Dha Yurt Bülteni-16

İçişleri Bakanı Soylu: PKK'yı bu topraklardan silip atacağız (EK)

1)MUHTARLARLA BİR ARAYA GELDİ

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Van'da bir otelde muhtarlarla bir araya geldi. Burada konuşan Soylu, "Kandil'dekilere buradan sesleniyorum. Siz Türkiye'nin anayasasıyla kafanızı yoracağınıza canınızı nasıl kurtaracaksınız ona bakın. Orada it gibi ulumayı bırakın, milletin başına yıllardan beri sardığınız alçak ayrılık tohumlarının bedelini nasıl ödeyeceksiniz, sıçan gibi nereye kaçacaksınız, canınızı nasıl kurtaracaksınız ona bakın. Yıllardan beri bu ülkenin üzerinde, ensesinde boza pişirmeye çalıştılar. En güzel günlerimiz Gezi olaylarından önceydi. IMF'ye borç bitirilmiş. Faizler yüzde 4'e indi. Cumhurbaşkanımız demişti ki 'IMF'ye borç bitti, isterlerse onlara 5 milyar dolar borç verebiliriz' dedi. Bizi birbirimize düşürmeye çalıştılar. Kepenklerin kapatıldığı, kargaşanın olduğu, bir takım bez parçalarıyla birlikte milletin ne zaman bitecek sorularının kafalarını karıncalandırdığı bir tablo olmasını istediler. Barış dediler milleti kandırdılar. Maskeleri düştükten sonra millet bunları gördü. Biz büyük bir medeniyetiz. Bizim medeniyetimiz her yerde büyük bir medeniyettir. Milletimiz de öyledir. Biz batı ülkelerine benzemeyiz. Ocağımıza biri geldiğinde kelle, para, menfaat hesabı yapmayız" dedi.

'BELEDİYE BAŞKANI 550 GÜN YERİNE UĞRAMAMIŞ'

6-7 ekim olaylarında vandalizm ve vahşeti ortaya koyarak milletin birbirine selam vermesinin bile engellenmek istendiğini söyleyen Soylu, "Efendi biziz dediler. İstersek sizi darmadağın yapacak paketleri devreye sokarız" diyenlere milletin en güzel cevabı sandıklarda oylarıyla verdiğini söyledi. 7 Haziran seçimlerine Van'da musluklarda akıtılan kanlarla, okullara gönderilen adamlarla ailelerin çocuklar üzerinden tehdit edildiği olaylarla, evlere gönderilen pusulalarla gittiklerini anlatan Bakan Soylu, şöyle konuştu:

"Bu ülkenin İçişleri Bakanıyım. Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın talimatları nettir. Ben de bir babayım. Bu ülkede 13 yaşındaki kız çocuklarını annelerinin kucağından alarak zorla dağa götürenlerden hesap sormazsam alçağım ve namerdim. O çocuğun yeri anne ve babasının yanıdır, okuldur. Ülkeye huzuru, birliği, beraberliği getirebiliriz. Milletten nasıl oy aldıklarını iyi biliyoruz. 'Bir daha silaha el uzatmayacağız' dediler. 'Hizmet getireceğiz bunu, şunu yapacağız' dediler. Bir belediye başkanı düşünün ki, Mart 2014'ten itibaren 550 gün yerine uğramamış. Buna hesap sormazsak nasıl hükümetiz ' Nasıl milletin hakkını hukukunu koruyacağız ' Kim yönetmiş, Kandil'den görev verilen adam yönetmiş. Millet Kandil'deki adamı mı yoksa oraya ismi yazılanı mı seçti ? Soyup soğana çevirdiler, belediyelerden dağa para gönderdiler. Çalışanların alnının terini kestiler. Arabalarıyla silah, mühimmat taşıdılar. Ne yapmalıydık yani. Devam edin mi demeliydik. Bu ülkede bir tek milletin ve milli iradenin borusu öter. Biz onun gereğini yerine getirmeye çalışıyoruz."

'BUNLAR ÜLKEYİ KAOSA GÖTÜRÜR'

Bakan Soylu, KHK ile görevlendirme yapılan belediyelerin 5 ayda önemli hizmetler yaptığını, yolları, okulların çevresini mezarlıkları güzelleştirdiğini söyledi. Bakan Soylu, tarumar ettikleri Cizre'nin yeniden inşa edildiğini ve devletin terörle mücadele ettiği en güçlü dönemlerden birinin yaşandığını belirterek, "Bu terör örgütünü yerin yedi kat dibine sokacağız, kimsenin şüphesi olmasın" dedi. Askerin, jandarmanın, korucuların, polislerin bu konuda çok kararlı olduğunu, milletin başına musallat olan bu beladan ülkeyi kurtaracaklarını anlatan Bakan Soylu, şöyle devam etti:

"6 tane insansız hava uçağımızı ikisi silahlı, terör örgütünün ödü kopuyor onlardan bakanlığımızın envanterine koyduk. Bölgede herkesin yarınlara bakışı değişti. Biz hükumet olarak sadece bina, hastane, üniversite yapmadık, insanların gönüllerini birleştirdik. Özerklik ilan edecektin, et bakalım. Nusaybin, Cizre orada duruyor. Bir tarafta terör örgütü, bir tarafta da milleti, yaptığı işi bilmeyen bir ana muhalefet partisi var. Bunlar ülkeyi kaosa, uçuruma götürürler. Neden gelmiyorlar bölgeye. Kürt kardeşlerimin derdini dinlemekle ilgili bir sorunun yok mu senin? Yok."

'BU DEĞİŞİKLİĞİ HAYATA GEÇİRMEMİZ GEREKİYOR'

AK Parti olarak oy oranlarını yüzde 34'ten 51'e çıkardıklarını bunu hizmet yaparak gerçekleştirdiklerini belirten Bakan Soylu, "Biz, büyük bir ülke olmaya talibiz. ve bunu bu coğrafyada gerçekleştireceğiz. Güçlü meclis olacak. Güçlü meclis kanun çıkaracak. Darbe olmayacağı için, koalisyon olur mu olmaz mı? denmeyeceği için yoluna 5 yıl devam edecek. Geleceğe ait bu gri havadan ülkeyi çıkararak güneşli günlere doğru gitmesini sağlayacak, bu değişikliği hayata geçirmemiz gerekiyor. Gençler milletvekili olmasın diyorlar. Çanakkale'de, Kurtuluş Savaşı'nda, 15 Temmuz'da şehit olsun ama mecliste olmasın diyorlar. Bu ülkede yıllarca başörtülüler temsil edilmedi kaybeden millet oldu. Orası milletin meclisidir. Orada herkes kendini görmelidir. Gençlerin mecliste olması, 18 madde içinde Türkiye için en avantajlı maddelerden biridir. Avrupa Birliği son demlerini yaşıyor. Biz de 300 yıldır ilk kez yükselme dönemindeyiz. 3 bin dolardan 11 bin dolara çıkan bir ülkeyiz. Bu sistem 21'inci asrın başında bizde olsa 25 bin dolara yükselmiştik. Eğer biz bunu gerçekleştirmek istiyorsak, bunu Recep Tayyip Erdoğan'la yapabiliriz. Başka kimseyle yapamayız. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bu sistemi oturtur nasıl yürüyeceğini millete gösterir, sonra sistem devam eder. Atacağınız her oy terörün tasfiyesi demektir. Birliğin ve beraberliğin göstergesidir"dedi.

Konuşmanın ardından toplantıya katılan muhtarlar, taleplerini yazılı olduğu kağıtları ve dosyaları Bakan Soylu'ya verdi.

Görüntü Dökümü

--------------------

-Süleyman Soylu nun açıklamaları

VAN/DHA

==============================================

2)BAKAN IŞIK: MUHALEFET TEMBELLİK YAPIYOR

MİLLİ Savunma Bakanı Fikri Işık, "Muhalefetin alıştığı bir tembellik var. Muhalefet Türkiye'de çalışmıyor, proje üretmiyor. AK Parti ve MHP bir taslak hazırladı, meclisin önüne getirdi. Buna karşın CHP, parlamenter sistemi güçlendirecek bir teklif hazırlasaydı meclis gündemine getirseydi ve iki teklif karşılaştırılıp halk ve milletvekilleri şu daha uygun deseydi Türkiye için daha sağlıklı olmaz mıydı?" dedi.

Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nde düzenlenen 'Yeni Anayasa, Yeni Sistem' paneline katıldı. Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, bürokratlar, STK temsilcileri ve öğrencilerin katıldığı panelde konuşan Bakan Şahin, siyasi istikrarla birlikte Türkiye'deki ilerlemenin ivme kazandığını ifade ederek, "Dünyadaki tüm problemlerin yarısı bölgemizde. O yüzden bizim çok güçlü olmamız lazım. Böyle bir ortamda güçlü bir orduya, bunu güçlü kılacak güçlü bir ekonomiye ihtiyaç var. Güçlü ekonomi yoksa güçlü bir orduyu sürdürmeniz mümkün değil. Güçlü bir ekonomi için de güçlü bir iktidara ihtiyaç var" dedi.

Yeni Anayasanın ülkenin geleceği için ihtiyaç olduğunu söyleyen Işık, şöyle konuştu:

"1982 anayasasıyla beraber parlamenter sistemin dışına çıkıldı. 82 anayasası Kenan Evren'e göre yapılmıştı. O yüzden yetkiler çok olsun, vatana ihanet suçlaması dışında hiç bir sorumluluğu olmasın sistemi getirildi. Hatırlayın, Özal ile Demirel arasındaki sürtüşme, Refah-Yol ile Süleyman Demirel arasında yaşananlar. Aslında bunlar Türkiye'nin parlamenter sistemden uzaklaşmasından kaynaklanıyordu. Sistem bunu bir şekilde götürüyordu. Ama artık o devir değişti. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesiyle beraber Türkiye'de bazı şeylerin değişme zamanı geldi. Bir araba düşünün iki tarafında direksiyon var, 2 şoför var. Araba nereye gider? Duvara toslar. Niye şimdi bu değişikliğe gidiyoruz? Şundan dolayı; Türkiye'de 15 Temmuzdaki hain darbe girişiminin püskürtülmesiyle beraber pek çok sorunu daha net görme imkanı oldu. Bir sorun varsa bunları iş iyice zora girdikten sonra çözmek mümkün olmuyor."

MUHALEFET TEMBELLİK YAPIYOR

Türkiye'de muhalefetin düzgün işlemediğine söyleyen Fikri Işık, muhalefetin yeni projeler üretmediğini aktararak şunları dedi:

"Muhalefetin alıştığı bir tembellik var. Muhalefet Türkiye'de çalışmıyor, proje üretmiyor. AK Parti ve MHP bir taslak hazırladı, meclisin önüne getirdi. Buna karşın CHP, parlamenter sistemi güçlendirecek bir teklif hazırlasaydı meclis gündemine getirseydi ve iki teklif karşılaştırılıp halk ve milletvekilleri şu daha uygun deseydi Türkiye için daha sağlıklı olmaz mıydı? Peki siz duydunuz mu CHP'nin böyle bir teklifle geldiğini? CHP maalesef Cumhurbaşkanının sınırsız yetkilerinin olmasını aslında benimsemiş bir parti. Çünkü onlar 1961'de Cemal Gürsel'i cumhurbaşkanı yapan ekiple aynı anlayışta. Bu sistemin sürdürülemez olduğunu sen de söylüyorsun, neden o zaman alternatifini getirmiyorsun?"

MEVCUT SİSTEM 82 MODEL ARABA GİBİ

Mevcut sistemi eski model bir otomobile benzeten Bakan Işık, otomobilin değişmesi gerektiğini belirterek, "Türkiye'de Allah'a ham dolsun sistem işliyor. Ama bu sistemin işleyişi bizi geleceğe taşıyacak güçte değil. Bir otomobil düşünün 1982 model, sürekli arıza yapıyor. Maksimum surati de 50'yi geçmiyor. Bu araçla yola çıkınca mesafe alıyorsunuz, doğru. Ama sevgili gençler, siz 50 ile gidiyorsunuz, onlar 110'la, 120 ile 130-140 ile gidiyor. Aradaki mesafe sürekli açılıyor. Demiryolu ile Gaziantep'ten İstanbul'a seferler var ama öğrencilerin ne kadarı kullanıyor? Yüksek hızlı tren olsa kaç kişi kullanır? Biz bu çağda gençlerimize kara treni reva göremeyiz. Gençlere yüksek hızlı tren vermeliyiz. Kara tren nostaljik diyebilir ama birilerinin nostaljik sevdası yüzünden insanları kara trene mahkum edemeyiz" diye konuştu.

Yeni sistemin demokrasiyi güçlendireceğini de aktaran Işık, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Kılıçdaroğlu, uçakta da 2 kaptan olduğunu söylüyor ama uçaktaki diğer kaptan ikinci kaptan yani yedek, yardımcı. İki pilota aynı yetkiyi verirseniz olmaz. Bunda ısrar eden kim? CHP. O yüzden biz bu çift başlılığı ortadan kaldıralım. Peki bunu yaparken birilerinin iddia ettiği gibi Türkiye tek adamlığa mı gidiyor? Hayır, böyle bir şey yok, demokrasi daha da güçleniyor. Her şey yeni dönemde halkın gözü önünde şeffaf şekilde olacak. Bu kuvvetler ayrılığını da artıracak. Aksini söyleyenler ya sistemi bilmiyor ya da bu eski sistemi destekliyor. İktidarın güçlü kararlar alabilmesi için halkın referandumdan 'evet' oyu vereceğini düşünüyoruz. Ama biz kara trenden memnunum diyenlerin kararına da elbette ki saygı duyacağız."

Görüntü Dökümü

--------------------

Toplantıya katılanlar

İstiklal Marşı'nın okunması

Bakan Işık'ın konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber: Eyyüp BURUN-Kamera: Ahmet ÖZER-GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 154 MB

=======================================================

3)MERSİN'DE KATOLİKLERİN RUHANİ REİSİ SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI

MERSİN'de yaşamını yitiren Latin İtalyan Katolik Kilisesi Ruhani Reisi 91 yaşındaki Roberto Ferrari sevenlerinin duaları ile son yolcuğuna uğurlandı.

Geçtiğimiz günlerde yaşlılığa bağlı rahatsızlığının ardından kaldırıldığı Sistem Tıp Hastanesi'nde tedavi gördüğü sırada yaşamını yitiren Roberto Ferrari için Latin İtalyan Katolik Kilisesi'nde tören düzenlendi. Törene Vali Özdemir Çakacak, Büyükşehir Belediye Başkanı MHP'li Burhanettin Kocamaz, Emniyet Müdürü Mehmet Şahne, CHP Milletvekilleri Hüseyin Çamak, Serdal Kuyucuoğlu, İstanbul, Hatay, İzmir ve İstanbul Ortodoks ve Katolik kiliselerinin rahipleri ve temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Hastane morgundan alınan cenazesi kiliseye getirilen Roberto Ferrari için törene katılanlar ve rahipler tarafından dualar edildi. Daha sonra Ferrari'nin cenazesi Adana'ya gönderildi. Buradan havayolu ile İtalya'ya gidecek olan cenaze bu ülkede toprağa verilecek.

Türkiye'de 65 yıldır Hıristiyan cemaate hizmet veren Ferrari Antakya, Trabzon, İskenderun, Adana ve Mersin'deki kiliselerde görev almıştı.

Görüntü Dökümü

--------------------

Kiliseye gelenler

Kilisenin giriş yazısı

İçeriye girenler

Kilisenin içinden görüntü

Törene katılanlardan genel ve detay görüntü

Rahiplerden görüntüler

Tabut başında toplananlar

Rahipler tabut başında konuşurken

Tabut taşınırken

Tabut araca bindirilirken

Kilisenin dış görüntüsü

***ARŞİV***

Roberto Ferrari konuşurken

Roberto Ferrari (sağ başta) diğer rahipler ve imamla

(BOYUT: 167,49 mb) (SÜRE: 03,10 dk)

Haber-Kamera: Mustafa ERCAN/MERSİN,

=====================================================

4)9 GÜNLÜK BEBEĞİ 4 BİN LİRAYA SATIN ALMIŞLAR, BİRDE DARP ETMİŞLER

MUĞLA'da, evlat edindikleri 25 günlük bebeği darp ettiği ileri sürülen bir çift ile çocuğunu 4 bin liraya sattığı ileri sürülen annenin de aralarında bulunduğu

5 kişi polis tarafından gözaltına alınıp, adliyeye sevk edildi.

Muğla'nın merkez ilçesi Menteşe'de yaşayan D.K. (Dursun Kaya) (35) ve eşi Z.K. (Züleyha Kaya) (39), dün (salı) saat 20.00 sıralarında solunum sıkıntısı yaşadığı gerekçesiyle 25 günlük bebeklerini Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde götürdü. Doktorlar bebeğin bacağında morluk tespit ederek durumu hastane polisine bildirdi. Muğla İl Emniyeti Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, Züleyha Kaya'nın "Evde doğum yaptığım için nüfustan geçici kimlik kartı" çıkarttım ifadesi vermesi üzerine soruşturmayı derinleştirdi. Polis ekipleri, Kaya çiftinin bebeği 9 günlükken, Dalaman İlçesi'nde tanıdıkları Ü.K. (Ülkü Kurt) (45) ve N.Ç. (Nebahat Çomak) (43) aracılığıyla evhanımı 45 yaşındaki G.C.'den (Günnur Cengiz) 4 bin liraya satın aldıkları belirlendi.

Polis, D.K. ve eşi Z.K. ile Ü.K., N.Ç.. ve bebeğini sattığı belirlenen G.C.'yi gözaltına aldı.

Bebeğin biyolojik annesi G.C., polisteki ifadesinde, "İmam nikahlı eşim A.K. ile yaşıyorum. Hamile kalınca herkesten sakladım. Çocuğumun doğum zamanı eşimle bakacak durumumuz olmadığı için tartıştım. Doğumu başka bir evde gerçekleştirdim. Maddi imkansızlar nedeniyle bebeğimi komşum Ü.K.'nin tanıdığı bir aileye 4 bin liraya sattım. Bin lirasını Ü.K. aldı" dedi. Gözaltına alınan beş kişi, polisteki işlemlerinin ardından bugün adliyeye sevk edildi. D.K. ve Z.K. çiftinin 'Fatma Gül' ismi verildikleri bebeğin ise hastanedeki tedavisinin ardından Muğla Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü tarafından koruma altına alınacağı öğrenildi.

Görüntü Dökümü

--------------------

-Şüphelilerin adliyeye sevck edilmelerinden görüntü

Haber-Kamera: Cavit AKGÜN/ MUĞLA,

=========================================================

(GÖRÜNTÜ EKİYLE YENİDEN)

5)CHP'NİN REFERANDUM AFİŞLERİ BİLLBOARDDAN İNDİRİLDİ

AFYONKARAHİSAR'ın Sandıklı İlçesi'nde CHP tarafından referandumla ilgili billboarda asılan 'hayır' afişi kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce indirildi. CHP ilçe yönetimi ise olayla ilgili polise başvuruda bulundu.

CHP Sandıklı İlçe Başkanlığı tarafından 16 Nisan'da yapılacak referanduma ilişkin üzerinde "Geleceğim için hayır" yazısı ve bir kız çocuğunun fotoğrafının bulunduğu afiş önceki gün gece kent merkezindeki bazı billboardlara asıldı. Kütüphane kavşağındaki billboarda asılı olan afiş aynı gün kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce sökülerek indirildi. Dün sabah olayı gören CHP İlçe Başkanı Fatma Toptaş, afişi yeniden astırdı. Aynı billboarddaki afiş dün gece de sökülerek indirildi. CHP İlçe Başkanı Toptaş bugün polis merkezine giderek olayla ilgili şikayette bulundu. Sökülen afiş ise aynı billboarda tekrar asıldı.

'EMNİYETE BİLDİRDİK'

Billboardların kura sonucu belediyeden kiralandığını söyleyen Fatma Toptaş, "Önceki gün billboardlara 'hayır' afişlerimizi astırdık. Gece kontrol ettik hepsi yerlerinde duruyordu. Ama sabah hepsinin yırtıldığını gördük. Tekrar yerine taktırdık. Bugün tekrar yırtıldığını gördük. Bugün emniyete bildirdik. Resmi işlemlere başladılar. Bu durumda hiç kimseyi suçlamıyoruz. Emniyetin gerekeni yapacağına eminiz. Adaletin, demokrasinin yerine gelmesi için biz de elimizden geleni yapacağız" dedi.

Görüntü Dökümü

--------------------

İlçede bulunan bilbordlarda ki Hayır afişlerinden

Hayır yırtılan bilbordun foto

-RÖP: CHP İlçe Başkanı Fatma Toptaş

01.30///48,7 MB

( HABER-KAMERA: Ahmet DAĞLI/SANDIKLI(Afyonkarahisar),

=======================================================

6)EŞİ TERK EDİNCE ÖLMEK İSTEDİ

ADANA'da eşi tarafından terk edilen 28 yaşındaki İbrahim E., barışma isteği kabul edilmeyince 5 katlı binanın damına çıkarak intihar girişiminde bulundu.

Merkez Sarıçam İlçesi Misis Mahallesi'nde oturan 1 çocuk babası İbrahim E.'ın eşi şiddetli geçimsizlik yüzünden evini terk etti. Babaevine dönen eşi ile barışmaya çalışan plastik doğrama atölyesinde çalışan İbrahim E.'nin tüm çabaları sonuçsuz kaldı. İbrahim E., ziyarete geldiği merkez Yüreğir İlçesi Atakent Mahallesi'ndeki yakınlarının oturduğu 5 katlı binanın damına çıktı.

İbrahim E.'yi çatıda görenler, polis, sağlık ve itfaiye ekiplerine haber verdi. Kısa süre sonra olay yerine gelen ekipler, İbrahim E.'yi ikna etmek için harekete geçerken, itfaiye de hava yatağını şişirip apartmanın girişine yerleştirdi. Sağlık ekipleri de acil durumlar için hazır halde beklemeye başladı. İbrahim E., görevlilerin yaklaşık 1 saat süren çabası sonucu binadan indirildi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

İntihara teşebbüs eden şahsın çatıda genel ve detay görüntüsü

İtfaiye aracı ve çatıdaki adamın görüntüsü

Apartman önüne kurulan hava yastığının görüntüsü

Polislerin çatıdaki adamla konuşması

Olayı izleyen apartman sakinleri

Bir kadının konuşması

Polis ve ambulansın olay yerinde beklemesi

SÜRE: 02'20" BOYUT: 261 MB

Haber-Kamera: Fatih KARAÇALI/ADANA,

=====================================================

7)"NİYE BAKIYORSUN?" DİYEREK ŞOFÖRÜ BIÇAKLADI

İZMİT Otobüs Terminali'nde bir kişi minibüs şoförü Arif Türkol'a "Niye bakıyorsun?" diyerek bıçakla saldırdı. Yaralanan sürücü tedavi altına alınırken, bıçaklı saldırgan gözaltına alındı.

Olay saat 15.45 sıralarında, İzmit Otobüs Terminali'nde meydana geldi. İddiaya göre, şehir içi minibüs şoförü Arif Türkol sigara içtiği sırada yanından geçen Erdal Y. "Niye bakıyorsun" diyerek bıçakla saldırdı. Minibüs şoförü ne olduğunu anlamadan başına aldığı bıçak darbesi ile yaralandı. Çevredekilerin haber vermesiyle olay yerine gelen 112 Acil ekipleri Arif Türkol'u Kocaeli Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Olay sonrası otogar polisi tarafından gözaltına alınan Erdal Y'nin bıçağı sallarken kendini de sol kolundan yaraladığı görüldü. Erdal Y. 112 Acil ekiplerince Seka Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavisi yapıldı. Gözaltına alınan Erdal Y. Bekirdere Polis Merkezi'ne götürüldü. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

Görüntü Dökümü

---------------------

112 Acil ekibinin müdahalesi

Otogardan görüntü

Faruk KIYAK/İZMİT(Kocaeli), -