Dha Yurt Bülteni-3

Ayvalık'ta göçmen kaçakçılığına 11 tutuklama

BALIKESİR'in Ayvalık İlçesi'nde yapılan operasyonda polis tarafından 19 mülteciyle birlikte 12 organizatör yakalandı. Adliyeye sevk edilen zanlılardan 11'i tutuklandı.

Ayvalık Emniyeti Göçmen Kaçakçılığı ve İnsan Ticareti Grup Amirliği ekiplerince geçen çarşamba günü, göçmen kaçakçılığına yönelik operasyon yapıldı. Mültecilerin Ayvalık'ın Cunda Adası Pateriça kıyılarından, deniz yoluyla, Yunanistan'ın Midilli Adası'na götürüleceğini öğrenen ekipler, harekete geçti. Köy yollarında önlem alan polis ekipleri, 2'si minibüs diğerleri otomobil, toplam 5 aracı durdurdu. Yapılan kontrolde 6'sı çocuk 5'i kadın Suriye uyruklu 19 mülteci ile organizatör olduğu belirtilen 12 kişi yakalandı. Araç üstünde ise 2 metre eninde 5.5 metre boyunda bir tekne ve çok sayıda can yeleği de ele geçirildi. Mültecilerin İl Göç İdaresi Müdürlüğü'ne teslim edildi. Emniyetteki işlemlerinin ardından dün (cuma) adliyeye sevk edilen organizatörlerden 11'i tutuklandı, 1 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Adliyeye sevk edilen zanlılardan görüntü

Haber- Kamera: Kadri KAYA/ AYVALIK (Balıkesir),

=====================================

Edirne'deki uyuşturucu operasyonda 24 tutuklama

EDİRNE ve Keşan Jandarma Komutanlığı ekiplerince uyuşturucu satıcılarına yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 36 kişiden 24'ü tutuklanarak, cezaevine konuldu.

Edirne İl Jandarma Komutanlığı ve Keşan İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, uyuşturucu ticareti yaptıkları öne sürülen kişilere yönelik 3 aydır sürdürdüğü teknik takip sonucu geçen 10 Mart'ta İstanbul'un Bahçelievler İlçesi, Tekirdağ'ın Çorlu İlçesi ile Edirne'nin Keşan ve İpsala ilçelerinde 17 ayrı adrese eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyonda 36 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin ev, işyeri ve araçlarında yapılan aramada 62 adet F, MF, A ve B serisi 1 dolarlık banknot, 13 kilo 500 gram esrar, 1 kilo 200 gram kokain, 300 gram eroin, 750 uyuşturucu hap, 5 ruhsatsız tabanca, 375 mermi, 8 hassas terazi, 28 cep telefonu ile uyuşturucu ticaretinden elde edildiği tespit edilen 48 bin lira para ele geçirildi.

Gözaltına alınan 36 kişiden 12'si jandarmadaki ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. İşlemlerinin ardından mahkemeye sevk edilen 24 şüpheli ise tutuklanarak, cezaevine konuldu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Şüphelilerin jandarma araçlarıyla getirilişi

-Şüphelilerin hastaneye girişleri

-Şüphelilerin hastaneden çıkışları

-Araçların hastaneden çıkışları

Haber-Kamera: Ünsal YÜCEL/KEŞAN(Edirne),

===========================================

Yemin töreninde evlilik teklifi

İZMİR'in Foça İlçesi'nde uzman çavuş Selahattin Demir, yemin töreni sonrasında kız arkadaşına komando marşıyla evlenme teklifi yaptı. Teklifi kabul eden genç kız ve Selahattin Demir'in mutluluğuna asker yakınları da ortak oldu.

Foça Jandarma Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı'nda dün (cuma) 22. dönem Terörle Mücadele Eğitim kursu mezuniyeti yapıldı. Törene katılan asker yakınları duygu dolu anlar yaşadı. Törenin bitmesinin ardından, eğitimini başarı ile tamamlayan Uzman Çavuş Selahattin Demir, dönem arkadaşlarının da yardımıyla kız arkadaşına sürpriz evlenme teklifi hazırlıklarına başladı. Yere renkli yazılarla 'Benimle evlenir misin' pankartı açan Selahattin Demir, arkadaşlarına komut vererek uygun adım yürüyüş yaptırdı. Komandolar hep bir ağızdan 'Dilek Selahattin'le evlenir misin' diyerek uygun adım yürüyüşlerini tamamladı. Selahattin Demir arkadaşları yürüyüşlerine devam ederken cebinde sakladığı ve bir süre bulmaya çalıştığı yüzüğü diz çökerek kız arkadaşına uzattı. Evlilik teklifini kabul eden ve adının açıklanmasını istemeyen Dilek C., Selahattin Demir'e sarılınca törene katılanlar da alkış ve ıslıklarıyla çiftin mutluluğuna ortak oldu. Komandolar arkadaşları uzman çavuş Selahattin Demir'i omuzlayarak havaya attı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Evlilik teklifinden görüntü

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Mehmet GÜNEY/ FOÇA (İzmir),

==============================================

(ÖZEL) - Mahkeme, otoyoldaki radar cezasını iptal etti

ŞANLIURFA'da avukat Esat Yayğın'a, otoyolda saatte 164 kilometre hızla ilerlediği gerekçesiyle 412 lira para cezası kesildi. Avukatın itirazıyla incelenen radar video kayıtlarında aracın hızının saatte 125 kilometre olduğu ortaya çıkıca mahkeme cezayı iptal etti.

Şanlıurfa Barosu avukatlarından Esat Yayğın'a, geçen yıl 2 Kasım tarihinde Şanlıurfa'dan Gaziantep'e seyahati sırasında aracıyla otoyolda 164 kilometre hız yaptığı gerekçesiyle 412 lira para cezası tebliği gönderildi. Yolculuk sırasında hız sabitleyici kullandığı için 164 kilometre hız yapmadığını düşünen avukat Yayğın, cezanın iptali için Şanlıurfa 4'üncü Sulh Ceza Hakimliği'ne başvurdu. Mahkeme heyeti, Emniyet Müdürlüğü'nden cezanın kesildiği tarihteki radar videosu kayıtlarını inceledi. Yapılan incelemede Yayğın'ın kullandığı aracın yaptığı hızın saatte 125 kilometre olduğu saptanınca 5 Mart günü mahkeme heyeti cezanın iptal edilmesini karar aldı.

Trafik kurallarının asıl amacının sürücünün can ve mal güvenliğini korumak olduğunu belirten Esat Yayğın, hız limitini aşmadığına inananların da kendisi gibi itirazda bulunmasını istedi. Kendisinin hız yapmadığına emin olduğu için cezaya itiraz ettiğini ve haklılığının ortaya çıktığını ifade eden Yayğın, şöyle dedi: "Geçtiğimiz yıl Kasım ayında Şanlıurfa'dan Gaziantep'e gidiyordum. Birkaç gün sonra adresime trafik cezası için tebligat geldi. Tebligatta saatte 164 kilometre hızla gittiği yazılıydı ve bunun için tarafıma 412 lira para cezası kesilmişti. Ben yolculuk yaparken, genellikle hız sabitleyici kullandığım için hızımın 164 kilometre olmadığından emindim. Bunun üzerine itirazda bulundum ve mahkeme radar video kayıtlarını incelemeye aldı. Yapılan incelemede 125 kilometre hızla gittiğim ispatlandı ve mahkeme para cezasını iptal etti."

Birçok sürücünün kendisine yollanan cezayı görünce itirazda bulunmadığını ve hata yaptığı kanaatine sahip olduğunu anlatan Yayğın, "İnsanlarımız kendisine ceza yollanınca bunun kesin olduğu ve hata yapılmayacağına inanıyor. Ancak, benim başıma gelen olayda da görüldüğü üzere özellikle radar ekipleri bilinçli veya bilinçsiz hata yapabiliyor. Bu nedenle insanlarımızın daha duyarlı olmasını gerektiğini düşünüyorum. Eğer bu suçu işlediğinize inanmıyorsanız gerekli itirazı yapın ve cezayı iptal ettirin" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------------

Avukat Esat Yayğın mahkeme kararını okuması

Avukat Yayğın'la yapılan röp.

