Davutoğlu: Sever'in Kitabını Ciddiye Almayacağım

Başbakan Ahmet Davutoğlu, cumhurbaşkanlığı döneminde Abdullah Gül'ün danışmanlığını yapan Ahmet Sever'in "Abdullah Gül ile 12 Yıl" kitabını ciddiye alamayacağını söyledi.

"CİDDİYE ALMIYORUM"

Davutoğlu, HaberTürk'te katıldığı programda gündeme ilişkin soruları yanatladı. Son zamanlarda Türkiye gündemini meşgul eden Ahmet Sever'in kitabı hakkında da konuşan Davutoğlu "Bir hatıratın geçerli olması için üç şart gerekiyor. Birincisi bir süreç olmalı, ikincisi kişiler gerçek kişilikleriyle örtüşmeli ve üçüncüsü de zamanlamasının ikna edici olması gerekiyor." dedi.

Kitabın "tek taraflı" yazıldığını savunan Davutoğlu, "Olayları seçen ve tek taraflı bir anlatım olmaması gerekir. Bu hatıratı ciddiye almıyorum. Anektodlar gerçekği yansıtmayan ve tek taraflı. Zamanlaması itibariyle de konuşmaya bile gerek yok" dedi.

Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:

"Allah rahmet eylesin. Ailesine, milletime taziyelerimi sunuyorum. Sayın Demirel Türk siyasi hayatında cumhuriyetin ikinci nesli diyebileceğimiz bir anlamda demokrasi ve kalkınma denklemi içinde çok önemli, hayat çizgisi de Türk siyasetine damgasını vurmuş önemli bir isimdir. Siyasetimize üslup incelikleri katmıştır.

"HALKIN MESAJINI ANLAMAK GEREKİYOR"

Siyasi ve sosyal hareketler de kişiler gibidir. Siyasi hareketler de belli aralıklarla kendi içinde muhasebe hesabı olur. Aslında 4 yılda bir de halk bir anlamda sizi bu muhasebeye teşvik eder. Bizim halkın verdiği karar karşısında yukarından bir tavırla "sen yanlış karar verdin, hadi bir daha deneyelim" demek yerine o halkın mesajın anlamak gerekiyor."

"YÜZDE 41'E İNMİŞSEK BUNU DEĞERLENDİRMEMİZ LAZIM"

Yüzde 41 bir başarıdır. Yüzde 41'e inmişsek bunu değerlendirmemiz lazım. MKYK toplantısında, MYK toplantısında, il başkanları hepsinde bu konuyu açtık. Çok detaylı olarak bunun tahliline girmemiz mümkün olamazdı, bizim birinci görevimiz hükümeti kurarak bu yeni şartlarda neler yapacağımızı ortaya koymak. Acaba halk ile yürüyüşümüzde bir açı mı oluştu? Bu önemli. Nerede eksikler var, bunu anlamanın yollarını bulmak zorundayız.

"12 YILLIK GÜÇ KULLANIMINDA BAZI YANLIŞ ANLAŞILMALAR OLABİLİR"

12 yıl süren sürekli bir başarı hikayesinin arkasında aşırı bir özgüven oluşma ihtimali vardır. 12 yıllık güç kullanmında bazı yanlış anlaşılmalar olabilir. Çok geniş bir cepheyle mücadele ettik. Neler yapıldığını herkes görüyor. Yine de biz kendi içimize bakmalıyız.

"GENÇ SEÇMENLERİ MASAYA YATIRMAMIZ LAZIM"

Genç seçmenleri masaya yatırmamız lazım. Bir anlamda genç seçmen her şeyi bizimle gördü. Kendimizi anlatmakta eksilik varsa bunu çözmemiz lazım. Halkla iletişimde bir yanlış varsa bunu masaya yatırmalıyız.

"BÜTÜN TEŞKİLATI YENİDEN MOBİLİZE ETME ÇABAMIZ VAR"

12 yıllık mirasta aksamalar olmuşsa şimdi yenileme zamanı. Yerel yönetimlerde aksaklık varsa tespit etmemiz lazım. Farklı toplum kesimleriyle diyalog geliştirmemiz lazım. Bütün teşkilatı yeniden mobilize etme çabamız var.

"YÜZDE 13 OY ALMIŞ BİR PARTİYLE GÖRÜŞMEM DİYEMEM"

Bana görev verildiğinde bütün partilerle görüşmem gerekiyorsa hepsiyle görüşürüm ancak koalisyon kurulması farklı bir durum. Ancak yüzde 13 oy almış bir partiyle görüşmem diyemem.

"ORTADOĞU'DAKİ DİKTATÖRLERLE GELECEKLERİNİ KURDULAR"

Mursi her an idam edilebilir. Kılıçdaroğlu bunu kınayan bir şey yayınladı mı? Aynı şekilde Bahçeli ve Demirtaş böyle bir şey yaptı mı? Niye çünkü bunlar Ortadoğu'daki diktatörlerle geleceklerini kurmuşlar.

"DEMİRTAŞ'A ÇAĞRI YİNE ÇAĞRI YAPIYORUM"

Yine çağrı yapıyorum Demirtaş'a, yeni bir Ortadoğu'nun işaretleri diyorsa Ortadoğu dağlarda bayırlarda silah tutan bir takım terör grupları tarafından mı kurulacak? Yeni Ortadoğu ve Türkiyelileşme'den bahsediyorsa derhal bütün bu faaliyetlere karşı tutum almalıdır.

"TEKRAR SEÇİM VEKİLLERE DE HAKSIZLIK OLUR"

Önemli olan ülkeyi hükümetsiz bırakmama iradesi. Fırsatçılıkla kapı kapatma arasında gelip-gidiş var. Bir liderin yapmaması gereken kendi kitlesini aldatmasıdır. Herkesin yapması gereken ülke çıkarını öne almak. Demokles'in kılıcı altında siyaset yapmayı istemem. Tekrar seçim, milletvekillerine de haksızlık olur.

"EN SON OLARAK AZINLIK HÜKÜMETİ DENENEBİLİR"

Bütün bunları deneriz başka da yol kalmaz, Türkiye'nin bu kadar kritik bir ortamda hükümetsiz kalmaması için en son şeylerden biri olarak azınlık hükümeti denenebilir. Buna da kapıyı kapatmayız. Başta niyetimiz onunla başlamaz.

DÖNÜŞÜMLÜ BAŞBAKANLIK'A HAYIR

Eşyanın tabiatına aykırı. Bir şey getirirken makul olmak icap eder. Şu oy rakamlarına bir baksınlar. Eşyanın doğası zorlanmaz. Siyasi etik zorlanmaz.

TÜSİAD VE MÜSİAD GÖRÜŞMELERİ

İstedikleri bir an önce Türkiye'nin belirsizlikten çıkması. Cumhurbaşkanı'na saygısızlık edilerek bir yere varılmaz. Biz ülkenin geleceğini düşünüyoruz. Koalisyona en az muhtaç olan biziz.

ERKEN SEÇİME VETO

Erken seçim durumunda AK Parti daha güçlü gelir ama o 3 ay içerisinde ülkenin durumu ne olur biz bunu düşünüyoruz. Krizin neye mal olduğunu 2001'de öğrendik.

AK PARTİ-MHP KOALİSYONU

Şimdiden verilebilecek erken sinyaller bazı kapıları kapatır. Kimilerini denklemden düşürmüş kimilerine fazla rol vermiş olursunuz. İyi niyetin olmadığı yerde müzakere olmaz. Kılıçdaroğlu verdiği her sinyalle bu yolu kapatıyor.

AK PARTİ'DE YENİLENME SİNYALİ

Yenilenme olabilir, yeni arkadaşlar sistemi girebilir.

"ZİHNİMİZDE MUHALAFET OPSİYONU YOK"

Bizim için siyaset iktidar olmak için yapılır. Çünkü millete hizmet için iktidar olmak gerekiyor. Şuan için zihnimizde böyle bir opsiyon yok."