Dha İstanbul Bülteni - 3

1- SEVGİLİSİNE KIZDI CADDEYİ SAVAŞ ALANINA ÇEVİRDİ : 2' Sİ AĞIR 6 YARALI (GENİŞ HABER)

Sevgisiyle tartıştıktan sonra caddeye çıkan saldırgan önüne gelene ateş açtı. Olay yerine gelen polis ve sağlık ekipleri caddede kanlar içinde yatan 6 yaralı buldu. Yaralılardan 2'sinin durumu ağır.

*Gasp suçundan girdiği cezaevinden, cezasının bitimine 1 yıl kala yeni infaz yasasından faydalanarak çıkan saldırgan kayıp

Sinan BİLGİLİ, İstanbulDHA

Bahçelievler'de sevgilisiyle tartışan 21 yaşındaki saldırgan sokağa çıkıp önüne gelen ateş etti,  2'si ağır 6 kişi yaralandı. Saldırgan kaçtı. Polis, dün gece 21.00 sıralarında meydana gelen olay sonrası kayıpları karışan Eray Aygün adlı saldırganı yakalamayı çalışıyor. Aygün'ün cezaevlerindeki yoğunluğu ortadan kaldırmaya yönelik olarak çıkarılan infaz yasasından faydalanarak cezaevinden çıktığı tespit edildi.

ÖNCE SEVGİLİSEYLE SONRA SOKAKTA KARŞILAŞTIĞI KİŞİLERLE

Olay dün akşam 21.00 sıralarında Bahçelievler Şirinevler Mahmutbey Caddesi üzerinde meydana geldi. Sevgilisiyle tartışan 21 yaşındaki Eray Aygün dışarı çıktıktan sonra 2 kişiyle bilinmeyen bir nedenle tartışmaya başladı. Görgü tanıkları anlattıklarına göre   belinden silahını çıkarıp ateşleyen Aygün tartıştığı 2 kişiyi vurdu.. Caddede yürümeye devam eden saldırgan bu kez 4 kişilik bir grubun üzerine kurşun yağdırdı. Aygün'ün bu kişeleri de "ne bakıyorsunuz" diye bağırdıktan sonra vurduğu öğrenildi.

POLİS VE SAĞLIK EKİPLERİ CADDEDE 6 YARALI BULDU

İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Sağlık ekipleri 2'si ağır 6 yaralıyı Bakırköy ve Bahçelievler'deki hastanelere kaldırdı.

1 SENE KALA CEZAEVİNDEN ÇIKMIŞ

Polis Aygün'ün cezaevlerindeki yoğunluğu ortadan kaldırmaya yönelik olarak çıkarılan infaz yasasından faydalanarak cezaevinden çıktığını tespit etti. Gasp suçundan cezaevinde olduğu öğrenilen Aygün'ün cezasının bitimine 1 sene kala tahliye edildiği öğrenildi. Olay sonrası kayıplara karışan Eray Aygün'ü yakalama çalışmaları devam ediyor.

PANİK ANI KAMERADA

Aygün'ün 6 kişiyi vurduğu sırada yaşananlar çevredeki bir dükkanın güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde silah seslerini duyan vatandaşlar dükkanlarından çıkarak olay yerine bakarken diğer vatandaşlar ise uzaklaşıyor. Yine vatandaşlar tarafından çekilen cep telefonu görüntülerinde ise sağlık ekiplerinin yerdeki bir yaralıya müdahale etmesi yer alıyor.

Görüntü Dökümü

--------------------------

-GÜVENLİK KEMARASI

-Sokakta kaçışanlar

-Dükkanlardan dışarı bakanlar

CEP TELEFONU

-Yerde yatan yaralı

-Sağlık ekiplerinin müdahalesi

-Olay yeri aktüel görüntü

14.04.2017 - 13.14 Haber Kodu : 170414086_

=============================

2- ALTAN KARDEŞLER VE NAZLI ILICAK İÇİN 3'ER DEFA AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS İSTENDİ (1)

Savcı, şüphelilerin işlediğini iddia ettiği ve her biri için ayrı ayrı "Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis Cezası" istediği suçlar şunlar ;

"Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme",

"Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" ve

"Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme"

Ümit TÜRK, İstanbulDHA

'FETÖ'nün darbe girişimine iştirak eden medya unsurları soruşturması' kapsamında aralarında yazar Ahmet Altan, kardeşi Prof. Dr. Mehmet Altan, gazeteci Nazlı Ilıcak ile kapatılan Zaman Gazetesi'nin eski müdürü Ekrem Dumanlı'nın da olduğu 17 şüpheli hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı.

Savcı, Altan kardeşler, Nazlı Ilıcak ve Ekrem Dumanlı dahil 16 şüpheli hakkında  3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi. Ekrem Dumanlı, Emre Uslu, Tuncay Opçin için "Silahlı terör örgütü yöneticiliği" suçundan ayrıca ceza isterken, Altan kardeşler ile Nazlı Ilıcak hakkında ise, "Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" suçundan cezalandırılmaları talep edildi.

6'SI TUTUKLU 10 FİRARİ TOPLAM 17 İSİM VAR

15 Temmuz darbe girişimi öncesi verdikleri mesajlarda darbe girişimini önceden bildikleri ve darbe çağrışımında bulundukları iddiasıyla tutuklanan yazar Ahmet Altan, kardeşi Mehmet Altan ile gazeteci Nazlı Ilıcak'ın da aralarında bulunduğu 6'sı tutuklu, 1' i serbest bırakılan, 10'u da firari olmak üzere toplam 17 şüpheli hakkındaki soruşturma tamamlandı.

247 SAYFALIK İDDİANAME

İddianamede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve 65. Hükümet suçtan zarar gördükleri gerekçesiyle davacı olarak yer aldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcısı Can Tuncay tarafından, "FETÖ'nün medyadaki unsurlarının darbe girişimindeki rolü" başlığı altında hazırlanan iddianame 247 sayfadan oluşuyor.

ALTAN KARDEŞLER VE ILICAK'IN FETÖ ADINA SUÇ İŞLEDİKLERİ İDDİA EDİLDİ

İddianamede yazar Ahmet Altan, kardeşi Mehmet Altan ile gazeteci Nazlı Ilıcak'ın darbe girişimini öncesinden bildikleri ve darbe girişimine zemin hazırlayan söylem ve propagandalarda bulundukları iddia edildi. Bu üç isim hakkında, darbeye teşebbüs suçunu oluşturan, "Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" ve "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Altan kardeşler ile Ilıcak'ın söz konusu suçu FETÖ terör örgütü adına işledikleri belirtilerek "Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" suçundan ayrıca 7 buçuk yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası talep edildi.

DUMANLI, USLU VE OPÇİN İÇİN FETÖ YÖNETİCİLİĞİ İDDİASI...

Firari şüpheliler kapatılan Zaman Gazetesinin eski genel müdürü Ekrem Dumanlı, eski Taraf yazarı Emre Uslu, yazar Tuncay Opçin  hakında da "Darbeye teşebbüs" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet, "Silahlı terör örgütü yöneticisi olmak" suçundan da ayrıca 15 yıldan 22,5 yıla kadar hapis cezası talep edilen iddianamede, firari şüpheli Emre Uslu hakkında ayrıca, "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme" suçundan da 3 yıla kadar hapsi istendi.

DİĞER ŞÜPHELİLERE DE ÖRGÜT ÜYELİĞİ İDDİASI

Kapatılan Samanyolu Televizyonu'nun Washington temsilcisi firari şüpheli Şemseddin Efe, kapatılan Today's Zaman gazetesinin eski genel yayın yönetmeni firari şüpheli Bülent Keneş, Profesör Osman Özsoy, kapatılan Zaman gazetesinin İsrail muhabiri firari şüpheli Abdulkerim Balcı, gazetesinin genel yayın yönetmen yardımcısı firari şüpheli Mehmet Kamış ile gazetesinin yöneticilerinden Faruk Kardıç, gazetenin görsel yönetmeni Fevzi Yazıcı, Polis Akademisi'nde öğretim görevlisi olan Şükrü Tuğrul Özşengül, kapatılan Zaman gazetesinin marka müdürü Yakup Şimşek ve gazetenin kültür sanat sayfasında çalışan Ali Çolak hakkında da "Darbeye teşebbüs" suçundan 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Bu şüpheliler için ayrıca "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 7 buçuk yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası istendi.

İddianamede, kapatılan Zaman Gazetesinin 10 Ekim 2015'de yayınlanan ve darbe çağrışımında bulunduğu belirtilen rekalm filmini çektiği tespit edilen ajansın sahibi şüpheli Tibet Murat Sanlıman hakkında ise "FETÖ silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan 7 buçuk yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

BAŞSAVCI ONAYLADI, MAHKEMEYE GÖNDERİLDİ

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından onaylanan iddianame İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkemenin iddianameyi 15 gün içinde kabul etmesi durumunda şüphelilerin yargılanmasına başlanacak.

Görüntü Dökümü (arşiv)

----------------------------------

şüphelilerin adli süreçte çekilen görüntüleri

14.04.2017 - 13.29  Haber Kodu : 170414093

==================================

3- ALTAN KARDEŞLER VE NAZLI ILICAK İÇİN 3'ER DEFA AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS İSTENDİ (2)

Ümit TÜRK İstanbulDHA

'FETÖ'nün darbe girişimine iştirak eden medya unsurları soruşturması' kapsamında hazırlanan iddianamede şüphelilerin darbe girişimini önceden bildikleri iddia edildi. İddianamede, Altan kardeşler ile Nazlı Ilıcak'ın bir gün önce katıldıkları TV programında, Ekrem Dumanlı'nın Zaman Gazetesi'nin reklam filmiyle 9 ay 10 gün önce, Tuncay Opçin'in Cumhurbaşkanı'na suikast girişimini 2 gün önce attığı tweetle bildiği belirtildi.

"ALTAN KARDEŞLERLE ILICAK DARBEYİ BİLİYORDU..."

İddianamede Ahmet Altan'ın darbe girişiminden bir gün önce, Can Erzincan TV'de Mehmet Altan ile Nazlı Ilıcak'ın sunduğu programa katıldığı ve burada yapılan konuşmalarda şüphelilerin bir gün sonra gerçekleşecek darbe girişimini bildikleri iddia edildi. İddianamede bu konuya ilişkin şu tespite yer verildi; "Programın uzunca bir bölümünde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti yetkilileri hakkında tehdit ve hakaretvari söylemlerde bulunularak, yaptıkları iş ve işlemlerin hukuka aykırı olduğu, suç işledikleri, askeri darbeye zemin hazırladıkları, ülkemizde gerçekleşmiş askeri darbelerin önünü açan gelişmeler her ne ise, Sayın Cumhurbaşkanın günümüzde aynı kararları vererek o yolları açtığı, kısa bir süre içerisinde ülke yönetiminden gideceği ve yargılanacaklarının defalarca dile getirildiği, bu söylemler kapsamında darbenin gerçekleşeceğini beyan ettikleri, darbe girişimini terör örgütünce fikir ve eylem birliği içerisinde olmadan bilmelerinin ve bunu bir gün önce kamuoyu algısını şekillendirecek biçimde beyan etmelerinin mümkün olamayacağı, amaçlarının gerçekleşecek darbe girişimini meşrulaştırmak olduğu..."

"AHMET ALTAN BARANSU'YU AKLAMAYA ÇALIŞTI"

İddianamede Ahmet Altan'ın aynı programda "Balyoz" davasında öne sürülen darbe belgelerinin gerçek olduğu yönünde söylemlerde bulunduğu, kumpası aklamaya çalıştığı, kendisinin de sanığı olduğu kovuşturma kapsamında tutuklu bulunan ve yargılaması devam eden gazeteci Mehmet Baransu'nun suça konu eylemlerini görmezden gelerek gazetecilik faaliyetinden tutuklanmış gibi algı oluşturmaya çalıştığı belirtildi.

ALTAN KARDEŞLER İLE ILICAK'IN ALAADDİN KAYA BAĞLANTISI...

İddianamede FETÖ'nün eski üst düzey yönetecilerinden Nurettin Veren'in verdiği ifadesinde FETÖ'nün medya yapılanmasının en güçlü adamının Alaeddin Kaya olduğu, Kaya'nın örgütteki görevinin terör örgütü lideri Gülen ile gazeteciler arasındaki ilişkiyi sağlamak olduğu vurgulandı. Veren'in bu kapsamda, Alaeddin Kaya'nın; Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak ile sık olarak görüştüğünü bildiğini söylediği belirtildi. Yine Söğüt ismi verilen bir gizli tanığın anlatımlarına göre, Alaeddin Kaya'nın Ahmet Altan, Mehmet Baransu ve Başar Aslan ile Taraf gazetesi binasında iki hafta da bir görüştüğü, bu görüşmelerden bir iki gün sonra da Ak Partiyi hedef alan haberler çıktığını söylediği aktarıldı. Yine gizli tanığın aktarımına göre, "2012 yılı Mart ayında Ahmet Altan'ın Alaeddin Kaya ile yaşadığı bir diyaloğu köşe yazısı haline getirdiğini, burada Alaeddin Kaya'ın kendisine Fetullah Gülen'in 'Ergenekon dan tutuklanan birisi için üzüldüğünü ama müdahale etmediğini' söylediğini, bu yazıya Alaeddin Kaya'nın sinirlenerek Ahmet Altan'ı aradığını ve ona bağırdığını, yazıyı değiştirmesini istediğini, bunun üzerine Ahmet Altan'ın ertesi gün cemaati kastederek özür dilediğini ve 'Sırat köprüsünde sizi sırtımda taşırım' şeklindeki yazıyı Taraf gazetesinde yazdığını belirttiği ifade edildi.

"FETÖ'NÜN BASIN YAYIN ÜZERİNDEN ALGI YÖNETİMİ YAPAN İMAMI, EKREM DUMANLI..."

İddianamede eski Zaman Gazatesi genel müdürü Ekrem Dumanlı'nın, FETÖ'nün yazılı basın yayını üzerinde algı yönetimini yapan, örgüt ideolojisinin kitlelere aşılanmasını ve topluma gerçeklerin çarpıtılıp aktarılmasını sağlayan imamı olduğu iddia edildi.

15 TEMMUZ'DAN 9 AY 10 GÜN ÖNCE BİR BEBEK GÖRÜNTÜSÜYLE DARBE MESAJI VERİLDİ

İddianamde Dumanlı'nın Zaman gazetesinin başında olduğu 10 Ekim 2015 tarihinde şüpheliler Faruk Kardıç, Ali Çolak,

Fevzi Yazıcı, Mehmet Kamış ve Yakup Şimşek'in tarafından hazırlanan ve yayınlanan bir reklam filminin 15 Temmuz'a ilişkin darbe mesajı taşıdığı belirtildi. Reklam filmi ile 15 Temmuz darbe girişimi arasındaki sürenin 9 ay 10 gün olduğu dikkat çekilerek, reklam filminde yer alan bebek görüntüsü ile bu mesajın verildiği belirtildi. Darbe girişiminin başarılı olması halinde sokağa çıkma yasağının getirilmesi sonucu ülke genelinde oluşacak görüntünün reklam filminde kullanılan insansız sokaklar ve terk edilmiş yerleşim görüntüleri ile benzerlik göstermesi, savaş ve tehdit durumunda uyarı amaçlı çalınan siren seslerinin kullanılması, ayrıca gazetenin logosu ekrana gelirken duyulan top sesinin de tesadüf olmadığı kaydedildi.

ŞÜPHELİ ABDULKERİM BALCI: HÜKÜMET YETKİLİLERİNİN TEK YAPMASI GEREKEN ASKERLE PAZARLIK...

İddianamede şüpheli Abdulkerim Balcı'nın 15 Temmuz günü darbe girişiminin gerçekleştiği sırada katıldığı TV programında "Askerin yönetimi ele geçirdiği, Cumhurbaşkanı ve Hükümet üyelerinin büyük ihtimalle yakalandıkları veya ölmüş  olabileceklerini, bu durumda Hükümet yetkililerinin tek yapması gerekenin askerle pazarlık yapması olduğu" sözlerini sarf ederek, terör örgütü üyeleri tarafından gerçekleştirilen darbe girişimine halkın destek vermesini sağlamaya çalıştığı, bu yönde aktif olarak çaba sarf ettiği belirtildi.

"PROFESÖR OLACAĞIMA ALBAY OLSAYMIŞIM"

İddianamede şüpheli Osman Özsoy'un şüpheli Şemsettin Efe'nin sunduğu TV programına katılarak, bir gün sonra gerçekleştirilecek darbe girişimine yönelik örgüt üyelerine; "Türkiye'ye bir şey olmaz. Ben profesör olacağıma keşke bir Albay olsaymışım mesela. Bu süreçte daha çok katkım olurdu.." şeklinde konuşarak örgüt üyelerine açık bir şekilde mesaj verdiği, darbe girişimine ilişkin toplumda haklılık algısı oluşturma çalıştıkları belirtildi.

"TUNCAY OPÇİN, CUMHURBAŞKANI'NA SUİKAST OLACAĞINI 2 GÜN ÖNCE YAZDI..."

İddianamede şüpheli Tuncay Opçin'in darbe girişiminden 2 gün önce twitter hesabından yaptığı paylaşımla Cumhubaşkanı Erdoğan'ın Marmaris'te ailesiyle birlikte rehin alınması eylemini önceden bildiği belirtildi. Opçin'in söz konusu tweetinde "Yatakta basıp şafakta alacaklar" şeklinde paylaşımda bulunduğu belirtilerek, "İki gün sonra darbe girişimi faaliyeti kapsamında Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris ilçesinde ailesiyle birlikte bulunduğu sırada rehin alınmaya çalışılması eylem planını önceden bilerek ve eylemi kastederek tehdit ettiği, bu şekilde darbe girişimini önceden bildiği" ifade edildi.

==============================

4- PERVİN BULDAN VE BERABERİNDEKİLER CEZAEVİ ÖNÜNDE OTURMA EYLEMİ YAPTI

İbrahim AKTÜRK, İstanbulDHA

Kendilerine "Zindanlarla Dayanışma İnsiyatifi" adını veren bir grup, cezaevlerinde açlık grevi yapanlara destek vermek amacıyla Bakırköy'deki kadın cezaevi önünde oturma eylemi yaptı. Eyleme HDP'li milletvekili Pervin Buldan da katıldı.

Yaklaşık 100 kişilik bir grup Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu önünde toplandı. Türkçe ve Kürtçe sloganların atıldığı gruptakiler cezaevinde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın fotoğraflarını taşıdı. Eyleme HDP Milletvekili Pervin Buldan da katıldı. Burada açıklama yapan Buldan, cezaevinde açlık grevinde bulunanların taleplerini, hükümetin dikkate alması gerektiğini savundu.

"AÇLIK GREVLERİ KRİTİK AŞAMAYA GELMİŞTİR"

Buldan, "Cezaevlerinde başlatılan açlık grevleri artık ne yazık ki kritik bir aşamaya gelmiştir. Tutsakların başlatmış olduğu açlık grevlerindeki taleplerin çok insani talepler olduğunu özellikle belirtmek isterim. OHAL ile birlikte özellikle bölgede Kürt halkı üzerinde çok büyük baskıların, müdahalelerin olduğu bir süreçte, kanun hükmünde kararnamelerle birlikte özellikle demokratik olmayan uygulamaların hayata geçirilmesi ve yine birçok cezaevinde tecritin yaşanması, İmralı Cezaevi'nde Sayın Öcalan üzerinde ağırlaştırılmış tecritin devam etmesi.. 2 yıldan fazladır sadece kardeşi Mehmet Öcalan'ın Sayın Öcalan ile bir görüşme yaptığına tanıklık ettik. O günden beri sayın Öcalan'dan bir haber alınamıyor. Bütün bunlar, cezaevlerinde tutsakların başlatmış olduğu açlık grevlerine birer vesiledir. Cezaevlerinde çıkacak olan tabutlardan, cenazelerden bizzat Adalet Bakanlığı sorumlu olacaktır. Cezaevlerinde yaşanan sorunları, açlık grevine giren insanların taleplerini tek tek anlattık . İlettiğimiz talepler konusunda herhangi bir adım atılmamıştır" diye konuştu.

OTURMA EYLEMİ YAPTILAR

Açıklamanın ardından Pervin Buldan ve beraberindekiler Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu önünde oturma eylemi yaptı. Eylemciler daha sonra dağıldı.

Görüntü Dökümü:

-Cezaevi önündeki kalabalıktan görüntü

-Pervin Buldan'dan görüntü

-Kalabalığın Türkçe ve Kürtçe slogan atması

-Pervin Buldan'ın açıklamalarından görüntü

-Oturma eyleminden görüntüler

-Detaylar

14.04.2017 - 14.15 Haber Kodu : 170414111

============================

5- ATATÜRK HAVALİMANI'NDA BUGÜNE KADAR 28 BİN 740 KİŞİ OY KULLANDI

Faik KAPTAN-Murat ÇAKIR/İSTANBUL,

Yurt dışı seçmen kütüğüne kayıtlı Türk vatandaşlarının Anayasa değişikliğine ilişkin halk oylamasında oy kullanabildiği gümrük kapılarından birisi olan Atatürk Havalimanı'nda kurulan sandıklarda bugüne kadar 28 bin 740 kişi oy kullandı.

Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) seçim takvimine göre, havalimanında dış hatlar geliş ve gidiş katına kurulan 12 sandıkta, 27 Mart'ta başlayan oy verme işlemi sürüyor.

Yurt dışında yaşayan, seçmen kütüğüne kayıtlı kişiler, pasaport ve kimliklerini ibraz etmelerinin ardından oylarını sandıklara atarak, işlemlerini tamamlıyor. Havalimanındaki sandıklarda 28 bin 740 kişinin oy kullandığı öğrenildi. Bu arada yurt dışından İstanbul'a getirilen oyların da Ankara'ya gönderilmesine devam edildiği bildirildi.

Gümrük kapılarında oy verme işlemi 16 Nisan saat 17.00'ye kadar sürecek. Atatürk Havalimanı'nda kullanılan oyların da terminal içinde Yüksek Seçim Kurulu tarafından hazırlanan özel bir salonda sayılacağı öğrenildi.

=============================

6- İSTANBUL'DA UYUŞTURUCU OPERASYONLARI

Haber-Kamera: Çağatay KENARLI, İstanbul DHA

Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, geçtiğimiz çarşamba günü 3 ayrı uyuşturucu operasyonu düzenledi. Mersin'den Suudi Arabistan'a yollanan dekoratif lavaboların içinde 159 bin uyuşturucu hap, Atatürk Havalimanında düzenlenen 2 ayrı operasyonda 5 kilo 711 gram eroin, 39 kilo 150 gram khat ele geçirildi. Polis ekipleri operasyonlarda yabancı uyruklu 2 kişiyi gözaltına aldı.

DEKORATİF LAVABOLARIN İÇİNDE 159 BİN UYUŞTURUCU HAP

İstanbul Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri gelen bir ihbar üzerine Mersin'den kargo ile Suudi Arabistan'a yollanacak dekoratif lavabolar içinde uyuşturucu hap bulunduğu yönündeki ihbarı değerlendirdi. Polis ekipleri, Mersin'den Suudi Arabistan'a gidecek kargonun İstanbul'da olduğunu tespit ederek kargo firmasına operasyon düzenledi. Yapılan operasyonda Mersin'den 4 kasada yollanan dekoratif lavaboları bulunarak incelemeye alındı. Polis ekipleri lavabonun orta kısmına süsleme için konulan renkli taşların arasında yaklaşık 32 kilogram ağırlığında toplam 159 bin 80 captagon hap karıştırıldığını tespit etti. Ekipler, Mersin'den kargoyu yollayan kişi yada kişilerin yakalanması için çalışma başlattı.

HAVALİMANI'NDA 39 KİLO KHAT, 5 KİLO 711 GRAM EROİN YAKALANDI

Öte yandan Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri Atatürk Havalimanında düzenlediği 2 operasyonda toplam 5 kilo 711 gram eroin, 39 kilo 150 gram khat bitkisi ele geçirdi. Operasyonlarda G.M ve S.R. yakalanarak gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 2 kişi adliyeye sevk edildi. Şüphelilerden G.M. çıkartıldığı mahkeme tarafından tutuklanırken, S.R. ise adli kontrol talebiyle adli kontrollü şartıyla serbest bırakıldı.

Polis ekiplerinin yaptığı operasyonlar polis kameraları tarafından görüntülendi. Ele geçiren uyuşturucu maddeler basın mensuplarına gösterildi.

Görüntü Dökümü

----------

(Polis Kamerası)

-Polislerin kargoyu açması

-Kasalardan çıkan lavabolar

-Lavaboların içindeki uyuşturucu haplar

-Valizde ele geçirilen eroin ve khat bitkisi

(Aktüel)

-Sergiden görüntü

-Lavaboların görüntüsü

-Lavaboların içinden çıkan uyuşturucu haplar

-Khat ve Eroinlerin görüntüsü

-Genel ve detay görüntüler

14.04.2017 - 14.21  Haber Kodu : 170414116

=========================

(HAVADAN GÖRÜNTÜLERLE)

7- İSTANBUL'DA 10 MİLYON LALE AÇTI

Haber-Kamera: Ali AKSOYER/İSTANBUL,

İstanbul Lale Festivali nedeniyle park ve bahçelerine dikilen yaklaşık 10 milyon lale, İstanbullularla  buluştu.  Bu yıl 12. düzenlenen İstanbul Lale festivali kapsamında kadınlar arası tenis turnuvası,  plaj futbolu müsabakaları düzenlenecek. Dünyanın en büyük lale halısı ise 21-30 Nisan tarihleri arasında Sultanahmet meydanında  meraklıları ile buluşacak.

10 MİLYON LALE DİKİLDİ

Bu yıl 12. düzenlenen "İstanbul Lale Festivaliö başladı. Festival nedeniyle İstanbul'un parklarına yaklaşık 10 milyon adet lale dikilmişti. Havaların ısınmasıyla birlikte açan laleler görsel bir şölen oluştururken, park ve bahçelerde İstanbullularla doldu.  Festival kapsamında Emirgan parkına 3 milyon, Gülhane parkına 2 milyon, Göztepe 60.yıl parkına ise 1 milyon 657 bin lale dikildiği belirtildi. Festival adresleri arasında bulunan  Yıldız korusu, Beykoz parkı, Küçük ve Büyük çamlıca parklarının. Hidiv kasrının aralarında bulunduğu mesire yerlerine dikilen lale fidanlarının toplam  10 milyon olduğu belirtildi.

ÇOK SAYIDA ETKİNLİK YAPILACAK

30 Nisan 2017 tarihine kadar devam edecek festival kapsamında "Lale plaj futbol turnuvasıö  ve kadınlar arası tenis turnuvası düzenlenecek. Festival boyunca resim sergileri, ebru sanatçılarının gösterileri ile konserler verileceği öğrenildi. Festival nedeniyle bir de fotoğraf yarışması düzenlendiği belirtildi.

LALE HALISI SULTANAHMET MEYDANINDA

Öte yandan dünyanın en büyük lale halısı da 21-30 Nisan tarihleri arasında Sultanahmet meydanında vatandaşlarla buluşacak. bin 731 metre kare olan halının 564 bin laleden oluşacağı öğrenildi.

Görüntü Dökümü:

-----------

-Lalelerin havadan görüntüleri

-Lalelerin görüntüleri

14.04.2017 - 14.19 Haber Kodu : 170414117

======================

DRONESAVARLAR ATATÜRK HAVALİMANI'NDA KULLANILACAK

Haber-Kamera: Murat ÇAKIR-Faik KAPTAN/İSTANBUL,

Atatürk Havalimanı'nda zaman zaman tehlike saçan dronelara karşı Atatürk Havalimanı Jandarma Koruma Bölük Komutanlığı'na dronesavar alındı. Yapılan testler sonrası dronesavarlar Atatürk Havalimanı'nda kullanılmaya başlanacak.

Uçuş güzergahında uçurulan dronelarla mücadele için elektronik olarak drona müdahale imkanı sağlayan dronesavarlar Atatürk Havalimanı'nda hizmet verecek. Cezai yaptırımlara rağmen Atatürk Havalimanı uçuş güzergahlarında zaman zaman drone uçurulması olayıyla karşılaşılıyor. Yapısal özellikleri sayesinde drone'ların tabanca veya tüfek ile vurulması zor.Bunun içinde  bazı yerlerde dronevasarlar kullanılmaya başlanırken drone'a müdahale, elektromanyetik saldırı ile yapılıyor. Dronesavar'ın uçaklara herhengi bir zararı olup olmadığı anlaşıldıktan sonra kullanılmaya başlanacağı öğrenildi.

Görüntü Dökümü:

-----------------

-Arşiv görüntü

14.04.2017 - 14.13 Haber Kodu : 170414109_