Dha Yurt Bülteni-7

Bozdağ: CHP milletin aklıyla alay ediyor

ADALET Bakanı Bekir Bozdağ, "Atatürk kalksaydı mezarından, bugün CHP genel başkanının söylediği söylemleri duysaydı ne derdi. İnönü mezarından kalksa ne derdi. Atatürk'ün, İnönü'nün izinden mi gidiyorlar, yoksa PKK'nın, FETÖ'nün izinden mi gidiyorlar. Artık buna da bir karar vermesi lazım CHP'ninö dedi.

Yozgat'ta partisinin il teşkilatı tarafından düzenlenen İl Danışma Meclisi toplantısına katılan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, toplantı öncesinde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 'Terör örgütlerini Türkiye'nin başına bela eden AK Parti'dir... Verin beni mahkemeye' şeklindeki ifadeleri konusunda, açıklamalarda bulunan Bozdağ, şunları söyledi: "Sayın Kılçdaroğlu, herhalde AK Parti'nin kendisi hakkında şikayetini duydu, ondan dolayı böyle konuşuyor. Bildiğim kadarıyla AK Parti adına sayın Kılıçdaroğlu hakkında, Ankara Cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunuldu. Soruşturma kendi usulü içerisinde yürüyecektir. Benim, sayın Kılıçdaroğlu'na tavsiyem şu; Mahkemede, elindeki delilleri sunmak için beklemesin. Bu iftirayı atıyor. Eğer 'iftira atmıyorum' diyorsa, elindeki delilleri medyaya versin, açıklasın. Parlamentoda açıklasın, millete açıklasın. 'İşte deliller bu' diye milletin önüne koysun. Ben buradan açık ve net ifade ediyorum. Sayın Kılıçdaroğlu, büyük bir iftira atıyor. Türkiye'de, terörle en etkin mücadelenin yapıldığı dönemde, Türkiye, hendekleri kazanların başına hendeği geçirirken, hükümet bu süreci yürütürken, oraya gidip, hendek kazan teröristlere, hendeğin arkasındaki arkadaşlar diye hitap ediyor ve sayın Kılıçdaroğlu, teröristlere destek vermemiş oluyor, hendek kazanların başına hendekleri geçiren hükümet, PKK terör örgütüne destek vermiş oluyor. Bunun anlaşılır bir yanı var mı?"

ALAY EDİYOR

Kılıçdaroğlu'na tepkisini dile getiren Bozdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü: "PKK'ya destek veren, PKK'nın istediği istikamette bildiri yayınlayanlarla ilgili, Kılıçdaroğlu, PKK'nın tezlerini savunup o PKK destekçilerine arka çıkıyor. Bunlar hukuka aykırı, şöyledir böyledir diye söylenmedik laf bırakmıyor ve PKK'ya karşı oluyor. PKK'nın destekçilerini eleştiren, bunun yanlışlığını ortaya koyan AK Parti PKK'ya destek vermiş oluyor. Bu ne biçim iştir. Öte yandan, HDP'li milletvekillerinin mahkemeleri tanımayan, yargıyı tanımayan, 'biz tıpış tıpış gitmeyiz' diye açıklamalarına ses çıkartmıyor, yargı zorla getirme kararı verdikten sonra da, bunu eleştiriyor. Arkasından halkın tepkisi geldikten sonra da, 'çağrıya katılmaları gerekirdi' diyor. Ama öte yandan 'tutuklanmaları yanlıştı' diyor. Sırtını PKK'ya, YPG'ye, PYD'ye dayayanlara, PKK'nın eylemlerine destek verenlere sahip çıkıyor, onların arkasında duruyor, o PKK'yı desteklememiş oluyor. PKK'ya yardım yataklık yapmamış oluyor, bunun karşısında duran AK Parti hükümeti, PKK'ya destek vermiş oluyor. Öte yandan, CHP'li bazı milletvekilleri, hendekleri kazan teröristlerin o dönemde ortaya koyduğu iddiaları araştırmak üzere bölgeye gittiler, o dönemde teröre destek veren pek çok çevreyle konuştular ve orada orantısız güç kullanıldığına dair rapor yazdılar. O raporun aynısını PKK'da yayınladı. PKK'nın arzusu istikametinde rapor yayınlıyor CHP, PKK'ya destek vermemiş oluyor. PKK ile en etkili mücadeleyi yapan hükümet PKK'ya destek vermiş oluyor. Bu milletin aklıyla alay etmektedir."

