eğer Türkiye bugün içinde bulunduğu sorunlardan çıkmak istiyorsa belli bir zaman dilimi içinde CHP iktidarına bu ülkenin ihtiyacı var. Birbirine iki zıt parti düşünün biri HDP, biri MHP, ikisinin de üzerinde anlaştıkları tek konu var, 'CHP koalisyonda olsun' dediler. En azından güven unsuru olarak toplumun önünde duruyor. Biz yaptığımız bütün görüşmelerde, samimi olarak, neyin nasıl olması gerektiğini anlattık. Hepsi tutanaklarda var. Türkiye'nin CHP iktidarına ihtiyacı var, aslında uygar dünya da bu ihtiyacı hissediyor. Bu ihtiyacı benim hissetmem yetmiyor, sokaktaki vatandaşın da hissetmesi, bilmesi lazım ve bize oy vermesi lazım."

Geçtiğimiz günlerde işadamlarıyla bir araya geldiğini ve onlara "bu seçimlerde bize oy vermek zorundasınız" dediğini aktaran Kılıçdaroğlu, işadamlarının oy vermemesi durumunda ödeyecekleri faturaların çok daha ağır olacağını iddia etti.

Kılıçdaroğlu, önümüzdeki günlerde işsizlikte patlama olacağını savunarak, "Herkesin düşünmesi lazım. 13 yıldır yönetiyorlar, dolar bir gecede çıkmadı. Yabancı sermaye niye terk ediyor? AKP'yi güven unsuru olarak gördüğü için mi? Hayır, güvenemiyor. Bu ülkede hiçbir işadamının can ve mal güvenliği yoktur. 'Hapse atarım sizi ertesi gün. Makul şüpheye dayanarak sizi tutuklayabilirim, mal varlığınıza el koyabilirim...' Mümkün mü? Yasalara göre mümkün. Böyle bir ülkede kim yatırım yapmak ister" diye konuştu.

İstikrarın, tek başına iktidar döneminde bozulduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, dört partili bir seçenekte ilk tercihlerinin yine muhalefet partilerinin bir araya gelmesinden yana olacağını anlattı.

Kılıçdaroğlu, "Ama biz ülkenin hükümetsiz kalmasını istemiyoruz, ülke bu haldeyken siz sonraki seçimi düşünürseniz doğru yapmazsınız" yorumunu yaptı.

Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın koalisyon görüşmelerinden sonuç alınamamasına ilişkin açıklamaları hatırlatılarak, "Buna birisi sebep oldu ama söylemek istemiyorum dedi. Kim o?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Bunu herkes biliyor. Sarayda oturan Beyefendi. Ne dedi Davutoğlu'na, 'Ahmet Bey'in koalisyon kurması intihardır' demişti" yanıtını verdi.

Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine Bülent Arınç'ı Türk siyasetinin özleyeceğini söyledi.

Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Türkiye'de herkesin şunu çok iyi bilmesi lazım; AKP'nin tek başına bu ülkeyi yönetme şansı sıfırdır. Başarı sağlama şansı sıfırdır. Herkesin bunu bilmesi lazım. 280 milletvekili çıkarsa dahi sıfırdır. Yönetme erkini kaybetmiştir. Dünyadan soyutlanan bir iktidar, meşruiyet tartışması olan bir iktidar var. Kendisini yönetemeyen bir parti var, kendisini yönetemeyen bir parti Türkiye'yi nasıl yönetecek? Kendi iradesini kullanamayan bir başbakan ülkeyi nasıl yönetecek. Milletin oyuna saygılıyım ama ben bazı gerçekleri söylemek zorundayım; Türkiye bu koşullarda yönetilemez, Türkiye'nin en ciddi sorunu yönetim boşluğunda. Türkiye kaosun içinde. AKP, ilk iktidar olduğunda batıya da doğuya da çok sıcak mesajlar verdi, dünyadan büyük destek aldı, büyük fonlar, yabancı sermaye geldi. Şimdi şimdi bu süreç tersine döndü, güven yok, itibar yok, yabancı sermaye gelmiyor, işsizlik, dolar aldı başını gidiyor, baskılar var iş dünyası üzerinde. Baktığınız zaman böyle bir iktidar sadece Türkiye'de değil, bütün dünyada kaygıyla izlenen bir hale geldi. Bu kaostan Türkiye'nin çıkması lazım."

Merkez Türkiye Projesi'ni işadamlarına anlatmayı sürdürdüklerini aktaran Kılıçdaroğlu, bu projenin arkasında durmaya devam edeceklerini de kaydetti.

Kılıçdaroğlu, bu seçimlerin Türkiye için çok önemli olduğunu belirterek, "şimdi vatandaşın önünde iki tercih var, üçüncü bir tercih yok. ya baskıdan ya demokrasiden yana oy kullanacak" görüşünü savundu.

Ahmet Davutoğlu'nun 3 aylık seçim hükümeti teklifini kabul etmediklerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, CHP'nin koalisyon şartlarını tekrarladı.

"Aynı tabloda şartlarınızda esneme olur mu?" denmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "Bize gelecek önerilere bağlı, bizim tek hedefimiz var; sorunlarını aşan bir Türkiye. Hiçbir zaman bir sonraki seçimi düşünerek hareket etmedik. Ülkenin acilen güçlü bir hükümete ihtiyacı vardı ama 'hayır' dediler" değerlendirmesini yaptı.

Seçimlerde, "biz niye seçim yapıyoruz?" temasını işleyeceğini aktaran Kılıçdaroğlu, seçmene koalisyon görüşmelerinde CHP'nin takındığı tavrı anlatacaklarını da söyledi.

-"AKP tabanından da iyi bir oy aldığımızı görüyoruz"-

"HDP'ye giden oylar geri dönecek mi?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Son seçimlerde bir miktar bizim tabandan HDP'ye oy kaydığını biliyoruz, ortaya çıkan araştırmalar bunu gösteriyor. AKP tabanından da iyi bir oy aldığımızı görüyoruz. Oy geçişgenliğini, İstanbul, İzmir, Ankara bağlamında onu da görüyoruz. Dolayısıyla vatandaş günlük ekonomik sıkıntıları hissettiği ölçüde tavrını değiştirebiliyor" yanıtını verdi.

Kılıçdaroğlu, "darbe yasalarının HDP barajı aşınca işlemediğini" öne sürerek, "AKP'nin tek başına iktidarı darbe yasalarıdır. Baraj nedeniyle iktidar oluyordu. HDP barajı aşınca darbe yasalarını atmış oluyor. Darbe yasalarının elimine edilmesi açısından bir kazanım görmek lazım. Bize neden oy versinler? Koşullar değişti, biz daha fazla oy istiyoruz. Eğer Türkiye yeniden saygın bir ülke olacaksa, biz yönetime talibiz" açıklamasını yaptı.

-İlgezdi hakkındaki iddialar-

CHP İstanbul Milletvekili Gamze İlgezdi ve Beşiktaş belediyesi hakkındaki iddiaların sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, iddiaları ciddiyetle takip ettiklerini söyledi.

İddialar üzerine Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi'den mal varlıklarının araştırılması için eşiyle mahkemeye başvurmasını istediğini aktaran Kılıçdaroğlu, bunun üzerine İlgezdi'nin "büyük bir zevkle" diyerek, kendisi için suç duyurusunda bulunduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu, "Hiçbir belediye başkanının cesaret edemediği bir şeyi götürdü verdi. Bir şey çıkarsa o da biliyor ne olacağını. Keşke hakkında iddia çıkan bütün belediye başkanları bunu yapsalar" dedi.

Beşiktaş Belediye Başkanı'nın da kendi mal varlığıyla ilgili olarak uluslararası denetim kuruluşuna başvurduğunu bildiren Kılıçdaroğlu, her olayın üzerine büyük bir dikkatle gittiklerini söyledi. Kılıçdaroğlu, Beşiktaş Belediye Başkanı'nın talebi üzerine 3-4 milletvekilini araştırma yapması için ilçe belediyesinde görevlendirdiklerini de bildirdi.

-"Lanet olsun sat..."-

Kızıyla ilgili rezidans iddialarının sorulması üzerine ise Kılıçdaroğlu, kızının İstanbul'da avukatlık yaptığını ve bir yakınlarının yanında kaldığını söyledi.

Kılıçdaroğlu, kızlarına bir ev almak istediklerini dile getirerek, "Bir dairemiz vardı, o daireyi sattık, ev ararken bulunduğu yerde almak istedik aslında. Yukarı Göztepe'de kalıyordu fakat orada daireler çok pahalı, alamadık. Onun da birikimleri vardı, biz de evi sattık. Sonra bir yerden bir daire bulmuşlar küçük bir yer, galiba 73 metrekarelik satın aldılar. Ataşehir Belediyesiyle hiçbir ilgisi yok. Sanki biz milyon dolarlık bir yer almışız. Kızım şunu yapmış... Hatta bir gün kızım 'gazetecileri götür göster, bizim aldığımız yer bu...' Nasıl aldığımız yer, paramız belli. Dairemi mal varlığında beyan etmiştim ve onu internet sitesine koymuştuk. O daireyi sattıktan sonra mal varlığında azalma oluyor, onu da yayımlamıştık... Emin olun o dairenin Ataşehir Belediyesi ile bir ilgisi yok. Varsa da ben bilmiyorum. Parası ödenmiş bir yer. Hatta bakın orayı aldıktan sonra bir süre oturamadı, mobilya almak lazım onun için de para biriktirmek lazım. En sonunda dayanamadım kızıma dedim, 'Allah aşkına şunu sat gitsin lanet olsun, başka yerde git otur...' Sanki böyle çok lüks, görkemli bir yer satın almışız, milyon dolarlar harcamışız, mütevazi bir kızcağızın oturacağı yer. Bilmiyorum satıp satmadığını. 'Lanet olsun sat' dedim. Bu kadar iftira olmaz."

Kılıçdaroğlu, kızının evi, bir kez belediye otobüsü kullanabilmek için oradan tercih ettiğini belirterek, soru üzerine kızının arabası olmadığını söyledi.

Milletvekili seçildiği gün mal varlığını açıkladığını tekrarlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, damadı için de iddialar ortaya atıldığını, ona da dava açmasını söylediğini aktardı.

Damadının kendisine göre varlıklı biri olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "O da gitmiş bir yerden daire almış. 'O da rezidans...' Oradan almamış ki başka yerden almış. Tekzip gönderir yayınlanmaz. En sonunda TBMM'ye bir dilekçe verdim, 'benim, eşimin, çocuklarımın, damadımın, mal varlıklarını araştırın' diye önerge verdim. Kul hakkı yemenin ne demek olduğunu gayet iyi bilirim, Allah göstermesin" diye konuştu.

(Bitti)

Kaynak: AA

Son Dakika Politika CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: (3) - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement