Çiçek: "Bu Kurum Bir İtibar Kurumudur"

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ- TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in konuşması- Açılış yapılması TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Kamu Denetçiliği Kurumu'yla, vatandaş ve devlet arasında sağlıklı işleyen yeni bir mekanizma, köprü kurduklarını belirterek, "Buna da ihtiyaç var. Geriye dönüp ayaklanmaların, çatışmaların, kanlı olayların yaşandığı ülkelere baktığımızda sıkıntının bu noktada olduğunu görüyoruz" dedi. Maslak Kasırları'nda düzenlenen Kamu Denetçiliği Kurumu İstanbul irtibat bürosunun resmi açılış resepsiyonunda konuşan Çiçek, Kamu Denetçiliği Kurumu'nun Türk tarihinde ve kültüründe önemli bir yeri olduğunu, bu nedenle de tarihi bir mekanda hizmet vermesinin anlamlı olduğunu söyledi. Çiçek, kurumun devlet hayatına 2010'da yapılan anayasa değişikliğiyle modern şekilde döndüğünü anlatarak, kurumları ve kuralları ortaya çıkaranın ihtiyaçlar olduğunu kaydetti. Bu düşünceden hareketle 2002'den sonra kamu denetçiliği yasasını çıkardıklarını dile getiren Çiçek, "O zamanki cumhurbaşkanımız, yasayı geri gönderdi 'anayasal dayanağı yoktur' diye. Meclis ısrar etti, tekrar çıkardı. Bu defa da Anayasa Mahkemesi'ne konu götürüldü. Anayasa Mahkemesi de o istikamette karar verince 2010'daki değişiklikle artık bir anayasal kurum haline gelmiş oldu. Ancak tabi bu arada 10 seneden de fazla bir zamanı kaybetmiş olduk" diye konuştu. Çiçek, toplumun böyle bir kuruluşa ihtiyacı olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Bütün siyasi partilerimiz, seçim beyannamelerini açıklıyorlar. Hepsi vatandaş memnuniyetini hesaba katarak açıklamalarını yapıyor. Demek ki bizim toplumumuzda da bir vatandaş memnuniyeti problemi var. Kimden var? Devletten ve uygulamalarından var. Benim 30 küsur yıllık siyasi hayatımda en çok karşılaştığım konu, vatandaşın memurdan şikayetidir. Onun adı ne? 'Git bildiğin yere şikayet et.' Bunu duymayan Türk vatandaşı yoktur. Nereye şikayet edecek? Sakalı, bıyığa şikayet etmek. Demek ki biz devlet uygulamalarında zaman zaman yetki kullananlar, haksızlık yapabiliyoruz, keyfi davranabiliyoruz veya kanunları yanlış uygulayabiliyoruz. Böyle olunca da hem vatandaş memnun olmuyor hem hak kayıpları oluyor, mağduriyetler oluyor."- "Vatandaş şikayet için Meclis'e geliyor" Çiçek, demokratik bir toplumda "git bildiğin yere şikayet et" denildiğinde klasik mekanizmaların işleyeceğini, bunlardan birinin yargı mecraları olduğunu aktararak ancak memuru yargıya götürmenin kolay olmadığını, yargı kanallarından önce başka kademeler bulunduğunu ifade etti. Türkiye'de dava süreçlerinin uzunluğuna işaret eden Çiçek, "Dolayısıyla yargı yoluna giderek hak elde etmenin de çok uzun, zahmetli ve istenilen zamanda da çözüm bulunamadığı için o mekanizma tek taraflı bir yöntemle bu memnuniyetsizliği giderme imkanı yok" değerlendirmesinde bulundu. Çiçek, vatandaşın kestirme yol bulduğunu ve şikayet etmek için Meclis'e geldiğini ifade ederek, şöyle devam etti: "Onun içindir ki dünyada en çok ziyaretçi gelen meclis, Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Geçen sene 540 binin üzerinde ziyaretçi var. Bu ziyaretçilerin önemli bir kısmı, kanunda sıkıntılı konulardır onu kabul ediyorum ama önemli bir kısmı da 'git bildiğin yere şikayet et'in karşılığı olarak, 'benim de şikayet edeceğim yer, oy verdim, beni temsil eden milletvekilim var' diyor, oraya geliyor. O da bir başka denetim yoludur. Çok sağlıklı bir yol olduğunu söyleyemem bunun ama vatandaş buraya geliyor. Ancak kurumsal olarak Meclis'in de hak mahrumiyetleri söz konusu olduğunda, kendi iç mekanizmaları var. Buna da Meclis içi denetim yolları diyoruz. Bu da demokratik ülkelerde yeteri kadar karşılık bulmadı. İlave bir müesseseye ihtiyaç olduğunda kimi yerde kamu hakemi, kimi yerde halkın avukatı gibi değişik adlar altında ama 140'a yakın ülkede görev yapan Kamu Denetçiliği Kurumu çıktı. Bu önemli bir kurum, önemli bir ihtiyacı karşılayacağını da düşünüyorum." - "Şikayetlerin yüzde 17'si İstanbul'dan"TBMM Başkanı Çiçek, yargının ağır işleyişinden veya masraflı oluşundan, parlamentonun daha çok genel konular üzerinde durup bireysel müdahalelerde bulunamayacağı düşüncesiyle kurumun önemli bir boşluğu dolduracağını, devletle vatandaş arasındaki itilafı, hakkaniyete uygun çözme noktasında önemli bir görev yapacağını kaydetti. Toplumun öncelikle kurumun varlığından haberdar olması gerektiğine dikkati çeken Çiçek, "Maalesef yeteri kadar vatandaşlarımız böyle bir kurumun varlığından ve neler yapabileceğinden haberdar değil. Onun için İstanbul önemli bir merkez. Gelen şikayetlerin eğer doğruysa yüzde 17'den fazlası İstanbul'dan geliyor. İlk büronun burada açılması bu nedenle önemli" dedi. Çiçek, kurumun tanıtımında medyanın da önemli bir rol oynayacağına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu yol ve yöntemlerle inanıyoruz ki vatandaş ve devlet arasında sağlıklı işleyen yeni bir mekanizma, köprü kurmuş oluruz. Buna da ihtiyaç var. Geriye dönüp ayaklanmaların, çatışmaların, kanlı olayların yaşandığı ülkelere baktığımızda sıkıntının bu noktada olduğunu görüyoruz. Yani vatandaş devletine ulaşamıyor, devletinden hakkını alamıyor ya da devletinden kendi hak ve özgürlerini koruma noktasında gerekli ilgiyi göremiyor. Tam tersi zaman zaman devlet eliyle mağduriyetin getirdiği ulusal birikim bir süre sonra, başka sebepler de devreye girince iç çatışmalara, savaşlara dönüşüyor. Onun için Türkiye çok doğru bir tercihle cumhuriyeti ve demokrasiyi seçmiştir. Şimdi bize düşen cumhuriyetimizi daha köklü ve kurumsal, demokrasimizi de daha kaliteli hale getirmektir. Kamu Denetçiliği Kurumu hakka ve hakkaniyete göre karar vereceğine göre bu kavramın arkasına çok düzgün, doğru, mukayeseli hukukta ve uygulamalarda, ayağı yere basan örneklerle uygun kararları verirlerse inanıyorum ki bu söylediğimiz sıkıntıların hiç olmazsa bir bölümünün çözümüne katkı sağlamış olacak."- "Bu kurum bir itibar kurumudur"Çiçek, yargıdaki davaların uzun sürmesinin sadece Türkiye'nin sorunu olmadığını, Avrupa Konseyi'nin de en önemli gündem maddeleri arasında yer aldığını dile getirerek, Kamu Denetçiliği Kurumu'nun vatandaşın devletle ilgili sorunlarında alternatif bir çözüm aracı olarak göründüğünü söyledi. Bu kurumda görev yapanların da ciddi sorumlulukları bulunduğunu aktaran Çiçek, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu kurum bir itibar kurumudur. Buradaki insanların itibarına, saygınlığına paraleldir, bu kurumun itibarı, saygınlığı. Onun için bence örnek insanlar ve kurum davranışını ortaya koyabilirlerse, basın da bu davranışları kamuoyuna yansıtabilirse çektiğimiz bu zahmet boşuna gitmez. Kurduğumuz kurum maksadına ulaşır. Bu kurumun önemine ben şahsen inanıyorum. Temennimiz o ki bu kurum şikayetler az gelsin. Kamu görevlileri de ciddi bir sorumluluk duygusu içerisinde, 'git bildiğin yere şikayet et' dediği kişinin maaşını veren kişi olduğunun idraki içerisinde buraya da fazla iş çıkarmasın. Ancak ihtiyaç olunca da hak ve hukuk burada da devreye girsin."