Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı ve Sözcüsü İbrahim Kalın, "FETÖ'nün güvenlik güçlerimize, polis teşkilatımıza, silahlı kuvvetlerimize sızdırılmış olan elemanlarının temizlenmesinden sonra terörle mücadele konusunda, Türkiye çok daha etkin ve kararlı bir noktada bulunmaktadır." dedi.
Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Terörle mücadelede şehit olan güvenlik güçlerine Allah'tan rahmet, Pakistan'da uçak kazasında ve Endonezya'da depremde hayatını kaybedenlere taziyelerini bildiren Kalın, eski TBMM Başkanı İsmet Sezgin'in vefatı dolayısıyla ailesi ve siyaset camiasına başsağlığı diledi. Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da Sezgin'in vefatı nedeniyle ailesini telefonla arayarak taziyelerini ilettiğini anımsattı.
Terörle mücadelede Türkiye'nin bütün güvenlik birimleriyle çalışmalarını kararlı bir şekilde sürdürdüğüne dikkati çeken Kalın, "Türkiye NATO üyesi bir ülke olarak, üç terör örgütüyle PKK, DEAŞ ve FETÖ başta olmak üzere etkin bir mücadele vermektedir. Bu şekilde aynı anda içeriden dışarıdan saldırıya geçmiş üç terör örgütüyle mücadele eden bir başka NATO üyesi ülke söz konusu değildir." diye konuştu.
Kalın, Fetullahçı Terör Örgütü'nün 15 Temmuz darbe girişiminden sonra özellikle devletin farklı birimlerine yuvalanmış olan hücrelerinin temizlenmesi konusundaki mücadelenin kararlı bir şekilde sürdürüldüğünü bildirdi.
Kalın, "OHAL'de bu çerçevede alınmış bir karardı. Özellikle FETÖ'nün güvenlik güçlerimize, polis teşkilatımıza, silahlı kuvvetlerimize sızdırılmış olan elemanlarının temizlenmesinden sonra terörle mücadele konusunda, Türkiye çok daha etkin ve kararlı bir noktada bulunmaktadır. Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türkiye'nin güvenlik ve terörle mücadele konusunda bir zafiyet içerisine düşeceğini bekleyenler, umanlar, aslında nasıl büyük bir yanılgı içinde olduklarını da bugün itibariyle görmüş bulunmaktadırlar." ifadesini kullandı.
Fırat Kalkanı Harekatı
15 Temmuz menfur darbe girişiminden 5 hafta sonra Türkiye'nin milli imkan ve kabiliyetleriyle başlatılan Fırat Kalkanı Harekatı'nın bugün 107. gününe geldiğini anımsatan Kalın, şöyle devam etti:
"Planlandığı şekilde ve kararlı biçimde devam etmektedir. Özellikle El-Bab civarındaki hareketlilik hepimizin malumudur, özellikle El-Bab içerisinde DEAŞ terör örgütünün yaptığı büyük yığınaktan dolayı da burada çok dikkatli hareket edilmesi büyük önem arz ediyor. Şuan itibariyle takriben bin 800 kilometre karelik bir bölge, Cerablus'tan Azez'e, Azez'in güneyine El-Bab bölgesine kadar terörden tamamen temizlenmiş durumdadır. Bu, hem bizim ulusal güvenliğimiz hem de o bölgede yaşayan Suriye halkı açısından büyük önem arz etmektedir. Bu konudaki çalışmalarımız da aynen planlandığı, kararlaştırıldığı gibi devam edecektir."
Bölücü terör örgütü PKK ile mücadele konusunda da Kalın, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Burada yine bütün güvenlik birimlerimiz, askeriyle polisiyle korucusuyla sivil idarecisiyle topyekun bir mücadele vermektedir. Özellikle 15 Temmuz sonrası devlet-millet yakınlaşmasının daha da güçlendiği, kuvvetlendiği bir dönemde teröre, onun hem örgütsel uzantılarına, hem siyasal hem medyatik unsurlarına ve uzantılarına çok ciddi bir darbe vurmuştur. Bu mücadele de kararlı bir şekilde sürdürülecektir. Terörle mücadelede özgürlük-güvenlik dengesinin gözetilmesi de büyük hassasiyet ve önem arz etmektedir. Bu konuda bütün devlet kurumlarımız, başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere bu hassasiyeti her vesileyle dile getirmekte ve kararlar buna göre alınmaktadır. Bu çerçevede terörle mücadelede eşit vatandaşlık ve temel hak ve hürriyetlerin korunması noktasında bütün vatandaşlarımızın can, mal güvenliğinin sağlanması ve özgürlük haklarının korunması noktasında terörle mücadele hassasiyetle ve büyük bir özenle sürdürülmeye devam edecektir."
"Türkiye'yi zaaf içerisine düşürmeye çalışıyorlar"
İbrahim Kalın, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Türkiye'ye yönelik saldırıların ekonomik boyutunun da bir süredir gündemlerinde olduğunu vurguladı. Kalın, askeri yöntemlerle algı operasyonlarıyla hedeflerine ulaşamayanların, bu sefer de farklı enstrümanları devreye sokarak Türkiye'yi zaaf içerisine düşürmeye çalıştıklarına işaret etti. Kalın, bunun bilenen bir gerçek olduğunu bildirdi. Kalın, "Buna karşı da devletimizin, hükümetimizin aldığı tedbirler hamdolsun bu planları da boşa çıkartmış bulunmaktadır." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Türk lirasına sahip çıkın" çağrısının neticelerinin bugün itibariyle görülmeye başlandığına dikkati çeken Kalın, bu çağrıya sahip çıkan işadamları ve vatandaşlara teşekkür etti.
Bu konudaki duruşlarının kararlı bir şekilde devam edeceğini vurgulayan Kalın, "Türkiye ekonomisi, bünyesi sağlam bir ekonomidir. Yatırımlarıyla dış ticaretiyle sanayisiyle yabancı sermayesiyle uluslararası sermayesiyle her alanda güçlü bir şekilde etkinliğini sürdürmektedir." ifadesini kullandı.
Başbakan Binali Yıldırım'ın bugün açıklayacağı Ekonomi Koordinasyon Kurulunun kararlarıyla bu çalışmaların kapsamı ve sürekliliğinin sağlanacağını belirten Kalın, bu kararlar çerçevesinde hem ekonominin hem de milli paranın korunacağını söyledi.
"Tarihi bir dönemden geçiyoruz"
Kalın, son dönemde iç siyaset gündemini oluşturan konulardan bir tanesinin de Cumhurbaşkanlığı sistemi olduğunu bildirdi.
Kalın, şunları kaydetti:
"Bu konuda AK Parti ile Milliyetçi Hareket Partisi arasında yürüyen bir müzakere süreci var. Şuana kadarki görüşmelerin gayet olumlu geçtiğini biliyoruz. Temel konularda mutabık kalındığını fakat hala müzakerelerin devam ettiğini ifade etmek isterim. Burada hem Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı sayın Devlet Bahçeli hem de Milliyetçi Hareket Partisi bir bütün olarak hakikaten Türkiye'nin önünü açacak çok önemli bir adıma öncülük yaptılar. Türkiye'de daha etkin bir yönetim modeline geçmek, kuvvetler ayrılığının daha net bir şekilde ortaya konduğu bir yönetim şeklini hayata geçirmek için tarihi bir dönemden geçiyoruz. Önümüzdeki günlerde neticelendirilecek olan bu müzakereler sonucunda da bu tasarı, anayasa değişikliği bir paket halinde Meclise gelecek. Gerekli desteği alması halinde de yani 330 sayısına ulaşması halinde de bildiğiniz gibi önümüzdeki aylarda da bir referandum süreci yaşayacağız. Biz de cumhurbaşkanlığı olarak bu süreci yakından takip etmeye devam ediyoruz. Şuanda tabi ki iktidar partisiyle Milliyetçi Hareket Partisi arasında yürüyen, Meclis çatısı altında sürdürülen bir süreç var. Referandum ve diğer aşamaları söz konusu olduğunda da milletimizin de bu sürece desteğinin tam olacağından biz eminiz."
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın: (1) - Son Dakika
Sizin düşünceleriniz neler ?