DEAŞ VE FETÖ'YE KARŞI EN BÜYÜK MÜCADELEYİ AK PARTİ VERİYOR

DEAŞ ve Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) karşı en büyük mücadeleyi AK Parti hükümetinin verdiğini belirten Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "FETÖ'ye karşı AK Parti hükümetinin dışında Cumhuriyetin pek çok hükümeti geldi geçti 40 senedir hangi hükümet mücadele vermiş. CHP'nin içinde olduğu hükümetler var, hangileri mücadele vermiş. En büyük mücadeleyi veren hükümet AK Parti hükümetidir. FETÖ'nün darbe girişimine muhatap olan hükümet AK Parti hükümeti. FETÖ'nün yargı içerisindeki teröristleriyle, polis içerisinde teröristlerinin 17-25 Aralık ön darbesine muhatap olan hükümet yine AK Parti hükümetidir. PKK terör örgütü pek çok il başkanımız, ilçe başkanımızı, partilimizi bölgede dağa kaldırdı, bazılarını şehit etti. Buna muhatap olan AK Parti mi, PKK'ya yardım yataklık ediyor. Önceki gün Derik'de kaymakamımızı şehit ettiler. Bu terörle mücadeleyi biz veriyoruz. Bölgede teröre para aktardığı, değerlendirilen teröre destek veren, hendek kazarak, başka tür destek veren belediyelere AK Parti hükümeti kayyum atayacak, belediyeleri terörün destekten çıkartacak AK Parti PKK'ya destek veren olacak, 'kayyum niye atıyorsun, halkın seçtiğini, halk ancak alır' deyip PKK'ya para aktaran, hendek kazan, belediye başkanlarına sahip çıkan CHP, PKK'ya karşı mı çıkmış olacak. Ben milletimizin basiretine, sağ duyusuna bırakıyorum. Kılıçdaroğlu'na da sesleniyorum. Bu yaptığı milletin aklıyla alay etmektir. Milletin zekasıyla alay etmektir. Türkiye'de Türk milletin her bir ferdi PKK'ya, DEAŞ'a, FETÖ'ye başka terör örgütlerine kimin destek verdiğini çok iyi biliyor. Kimin bunlarla mücadele ettiğini de çok iyi biliyor. Bütün milletin şahitliği önünde bunlar yapılıyor. Ama buna rağmen milletin gözünün içine baka baka bir ana muhalefet partisinin gelen başkanı yalan söylüyor, iftira atıyor. Ben güneş balçıkla sıvanmaz diyorum. Milletin aklıyla bu kadar alay edene millet çok büyük Osmanlı tokadını vakti geldiğinde vurur diyorum."

ATATÜRKÇÜLER SANDIKTA CHP'YE CEVABINI VERECEK

Şuanda PKK ve FETÖ ile aynı istikamette hareket edenlerin sözcülüğünü kimin yaptığını herkesin gördüğünü belirten Bozdağ, "O sözcülere de layık olduğu cevabı bizden daha fazla Türk halkı verecektir. Onun yanında da gerçek CHP'li olanlar verecektir. Atatürk kalksaydı mezarından bugün CHP genel başkanının söylediği söylemleri duysaydı ne derdi. İnönü mezarından kalksa ne derdi. Atatürk'ün, İnönü'nün izinden mi gidiyorlar, yoksa PKK'nın, FETÖ'nün izinden mi gidiyorlar. Artık buna da bir karar vermesi lazım CHP'nin. Ben samimi CHP'lilerin de bunu sorguladığını görüyorum. Önümüzdeki seçimde gerçek Atatürkçü olan İnönücü olan CHP'lilerin sayın Kılıçdaroğlu'na sandıkta ayrı bir ders vereceklerini tahmin ediyor. O bu yolda yürümeye devam etsin ama bu yol çıkmaz yolö dedi.

ANAYASA TARTIŞMALARI MUTABAKATA DÖNÜŞECEK

"Yeni Anayasa konusunda, tarihi bir değişimin arifesindeyiz" diye açıklamalarını sürdüren Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sayın Başbakanımızla, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı sayın Devlet Bahçeli görüştüler. Daha önce de Sayın Cumhurbaşkanımızla sayın Bahçeli görüştüler. Görüşmelerden sonra kamuoyuna yansıyan çok pozitif açıklamalar oldu. Önümüzdeki günlerde zannedersem konu üzerinde tartışmalar somut bir metin üzerinde mutabakata dönecek ve TBMM'ye Anayasa teklifi gelecektir. 2017 yılı bu anlamda çok önemli bir reform yılı olacaktır. Tarihi bir değişim yılı olacaktır. Ben şimdiden bu sürecin heyecanını yaşıyorum. İnşallah ülkemiz, milletimiz için hayırlı olur. Türkiye'de sistem tartışmalarını bitirmek hem Türkiye'nin hem milletimizin hem de sistemin hayrınadır. Bu süreç, bu tartışmaları bitirecektir. Başkanlık sistemine milletimizin, 'evet' diyerek geçeceğine ben yürekten inanıyorum. Yeni bir hükümet sistemiyle Türkiye yoluna devam edecektir.ö

TÜRKİYE İLE ABD İLİŞKİLERİ OLUMLU ETKİLENECEK

Amerika Birleşik Devletleri başkanlık seçimini de değerlendiren Bozdağ, "Amerika halkı tercihini kullandı ve yeni başkanını seçti. Gazete manşetleriyle anketlerle, bazı elit çevrelerin halktan sadece oy istemesiyle ve yahut ta kamuoyu oluşturan güçlerin halkın önüne düşüp, halkı yönlendirmesiyle seçim kazanılamadığını, seçimi kazandıranın halk olduğunu ABD seçimlerinde bir kez daha göstermiştir. Halkın gönlünü kazanıp görüşlerini etkileyenler seçimi kazanıyor. ABD'de de Donalt Trump öyle görünüyor ki, anketçileri, manşetleri, seçkin çevreleri yenen büyük bir seçim zaferi kazandı. Esasında demokratik seçimlerin olduğu her yerde aynı sonucu görüyoruz. Manşetler hep kaybediyor sandıkta atılan manşetler hep kazanıyor. ABD'de de aynısı olduö diye konuştu. Trump'ın başkan olmasından sonra Türkiye ABD ilişkilerinin olumlu anlamda gelişeceğine inandığını kaydeden Bozdağ, "Şuanda oluşan iklim de bunun ön sinyallerini vermektedir. Terörist Gülen'in iadesi konusu, Türkiye ABD ilişkileri bakımından son derece önemli. Sayın Trump'ın seçim kampanyası ekibinden ve yakın çalışma ekibinden medyaya yansıyan açıklamalara baktığımızda terörist Gülen'in iadesi konusunda Türkiye'ye dönük olumlu şeyler açıkladıklarını gördük. Biz bunun sonucunun da olumlu olmasını bekliyoruz. Amerikan halkı ve ABD için Usame Bin Ladin ne anlam ifade ediyorsa, Türkiye halkı ve Türkiye Devleti için de Fetullah Gülen aynı anlamı ifade etmektedirö diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Adalet Bakanı bekir Bozdağ'ın gelişi

Bozdağ'ın soruları cevaplandırması

Haber-Kamera: Harun GÖKÇEOĞLU/ YOZGAT

=======================================

Emekli Albay Güler: İstihbarat milli olmalıdır

GAZİANTEP'te 21'inci Yüzyıl Türkiye Enstitüsü tarafından düzenlenen toplantıda konuşan emekli Albay Mustafa Güler, "İstihbarat milli olmalıdır. İstihbarat servisinizi yenilemeniz demek, başa dönmeniz anlamına gelir" dedi.

21'inci Yüzyıl Türkiye Enstitüsü tarafından Gaziantep'te bir otelde düzenlenen ' Siyaset, Strateji ve Liderlik Okulu İstihbarat ve İstihbarat Örgütleri Sertifika Programı' başladı. İki gün sürecek programın açılışına; MHP Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ, istihbarat uzmanları, emekli askerler ve ilgililer katıldı.

Programın açılışında konuşan emekli Albay Mustafa Güler, istihbaratın kurumla yapılması gerektiğini belirtti. İstihbaratta eğitimin önemini de anlatan Güler, şöyle konuştu: "İstihbaratı kurumla yapacaksınız. İstihbarat kurum dışı yapılırsa, kişiselleştirilirse, iş çeteleşmeye gider. Bu tarihimiz boyunca yaşadığımız bir şey. İstihbaratta eğitim çok önemlidir. İstihbarat eğitimli insanla yapılması gereken bir iştir. Hem teorik, hem pratik olarak yapılması gereken bir eğitimdir. Kademeli bir eğitim olmalı. Her konunun bir uzmanı olmalı. Uzmanı olmayan kişi, kendi konusu dışında işlem yapmamalıdır. İstihbarat milli olmalıdır. İstihbarat servisinizi yenilemeniz demek, başa dönmeniz anlamına gelir."

Alman, İsrail ve Amerikan istihbaratları hakkında katılımcılara bilgi verilen program sonunda katılımcılara sertifika verilecek.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------

Toplantıya katılanlar

Mustafa Güler'in konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ahmet ÖZER -GAZİANTEP-DHA)

============================================================

MHP'li Özdağ: Atatürkçü ve ülkücü akademisyenlere tasfiye operasyonu yapılıyor

MHP Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ, Gaziantep Üniversitesi'ndeki Atatürkçü, ülkücü ve Türk milliyetçisi akademisyenlere Rektör Prof. Dr. Ali Gür tarafından tasfiye operasyonu başlatıldığını iddia etti.

Milletvekili Ümit Özdağ, yaptığı açıklamada Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Gür'ün, üniversitedeki ülkücü, Atatürkçü ve Türk milliyetçisi akademisyenlere yönelik tasfiye operasyonu başlattığını öne sürerek konuyu meclise ve YÖK'e taşıyacağını kaydetti.

Ümit Özdağ, şöyle konuştu: "Milletvekili olduğum Gaziantep'te, Gaziantep Üniversitesi'nde sözde FETÖ ile mücadele adında, bazı Atatürkçü, ülkücü, Türk milliyetçisi bilim adamlarına karşı rektör tarafından bir tasfiye operasyonu başlatılmış durumdadır. Gaziantep Üniversitesi'nde yapılmaya çalışılan bu hukuk dışı, kanun dışı FETÖ kokan bu tasfiye operasyonun karşısında duracağım. Bu konuyu meclise ve YÖK'e taşıyacağım. Türk milliyetçileri ve Atatürkçüler tasfiye edilirken, kripto FETÖ'cülerin korunup kollandığını da Türkiye'nin gündeminden düşürmeyeceğim. Kimin ne olduğunu Türkiye çok iyi biliyor. Bir zaman FETÖ'cü olanların itirafçı olduktan sonra sağda solda yine FETÖ'cüleri koruyarak ülkücülere yönelik nasıl bir tasfiye operasyonuna girdiklerini biliyoruz. Bu açık kalacak bir hesap değil, bu hesabı kapatacağız."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------

Ümit Özdağ'ın konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ahmet ÖZER -GAZİANTEP-DHA)

===========================================

Elitaş: Türkiye daha güzel günlere gidecek

AK Parti Grup Başkanvekili, Kayseri milletvekili Mustafa Elitaş, "Bundan sonraki süreçte AK Partimiz ile Türkiye daha güzel günlere gidecek" dedi.

AK Parti Kayseri il binasının tanıtımına eski bakanlar ve milletvekilleri Taner Yıldız, Mustafa Elitaş, İsmail Tamer, Emrah Karayel, Sami Dedeoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, İl Başkanı Cahit Özden, ilçe belediye başkanları, Ak Parti ilçe başkanları, kadın ve gençlik kolları başkanları ile yönetim kurulu üyeleri katıldı. Parti binasının tanıtım kokteylinde konuşan Mustafa Elitaş, partinin 3 Kasım'da 15'inci yıla adım attığını belirterek, "AK Parti, Türkiye genelinde ilk parti binasını 6 Ekim 2001'de Kayseri'de açarak, siyasi hayatına adımını attı. Bundan sonraki süreçte Ak Parti hükümetleri ve yönetimiyle Türkiye daha güzel günlere gidecektir" dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı ve Kayseri milletvekili Taner Yıldız da, gittikçe büyüyen ve gelişen AK Parti'nin Kayseri yeni hizmet binası siyasi hayatımıza daha koordineli çalışma imkanı sağlayacaktır. Bu yeni binayla birlikte Kayseri AK Parti yönetimi partimizin yükünü daha farklı biçimde üstlenecektir" diye konuştu.

AK PARTİ'YE KAYSERİ'DE AKILLI BİNA

Kayseri'de 9 katlı yeni 'Akıllı binanın' 24 saat kameralarla sürekli kontrol altında tutulduğunu, il ve ilçe, kadın ile gençlik kollarının ayrı katlarda çalışma yapacağını, nöbetçi milletvekillerinin halka açık ve kapalı görüşmeler yapacağı salon ve odalar ile çok amaçlı salonların yer aldığını belirten İl başkanı Cahit Özden, şöyle dedi: "Partimizin resmi açılışını sayın Başbakanımız yapacak. Ancak, bir süre önce taşınma çalışmalarını tamamladığımız yeni müstakil binamızı partililerimize, seçmenlerimize ve medya mensuplarına tanıtmak istedik."

Ak Parti yeni binasında il Danışma Kurulu toplantısı yapıldı. Toplantıya katılan eski bakanlar, AK Parti milletvekilleri ve Büyükşehir belediye başkanı Mustafa Çelik birer konuşma yaptı.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: KAYSERİ

================================================

12 Kasım depreminin yıldönümünde acılar tazelendi

DÜZCE'de, 12 Kasım 1999 depreminde hayatını kaybedenler, felaketin 17'inci yıldönümünde mezarları başında anıldı.

Merkez üssü Kaynaşlı İlçesi olan 7.2 büyüklüğündeki depremde kentte 710 kişi hayatını kaybetti, 2 bin 679 kişi yaralandı, binaların yüzde 60'ı kullanılmaz hale geldi. Depremde yaşamını yitirinler, depremin en çok vurduğu Kaynaşlı'da mezarları başında anıldı. Depremde yakınlarını kaybedenler, 12 Kasım 1999 Deprem Şehitleri Anıtı Mezarlığı'nı ziyaret etti. Acıları tazelenenen vatandaşlar, yakınlarının mezarları başında dua etti.

Depremde 25 ve 22 yaşında iki oğlunu kaybeden 75 yaşındaki Ali Şahin, çocuklarının dua ederken büyük üzüntü yaşadı. Şahin, "2 çocuğum enkaz altında kaldı. 3 günde enkaz altından çıkardılar çocuklarımı. 3 gün boyunca bekledik. Elbiseleri ile gömdüler. Dokunulacak halleri yoktu. Çok acı günlerdi" dedi. Depremde babasını, 1 ay sonra da onun acısına dayanamayarak kalp krizinden ölen annesini kaybeden 58 yaşındaki Yüksek Aydın ise, "Herkesin acısı var. O günü kimse hatırlamak istemiyor. Allah bize bir daha böyle acıları göstermesin" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

-Mezar ziyaretleri

-Yüksel Aydın ile röp.

-Ali Şahin ile röp.

-Ayşe Danış ile röp.

-Dua edenler

-Detaylar

Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/KAYNAŞLI(Düzce),

================================================

Belediye dershanelerinin kapatılmasına tepki

Öğrenci ve öğretmenlerden gözyaşı

OLAĞANÜSTÜ Hal (OHAL) kapsamında yeni yayımlanan 676 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereği, İzmir'deki bazı ilçe belediyelerinin, öğrencileri ücretsiz olarak Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) ve üniversite sınavlarına hazırladığı eğitim faaliyetleri durduruldu. Bunlardan biri olan ve dershane hizmeti veren Bornova Belediyesi Gençlik Merkezi (BELGEM) önünde toplanan öğrenci ve veliler, bu karardan dönülmesi için eylem yaptı. Öğretmen ve öğrenciler gözyaşı döktü.

Bornova'da 2000 yılından bu yana binlerce öğrenciye eğitim veren BELGEM önünde düzenlenen protestoya, CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven, CHP Bornova İlçe Başkanı Nevzat Kavalar, CHP'li Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila, il yöneticileri, partililer, öğrenciler ve aileleri katıldı. Yaklaşık 1000 kişinin toplandığı dershane önünde, öğrenciler ellerinde "Eğitim hakkı engellenemez", "BELGEM'i kapatma hayallerimi yıkma", "Dershaneme dokunma", "Eğitimimi elimden alma", "Geleceğe toz koymayın, BELGEM'i kapatmayın" ve "Eğitim hakkı engellenemez" yazılı dövizler taşıdı, hep bir ağızdan Andımız'ı okudu, "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diye bağırdı.

