Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Kayapınar - Şah Fırat Operasyonu - Son Dakika
Güncel

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Kayapınar - Şah Fırat Operasyonu

Şah Fırat Operasyonu- Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Kayapınar: - "Toplum menfaatinin mutlaka o kabrin başka bir yere taşınmasını gerekli kıldığı durumlarda, kabirler nakledilebilir.

23.02.2015 15:43
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Şah Fırat Operasyonu- Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Kayapınar: - "Toplum menfaatinin mutlaka o kabrin başka bir yere taşınmasını gerekli kıldığı durumlarda, kabirler nakledilebilir. Böyle bir gerekçe, zorunluluk varsa, naklin bir sakıncası yoktur"- "Uhud Savaşı'nda orada 70 kadar Müslüman şehit oldu. Onlar, bir yere defnedildiler. Defnedildikleri yerler, su, sel altında kaldı. Onun için oradaki kabirler ki Hz. Hamza'da onların arasındaydı ve nakledildi"- "Bir mekanın değeri, onun içinde olanla ölçülür. Değer verilen bir insanın kabri, başka bir yere götürüldüğünde, artık orası onun kabri olmaktan çıkmıştır. Kalan, madde oluyor. Onun bir sakıncası olmaz"ANKARA (AA) – YEŞİM SERT KARAASLAN – Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Hüseyin Kayapınar, "Toplum menfaatinin mutlaka o kabrin başka bir yere taşınmasını gerekli kıldığı durumlarda, kabirler nakledilebilir. Böyle bir gerekçe, zorunluluk varsa, naklin bir sakıncası yoktur" dedi.Kayapınar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Süleyman Şah ve 2 muhafızının kabrinin, "Şah Fırat Operasyonu" ile nakledilmesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.İslam dininin, insanın canlısına ve ölüsüne saygı gösterilmesini son derece önemsediğini ifade eden Kayapınar, İslamiyet'in, Müslüman olsun ya da olmasın insanların ölülerine hakaret edilmemesi, onlara saygısızlık yapılmaması gerektiği üzerinde titizlikle durduğunu vurguladı.Kayapınar, "Buralar eskiden genellikle vakıf mallarıydı ve bu kabrin nakli söz konusu edildiğinde bir taraftan vakıf olması nedeniyle kabristanların başka yere, başka bir amaçla kullanılması dikkate alınıyor. Bir taraftan da orada saygın olan bir kişinin cesedinin, başka yere götürülüp götürülemeyeceği meselesi üzerinde duruluyor" diye konuştu."Normal şartlarda, herhangi bir zorunluluk yoksa, kabristanın kabristan olarak devam etmesi ve oraya defnedilen kişinin de orada devamlı kalmasının asıl olduğunun" altını çizen Kayapınar, şöyle devam etti: "Ama ihtiyaç halinde ki bu ihtiyaç ne olabilir? Mesela, yolu genişletmek gerekebilir, bir kamu yararına mutlaka kabristanın olduğu yere birşey yapılması gerekebilir veya o kabristanın başkaları tarafından zarara uğratılması, tahrip edilmesi, oraya saygısızlık edilmesi endişelerinin bulunması halinde söz konusu olabilir.Bunun dışında, toplum menfaatinin mutlaka o kabrin başka bir yere taşınmasını gerekli kıldığı durumlarda, kabirler nakledilebilir. Bu bizim, klasik kaynaklarımızda da yer alan bir hükümdür. Böyle bir gerekçe, zorunluluk varsa, naklin bir sakıncası yoktur."-"Zorunluluk tekrarlarsa, taşımada tekrarlanabilir"Kayapınar, kabrin birden fazla nakledilmesinin de bir sakıncasının bulunmadığının altını çizerek, "Burada önemli olan şey, zorunluluktur. Zorunluluk tekrarlarsa, taşımada tekrarlanabilir" dedi."Bu, zaten Kuran-ı Kerim'in ayetiyle ve peygamberimizin hadisiyle yasaklanmış birşey değil" ifadesini kullanan Kayapınar, bunun daha çok insana saygı olarak alimlerin bir hükmü olduğunu vurguladı. Tarihte bunun örnekleri olduğunu da anlatan Kayapınar, şunları kaydetti: "Hatta bu çok eskilere gider. Mesela biliyorsunuz Uhud Savaşı oldu. Uhud Savaşı'nda orada 70 kadar Müslüman şehit oldu. Onlar, bir yere defnedildiler. Defnedildikleri yerler, su, sel altında kaldı. Onun için oradaki kabirler ki Hz. Hamza'da onların arasındaydı ve nakledildi. Bu ne zaman oldu? Uhud Savaşı'ndan 46 sene sonra. Yani, peygamberimizin arkadaşlarının hayatta olduğu dönemde bu yapıldı. Aynı kabirler yine Medine'de su kanallarının geçmesi nedeniyle tekrar bir daha nakledilmiştir."Kayapınar, kabrin bulunduğu mekanın nakilden sonra ortadan kaldırılmasının bir sakıncasının olup olmadığına ilişkin olarak da "Bir mekanın değeri, onun içinde olanla ölçülür. Değer verilen bir insanın kabri, başka bir yere götürüldüğünde, artık orası onun kabri olmaktan çıkmıştır. Kalan, madde oluyor. Onun bir sakıncası olmaz" değerlendirmesini yaptı. .

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Kayapınar - Şah Fırat Operasyonu
Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Kayapınar - Şah Fırat Operasyonu - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement