Cuma İçten: 'Öcalan Çözüm Sürecine BDP'den Daha Çok Destek Veriyor'

Bir spor salonunda düzenlenen eşofman dağıtım törenine katılan İçten, burada İHA muhabirine açıklamalarda bulundu. Twitter'ın kapatılması ile ilgili değerlendirmelerde bulunan İçten, haklı gerekçelerinin olduğunu söyledi. Cumhuriyet savcılığının Twitter'ın kullanılmasının engellenmesi ile ilgili aldığı bir kararın bulunduğunu kaydeden İçten, bunun sebebinin, kişisel haklara saldırıda bulunulması olduğunu dile getirdi. Konu ile ilgili çıkarılan internet yasasının bulunduğunu hatırlatan İçten,

“Bu internet yasasında da adalete başvuruyorsunuz, 3 gün içerisinde hakim kararını veriyor. Ve suç teşkil eden çelişkili olan sayfalar sadece o sayfanın kaldırılması gerekiyor. Twitter Türkiye cumhuriyetinin mahkemelerinin vermiş olduğu bu tür kararlara uygulamadı. Oysa aynı Twitter Almanya, İngiltere hatta Amerika’nın bütün mahkemelerinin vermiş olduğu kararlara uyuyor. Türkiye itiraz olarak en az müracaat eden ülke olmasına rağmen Türkiye cumhuriyetinin kararlarına uymamış oldu. Bunu bir vatandaş, bir milletvekili olarak kabul etmemiz mümkün değil. Mahkeme kararı uyulması gereken bir karardır Twitter'ın da buna uyması gerekiyor.

Nitekim Twitter bu noktada geri adımını attı ve hemen avukatlarını yolladı. Şu an TİB ile görüşmeler devam ediyor. Eğer bizim müracaat ettiğimiz ve kaldırılmasını istediğimiz sayfalar Twitter tarafından kaldırılırsa elbette ki Twitter bir şekilde faaliyetine devam edecek. Bende Twitter'ı Facebook'u sosyal medyayı aktif kullanan milletvekillerinden biriyim. Hiç kimse sosyal medyayı kullanarak insanların kişisel haklarına ve dünyalarına bana göre tecavüz etmemeli ve mahkeme kararlarına da bu noktada uyulması gerekiyor” dedi.

“BDP’NİN İÇERİSİNDE ÇÖZÜM SÜRECİNE DİRENÇ GÖSTEREN GRUPLAR VAR”

Diyarbakır’da 21 Mart’ta kutlanan Nevruz Bayramı’na da değinen İçten, bu yıl da Öcalan’ın mektubunun okunduğunu vurguladı. İçten, şöyle devam etti:

“Diyarbakır’da yine bir Nevruz kutlaması geçirdik. Geçen yıl Öcalan’ın mektubu okunmuştu, bu yılda Öcalan’ın mektubu okundu. Orada aslında ben şunu tespit etmiş oldum. Öcalan hem BDP’nin hem MHP’nin hem CHP’nin çok daha önünde ve çözüm sürecine bu anlamda çok daha sahip çıkan bir rolde oluyor. Oysa BDP’nin de içerisinde çözüm sürecine direnç gösteren bazı gruplar var maalesef. İlk defa hem ülkenin doğusu hem ülkenin batısı bu çözüm sürecini, barışı ve kardeşliği istediği için milletimizin dediği olacak. Öcalan’ın da mektubunda vurgu yaptığı önemli bir nokta vardı. Çözüm sürecinde kendi üzerlerine düşeni yaptıklarını bu noktada da devletin üzerine düşeni yaptıklarını söylemişti.

Evet, doğru, çözüm süreci taraflar üzerine düşeni yapmakta ve fedakarlıklar yapmakta. Ben her zaman söylüyorum, silahlar bu coğrafyada bırakılmadığı sürece bu coğrafyaya barışın, sevginin ve kardeşliğin gelmesi mümkün değil. Dolayısıyla silahların bırakılmasına yönelik attığımız bir çözüm süreci var. Ve bir yıldır hiçbir çocuğumuzun cenazesi ülke topraklarına gelmiyor. Bunun bu şekilde ele alınması ve kayda alınması gerekiyor. Nitekim 17 Aralık millet iradesine yapılan bu darbe girişimi de bana göre çözüm sürecine yönelik bir darbe girişimidir.”İçten, konuşmasının ardından bir iş adamı tarafından alınan 200 adet spor malzemesini öğrencilere dağıttı.

AYDIN YORAT