Otomobilini kullanan Esat Yayğın

Genel ve detay görüntüler

Haber: Ali LEYLAK-Kamera: Ömer PINAR-ŞANLIURFA-DHA)

====================================================

10 yıl tedavi gördüğü hastane için sazlı sözlü türkü yaptı

ANTALYA'da emekli öğretmen 61 yaşındaki Hilmi Özdemir, 10 yıldır tedavi gördüğü Akdeniz Üniversitesi Hastanesi için sazlı sözlü türkü yapıp seslendirdi.

Halk ozanı emekli öğretmen Hilmi Özdemir, yaşadığı çoklu sağlık sorunu nedeniyle yaklaşık 10 yıldır tedavi gördüğü Akdeniz Üniversitesi Hastanesi doktor ve sağlık çalışanları için 'Akdeniz Üniversitesi' adını verdiği türkü besteledi.

10 YILDIR TEDAVİ GÖRÜYOR

Halk ozanı Özdemir, yıllar önce yaşadığı rahatsızlığı nedeniyle Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne geldiğini ve Prof. Dr. Hasan Altunbaş ile tanıştığını söyledi. Özdemir, "Yaklaşık 10 yıldır kendisi tarafından tedavi ediliyorum. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde gördüğüm güler yüz, tatlı dil, sevecenlik ve candan ilişkiler, candan muamele beni çok etkiledi. Hastanenin dünya çapında ünü olduğunu da öğrendim. Bu nedenle Akdeniz Üniversitesi'ne bir güzelleme yapmayı düşündüm. Bu güzellemeyi de hocalarımın huzurunda rektörümüze, tüm hocalarımıza, hastane personeline, çaycısına kadar tüm çalışanlarına armağan ediyorum. Benden Akdeniz Üniversitesi'ne ve tıp camiasına armağan olsun" diye konuştu.

OZAN YAPRAK KIPIRDASA BESTE YAPAR

Ozanların bir yaprak kıpırdasa, o yaprak için beste yaptığını söyleyen Özdemir, "Akdeniz Üniversitesi için çalışmalarım devam edecek. Hatta doktorlarımıza ve sağlık çalışanlarımıza yönelik şiddetten dolayı 'Utansın' diye bir eserim var. İlerde tüm eserlerimi farklı ortamlarda da dinleyicilerimle paylaşmak ve dinletmeyi istiyorum" dedi.

HEKİM- HASTA İLİŞKİSİNİN EN İYİ ÖRNEKLERİNDEN

Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Altunbaş, Hilmi Özdemir'in uzun süredir tedavi gören bir hasta olduğunu belirterek, "Kendisi hekim- hasta dayanışmasının en iyi örneklerinden. Uzun yıllardır tedavisini hiç aksatmadan devam ettirmekte ve oldukça da iyi sonuçlar aldığımız bir hastamız. Hastalığıyla ilgili tedavisi halen devam ediyor. Akdeniz Üniversitesi ile ilgili böyle bir eser yapması beni çok duygulandırdı. Teşekkür ediyoruz kendisine. Umarım devamı da gelir" diye konuştu.

EN İYİ HİZMETİN SUNULDUĞU OLMAK

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erol Gürpınar ise "Zor şartlarda gecesini gündüzüne katan sağlık çalışanları olarak iyi bir hizmet vermeye çalışıyoruz. Ozanımızın da vesilesiyle tüm sağlık çalışanlarının tıp bayramlarını kutluyorum" dedi.

BİZİ İZLEMEYE DEVAM ETSİNLER

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Bülent Aydınlı, Erzurumlu olduğunu belirterek, aşık geleneğinin olduğu bir bölgenin insanı olduğunu söyledi. Prof. Dr. Aydınlı, "Sanatçımıza bir kelime söylesek sanırım bir saat bunun üzerine çalıp söyler. Önce dolmak lazım ki sonra böyle taşabilesiniz. Akdeniz Üniversitesi'nden bu kadar güzel kelimelerle bahsetmesi bizim için de mutluluk. Bizi izlemeye devam etsinler. Hastanemize gelsinler onlara ne imkan varsa sunmaya hazırız" diye konuştu.

TÜRKÜNÜN SÖZLERİ

Hilmi Özdemir'in 'Akdeniz Üniversitesi' adını verdiği türkünün sözleri ise şöyle:

Hastalara şifa oldu

Akdeniz Üniversitesi

Dertlilere deva oldu

Akdeniz Üniversitesi

Glikoz, astım, hipofiz

Tedaviye geliriz biz

Dünyaya bıraktın bir iz

Akdeniz Üniversitesi

Yaz, kış çalışır hocalar

Onlarla diner acılar

Merhaba kardeş bacılar

Akdeniz Üniversitesi

Ozan Yeşilyurtlu burda

Yem olmadı kurda, kuşa

Yaşın altmış oldu şurda

Akdeniz Üniversitesi

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Ozan Hilmi Özdemir'in görüntüsü

Hilmi Özdemir türkü söylerken

RÖP 1: Ozan Hilmi Özdemir

RÖP 2: Prof. Dr. Hasan Altunbaş

RÖP 3: Prof. Dr. Erol Gürpınar

RÖP 4: Prof. Dr. Bülent Aydınlı

Üniversite hastanesi dış plan görüntü

HABER: Erol AKKIR-KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

=========================================

100 üniversiteli şehitler için sabaha kadar nöbet tuttu

KARABÜK Üniversitesi'nde eğitim gören 19 ülkeden ve 81 ilden toplam 100 öğrenci, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102'inci yıldönümü nedeniyle ellerinde maketten yapılan tüfeklerle sabaha kadar nöbet tuttu.

Karabük Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı tarafından kampüs içerisindeki Sosyal Yaşam Merkezi'nde, 'Şehidim; bu gece nöbet bizde' etkinliği düzenlendi. Etkinliğe Vali Mehmet Aktaş, Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, Safranbolu Kaymakamı Murat Bulacak, Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Refik Polat, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Davetlilere üzüm hoşafının ikram edildiği gecede saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı ve ardından Kuran'ı Kerim okundu. Daha sonra üniversitede eğitim gören 19 ülkeden ve 81 ilden toplam 100 öğrenci, tek tek alana çağrılarak sabah namazına kadar tutulacak nöbete davet edildi. Alana ellerinde maketten yapılan tüfeklerle gelen öğrenciler, 'Şehidim; bu gece nöbet bizde' diye slogan atarak sabah namazına kadar sürdürecekleri nöbete başladı. Gecede Çanakkale destanını anlatan türkülerin ardından tiyatro gösterileri, Çanakkale oratoryosu sahnelendi, şiir dinletileri yapıldı.

Öğrencilerin nöbeti sabah ezanıyla birlikte sona erdi. Rektör Prof. Dr. Refik Polat, kazanın başına geçip nöbeti bitiren öğrencilere kırık buğday çorbası dağıttı. Rektör Refik Polat, öğrencilerin akşam 19.00'dan başlayıp sabah ezanına kadar nöbet tuttuğunu söyleyerek, "Bu çok farklı bir duygu. Herkes Türkiye'yi anavatanı sayıyor. Bu gençleri gördükçe insan hem duygulanıyor hem de geleceğe olan bakışını, ümidini hiçbir zaman kaybetmiyor. Bu soğuk ve yağmurlu havada sabaha kadar nöbet tutan öğrencilerimize teşekkür ediyorum" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------

-Nöbet tutacak öğrencilerin alana gelmesi

-Üzüm hoşafı ikramı

-Tiyatro kulübü öğrencilerinin gösterimi

-Rektör Prof. Dr. Refik Polat'ın çorba ikramı

-Rektör Prof. Dr. Refik Polat'ın açıklaması

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,

===============================================

Çanakkale Şehitleri Manisa'da anıldı

MANİSA'da Çanakkale Zaferi'nin 102'nci yıldönümü ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü nedeniyle bir tören düzenlendi.

Çanakkale Zaferi'nin 102'nci yıldönümü ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü için Manisa Garnizon Şehitliği'nde düzenlenen törene Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, MHP'li Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, Garnizon Komutanı Albay Şefik Güvenç, AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, askeri erkan, daire müdürleri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı. Şehitliğe çelenk konulmasının ardından saygı duruşunda bulunulup saygı atışı yapıldı. Ardından Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın mesajı okundu. Günün önemini belirten konuşmayı Manisa Türkiye Harp Malulü Gazileri Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Başkanı Ümit Taydaş yaptı. Konuşmanın ardından Şehitlik defterini imzalayan Vali Güvençer ise, " Gelibolu, Anadolu mahremimizdi, mabedimizdi. Namahrem eli değmedi. Çanakkale Boğazı bir Müslüman ülkenin boğazıydı. Bu boğazdan haram geçmedi. 1918'de kurşun kemiğe dayandı. 1918'de bıçak boğaza dayandı. İstanbul'da öldük sandılar, Ankara'da dirildik. Hala varız ve dimdik hayattayız. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize de şifa diliyorum" dedi.

Vali Güvençer ve beraberindeki protokol önce Garnizon Şehitliği, ardından Polis Şehitliği'ni ziyaret ederek, mezarlara karanfil koydu, dualar etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Törenden görüntü,

-Çelenklerin sunumu ve saygı atışından görüntü,

-Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın mesajının okunması,

-Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer'in konuşması,

-Şehitlik ziyaretlerinden görüntü.

Haber-Kamera: Ersan ERDOĞAN/MANİSA,

================================================

Öğrenciler Çanakkale'yi canlandırdı

ANTALYA'nın Kumluca İlçesi'nde lise öğrencileri tarafından Çanakkale Savaşı'nda yaşananları anlatmak amacıyla 'Cephede Bir Gün' adlı program düzenlendi.

Kumluca'da Gül-Çetin Kaur Anadolu Lisesi öğrenciler tarafından 18 Mart Çanakkale Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi'nin 102'inci yıldönümü dolayısıyla 'Cephede Bir Gün' programı düzenlendi. Okul bahçesindeki törene, Belediye Başkanı Hüsamettin Çetinkaya, Milli Eğitim Müdürü Mehmet Ali Girgin, Ak Parti İlçe Başkanı Arif Yavuzer, daire amirleri, siyasi parti ilçe başkanları, okul müdürleri, öğretmenler, öğrenciler ve veliler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından törene katılanlar okul bahçesine oluşturulan temsili Çanakkale Savaşı mevzilerini gezdi. Bu sırada öğrenciler tarafından savaş görüntüleri canlandırıldı. Etkinlik sonunda katılımcılara yer sofrasında üzüm hoşafı ve ekmekten oluşan kumanya ikram edildi.

Okul Müdürü Osman Mutlu, farklı bir konsept ve alışılagelmiş salon törenlerinin dışına çıkarak hazırladıkları programla Çanakkale Savaşı'nda cephede yaşanan bir günü anlatmak istediklerini kaydetti. Mutlu, "Öğrencilerimizle Çanakkale cephesinden kesitleri okulumuz bahçesinde yansıttık. Gelen misafirlerimize o mevzilerin, cephenin gerisinde neler oluyor onları anlatmak istedik. Öğrencilerimizin o ruhu yansıtmaları, o ruhu yaşatmaları bizleri çok mutlu etti. Gerçekten Çanakkale şehitleri için, bütün şehitlerimiz için farklı bir atmosfer oluşturmaya çalıştık. Onların ruhları şad olsun istedik" dedi.

Programı hazırlamak için günlerdir hazırlık yaptıklarını ve başarılı bir program ortaya çıktığını aktaran Mutlu, programın düzenlenmesinde emeği geçenlere, öğrenci ve öğretmenlere teşekkür etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Saygı duruşu, İstiklal Marşı

Katılımcıların Çanakkale cephesinin canlandırıldığı alanı gezmesi

Öğrencilerin hazırladığı temsili cepheden ve figüranların hareketleri

Çanakkale Savaşlarında askerlerin yediği yemeklerden katılımcılara da ikram

RÖP: Okul Müdürü Osman Mutlu

HABER-KAMERA: Ramazan SARIKAYALI/KUMLUCA,

======================================================

Bilinçsiz ilaçlama arıları yok ediyor

TÜRKİYE'nin dört bir yanından arıcıların ılıman kış mevsimi nedeniyle akın ettiği Mersin'de çiftçinin bilinçsizce yaptığı ilaçlama arıcılığı tehdit ediyor.

Çukurova Bölgesi'nde Hatay ve Adana'dan sonra Mersin'de de arı ölümleri görülmeye başlandı. Ilıman havası nedeni ile birçok arıcının akın ettiği Erdemli İlçesi'nin Ayaş Mahallesi'nin yüksek kesimlerine getirdiği arı kovanlarını kışlatan Nehir Topbaş'ın geçtiğimiz günlerde belli aralıklarla 600 kovan arısında 500'ü telef oldu. 15 yıldır Türkiye'nin değişik bölgelerinde arıcılık yaparak bal üretimine katkı verdiğini belirten Topbaş, bu yılın arıcılar için çok kötü geçtiğini söyledi. Tarım ve hayvancılık alanında arıcıların sahipsiz evlat muamelesi gördüğünü ifade eden Topbaş, "Bu yıl biz arıcılar için çok kötü geçti. 600 civarında arı kovanından 100 kovan arım kaldı. Desteklemelerimiz ödenmedi. Bu konuda ne yerelde ne de genel de biz arıcıları kimse desteklemiyor. Vatandaşlarda yer ve göç konusunda, zirai çalışma konusunda saygı duymuyorlar. Hiç kimse bizi umursamıyor. Bu gidişle arıcılar kalmayacak, balcılıkta bitecek" dedi. Çiftçinin yanlış ve bilinçsiz ilaçlaması nedeni ile otlar, arılar dahil bütün böceklerin etkilendiğini kaydeden Topbaş, "Bilinçsiz ilaçlama hem arıcılara, hem hayvancılara hem de doğaya zarar veriyor. Bilinçsiz ilaçlama nedeni ile arı çiçeklere konarak o tehlikeli ilacı bala taşıyor. Bu nedenle arı ölümleri yaşanıyor. Arıcılar olarak büyük bir sıkıntı içindeyiz. Çiftçilerimizin bilinçsiz ilaçlamalarından dolayı tüm arılarımız ölüyor. Bilinçsiz ilacın hem bala hem de arıya büyük zararı var. Çiftçilerimizden gereksiz yere ilaçlama yapmamalarını istiyoruz" diye konuştu.

Mersin Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mehmet Ali Torpil ise, arı ölümlerinin Çukurova bölgesinden son yıllarda giderek arttığını dile getirdi. Torpil, ölümleri, bölge çiftçisinin sert çekirdekli ürün üretimine geçmesi ile birlikte arttığını dikkat çekerek şunları söyledi: "Geçen yıllara göre, Erdemli ve Mezitli ilçelerinde arı zehirlenmesi yoktu. Fakat şu anda Erdemli, Mezitli ve Silifke ilçelerimizde arı zehirlenmesi haberlerini alıyoruz. Bakanlıktan isteğimiz, çiftçilerle arıcılarla ortak bir çalışma yapmasıdır. Özellikle çiçek döneminde 10-15 gün ilaçlamanın geç yapılmasını istiyoruz. Yoksa bölge devam ederse eğer Çukurova bölgesinde arıcılık bitecek. Türkiye'nin bütün arıcıları kış mevsimi nedeni ile bölgemize geliyor. Sadece bizim üyeler değil, rakamsal olarak bizim 3'e 5'e katlayan kış için bölgeye geliyor. Bölgemizde eğer bilinçsiz ilaçlama devam ederse arıcılık bitecektir. Bu bölgede sadece bizim 300 bin kovan kapasitemiz var. Kış mevsimi nedeni ile dışarıdan gelenlerle bu rakam 1 milyonu buluyor. Konaklama alanı da bulamıyoruz. İnsanların şunu bilmesi gerekir, arı olmazsa tarım da olmaz. Bu nedenle de çiftçimizle ortak yolu bulmamız gerekiyor."

Görüntü Dökümü

------------------------

Arı kovanlarının bulunduğu alanın görüntüsü

Kovanlardan genel ve detay

Kovandaki arılar

Nehir Topbaş'ın arı kovanları arasında yürümesi

Nehir Topbaş'ın kovanları kontrol etmesi

Kovan içinden görüntü

Topbaş, yerde ölü arıları gösterirken

Topbaş'ın avcundaki ölü arılar

Boş bal peteklerinin görüntüsü

Nehir Topbaş ile röp

Mersin arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mehmet Ali Torpil ile röp

Haber-Kamera: Mustafa ERCAN/MERSİN,

======================================================

Atölye için 2 günde 15 bin başvuru

Folkart Gallery başta olmak üzere İzmir Devlet Senfoni Orkestrası Ana Sponsorluğu ve benzeri faaliyetler ile sanata verdiği desteği sürdüren Folkart, yeni projesi "Ustalarla Tiyatro Atölyesiö ile geleceğin oyuncularını yetiştirecek. 15 bin başvurunun alındığı atölyede ilk etapta 625 kişiye ücretsiz eğitim verilecek.

"İZMİR'İN GELECEĞİNE İNANIYORUZ"

Folkart Academy'nin faaliyetleri ile ilgili İzmir Bayraklı'da düzenlenen basın toplantısına Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, ünlü oyuncu Volkan Severcan ile akademide eğitim verecek usta isimler katıldı.

Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, İzmir'in çok özel ve güzel bir şehir olduğunu belirterek, "Folkart olarak, İzmir'e ve İzmir'in geleceğine çok inanıyoruz. İzmir'in hem Türkiye'de, hem de uluslararası platformlarda daha çok yücelmesini, bütün İzmirliler gibi biz de çok istiyoruz. Türkiye ekonomisine çok güçlü katkıda bulunan İzmir, bu yüksek potansiyeline rağmen, kültür sanat endüstrisinin ilerlemesi açısından, hala desteklenmeye gereksinim duyuyor. İzmir, 'Akdenizli özelliği' ve 'binlerce yıllık' kökleriyle, örneğin Barselona gibi kentlerdeki kültür-sanat hareketliliğine paralel bir şekilde yakın bir gelecekte Akdeniz'in kültür sanat yıldızlarından biri olabilir. İzmir bu zengin potansiyelleriyle, rahatlıkla Akdeniz'de ve dünyada yeni kültür sanat başkentlerinden biri olmaya adaydır ama bu amaç için, yatırımlarıyla bu şehirden gelecek bekleyen özel sektörün de elini taşın altına koyması gerektiğini düşünüyoruz Biz kendi adımıza, bu şehirde, şehrin ihtiyaçlarını doğru anlayarak, elini cesurca taşın altına koyanlardanız. Folkart'ın sanata verdiği desteğin sürdürülebilir yeni bir simgesi olarak, "Sanata değer bir gelecek içinö söylemiyle Folkart Academy'i hayata geçirdikö dedi.

Sancak, Folkart Academy'i ilk aşamada tiyatro eğitimi odaklı sürdürülebilir kılmayı amaçladıklarını söyledi.

2 GÜNDE 15 BİN BAŞVURU

Folkart Academy'nin internet sitesi üzerinden, geçtiğimiz Pazar günü başlayan başvurulara yoğun ilgi gösterildiğini ifade eden Mesut Sancak, şunları söyledi:

"Öylesine bir tablo ile karşılaştık ki çok şaşırdık. Çünkü Salı günü akşamüstü saatlerinde, başvuru sayısı 2 günde 15 bine yaklaşınca, mecburen kayıtlarımızı dondurmak zorunda kaldık. Bu tablo, bu rekor başvuru sayısı, bize yaptığımız işin ne kadar doğru olduğunu gösterdi. Şimdi amacımız doğru yöntemlerle, 625 kişiyi konumlandırıp, geriye kalan potansiyeli, gelecek yıllarda değerlendirmek üzere kayıt altına almak. Sağlıklı bir veri tabanı oluşturmak. İlk etapta 400'ü çocuk, 200'ü yetişkin ve 25'i de profesyonel seviyede olmak üzere, toplam 625 kişiye ücretsiz eğitim verilmesini planlıyoruz.ö

Folkart Academy'de eğitim almak için çok yoğun taleple karşılaştıklarını vurgulayan Sancak, Folkart Academy için başvuranlardan özel yetenek sınavına 3 bin kişinin gireceğini söyledi. Mesut Sancak, çocuk ve yetişkin kategorileri için katılacak isimlerin noter huzurunda belirleneceğini açıkladı.

110 KİŞİLİK CEP TİYATRO

Folkart Academy Proje Koordinatörü Volkan Severcan ise, ülkedeki ve İzmir'deki tüm sanatçılar adına Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak'a teşekkür etti. Projeyle ilgili bilgi veren Severcan, "Folkart Towers altında yer alan 2 farklı mekan bize tahsis edildi. Yine başka bir alanda 110 kişilik cep tiyatrosu da yapılacak. Folkart buraları isteseydi ticari olarak değerlendirilebilirdi fakat o, sanatı tercih etti" şeklinde konuştu.

Oyunculuğun yanı sıra yakın bir gelecekte sınavlara yönelik stres kontrolü gibi eğitimlerin de verileceğini söyleyen Severcan, dans ve müziği de eğitimlerin içine alacaklarını belirtti.

USTA İSİMLER EĞİTİM VERECEK

Folkart, sanatsal eğitim alanındaki çalışmalarını, artık Folkart Academy çatısı altında yürütecek. Folkart Academy'nin ilk eğitim alanı ise tiyatro üzerine olacak. Eğitimler 1 Nisan 2017 tarihinde başlayacak. Folkart Academy Proje Koordinatörlüğünü de üstlenen, ünlü tiyatro sanatçısı Volkan Severcan'ın genel sanat yönetmenliğini yürüteceği, "Ustalarla Tiyatro Atölyesiö kapsamında Zeyno Günenç, Ziya Kürküt, Yeşim Alıç, İbrahim Raci Öksüz, Almıla Uluer Atabeyoğlu, Kerem Atabeyoğlu, Gürol Tonbul, Oktay Keresteci gibi alanlarında usta oyuncular ve uzman isimler, katılımcılara eğitim verecek. Katılımcılar, "Oyunculuğa Girişö, "Nefes ve Beden Kullanımıö, "Sahneö, "Oyunculukö, "Yaratıcı Dramaö, "Doğaçlamaö, "Hareket ve Dansö, "Makyajö gibi birçok alanda kursiyerlerden eğitim alacak. Eğitim süresince ünlü tiyatro oyuncuları da, misafir eğitmenler olarak kursiyerle buluşacak. Folkart Academy'nin tüm hizmetleri kurumsal sosyal sorumluluk anlayışıyla 'ücretsiz' olarak gerçekleşecek.

Görüntü Dökümü:

----------------------

-Mesut Sancak ve Volkan Severcan'ın açıklamaları

-Basın toplantısından detaylar

Haber-Kamera: Orhan SENCER/ İZMİR,

=====================================================

İtfaiyeden kedi kurtarma operasyonu

AFYONKARAHİSAR'ın Sandıklı İlçesi'nde bir işyerinin çatısında mahsur kalan kedi kendisini kurtarmak için gelen itfaiye erlerinden korkup kaçtı.

Sandıklı merkez Ece Mahallesi Helvacı Sokak'taki bir işyerinin çatısında yaklaşık 10 gündür bir kedinin mahsur olduğu ihbarı üzerine Sandıklı Belediyesi'ne bağlı itfaiye ekipleri bölgeye gitti. Bölge esnafı dün akşam kar yağışının etkili olmasıyla zor durumda kalan kedinin çatıdan düşmemesi için aşağıya bez gerdi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri sac olduğu için çatıya çıkmakta zorlanırken, itfaiye erlerinden korkan kedi kaçarak uzaklaştı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Ekiplerin kurtarma çalışması

Kediden görüntü

HABER-KAMERA: Ahmet DAĞLI/SANDIKLI,

======================================================