Altı yıldır bu merkezde çalıştığını söyleyen ve gözyaşları içinde öğrenciler ile velilere seslenen inkılap tarih öğretmeni Helin Tütmez, "Dün kapatma kararı alındı. En başta bir öğretmen olarak, maddi manevi her şeyi bir kenara atıyoruz. İki hafta sonra yapılacak olan TEOG sınavı öncesi öğrencilerimizin psikolojileri bozuldu. Biz kendimizi geçtik, onları düşünüyoruz. Bunu öğrenciler hak etmedi. Bu öğrenciler bize, Bornova Belediyesi'ne, BELGEM'e emanet edildiyse, bunun arkasında belediye lütfen dursun. Bu öğrenciler bu öğretmenler mağdur bırakılmasın" dedi.

Öğretmenler olarak da önümüzdeki süreçte maddi sıkıntılar yaşayacaklarını dile getiren Tütmez, "Çıkarılan kararname ile böyle oldu. Bu böyle kalamamalı, bizler de belediye başkanımız da üzgün. Öğrenciler mağdur, TEOG sınavı öncesi öğrenciler mağdur edilmemeli. Herkesin elini vicdanına koymasını istiyorum. Bir öğrenci 'Bir yaz boyunca BELGEM'e girmek için oturup çalıştım, kazandım, şimdi açıktayım, benim param yok' dedi. BELGEM'in kapatılması ile 3 bin 500 öğrencinin hayatını değiştiriyorsunuz. Gerçekten kendimi zor tutuyorum. Dedem öğretmen, babam öğretmen, çok kutsal bir meslek diye ben de öğretmen oldum" diye konuştu.

Bazı öğrenciler BELGEM'in kapatılması nedeniyle gözyaşı döktü. Adını söylemeyen bir öğrenci de "Moralim çok bozuk. Bu moralle TEOG sınavına girmeyeceğim" dedi.

"EĞİTİM İÇİN HER ŞEYİ YAPACAĞIM"

Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila, binlerce öğrencinin mağdur edildiğine dikkat çekerek, eğitimin sürmesi için herkesle görüşmelere devam ettiğini, gerekirse adını değiştirip, burayı Halk Eğitim'e vereceklerini söyledi. Başkan Atilla, "Bugüne kadar 16 bin öğrenciye hizmet verdik. Bugüne kadar BELGEM ve bize olan inancınız, öğretmenlere olan güveniniz, en değerli varlıklar olan çocuklarınızı bize emanet ettiğiniz için teşekkür ediyorum. Bu tablo Türkiye'nin her yerinde şu an yaşanmakta. Hep birlikte oturup düşünmemiz gerekmekte. Bunun için hep birlikte hareket edip ortak noktayı bulmamız lazım. Biz dershanemize öğrenci alırken, hiçbir şeklide dil, din, ırk ayrımı yapmadan, dünya görüşü ne olursa olsun hiç kimseyi kırmadan, ötekileştirmeden, gerçek ihtiyaç sahibi olan öğrencileri alıyoruz. Ben muhtarlara bu konuda teşekkür ediyorum. Çünkü sınava girip de başarılı olamayanları, kırmadan incitmeden, burada eğitim seviyesini yükseltmeye çalıştık. Eğitim seviyesi ortada. Bugün Bornova olarak sadece Çamdibililer burada çoğunlukta. Hepimiz mütavazı insanlarız. Hepimiz ele ele kardeşçe yaşıyoruz. Bir konuda mütavazı değiliz. Eğitim konusunda mütevazı değiliz, olmayız olamayız. Çünkü Türkiye'nin geleceği burada. Türkiye'nin geleceği sizlersiniz çocuklar! Biz size belki burada matematik, Türkçe dersi veremeyeceğiz. Çok iyi bilsin herkes, matematik olmasa da zeka oyunu, cep sineması, yurttaşlık bilgisi vererek Cumhuriyetçi ve Atatürkçü nesiller yetiştirmeye devam edeceğiz" dedi. Alınan bu karardan dönülmesi gerektiğini, bunu beklediklerini söyledi.

CHP Bornova İlçe Başkanı Nevzat Kavalar da hükümete, "Çekin elinizi eğitimden" diye seslendi.

Açıklamaların ardından kalabalık 'BELGEM bizimdir bizim kalacak' sloganı attı ve Andımız okundu. BELGEM'in önünde kurulan masada, merkezin kapatılmaması için imza kampanyası başlatıldı.

CHP'Lİ SERTEL DE TEPKİ GÖSTERDİ

Yazılı bir açıklama yapan CHP izmir Milletvekili Atila Sertel de belediyelerin dershane hizmeti veren merkezlerinin KHK ile kapatılmasına tepki gösterdi. Dershaneye gidemeyen çocukların eşit şartlarda eğitim alması için hizmet veren belediye dershanelerinin kapatılmasıyla birlikte on binlerce öğrencinin dönem ortasında açıkta kalacağını vurgulayan Sertel, "Dar gelirli öğrenciler için belediyelerin açtığı lise ve üniversiteye hazırlık kurslarını kapsayan ücretsiz dersaneler KHK ile kapatılıyor. Kapatmalar nedeniyle İzmir'in 13 ilçe belediyesinde faaliyet gösteren dersanelerde öğrenim gören binlerce öğrenci ve yüzlerce öğretmen açıkta kalacak. Türkiye genelinde CHP, AKP, MHP ve HDP'li belediyelere ait dersanelerin de kapatılmasıyla mağdur öğrencilerin sayısı on binleri bulacak. Türkiye genelinde on binlerce kişiyi mağdur edecek bu karar gözden geçirilmeli ve bir an önce düzeltilmelidir" dedi.

"OLAN YİNE GARİBANA OLUYOR"

Bu dersanelerin çıkış noktasının eğitimde fırsat eşitliği sağlayıp mali engeli ortadan kaldırarak herkese eşit eğitim hakkı vermek olduğunu belirten CHP İzmir Milletvekili Sertel şöyle devam etti:

"Sadece İzmir'de 20 bine yakın öğrenci bu dersanelerde eğitim görüyor. Bu dersaneler sadece CHP'li belediyelerin projesi değil üstelik. AKP'li, MHP'li ve HDP'li ilçe belediyelerinden de çok sayıda dersane var. Bu dersanelerin başarı oranları da çok yüksek. Onların da kapatılmasıyla on binlerce öğrenci, yüzlerce öğretmen mağdur olacak. Eğitim kutsal bir haktır ve bunun partisi olmaz. Bu hakkı kutsal gören belediye başkanları da yoksul ailelerin çocuklarını liseye, üniversiteye hazırlıyor. Bu dersanelerin kapatılması dar gelirli ailelerin okuma, sınavlara rakipleriyle eşit şartlarda girme hakkının elinden alınmasıdır. Durumu iyi olan aileler zaten çocuklarını özel dersanelere gönderiyor. Onlar için bir sıkıntı yok ama AKP iktidarında her zaman yapılageldiği gibi olan yine garibana oluyor."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Kapatılan dershane önüne bekleyen veliler ve öğrencilerden görüntü

-Ağlayan öğretmen ve öğrencilerden görüntü

-İnkılap tarihi öğretmeni Helin Tütmez'in konuşması

-Belediye Başkanı Olgun Atilla'nın konuşması

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Bahri KARATAŞ/ İZMİR,

====================================================

Banka şubesinde yangın çıktı

BODRUM'daki bir banka şubesinde çıkan ve para sayma makinesinin kablosunun erimesinin yol açtığı belirtilen yangın büyümeden söndürüldü.

Bodrum'un Konacık Mahallesi'ndeki bir banka şubesinden bu sabah yükselen dumanları görenler, itfaiyeyi aradı. İhbar üzerine gelen itfaiye ekipleri, bir süre polis ve banka görevlilerinin gelmesini bekledi. Polisin gelmesi ardından kapısı levyeyle açılarak girilen bankadaki yangına müdahale edildi. Yangın 15 dakikada kontrol altına alındı. Bankanın giriş katında hasar oluştu. Yangının, para sayma makinesinin kablosunun erimesi sonucu çıktığı, soruşturmanın sürdüğü bildirildi.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: Yaşar ANTER/BODRUM(Muğla), -

=====================================================