Dha Yurt Bülteni-5

1)BOZDAĞ: ABD, VİZESİNİ İPTAL ETTİĞİ KAÇ KİŞİYİ ARADI?

ADALET Bakanı Bekir Bozdağ, " Adil Öksüz'ün ABD büyükelçiliği tarafından arandığını biliyoruz. Bunu büyükelçilik de kabul etti. ABD büyükelçiliği bugüne kadar birçok Türk vatandaşının vizesini iptal etmiştir. Ben şunu merak ediyorum, ABD Büyükelçiliği vizesini iptal ettiği acaba kaç kişiyi aramıştır? Aradığı isimlerden bazılarını açıklayabilir mi?" dedi. Referandum çalışmaları kapsamında Nevşehir'e gelen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Nevşehir konağında yerel ve ulusal basın mensuplarıyla bir araya geldi. Toplantıya Vali İlhami Aktaş, Ak Parti Milletvekilleri Mustafa Açıkgöz, Murat Göktürk, Belediye Başkanı Hasan Ünver, AK Parti İl Başkanı M. Ali Tanrıver, Merkez İlçe Başkanı Salih Açıkgöz, Kadın Kolları Başkanı Nihal Kutlar, Cumhuriyet Başsavcısı Necmettin Tosun katıldı. Bakan Bozdağ yaptığı açıklamada, devletin bütün birimlerinin, bütün emniyet ve istihbarat birimlerinin, FETÖ soruşturması kapsamında Adil Öksüz'ü her tarafta aradığını bildirdi. Bozdağ, "Yakalanması, Türk adaletine hesap vermesi ve adaletin tecelli etmesi için herkes çalışıyor. Adil Öksüz'ün ABD büyükelçiliği tarafından arandığını biliyoruz. Bunu büyükelçilikte kabul etti. (Biz bunu Türk polisi ile somut bir işbirliği için yaptık) deniliyor. ABD büyükelçiliği bugüne kadar birçok Türk vatandaşının vizesini iptal etmiştir. Ben şunu merak ediyorum, ABD Büyükelçiliği vizesini iptal ettiği acaba kaç kişiyi aramıştır? Aradığı isimlerden bazılarını açıklayabilir mi? Hatta ben buradan Türk vatandaşlarına sesleniyorum, ABD Büyükelçiliği tarafından vizesi iptal edilip aranan var mı ? Bu da çok önemli" diye konuştu.

"GÜLEN'İN İADESİ TALEPLERİMİZE CEVAP BİLE VERİLMEDİ"

FETÖ terör örgütünün ele başının geçici olarak tutuklanması ya da Türkiye'ye iade edilmesi konusunda bir gelişme olmadığını bildiren Bozdağ, şunları kaydetti:

"ABD ile Türkiye arasındaki ilişkilerin samimiyeti için bu konuda bir an önce gereken adımlar da atılmalı. İade taleplerimiz var, bugüne kadar bu taleplere cevap dahi verilmedi. FETÖ terör örgütünün ele başı Amerika'da şu an son derece özgür bir şekilde terör faaliyetlerini sürdürüyor. ABD Hükümetinin terör örgütü elebaşının bu ülkede terör faaliyetlerini sürdürmesine de izin vermemesi lazım. Ona dair yaptırımları uygulaması ve ülkemizin taleplerine olumlu bir cevap vermesi gerekir. Türkiye ye iadesini hala bekliyoruz. Darbe teşebbüsünde bulunanlarından veya örgüt üyelerinden büyük bir bölümü ABD'de. Buradan bir çağrıda bulunuyorum. Fethullah Gülen'in oturma iznini iptal edin, iade edin, terör faaliyetleri yapmasına engel olun. Terör faaliyetlerine katılanları bize iade edin. Burada biz vizenin iptal edilmesini önemsiyoruz. Ama kendisinin aranmasını da manidar buluyoruz. Rutin bir uygulama ise ABD büyükelçiliğinin bugüne kadar kimleri aradığını da açıklaması gerekir. Bu arama pek çok soruyu akıllara getiriyor. Cevaplarını da samimi işbirliği açısından kendilerinden bekliyoruz. Şu ana kadar bize gelen bir cevap yok. Fethullah Gülen'in bir çiftlik aldığını ve burada yaşamını sürdürecek gerekli alt yapı çalışmalarının da yapıldığını biliyoruz. Kimin adına alındığını biz gerekli makamlara ilettik. Nereye giderse gitsin biz peşini bırakmayacağız. ve Türkiye'ye iadesi uluslar arası haklarımızı kullanacağız. Sonunda Türkiye'ye getirerek yargıya hesap vermesini sağlayacağız. Yaptırdığı tüm eylemlerin hesabını soracağız."

"KILIÇDAROĞLU, YALAN SÖYLÜYOR"

Açıklamasında, 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliği referandumuna da değinen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Hatırlarsanız bu bir rejim değişikliği diyorlardı. Sayın Kılıçdaroğlu, halkın yanlış bilgilendirilmesine neden olan açıklamalar yapıyor. Bu bir hükümet sistemi değişikliğidir. Artık bu yalanı kullanmıyorlar. Artık bu balon patladı. Şimdi yeni bir şey söylüyorlar. Cumhurbaşkanının, Türkiye Büyük Millet Meclisinin feshine yönelik alabileceği bir kararı ortaya çıkarıyorlar. Zaten anayasada 116. maddede var. Son günlerde Kılıçdaroğlu yine sözlükten bir alıntı yaparak (Cumhurbaşkanı meclisi fesih ediyor) diyor. (Cumhurbaşkanı meclisi kapatacak, dağıtacak) diye büyük bir yalanı ifade ediyor. Bir defa Türkiye anayasasında fesih diye bir kavram yok. Meclisi fesih diye bir kavram yok. Halk oylamasına giden metinde de Cumhurbaşkanlığı ve meclis seçimlerinin yenilenmesi ifadesi kullanılıyor. Burada fesih değil, seçimlerin yenilenmesi ifadesi kullanılmıştır. Devlette devamlılık esastır. Fesih kararı alındığı an orada görev yapan milletvekillerinin de görevi sona ererdi. Bunu meclisi kapatmak olarak değerlendirmek yanlış. 2015'te meclis kapandı mı hayır görevine devam etti. Burada bir fesih söz konusu değildir. Yeniden seçilinceye kadar vekillerin görevleri de devam ediyor. Birbirinin benzeri olarak da kullanılamaz" ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanlığı sisteminde vekiller uzlaşmazsa kurulabilecek bir hükümetin bulunmadığını belirten Bozdağ, "Cumhurbaşkanının hükümetin kurulamaması gibi bir nedenle meclisi fesih etmesi gibi bir durum söz konusu. İki tane önemli şey var. Cumhurbaşkanı bu sistemde seçimleri yine yenileyebilir. Ama kendi seçimini de yenileyecektir. 7 Haziran da yeniledik. Ama bu düzende kendi seçimini de yenilemesi gerekiyor. Cumhurbaşkanı 5 yıldan iki dönem görev yapabiliyor. Seçimleri yenilediği zaman bir dönemini boşa vermeyi de göz önüne alacak. Bu yetkiyi kolay kolay kullanamaz. Mecliste karar aldığı taktirde Cumhurbaşkanlığı seçimlerini yenileme kararı alabiliyor. Bu iki tarafa da yetkiyi keyfi kullanmaması için alındı. Yasama ve yürütmenin bu anlamda bir mekanizmaya sahip olmasıdır bu sistem. Uzlaşmaya tabi bir sistemdir. Parlamento güçlenmektedir çünkü Cumhurbaşkanlığı seçimlerini yenileme yetkisini kavuşuyor" diye konuştu.

Halk Bankası yöneticileriyle ilgili suçlamalar hakkında da konuşan Bekir Bozdağ, şunları söyledi:

"Halk Bankası Türkiye'nin yüz akı bir bankasıdır. Her türlü işlemleri denetlenmektedir. Yaptığı iş ve işlemler hem Türk hukukuna, hem de uluslararası hukuka uygundur. Hiçbir iç hukuka aykırı ve uluslararası hukuka aykırı bir karar yok. Sayın genel müdür daha önce de oraya gitti ve geldi. Böyle bir uygulamayla karşılaşmadı. ABD de başlatılan soruşturma siyasi bir soruşturmadır. Hukuk kullanılarak Türkiye'ye 17 Aralıkta yapılmak istenen hukuk darbesi bu kez Amerika da yapılmak istenmektedir. Çok açık bir nettir siyasal bir operasyon ile karşı karşıyayız. İddialar var ve yorumlar var. Bu iddiaları doğrulayan bir tane delil koyamazlar. Delilsiz iddialarla insanları mağdur etmek doğru değil. Umarız bu durum hakkın tecelli etmesi sonuçlanacaktır."

Görüntü Dökümü:

----------------------

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ,Nevşehir Konağında basın açıklaması

-Bir Gazetecinin çektiği fotoğrafı bakana vermesi

Haber - Kamera: Sinan KORKMAZER/NEVŞEHİR,DHA)

DV 1 Dosya 25 Dakika -1.65 GB

===========================================================

2)BAKAN ÖZLÜ: BU YILIN İLK ÇEYREĞİNE AİT ÖNCÜ GÖSTERGELER OLUMLU

BİLİM Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, 2016 yılını 2.9 büyüme ile tamamladıklarını belirterek, "Bu yılın ilk çeyreğine ait öncü göstergeler de oldukça olumlu geliyor. İnşallah bu büyüme aynı şekilde, hatta artarak devam edecek. Referandumdan çıkacak olan evet kararı ekonomik hayatımızın kılcal damarlarına kadar nüfuz edecektir" dedi. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Kocaeli'nin Gebze İlçesi'nde Gebze Organize Sanayi Bölgesi'nde organize sanayi bölgesi yöneticileriyle bir araya geldi. Faruk Özlü toplantıda yaptığı konuşmada, "Türkiye'nin büyümesi ve kalkınması için, hedeflerine ulaşması için sanayimizin hem nicelik, hem de nitelik olarak büyümesi ve gelişmesi büyük önem taşıyor. Bugün 2016'nın son çeyreğine ve yılın tamamına ilişkin büyüme verileri açıklandı. Türkiye son çeyrekte yüzde 3 buçuk, 2016'nın tamamında ise yüzde 2.9 oranında büyüme kaydetti. Bizim orta vadede revize edilmiş mali program rakamımız 3.2'ydi. Türkiye'de siyasi ortamın meydana getirdiği belirsizlik sanayicilerimizin önünü görememesine sebep oldu. Bu sebeple beklentinin altında büyümüş olmamıza rağmen bunu büyük bir başarı olarak söylemek gerekir. Türkiye'nin maruz kaldığı hadiselere herhangi bir ülke maruz kalsa inanın 2.9 büyümeyi, eksi büyüme olur. Geçen sene son çeyrekte büyüme kaydediyoruz yüzde 3 buçuk. Bu ekonominin iyi sinyaller verdiğini gösteriyor. Geçen sene 2016'nın ilk çeyreğinde büyüme yüzde 4 buçuk, ikinci çeyrekte yine 4 buçuk, 15 Temmuz'un tesiri ile eksi 1 nokta 8 küçülüyoruz. Son çeyrekte toparlıyoruz yüzde 3 buçuk oluyoruz. Darbe girişiminde eksiye düşmemiz genel olarak bizi kötü etkiliyor ve 2016'yı 2.9 ile tamamlıyoruz" dedi.

Ekonomideki bahar havasının 16 Nisan'dan sonra kendisini iyiden iyiye hissettireceğini belirten Özlü, "Bu yılın ilk çeyreğine ait öncü göstergeler de oldukça olumlu geliyor. İnşallah bu büyüme aynı şekilde, hatta artarak devam edecek. Mesela dün açıklanan ekonomik güven endeksi sonuçları bu gerçeği teyit ediyor. Ekonomik güven endeksi, Mart ayında bir önceki aya göre tam yüzde 5 oranında arttı. Bu da ekonomiye ve ülkenin geleceğine duyulan güvenin açık bir yansımasıdır. Ekonomideki bu bahar havası, Allah'ın izniyle 16 Nisan'da etkisini iyiden iyiye hissettirecektir. 16 Nisan referandumundan çıkacak olan evet kararı, ekonomik hayatımızın kılcal damarlarına kadar nüfuz edecektir. En küçük esnaftan en büyük holdinge kadar tüm ekonomik aktörler referandumun olumlu etkisini iliklerine kadar hissedecektir" diye konuştu.

ÜLKENİN İSTİKRARINI TEMİNAT ALTINA ALAN İYİ BİR SİSTEME İHTİYACIMIZ VAR

Özlü iyi bir sisteme ihtiyaçlarının olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

"Bizim umutlarımız, rüyalarımız, düşlerimiz var. Bizim insanımıza, şehirlerimize ve ülkemize dair hayallerimiz var. Mesela bugün bir üretim üssü olan Kocaeli'nin dünya çapında bir teknoloji üssüne de dönüşmesinin hayalini kuruyoruz. Bir genç arkadaşımızın Bilişim Vadisi'nde kuracağı bir firmanın küresel bir markaya dönüşmesinin hayalini kuruyoruz. Türkiye'nin yüksek gelir grubundaki ülkelerden biri olmasının hayalini kuruyoruz. Türkiye'nin küresel çapta ekonomik ve siyasi bir güce dönüşmesinin hayalini kuruyoruz. Bir şeyin hayalini kurabiliyorsanız onu gerçekleştirebilirsiniz demektir. İnşallah bu hayallerimizi gerçekleştireceğiz, hedeflerimize birer birer ulaşacağız. Bunu başarmak için gereken hemen her şeye sahibiz. Tarihimiz, coğrafyamız, insan kaynağımız, son 15 yılda kazandığımız özgüven. Hayallerimizi gerçekleştirmemizin önünde tek bir eksik var o da iyi bir sistem. Ülkenin istikrarını teminat altına alan bir sisteme ihtiyacımız var. Üç kuvveti, yani yasama, yürütme ve yargıyı, evrensel standartlara taşıyan bir sisteme ihtiyacımız var. Ülkenin daha iyi, daha hızlı, daha verimli yönetilebildiği bir sisteme ihtiyacımız var. Türkiye'nin zaman kaybına tahammülü yok. Zamanın ne kadar önemli bir kıymet oluğunu özellikle iş dünyamız çok iyi biliyor. Güven ve istikrar sağlanamazsa, devlet ağır ve hantal bir şekilde çalışırsa biz yatırımları, üretimi, ihracatı, ticareti istediğimiz seviyelere taşıyamayız. İstikrar ve hız olmazsa, bilimde, teknolojide, yüksek katma değerli üretim yapısına geçişte, hedeflediğimiz seviyeleri tutturamayız"

Görüntü Dökümü

---------------

Bakanın gelişi

Toplantıdan görüntü

Bakanın konuşması

Mesut IŞIK-Büşra KAYA/GEBZE(Kocaeli), -

===============================================

3)BARZANİ: BAĞIMSIZLIK İÇİN REFERANDUM YAPACAĞIZ

IRAK Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres ile yaptığı görüşmede, Kürdistan Bölgesi'nde bağımsızlık için referandum yapacaklarını söyledi..

Rudaw'a konuşan Irak Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Başkan Yardımcısı Hemin Hewrami, Başkan Barzani'nin, BM Genel Sekreteri'ne, "Bizden duymanızı istiyorum, en yakın zamanda referandum yapacağız. Bu isteğimizi anlayışla karşılamanız bizi mutlu eder" dediğini aktardı. Başkanlığın internet sayfasında yapılan açıklamaya göre Barzani görüşmede, "Yakın bir gelecekte referandum yapacağız. Bütün dünya Kürdistan halkının isteği ve geleceğini tayin etme kararından haberdar olsun" sözleri yer aldı.

BM Genel Sekreteri'nin de buna, "Bu kadar zorluklar ve sıkıntılara rağmen yüz binlerce göçzedeyi misafir etmeniz takdire şayan" diye karşılık verdiği belirtildi.

Peşmerge güçlerine de değinen Guterres, az bir silahla teröriste karşı mücadele ettiklerini, bütün dünyanın saygı içerisinde ve şaşkınlıkla Peşmerge ve Kürdistan halkından söz ettiğini dile getirdi.

Buna karşı Başkan Mesud Barzani, "Göçmenlere yardım etmek milli ve insani bir görevdir. Hiçbir gerekçeyle bu görevi yerine getirmezlik olmaz" dedi. Görüşmede Peşmergenin konumuna da değinen Barzani'nin, "IŞİD efsanesinin Peşmerge elinde son bulması gurur verici" diye konuştu.

DHA-Genel - Türkiye- Diyarbakır - DİYARBAKIR, -

==========================================================

4)KILIÇDAROĞLU'NUN MİTİNGİNDE KONUŞAN GAZİ BABASI: TERÖRİST DENMESİNİ İÇİME SİNDİREMİYORUM

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Kayseri'nin Sarız İlçesi'ndeki mitinginde mikrofonu alarak, "Biz hayır dediğimiz zaman terörist olacakmışız. Benden terörist olur mu?" diyen gazi babası 63 yaşındaki Bekir Ökten, terörist muamelesi görmek istemediğini söyledi.

Kemal Kılıçdaroğlu, Sarız'daki mitinginde ezan okunurken konuşmasını kestiği sırada, yanına gelen emekli işçi Bekir Ökten'e mikrofonu verdi. Ökten, 'Hayır' oyu vereceklere terörist muamelesi yapılmasına tepki gösterdi. Adana'nın Tufanbeyli İlçesi'nde yaşayan gazi babası Bekir Ökten, "Referandumda hayır oyu verecek kişilere terörist muamelesi yapılmasını içimize sindiremiyoruz" dedi. Kuzeninin de şehit olduğunu anlatan Ökten bir iş için Sarız'da olduğunu belirterek, "Kılıçdaroğlu'nun mitingi olduğunu öğrenince oraya gittik. Kılıçdaroğlu, konuşmasını kesince ben de aşağıdan seslenerek 'Gazi babasıyım' dedim. Kılıçdaroğlu da 'gel burada konuş' diyerek mikrofonu uzattı. Ben de içimden gelenleri söyledim"diye konuştu.

BÖYLE KELİMELERİ KABUL ETMİYORUZ

Amcaoğlu Ahmet Batkı' nın 1995 yılında Cizre Şırnak karayolundaki çatışmada şehit, oğlu Jandarma Astsubay Başçavuş Barış Ökten'in de 8 yıl önce Şırnak'ta Yağızoymak köyünde mayınlı saldırıda gazi olduğunu, belirten Bekir Ökten, şunları söyledi: "Oğlum o çatışmada, bir gözünü de kaybetti ayağıda aksıyor. Kuzenim şehit oldu. 'Hayır' oyu verecek kişilerin terörle mukabele edilmesini içimize sindiremiyoruz. Bunu kabul etmiyoruz. Biz bu memlekete bedel ödediysek, kan döktüysek, vatan için canımızı feda ettiysek terörist muamelesi görmek istemiyoruz. Biz, Atatürk ruhuyla, Cumhuriyet ruhuyla, Çanakkale şehitleri ruhuyla yaşayan bir Türk Milletiyiz."

Görüntü Dökümü

-------------------------

Bekir Ökten'in konuşması

Bekir Ökten'in Tufanbeyli şehitliği önünde konuşması

Tufanbeyli şehitliğinin dış görüntüsü

Şehitlikte yakınının mezarı başında görüntüsü ve konuşması

Oğlu ile çektirdiği bir fotoğrafı göstermesi

-Bekir Ökten in Kılıçdaroğlu nun Sarız mitingindeki konuşması(ARŞİV)

Haber-Kamera: İbrahim ÖZTAŞ/TUFANBEYLİ(Adana),

====================================================

5)SiVAS'TA GEBE BİLGİLENDİRME SINIFI KURULDU

SİVAS'ta bebek bekleyen aileler için İl Halk Sağlığı Müdürlüğü bünyesinde 'Gebe Bilgilendirme Sınıfı' kuruldu.

Sağlık Bakanlığı'nın Gebe Bilgilendirme Sınıfı Genelgesi kapsamında Sivas'ta İl Halk Sağlığı Müdürlüğü bünyesinde 'Gebe Bilgilendirme Sınıfı' kuruldu. İl Halk Sağlığı Müdürlüğü içine kurulan sınıfın açılışı Sivas Valisi Davut Gül'ün eşi Gülden Gül, Vali Yardımcısı Yeliz Yıldızhan, Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın'ın eşi Yurdagül Aydın ve kurum müdürlerinin eşlerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Açılış sonrası İl Halk Sağlığı Müdürü Levent Sağlam Gebe Bilgilendirme Sınıfı'nı katılımcılara gezdirerek bilgi verdi. Aynı zamanda 16 ilçede bulunan "Gebe Bilgilendirme Sınıfı" bebek bekleyen ailelere gebelik döneminde neler yapılması gerektiği hakkında uzman eğitmenler tarafından eğitimler verilecek. Açılış sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulunan İl Halk Sağlığı Müdürü Levent Sağlam, "Bu sınıfta gebeliğin her aşamasına dair bütün evrelerle ilgili çeşitli konularda eğitimler verilecek. Bu sınıfımızda bütün gebelerimizi tamamına ulaşmayı hedefliyoruz. Onların bu kursa katılabilmesi için her türlü kolaylığın sağlandığını ve sağlanmaya çalışıldığını ayrıca belirtmek isterim. Bu çok güzel bir nimet ve gebeliği teşvik eden unsurlardan bir tanesidir. Gebelik hem anne hem de bebek için yepyeni bir dünyaya açılan bir kapı, yepyeni bir hayattır. Bizler için hem anne sağlığı hem de bebeğin sağlığı çok önemlidir. Bu önemin farkında olan bizler gebelerimize her türlü hizmeti sağlayabilmek için canla başla çalışıyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü:

----------------------

-Programdan görüntü

-Sınıfın açılışı

-Sınıftan görüntüler

-Halk Sağlığı Müdürünün açıklaması

Haber-Kamera: Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS,

==========================================================

6)YARIM ASIRLIK SİMİTÇİ

ISPARTA'da 5 yaşında başladığı simitçilikte yaklaşık yarım asrı deviren 53 yaşındaki Ömer Kaplan, 2 çocuğunu simit satarak üniversitede okutup ve kendi evini aldı.

Isparta'da oturan Ömer Kaplan, annesini 5 yaşında kaybetti. Babası lokantalarda bulaşıkçılık yaparken, o dönem 2 kardeşiyle ayakkabı boyacılığı yapan Ömer Kaplan, daha sonra simit satmaya başladı. Babasının yanında simit satarak liseye kadar okuyan Ömer Kaplan, hayatını bu şekilde kazandı. Evlendikten sonra da simit satmayı sürdüren Ömer Kaplan, kazandığıyla hem evinin hem de çocuklarının eğitim masrafını karşıladı. Kazandıklarıyla evini alan ve 2013 yılında sigorta primlerini yatırarak SGK'dan emekli olan Ömer Kaplan, üniversite eğitimini tamamlayan kızını pilates eğitmeni, oğlunun ise işletme fakültesini bitirmesini sağladı. Simitçilikte 48 yılı geride bırakan Kaplan, emekliliğine rağmen mesleğinden vazgeçmedi.

'BABA PARASI YEMEDİK'

Simitçiliğin fedakarlık istediğini kaydeden Kaplan, "O zamanlar saat 3-4'te fırına gidiyorduk. Babamızın yanında simit satarak okulu bitirdik. İlkokul, lise hem okuduk hem simit sattık, baba parası yemedik" dedi. Babasından çalışıp, alın teriyle kazanmayı öğrendiklerini vurgulayan Kaplan, şöyle dedi:

"Çok şükür evlendik. 'Ne yapayım' dedim. Ben ne yapıyordum simit satıyordum. 'simit satayım' dedim. Eşim tabi bu işleri bilmediğinden garipsedi. Genç kızdı, 18 yaşındaydı evlendiğinde, ben 21 yaşındaydım. Bayram, yılbaşında devamlı çalışıyoruz. Bu işler fedakarlık istiyor. Biraz bir şeyler kazanmaya başladım, fırıncılar elimizden tutmaya başladı. Temiz çalışırsan fırıncı tutar seni. Dürüst, çalışkan olduğumuza kanaat getirdiler, yardım ettiler. Oğlum 4 yıllık işletme mezunu şimdi aşçı, Serik'te çalışıyor. Kızım pilates eğitmeni. Süleyman Demirel Üniversitesi'nden mezun. Onlardan da çok memnunum."

'SİMİTÇİYİZ DİYE HAYATTAN KOPMADIK'

Azimle çalıştığını ve küçük şeylerle mutlu olduğunu söyleyen Kaplan, "Arkadaşlarım var liseden. Yazın gelirler, toplanırız, oturur konuşuruz. Kimi öğretmen, subay, polis, memur. Düğünler olur, hastalar, ölümler olur gideriz beraber. Simitçiyiz diye hayattan kopmadık. Bir şey kazanmak istiyorsan küçük bir şey olsa bile insanların güvenini kırmayacaksın. Küçük şeylerden mutlu olursan ileride sana büyük şeyler geliyor zaten" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------------

-Simitçinin sokakta müşterilere simit satışı

-Esnafa ve çocuklara simit verişi

-Simitçinin sokakta 'Simitçi' diye bağırarak yürüyüşü

-Detaylar

-Simitçi röp

90.3 MB/// 2.50"

Haber-Kemara : Mehmet ERÇAKIR/ISPARTA,