Diyarbakır'daki Nevruz Kutlaması

Diyarbakır'da nevruzun bayram havasında kutlanmasının sevinci yaşanıyor.

Nevruz Bayramı'nın Diyarbakır'da adına yaraşır şekilde kutlandığını düşünen sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve akademisyenler, etkinliğin karnaval havasında geçmesini çözüm sürecinin devamı açısından memnuniyet verici bir adım olarak değerlendirdi.

Türkiye İnsan Hakları Vakfı Diyarbakır Temsilcisi Necdet İpekyüz, AA muhabirine, kutlamalarda herhangi bir gerginliğin, polisle vatandaşı karşı karşıya getirecek bir durumun gelişmemesinin özlem duyulan bir ortam olduğunu belirterek, bundan duydukları memnuniyeti dile getirdi.

İpekyüz, tüm dünyanın dün Diyarbakır'dan yapılacak açıklamaları merak ettiğini vurgulayarak, barışın devam etmesi, silahların suskunluğunun sürmesi, Türkiye'nin demokratikleşmesinde Kürt sorununun çözümü için verilen mesajların anlamlı olduğunu kaydetti.

Kutlamaların bir festival ve panayır havasında geçtiğine dikkati çeken İpekyüz, şöyle dedi:

"Bu nevruz insanların silahsız ortamda herşeyi konuşabilmesi ve barışa olan inancın bir göstergesi olması açısından önemliydi. Türkiye'nin batısı ile doğusu, güneyi ile kuzeyi 30 yıldır birbirlerinden çok uzaklaştılar ve birbirlerini anlayamıyorlar. Halkların bunu kavrayıp bu işi sahiplenmesi ve bu işin geleceğine inanması hükümete ve muhalefet partilerine de bir sorumluluk getirecektir. Halk bu işi talep eder, bunun hakemi gibi davranır, silahsız her meselenin konuşulması gerektiği inancını pekiştirirse muhalefet partileri ve iktidarın da bu konuda çaba harcaması gerekecektir."

"Nevruz gün gelecek dünyaca ünlü bir karnavala dönüşecek"

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Ahmet Sayar, nevruzun yüzyıllardır kutlanan bir bayram olduğunu ifade ederek, bu yıl ki kutlamaların da nevruzun ruhuna uygun bir anlam taşıdığını belirtti.

Geçen yıl ki nevruz kutlamalarında da Abdullah Öcalan'ın mesajının okunduğunu hatırlatan Sayar, bu yıl okunan mesajın da geçen yılın devamı niteliğinde ve bir yıllık zamanda tarafların çözüm sürecindeki niyetlerinin net bir şekilde ortaya çıkması bakımından önemli olduğunu söyledi.

Sayar, "Öcalan Türkiye'de çözüm sürecinin kalıcı barışa dönüşmesini sağlayacak olanın halk olduğu vurgusunu yaptı. Halkların kardeşliğini dile getirmesi önemliydi. Bundan sonraki süreçte iyi niyetlerin ortaya çıkmasıyla yasal düzenlemelerin yapılması gerektiği ifade edildi. Önümüzdeki süreçte Kürt sorununun yeni bir anayasa ile kalıcı şekilde çözülmesi beklentisi dile getirildi" dedi.

"Nevruz gün gelecek dünyaca ünlü bir karnavala dönüşecek" diyen Sayar, nevruzun Brezilya'daki Rio veya diğer ülkelerdeki isim yapmış karnavallar gibi kutlanacağı yönünde öngörüleri olduğunu kaydetti.

Sayar, nevruzun barış ve şenlik içinde geçmesini gayet olumlu bulduklarını alanda toplanan kalabalığın çözüm sürecine katkı sunacak bir manzara oluşturduğuna işaret ederek, "Bir yıllık çatışmasızlık ortamının verdiği rahatlıkla bir nevruz kutlandı" diye konuştu.

"Gelecekten umutluyuz"

Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi de, nevruzun Kürtler arasında duygusal dayanışmaya dönüşen bir yönü olduğunu vurgulayarak, aynı zamanda nevruzun Diyarbakır için bir siyasal mesaj yönünün de olduğunu dile getirdi.

Bölgede barış ve çözüm sürecinin geleceği bakımından bir takım endişeler olduğunu, son aylarda yaşanan bazı gelişmelerin insanları endişelendirdiğini savunan Elçi, şöyle konuştu.

"Sürecin tehlikeye girebileceği, akamate uğrayabileceği biçimindeki kaygılar Öcalan'ın mektubu ile önemi ölçüde giderildi. Verilen mesaj bir yıl önce ortaya konulan, silahların devreden çıkması, demokratik siyasetin önünün açılması yaklaşımındaki iradenin devam ettiğini gösteriyor. Dünkü nevruz bu temel doğrultudan ayrılmama bakımından önemli bir dönemeçti. Geçen yıl ki mesajda ilk kez silahların bırakılacağı mesajı verilmişti dün ise silahları devre dışı bırakıp demokratik yöntemlerle mücadeleyi yürütme stratejisi teyit edilmiş oldu. Türkiye toplumunun geleceği bakımından dünkü nevruzda iyi bir bayram geçirdiğimizi düşünüyorum. Gelişmelerden memnuniyet duyuyoruz. Gelecekten de umutluyuz."

Elçi, Türkiye'nin bir yerel seçim sürecini yaşadığını hatırlatarak, "Umarız seçimden sonra daha rahat bir ortam ve iklimde siyasi partiler ve hükümet, demokratikleşme ile Kürt toplumunun temel sorunları üzerinde çalışmalarını sürdürür" şeklinde konuştu.

"Sürece destek veren bir nevruz kutlandı"

Dicle Üniversitesi (DÜ) Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun ise, nevruzun Diyarbakır'da bir festival havasında kutlandığını söyledi.

"Bu nevruz bir yıllık barış sürecinin beraberinde getirdiği rahatlamanın çok açık bir göstergesiydi. Diğer taraftan nevruzun giderek normalleşmeye başladığını görüyoruz" ifadelerini kullanan Coşkun, herhangi bir güvenlik önlemi ve polis barikatı gibi hususlar olmadan insanların pikniğe gider gibi nevruz alanına giderek kutlama yaptıklarını belirtti.

Coşkun, Öcalan'ın mesajına ilişkin de şunları kaydetti:

"Öcalan'ın mesajında en önemli husus kuşkusuz çözüm sürecine ilişkin kararlılığı göstermesi ve çözüme, 'devam' demesiydi. Öcalan'ın işaret ettiği 3 önemli husustan biri, bir yıllık süreci bir diyalog süreci olarak değerlendirmesi ve bu diyalog sürecinde tarafların birbirlerini test etmesi sonucu her iki tarafın da süreci barışı inşa etme noktasında kararlı olduğunun ortaya çıktığını söylemesiydi. İkinci önemli husus, süreci sabote etmeye yönelik komploların veya darbecilerin olduğunu, bunların üstesinden gelmek için taraflarının sorumlu bir siyaset ve üslup kullanmaları gerektiğini ifade etmesiydi. Üçüncü husus ise gelinen noktada artık Kürt meselesinin kısa vadeli çözümlerle, ara yollarla çözüme kavuşturulmasının mümkün olmadığını, daha temel bir çözüme ihtiyaç duyulduğunu belirtmesi, bu temel çözümün de demokratik, anayasal bir düzen olduğuna dikkati çekmesiydi."

Doç. Dr. Coşkun, Öcalan'ın sürecin ilerletilebilmesi için yapılması gereken bazı hususların da altını çizdiğini dile getirerek, "Örneğin KCK tutuklularının serbet bırakılması, hasta tutukluların durumunun gözden geçirilmesi. Mesaj bir bütün olarak ele alındığında hem sürecin arkasında durduğunu göstermesi hem de süreci veya hükümeti zora sokacak bir dil ve üslup kullanmaması açısından önemliydi. Kutlanma tarzı ve okunan mesajın içeriği açısından sürece destek veren bir nevruz kutlandı" diye konuştu. - Diyarbakır