CHP Myk Toplantısı - Son Dakika
Politika

CHP Myk Toplantısı

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, "G20 Zirvesi, Türkiye'nin uluslararası platformlarda, bilhassa Suriye bağlamındaki şimdiye kadar olan tutumunun kendisine getirdiği yalnızlığın, teyit edildiği bir toplantı olmuştur" dedi.

17.11.2015 15:11
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, "G20 Zirvesi, Türkiye'nin uluslararası platformlarda, bilhassa Suriye bağlamındaki şimdiye kadar olan tutumunun kendisine getirdiği yalnızlığın, teyit edildiği bir toplantı olmuştur" dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında, parti genel merkezinde toplandı.

Haluk Koç, toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulunarak, sorularını yanıtladı.

26. Dönem milletvekili yemin töreninin bugün yapılacağını hatırlatan Koç, "Umarım yeni yasama dönemi, iktidar partisinin elde ettiği seçimdeki oy oranının, daha önce yaşandığı gibi bir güç zehirlenmesine zemin teşkil etmeden, daha uyumlu, verimli bir parlamento dönemi olur" diye konuştu.

Paris'teki terör saldırılarını hatırlatan Koç, CHP olarak bir kere daha Fransız halkına başsağlığı dileklerini ilettiklerini söyledi.

Devlet yetkililerinin sonrasında, adres saptırarak saldırıyı "bir kokteyl terörü" olarak tarif etmediklerini savunan Koç, "Olayın, A'sı, B'si, C'si basına yayın yasağı getirilmeden, sosyal medya yavaşlatılmadan, tüm ayrıntılarıyla halkla paylaşıldı ve Fransa bundan sonrası için yol haritasını kendisi çizdi. Biz de daha önce kurulan siyasi şemsiyelerin herhalde etkisiyle, terörü yapan adresler belli olmasına rağmen, o adres dahi Ankara katliamından sonra net söylenememişti" değerlendirmesinde bulundu.

G20 Zirvesi

Antalya'da gerçekleştirilen G20 Liderler Zirvesi'ne vurgu yapan Haluk Koç, Fransa'daki saldırılar nedeniyle uluslararası kanalların zirveye fazla yer ayıramadıklarını öne sürdü.

CNN'in bile sadece Obama'nın konuşmasını canlı verdiğini ileri süren Koç, ABD ve Rusya'nın zirve öncesi Viyana'da Türkiye'nin de katıldığı bir konferans düzenlediğini hatırlattı.

Bu konferansı Suriye'de ilk olayların çıktığında CHP'nin önerdiğini savunan Koç, şöyle devam etti:

"Ama o günkü şartlar içerisinde bir takım hülyalarla, geçmişe dönük rüyalarla, mezhep eksenli politika tercihleriyle Türkiye, Suriye batağında ne yazık ki bölgedeki ağırlığıyla orantılı bir duruş sergileyemedi. Bugün ABD ve Rusya Dışişleri bakanlarının vardıkları kararda, Türkiye sadece o toplantıda dinleyici olmaktan öteye gidemedi. Şimdi G20 zirvesiyle birleştirdiğimizde Viyana'daki toplantıyı, baktığınızda önemli ana aktörlerin tutumlarını gözününe aldığımızda, Türkiye'nin ısrarla dile getirdiği güvenli bölge, terörden arındırılmış bölge veya uçuşa yasaklı bölge gibi seçeneklerin tamamen devre dışı kaldığını görüyoruz. Bu Türkiye'nin tezleri bakımından açık bir yenilgidir. Yine anlaşılmıştır ki anti IŞİD koalisyonunun başını çeken ülkeler, Suriye topraklarına yabancı asker girmemesi konusunda dikkatli tutumlarını sürdürmekteler. Yine bölgede PKK'nın uzantısı olan PYD'nin ABD ile olan ilişkisi de açık bir şekilde devam ettiği, açıklamalardan ve yorumlardan anlaşılıyor."

Koç, ABD'nin Suriye'de "Beşar Esad'ın geleceğinin olmadığına inanıyoruz" derken, Türkiye'nin ise "Esad'ın gelecek seçimlerde aday olamayacağını" söylediğini aktardı. Koç, "Ancak, Türkiye'nin şunu çok iyi görmesi gerekir; Esad'ın geleceğine Türkiye değil, Suriye halkı karar verecektir" dedi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve ABD Başkanı Barack Obama'nın düzenledikleri basın toplantılarında söyledikleri sözlerin son derece anlamlı olduğunu kaydeden Haluk Koç, şunları söyledi:

"Ev sahipliğinin verdiği coşkuyla bunları satır aralarında kaçırıyor olabiliriz ama Obama'nın basın toplantısında, bilhassa G20'deki Müslüman ülke liderlerine dönük ifade ettiği, 'radikal terör örgütlerine gençlerin yönelmesi konusunda kendilerine düşen sorumluluğu yerine getirip getirmediklerini' sorması çok önemli. Herhalde G20 içinde Türkiye ve Suudi Arabistan dışında Müslüman ülke yok. Müslüman ülke liderlerinin Obama'nın bu sözünün üzerinde özenle durmaları gerekiyor. Omuza el atmakla, koldan çekiştirmekle bu samimiyetler kurulamıyor. Diplomatik tavırlar bir cümleyle de olsa muhatabını bulunduğu yere çivileyebiliyor. Yine bir diğeri Putin'in yaptığı toplantıda ifade ettiği açıklamalar. Bu daha da önemlidir, şunu söylüyor; 'G20 ülkeleri içerisinde radikal teröre destek veren ülkeler var' diyor. Bunu Türkiye ne kadar aldı bilmiyorum..."

Putin'in sözlerinin açık bir suçlama olduğunu öne süren Koç, Putin'in uzun konvoylara ulaşan DAEŞ'in petrol ticaretine ait görüntüleri liderlerle paylaştığını aktardı.

Koç, "Ekran önünde samimi pozlar vermek ayrı fakat politik gerçeklik içerisinde orada bu iki liderin Türkiye'yi de hedef alan sözlerinin iyi okunması, değerlendirilmesi gereğini düşünüyoruz" ifadesini kullandı.

Zirvede, mülteciler konusunda Türkiye'nin takdir edilmesine karşın elini rahatlatacak bir karar çıkmadığını da vurgulayan Koç, şunları kaydetti:

"G20 Zirvesi, Türkiye'nin uluslararası platformlarda, bilhassa Suriye bağlamındaki şimdiye kadar olan tutumunun kendisine getirdiği yalnızlığın, teyit edildiği bir toplantı olmuştur. IŞİD'le mücadele konusunda gittikçe artan beklentiler, Türkiye'nin Suriye'ye dönük şu ana kadar yürüttüğü planların gerçekleşmesinin de imkansız olduğunu ortaya koymuş görünüyor. Ev sahibi ülke olmanın getirdiği avantajla, sahnede gösterilmeye çalışılan ağırlığın, toplantı içeriğine yansımadığı acı bir gerçektir. Bunu belki mizahi bir değerlendirme olacak ama TRT Çocuk kanalının G20 toplantısına verdiği önem kadar, uluslararası önemli yayın kuruluşlarının G20'den bi haber gibi davrandıklarından çıkarabiliyoruz. Sayın Başbakan üzülerek söylüyoruz, geleneksel olarak temsil edilmesi gereken bir toplantıda, gereken platformlarda Cumhurbaşkanının gölgesinin altında bırakıldığı da açık bir gelişmedir. Bu acı bir gerçektir, G20 toplantılarında Türkiye'nin idari sistemi bakımından temsil etmesi gereken makam Başbakanlık makamıdır."

CHP'deki kurultay süreci

CHP'nin olağan kurultay sürecinin devam ettiğini anımsatan Koç, şu ana kadar 12 ilde ve birçok ilçede kongrelerin yapıldığını, birkaç itiraz dışında ise mahalle temsilciliği seçimlerinin de tamamlandığını belirtti.

Kongre takvimin belirlendiğini aktaran Koç, "CHP, aralık ayının sonuna kadar bütün illerde kongreler tamamlanmış olacak ve ocak ayının ilk 15 günü içinde de olağan kurultayını gerçekleştirerek yeni bir kadroyla, yeni bir yönetim anlayışıyla, yeni bir iş bölümü ile yoluna devam edecek" diye konuştu.

CHP'nin toplumsal muhalefeti kucaklamayı, Türkiye'de birliğin temel savunucusu olma görevini sürdüreceğini vurgulayan Koç, başta asgari ücret, emekliler, taşeron sistemi olmak üzere temel ekonomik vaatlerin hayata geçmesi için "iktidardaymış gibi" çalışacaklarını söyledi.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Koç, "parti içi muhalefetin olağanüstü kurultay için 400'e yakın imza topladığı yönündeki" iddiaların anımsatılması üzerine, "İmza toplandı, toplanmadı onları bilemem ama CHP olağan takvimini işletiyor. Genel Başkanın olağanüstü kurultay toplama yetkisi vardır ama böyle bir yetkiyi niye kullansın Sayın Genel Başkan? Olağan kurultayımız olacak, çok açık. Burada kişisel beklentiler değil, kişisel mevcut pozisyondan yarar umanlar değil, CHP'nin doğru işler yapması ve doğru bir takvim içerisinde yoluna devam etmesi önemlidir" değerlendirmesini yaptı.

CHP'nin kapalı grup toplantısının da 19 Kasım Perşembe günü yapılacağını anımsatan Koç, bu toplantıyla grup organlarının seçileceğini bildirdi.

Haluk Koç, "CHP'nin grup organları da kimsenin talimatı olmadan, kapalı oylamayla, demokratik şekilde milletvekilleri tarafından seçilecek. Dillerinden demokrasiyi düşürmeyen iktidar partisi dahil diğer siyasi partilere de umarım CHP'deki bu parti içi demokrasi uygulamaları örnek olur" diye konuştu.

Kaynak: AA

Son Dakika Politika CHP Myk Toplantısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement