Dha Yurt Bülteni-3

Yüksekova kırsalına hava harekatı : 4 PKK'lı öldürüldü

Türk Silahlı Kuvvetleri, dün öğleden sonra Hakkari Yüksekova kırsalına alınan anlık bir istihbaratın değerlendirilmesi sonucu Türk Hava Kuvvetleri'ne ait savaş uçakları ile hava harekatı düzenlendiğini ve bölgedeki mağaralardan birinde tespit edilen 4 PKK'lı teröristin etkisiz hale getirildiğini ve 2 silah mevzisinin de imha edildiği açıkladı.

Görüntü Dökümü

---------------------

-Hava harekatı görüntüleri

-Mağaranın imha edilme anı

Haber: HAKKARİ - ANKARA

===============================

Kuşadası açıklarında lastik bot içerisindeki 48 göçmen yakalandı

Sahil Güvenlik Komutanlığı, Aydın Kuşadası Pamucak açıklarında lastik bot içerisindeki Suriye uyruklu 48 göçmenin yakalandığını açıkladı.

Dün saat 03.50'de Aydın Kuşadası Pamucak açıklarında göçmen grubunun denize açılacağı ihbarı üzerine, 1 Sahil Güvenlik botu ve 1 Sahil Güvenlik uçağı görevlendirildi. Göçmen grubu saat 04.44'te Sahil Güvenlik uçağı tarafından tespit edidi. Saat 05.10'da Sahil Güvenlik Botu tarafından durdurulan hareketli lastik bot içerisindeki Suriye

uyruklu 48 göçmen yakalandı.

Görüntü dökümü

------------------

-Sahil Güvenlik ekiplerinin operasyonundan görüntü

-yakalanan göçmenlerin görüntüsü

-detaylar

Haber: AYDIN - ANKARA

=============================

DJ, besteci Emrah Karaduman Eskişehir'de uğradığı bıçaklı saldırıda ağır yaralandı (2)

AMELİYATTAN ÇIKTI, DURUMU İYİYE GİDİYOR

ALEYNA HASTANEYE GELDİ

Eskişehir'de otel girişinde şoförü Volkan Karaca ile birlikte uğradığı bıçaklı saldırıda yaralanan DJ Emrah Karaduman'ın kaldırıldığı ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nde ameliyata alındı. Karaduman'ın ameliyatının başarılı geçtiği ve sağlık durumunun iyiye gittiği belirtildi.

ŞÜPHELİ ALEYNA TİLKİ HAYRANI ÇIKTI

Emrah Karaduman ile şoförü Volkan Karaca'yı bıçakla yaralayan ve polis tarafından yakalanarak gözaltına alınan şüphelinin 33 yaşındaki Enis Duman olduğu açıklandı. İşsiz olan Enis Duman polislere Aleyna Tilki hayranı olduğunu, ona ilgi duyduğunu ve platonik aşkla bağlandığını bu nedenle Emrah Karaduman'a otel girişinde bıçakla saldırdığını söyledi. Duman, şoför Volkan Karaca'nın araya girmesi nedeniyle yaralanmış olabileceğini belirtti.

ALEYNA HASTANEYE GELDİ

Bu arada Aleyna Tilki de Eskişehir'e gelerek Emrah Karaduman'ı ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nde ziyaret etti. Aleyna Tilki hastane çıkışında gazetecilere, "Arkadaşlar çok üzücü bir olay yaşadık. Ama Alah'a şükürler olsun ki çok küçük atlattık, ucuz atlattık. Gayet iyiyiz, kendisi çok iyi. Tabi ki de çok üzgünüz. Ama Allah'a şükürler olsun. Bir yandan da bunu belirtmek isterim. Verip verebileceğim bilgi bu şuanda. Bir de adli bir olay olduğu için çok fazla konuşmanı, irdelemenin, uygun olmadığını düşünüyorum ama, çok çok iyiyiz hiçbir sorun yok" diye konuştu.

ŞUURU AÇIK

Aleyna Tilki bir gazetecinin 'Hastanede onunla görüşebildiniz mi?" sorusu üzerine görüştüğünü belirtip "İyi olduğunu onaylayan hareketleri vardı. Şuuru, bilinci her şeyi açık, çok iyi durumu" dedi.

Görüntü dökümü:

-Aleyna Tilki'nin hastaneden çıkarken,

-Tilki'nin gazetecilerin sorularını yürüyerek yanıtlaması,

-Hastanenin dışından çekilen görüntüler bulunuyor.)

Haber-Kamera: Hakan TÜRKTAN-Saadet YÖRÜKÇÜ-ESKİŞEHİR,

===========================================

Akseki- Seydişehir yolunda heyelan

AKSEKİ-Seydişehir karayolunda yağış nedeniyle heyelan meydana geldi. Yola düşen kaya parçaları ulaşımda aksamalara neden oldu.

Antalya'nın Akseki İlçesi'ne bağlı Kumluboğaz mevkiinde dün akşam kar ve yağmur etkili oldu. Yağış nedeniyle Akseki-Seydişehir karayolunda heyelan meydana geldi. Büyük kaya parçalarının karayoluna düştüğü heyelan nedeniyle ulaşımda aksamalar meydana geldi. Kaya parçalarının bir bölümü sürücülerin kendi imkanlarıyla kaldırılırken, karayolları ekiplerinden destek istendiği belirtildi. Tek şeritli yolda ulaşımda aksamalar yaşanırken trafik ekipleri bölgede önlem alarak sürücüleri uyardı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Yoldan ve düşen kayalardan görüntü

İş makinesinin kayaları kaldırması

HABER- KAMERA: Adem ÇETİN/AKSEKİ (Antalya),

======================================

Deniz, çamur deryasına döndü

ANTALYA'da son yağışların ardından akan çamur nedeniyle denizin rengi değişti.

Antalya'da yağmur ile birlikte denize ulaşan çamur ve atıklar, Antalya Körfezi'ni kahverengiye bürüdü. Deniz kilometrelerce genişlikte çamurla kaplandı. Konyaaltı sahil şeridinde denizi izlemek isteyenler, uçsuz bucaksız mavi deniz yerine çamurla karşılaştı. Çamurun ulaşmadığı uzak yerler turkuaz maviliğini korudu.

Uzmanlar yağışla birlikte dağların zirvesindeki karın hızla eridiğini, hızlı su akışının kum ve mili denize sürükleyerek bu görüntünün oluştuğunu belirtti. Çamurun birkaç gün içersinde dibe çökerek, denizin yine turkuaz rengini alacağı belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------

Denizin çamurlu görüntü

Çamurda balıkçıların balık tutmaya çalışması

Sahilde yatan köpek görüntüsü

Çamur akan boğaçayı ve denizden görüntü

Detaylar

Haber- Kamera: Bülent TATOĞULLARI/ANTALYA,

==============================================

Soli Pompeiopolis, Dünya Kültür Mirası Listesi'ne aday

MERSİN'in merkez Mezitli İlçesi'nde Neolitik, Helenistik ve Roma dönemleri gibi birçok medeniyetin izlerini taşıyan Soli Pompeiopolis Antik Kenti, yerli yabancı çok sayıda ziyaretçiye ev sahipliği yapıyor. Dünya Kültür Mirası Listesi'ne aday olan ve yaklaşık 3 bin yıl öncesine ait antik kent, son yıllarda büyük ilgi çekiyor.

Mezitli Belediyesi ve Mersin Üniversitesi Mimarlık Fakültesi iş birliğiyle yapılan çalışmalarda bakımsız ve kullanılamayan Soli Pompeiopolis Antik Kenti'nin tarihi yolu modern bir görüntüye kavuşurken, Sütunlu Cadde'ye 360 metre uzunlukta yaya ve bisiklet yolu, oturma alanları ile aydınlatılma yapıldı. Toprak altında çıkan sütunların sergilendiği anıtsal caddede Soli Pompeiopolis'i tanıtan tabelalar konuldu. Ayrıca çeşitli etkinliklerin gerçekleştirileceği alan ile izleyicilerin oturması için de tribün yapıldı. Kentin en çok ilgi çeken tarihi yerlerden biri olmaya başlayan Soli Pompeiopolis, büyüleyici havası ile elinde fotoğraf makinesi ve kameraları ile bölgeyi gezen yüzlerce kişiye ev sahipliği yapmaya başladı.

Soli Antik Kenti için yapılan çalışmaların hem ülkenin hem de dünyanın kültürel mirasına önemli bir katkı sağlayacağına inandığını ifade eden Mezitli Belediye Başkanı CHP'li Neşet Tarhan, antik kentin dünya kültür mirası listesine girebilmesini hedeflediklerini söyledi.

Mersin'in açık hava müzesini andırdığını kaydeden Tarhan, "Romalılar ve Yunanlılar gibi imparatorlukların yaşadığı günümüzden yaklaşık 3 bin yıl öncesine ait böylesine büyüleyici bir tarihi mekanda kentle deniz arasında kullanılamayan bakımsız yolu modern hale getirerek yürüyüş ve bisiklet yolu yaptık. Deniziyle, güneşiyle, bisiklet ve yaya yoluyla buluşabilen bir kentin dünyada başka örneğini bulmak zor. Yapılacak çalışmalarla Soli Pompeiopolis gerçekten önemli potansiyeli olan ülkemiz turizminde önemli bir yer edinebilir. Hiçbir zaman cazibesini kaybetmeyecek. Büyüleyici yapısıyla hayranlık uyandıran Soli, çalışmalar tamamlandıktan sonra UNESCO dünya kültür mirası listesine girebilir" dedi.

TANRILARIN KRALI ZEUS GÜN IŞIĞINA KAVUŞTU

Arkeolojik açıdan Kilikya tarihinin önemli hazinelerden biri olan antik kentte Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Müzecilik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Remzi Yağcı'nın başkanlığında yürütülen çalışmalarda ise şimdiye dek 3 bin yıl öncesine ait birçok eser gün ışığına kavuştu. Roma imparator ya da üst düzey yöneticilerinin büstlerini taşıdığı Sütunlu Cadde'de, sağlık tanrısı Asklepios ve tanrıçası Hygeiea, tanrıların kralı Zeus, adalet tanrıçası Nemesis, bereket tanrıçası Demeter ve şarap tanrısı Dionysos çıkarıldı. Höyük'te ise, antik çağda ölünün öbür dünyada kullanılması inancıyla bırakılmış olan, mezar hediyesi gibi işlevleri bulunan kandiller, Bizans dönemi baskı mühürleri, tabak ve kaseler bulundu. Son 10 yıl içinde inşaat temel kazıları, yol ve altyapı çalışmaları sırasında günümüzden yaklaşık 2 bin 500 yıl öncesine ait olduğu sanılan 28 antik mezar ortaya çıktı. Mezarlarda yapılan kazı çalışmaları sonucunda o dönemlerde mezarlara hediye olarak bırakılan gözyaşı şişeleri, sikke, mühür ve el baskı eşyalar çıktı. Mezarların içerisinde çok sayıda kemik ve kafatasının yanı sıra yağdanlık ve tencere kapakları da çıktı.

Soli'nin M.Ö. 700 yılında Kıbrıs üzerinden Anadolu'ya geçen Rodos korsanları tarafından kurulduğu sanılıyor. Söz konusu dönemde önemli bir liman kenti olan Soli, M.Ö.78 yılında Pompe kumandasındaki Roma İmparatorluğu ordusunun eline geçti. Bu tarihten sonra şehir, kumandan Pompe'nin adı dolayısıyla Soli Pompeipolis olarak anıldı. Güney-Kuzey yönlü iki kapısı arasında iki yüz sütun bulunan Soli Pompeipolis, dönemin parlak şehirlerden biri olarak dikkat çekiyor.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Antik kentten görüntüler

Sütunlu caddeden görüntüler

Vatandaşların caddede gezmesi

Tarihi kalıntılardan görüntüler

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Gülhan DEMİRCİ/ MERSİN,

==========================================

(ÖZEL) - Gaziantep'te şişe kıymayı desenli saplayan makine üretildi

GASTRONOMİ dalında UNESCO tarafından 'Yaratıcı Şehirler Ağı'na dahil edilen Gaziantep'te makine imalatçısı 69 yaşındaki Faruk Şahveli, kıymayı şişe desenli olarak saplayan makine üretti.

Kentte 29 yıldır gıda sektörü üzerine makine imalatı yapan Faruk Şahveli, mesleğe zırh kıyma makinesi yaparak başladı. Şahveli, 3 yıl önce kebap sektörünün talebini karşılamak için kıyma saplama makinesi yapmayı kararlaştırdı. Makine üzerine Ar-Ge çalışmaları yapan Şahveli, Türk mutfağında önemli yere sahip olan kebaplardan kıymayı şişlere makineyle saplamayı başardı. Geliştirdiği makineyle dünyanın birçok ülkesine ihraç yapan Faruk Şahveli, çocukları Funda, Muhammed ve Burkay ile Mücahitler Mahallesi'nde bulunan üretim tesislerinde gıda sektörüne yönelik makine üretiyor.

