Cumhurbaşkanı Erdoğan: Suriye'de At İzi İt İzine Karıştı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'daki Şeb-i Arus kutlamalarına katıldı. Erdoğan burada yaptığı konuşmada isim vermeden Rusya'nın Suriye'deki operasyonlarına sert çıktı: "Lütfen artık kimse kimseyi kandırmasın. Suriye'de DAİŞ bahanesiyle yürütülen güç mücadelesi, at izinin it izine karıştığı trajik bir oyuna, bir tiyatroya dönüştü." dedi.

"BOMBALAR BAŞKA HESAPLAR İÇİN ATILIYOR"

"Hemen yanı başımızda Suriye'yi bombalayan bir ülkenin operasyonlarına bakıyoruz. Yüzde 10 oranında DAİŞ'i, yüzde 90 oranında içinde Türkmen kardeşlerimizin de olduğu ülkedeki rejimin muhalifi diğer grupları, yani Müslümanları hedef aldığını görüyoruz. Lütfen artık kimse kimseyi kandırmasın. Suriye'de DAİŞ bahanesiyle yürütülen güç mücadelesi, at izinin it izine karıştığı trajik bir oyuna, bir tiyatroya dönüştü. Herkes rol yapıyor. Herkes rol çalmanın peşinde koşuyor. Ama ölen insanlar gerçek. Ölen bebekler, çocuklar, ölen kadınlar, ölen ak sakallı ihtiyarlar gerçek. Yıkılan evler, okullar, ibadethaneler, tarihi eserler gerçek. Bombalar bambaşka hesaplar için atılıyor. Ama bunların patladığı yerde dökülen kanlar, kararan hayatlar var."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, IŞİD ile mücadele, Rusya'nın Suriye'deki operasyonları ve PKK'ya karşı Güneydoğu'da yürütülen operasyonlarla ilgili değerlendirmeler yaptı. Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Asırlık sorunlar Müslümanlar aleyhine büyüyor. İslâm dünyası bir büyük imtihanlar silsilesiyle daha karşı karşıya. Bir yandan mezhepçilik fitnesinin güçlendiğine diğer yandan küçük çıkarlarından vazgeçemeyenlere, bunu tarihi sorumluluklarının önüne geçirenlere üzüntüyle şahit oluyoruz. Bu gelişmeler içinden geçtiğimiz imtihanın başarılı şekilde ilerlemediğini gösteriyor. Maalesef hem ülkemizde hem de tüm İslâm dünyasında kendi inancına, medeniyetine, varlığına düşmanlık edenlere gönüllü hizmet edenlerin olduğunu üzüntü içinde görüyoruz. İslâm'a ait söylemlerle, sembollerle Müslümanlara karşı tarihin en büyük savaşlarından birini yürüten DAİŞ gibi örgütler bahane edilerek Müslümanlara zulmediliyor."

"MÜSLÜMANLARA DARBE ÜSTÜNE DARBE VURULUYOR"

"Suriye'de 400 bin masum insan katlediliyor. 12 milyon masum insan evinden, yurdundan ediliyor. 'Müslümanım' diyen birileri hâlâ zalimin yanında yer almayı, zulmü teşvik etmeyi sürdürüyor. İslâm'a ait söylem, sembollerle, Müslümanlara karşı tarihin en büyük savaşlarından birini yürüten DAİŞ gibi örgütler bahane edilerek, Müslümanlara darbe üstüne darbe vuruluyor."

"DAİŞ, PKK, PYD... HEPSİ AYNI"

"Güneydoğu'da Fatihpaşa Camii ateşe veriliyor, Kurşunlu Camii kurşunlanıyor. Okullar yakılıyor, ibadethaneler aynı şekilde. Öğretmenler terk-i diyar ediyor. Acaba teröristler bunu kim adına, hangi gayeyle yapıyor? Yeri gelince bunlar, 'Devlet yukarıdan helikopterle bombaladı' diyor. Bu nasıl iş ki, yukarıdan bombalayacaksın, minare yıkılmayacak, alttan kapılar, duvarlar alev alacak. Kimi aldatıyorsunuz ya? Artık uyanma zamanı. Nasıl DAİŞ en büyük zulmü Müslümanlara uyguluyorsa, PKK, PYD… Bunların hepsi birbiriyle aynıdır."

"DAİŞ VE PKK'YI ORTADAN KALDIRMAK MECBURİYETİNDEYİZ"

"Ülkemizde PKK, güneyimizde PYD ve YPG, bütün bunlar birbiriyle aynıdır, birbirinden farkları yoktur. Terörün dini, milleti, ırkı, vatanı yoktur. Terör terördür, hepsi kötüdür ve ne acıdır ki şu anda bölgedeki bu terör örgütleri örtülü veya açık olarak aynı yerlerden, aynı kaynaklardan besleniyor. Bölgemizde güya terörle mücadele için yığılan silahlar, terör örgütlerinin elinde birer ölüm makinesine dönüşmüş durumda. Bu mesele Türkiye'nin, bizimle birlikte tüm bölge halklarının, kardeşlerimizin bekası meselesi haline dönüşmüştür. Irak'ta, Suriye'de ve diğer ülkelerde DAİŞ denilen istismar aracını süratle ortadan kaldırmak mecburiyetindeyiz. Aynı şekilde ülkemizin içinde de benim Kürt kardeşlerime en büyük eziyeti yapan, ülkemizin istikrarını tehdit eden bölücü terör örgütünü, en küçük bir müsamahaya izin vermeden devreden çıkarmak zorundayız. Bunu devreden çıkarıncaya kadar Silahlı Kuvvetlerimiz, emniyet güçlerimiz, gönüllü köy korucularımız, hep birlikte bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Bu ülke huzur, refah ülkesidir. 78 milyonun huzuruna, refahına kastedenlere bu ülkede yer olmayacaktır. İşte o zaman yaşanan kötü gidişi tersine çevirme imkânına kavuşacağız bunu bölgedeki mezhep fitnecilerine, ülkemizdeki terörist sevicilerine rağmen yapacağız."

"İSLAM ALEMİ TÜRKİYE'YE BAKIYOR"

"Dünyayı dolaşan bir elçiniz olarak, bir kardeşiniz olarak, şunu bilin: İslâm alemi Türkiye'ye bakıyor. Türkiye'yi takip ediyor. Bu bakımdan sorumluluğumuz çok büyük. Millet olarak hem kendimiz hem kardeşlerimiz hem tüm insanlık için süratle hedeflerimize ulaşmak, dostumuza güven, hasmımıza korku veren bir konuma gelmek mecburiyetindeyiz. Allah yar ve yardımcımız olsun."

Kaynak: El Cezire.