17 bin liraya mal olan kıyma saplama makinesinin saatte 100 kilo kıymayı nakışlı olarak şişe saplıyor. Kullanıcı, ne kadar şiş kıyma istediğini sistemde ayarlıyor ve kalıplara bırakılan şişlere kıyma saplanmış olarak çıkıyor.

Kıyma saplama makinesinin kısa sürede endüstriyel mutfak ve büyük restoranlarda yerini aldığını belirten Şahveli Makine Genel Müdürü Muhammed Şahveli, kebap ustalarının işini kolaylaştığını ifade ederek şunları söyledi: "İmal ettiğimiz makine, kıyma saplama makinesidir. Bu makine de ustalarımızın işini kolaylaştırıyor. Ustalarımızın sirkülasyonlu tüketimlerine cevap verebilmesi için ve işletmelerin bu konuda daha rahat iş yapabilmeleri için tasarlanmış olan bir makinemiz. Makinemiz tamamen dünya standartlarında CE yasalarına uygun olarak üretilmiştir. Dokunmatik ekranı, insan güvenliği, kullanılan malzemelerin gıda raporları bunlar tamamen güvenlik çerçevesinde, sağlık çerçevesinde üretilmiş olan makinelerdir. Makinemizde çekilen kıymaları, kalıplarımız vasıtasıyla 8 saniyede istenilen gramajda ve istenilen nakış şeklinde bu şekilde şişe homojen ve hijyenik şekilde saplamasını yapabiliyoruz."

5 kilo eti 20 saniyede kıyma haline getiren zırh makinesini de ürettiklerini anlatan Muhammed Şahveli, "Zırh makinesi gibi buluşların, dünyanın talebi olduğu için üretiliyor. Eksik görülen, ihtiyaç duyulan ürünler olarak meydana çıkıyor. Lokanta sektöründe bu tarz bir sıkıntının altyapıdan ustaların yetişmediği, restoranlarda ustalarımızın tonajlı tüketimlerinde cevap veremediği için böyle bir buluş yapıldı. Buluşun sahibi babamız Faruk Şahveli'dir. 26 yıldır ürünlerimizi dünyanın birçok yerine gönderiyoruz. Birçok restoranda da makinemiz hizmet veriyor. Ustalarımız 4-5 kilogram eti yaklaşık yarım saatte zırhla çekerken, makinemizde 20 saniyede zırh kıyması haline getirebiliyorlar. Bu hem zamandan hem ustalarımızın işletme içerisindeki yorgunluklarını gidermek bakımından avantajlı oluyor" diye konuştu.

Lokantaların yaşadıkları duman sorunun ortadan kaldırmak için kıyma pişirme makinesini tasarladıklarını kaydeden Şahveli, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Avrupa'daki işletmeler duman sorunu yaşıyor. Duman sorununun yaşanmaması için bir makine daha tasarladık. O makinemizin de Ar-Ge'si devam ediyor. 3'lü konsepte olan zırh kıyma makinemiz, kıyma saplama makinemiz ve kıyma pişirme makinemiz şeklinde. Bunu duman problemi yaşayan daha hijyenik pişirim elde edebilmek için böyle bir makineyi tasarladık. İnşallah Ar-Ge'si tamamlandığında da tanıtımını yapacağız."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------

Makinelerin görüntüsü

Makinelerin anlatılması

Etin zırhlanması

Kıymaların şişe saplanması

Makineden çıkan şişler

Muhammed Şahveli'nin konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ahmet ÖZER- Metin Faruk TAMER-GAZİANTEP-DHA)

================================================

Tarım makineleri Suudi pazarında

AVRUPA'nın 5'inci, Türkiye'nin ilk pnömatik ilaç makinesi üreticisi BOA, 20 makine ile Suudi Arabistan pazarına da girdi.

Antalya'nın Finike ilçesinde pnömatik ilaç makinesi üreten fabrikanın sahiplerinden BOA Makine Yönetim Kurulu üyesi Hakkı Bahar, yıllık 3.5 milyon ton hurma üretimi yapılan Suudi Arabistan'ın hurma bahçelerini artık Türk yapımı makinelerin ilaçlayacağını söyledi. Yıllık 800 makine üretme kapasitesine sahip fabrikanın talebe göre kapasitesini artırabileceğini söyleyen Hakkı Bahar, 5 yıllık geçmişi olan firmalarının artık dünyada 70-80 yıllık firmalara rakip olduğunu belirtti.

Finike ilçesinde yapılan makinelerin yüzde 23'ünün ithal, kalan kısmının ise yerli malzeme ile üretildiğine dikkat çeken Bahar, "İlk ihracatımızı 3 makine ile 2014 yılında İsrail'e yapmıştık. Geçen yıl ise 350 makine ile ihracata başladık. Yarısını 13 ülkeye ihraç ederken, diğer yarısını da iç piyasaya verdik. Şimdi de 20 makine ile Suudi pazarına girerek ülke sayısını 14'e çıkardık. Suudi pazarına şimdilik 300 bin euro'luk ihracat yapıyoruz. Bu yılki hedefimiz ise geçen yıl yaptığımız 350 makinenin tamamını ihraç etmek. Yeni Zelanda, Avustralya ve Güney Afrika yeni hedef pazarımız" dedi.

BOA Makine'nin 33 modelle ilaçlama sektöründe dünyanın en fazla model üreten firması olduğuna işaret eden Hakkı Bahar, "Türkiye'deki tek, Avrupa'daki 5 pnömatik ilaç makine üreticisinden birisiyiz. Bugüne kadar 13 ülkeye makine gönderdik. Suudi Arabistan da bizden hurma bahçelerinin ilaçlanması için proje istedi. Orada hurma ilaçlama makinesi yokmuş. Ürettiğimiz ürünlerle yüksek hurma bahçelerinin ihtiyacına cevap verdik. Bizim makinelerimiz orada hem ilaçlama görevi yaparken, diğer taraftan polen ihtiyacını da karşılayacak" diye konuştu.

Yeni makineler için ARGE çalışmalarının devam edeceğini söyleyen Hakkı Bahar, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Her yıl bütçemizin yüzde 20'sini ARGE çalışmalarına harcayacağız. Buna mecburuz. Ona göre lokalize olduk. Bu yıl gözde hedef pazarımız Yeni Zelanda, Avustralya ve Güney Afrika. Ayrıca İtalya'ya da devlet desteği ile ofis açacağız. Avrupa'ya makine sevkiyatını kolaylaştırmak amacıyla montaj hattı kurulacak. Daha önce çiftçimiz yurt dışından 20 dönümlük bir bahçe için 100-120 bin TL ödeyerek pnömatik makine getirirken, biz bu makineyi 15-16 bin TL'ye çiftçinin alabileceği şekilde vadeleyerek veriyoruz. Artık çiftçi bu teknolojiye ulaşabilir oldu."

Ürettikleri makinelerin temel amacının kimyasal atılımı en aşağıya indirmek olduğunu belirten Hakkı Bahar, şöyle devam etti: "Böylece daha masrafsız ve daha etkili ilaçlama yaparak kalıntısız, zehirsiz ürün üretme imkanını çiftçiye vermiş olduk. BOA gelirinin tamamını ar-ge'ye yatırdı. Bir makinenin 3 bin parçadan oluştuğunu düşünürsek, bu çok ciddi bir yatırım, çok ciddi bir emek. BOA özellikle gözümüzün önünde olsun diye Finike'de kurduk. Demek ki buralarda da fabrika kurulabiliyormuş. Demek ki sanayi illaki büyük şehirlerde olacak diye bir mecburiyet yok. Bu tesisi Antalya'ya taşıyacağız. Orada da 10 milyon dolar gibi ciddi bir yatırım yapıyoruz."

Hakkı Bahar, 15 yıl içerisinde tarla bitkilerinin de ilaçlanması amacıyla makine üretmeyi hedeflediklerini söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------

Toplu haldeki ilaçlama makinelerinden görüntü

İlaçlama makinelerinden detay görüntüler

Hakkı Bahar röp.

Hakkı Bahar ilaçlama makinesinin özelliğinden bahsederken

Fabrikada çalışan işçilerden detay görüntüler

Parça montajı yapılırken görüntü

Traktöre monte edilmiş ilaçlama makinesinden görüntü

İlaçlama makinesinin çalışmasından görüntü

Su püskürten ilaçlama makinesinden detay görüntüler

Haber-Kamera: Süleyman EKİN/ANTALYA,

================================================

Veterinerlerden hayvan ithalatı eleştirisi

BURDUR Veteriner Hekimler Odası Başkanı Kazım Üstüner, geçen yıl 650-700 bin baş canlı hayvan ithalatı yapıldığını söyledi.

Burdur Veteriner Hekimler Odası Başkanı Kazım Üstüner, hayvan ve hayvansal ürün ithalatıyla ilgili basın toplantısı düzenledi. Türkiye'nin 2010 yılında besi hayvanı ithalatının 110 bin baş iken, 2016 yılında bu rakamın 500 bin başı geçtiğini aktaran Üstüner, "Bu rakama 150 bin baş damızlık düve ithalatı da eklendiğinde Türkiye 2016 yılında 650-700 bin baş canlı hayvan ithalatı yaptığı bir yana, son 6 yılda et ithalatına 4.4 milyar dolar yurt dışına transfer etmiştir" dedi.

1 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren Suni Tohumlama Yönetmeliği'nin ülke hayvancılığı açısından onarılması güç zararlar verecek nitelikte olduğunu savunan Üstüner, "Zira damızlık ırkları melezlenerek ülke hayvancılığını geriye götürecek bu yönetmelik ve tabi aşımdan doğan buzağıların da destek kapsamına alınması uzun yılların birikimiyle bugünlere gelen ülke hayvancılığını geriye götürecektir. Bu konuyla ilgili görüşlerimizi Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanımız sayın Faruk Çelik'e gerek nisan 2016'da Burdur'da, gerekse ekim 2016'da Ankara'da yaptığımız toplantıda anlatma fırsatımız oldu. Şubat ayında yönetmelikte yapılan değişiklikte bu yanlıştan kısman de olsa dönülmüş olması yani 5 yaşına kadar ırkı ırkına tohumlama şartı konulması memnuniyet vericidir ancak yeterli değildir. Bu işin ortası olmaz. Bu haliyle uygulamada büyük sıkıntılar yaşanacağı aşikardır" diye konuştu.

Burdur'un 29 milyon TL anaç ve buzağı desteği alması gerekirken, bu yıl uygulamaya konulan buzağılarda şap, brusella ve LSD (çiçek) aşı şartının üreticilerin desteklemelerden yararlanmasına engel olduğunu aktaran Üstüner, üreticilerin desteklemelerden en az 10 milyon lira eksik yararlandığını kaydetti. Üstüner, Türkiye'de koruyucu veteriner hekimlik hizmetinin de uygulanması gerektiğine işaret etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Kazım Üstüner'in açıklamaları

Toplantıya katılan veteriner hekimler

HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR,

===================================================

Başkan Kocamaz, çeşme açtı

MERSİN Büyükşehir Belediye Başkanı MHP'li Burhanettin Kocamaz, adının verildiği çeşmenin açılışını yaptı.

Erdemli İlçesi Ayaş Mahallesi Çanakçı mevkiinde gerçekleştirilen açılışa, Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz'ın yanı sıra Erdemli Belediye Başkanı MHP'li Mükerrem Tollu, belediye yetkilileri ve vatandaşlar katıldı. Açılışta konuşan Başkan Kocamaz, "Büyükşehir Belediyesi olarak ilçeler ve merkez dahil hiçbir ayrım yapmadan hizmet ulaştırmaya çalışıyoruz. İnsanlarımıza hizmet vermeye ve hayatlarını kolaylaştırmaya gayret ediyoruz. Yıllardır susuzluk çeken bu mahallede susuzluğun giderilmesi bizim neticemizde olmuştur. Bir bir problemleri çözüyoruz"dedi. Erdemli Belediye Başkanı Tollu da, kendilerine verilen emanete sahip çıktıklarını ve halka hizmet götürebilmek adına çabaladıklarını kaydetti. Mahalle Muhtarlığı tarafından verilen yemeğin ardından Burhanettin Kocamaz, Başkan Tollu ile birlikte ismi verilen çeşme için kurdele keserek hizmete açtı.

Görüntü Dökümü

------------------------------

Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz'ın gelmesi

Kocamaz'ın vatandaşlarla selamlaşması

Kocamaz'ın kucağına aldığı çocukla fotoğraf çektirmesi

Burhanettin Kocamaz'ın vatandaşlarla sohbet etmesi

Kocamaz ve beraberindekilerin oturması

Yağmurda çadır içinde bekleyen vatandaşlar

Çeşmenin görüntüsü

Çeşmenin açılış kurdelesinin kesilmesi

Kocamaz'ın çeşmeden su içmesi

Burhanettin Kocamaz'ın konuşması

Burhanettin Kocamaz'ı alkışlayanlardan görüntü

Haber-Kamera: MERSİN,

========================================