DSP Genel Başkanı Türker: - Son Dakika
Yerel

DSP Genel Başkanı Türker:

DSP Genel Başkanı Masum Türker, Yapılacak Genel Seçim Sonunda Parlamentoya Girecek 4 Partiden Birinin DSP Olacağını Savundu

13.01.2011 14:32
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

DSP Genel Başkanı Masum Türker, yapılacak genel seçim sonunda parlamentoya girecek 4 partiden birinin DSP olacağını savundu.

Türker, partisinin il binasında, Genel Başkan Yardımcısı ve Örgüt Kurulu Başkanı Tufan Bural, Genel Başkan Yardımcıları, DSP Adana Milletvekili Mustafa Vural ve DSP İstanbul Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaş, DSP İzmir İl Başkanı Rifat Mutlu ile düzenlediği basın toplantısında, belirlenen seçim takvimiyle çalışmaların startını Karadeniz Bölgesi'nden verdiklerini, İzmir'de de 3 günlük programla, stratejilerini yurttaşlarla paylaşacaklarını belirtti.

Türkiye Cumhuriyeti'nin temel değerlerinin tehdit, laikliğin ise tehlike altına sokulduğunu iddia eden Türker, 'Mersin'de kız çocuklarıyla erkek çocukları 45 santimden fazla birbirlerine yaklaşamıyorlar. AKP devletin bütün katmanların ele geçirmiştir. Son bir yıl içinde muhalefetin de pasifliğiyle laiklik tehlike altına sokulmuştur. Türkiye'de bugün içki kontrol altına alınmaya çalışılmaktadır'dedi.

Türker, parlamentoda, son günlerde 2-3 saat içinde temel kanunların değiştiğini, bunların ne kadar tehlikeli sonuçlar doğuracağının daha sonra ortaya çıkacağını öne sürdü.

Seçimlerdeki hedeflerinin Türkiye'yi yönetenler içinde yer almak olacağını ifade eden Masum Türker, 'Yapılacak genel seçim sonunda parlamentoya girecek 4 partiden biri olacağız. Parlamentoda en az 4 parti olmasını istiyoruz. İki partili parlamento ülkeye yarar getirmemiştir. DSP seçim sonunda iktidar ortağı olacaktır'dedi.

- 'UCUBE' TARTIŞMASI-

Türker, bir gazetecinin 'Ucube tartışmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?' sorusu üzerine, 'Türkiye'nin geleceği için vahim bir değerlendirmedir. Sanatın soyut anlamda nasıl olacağını sanatçı belirler. Mehmet Aksoy değerli bir sanatçımızdır. AKP'nin bir önceki belediye başkanı döneminde, Ermenistan ile yakınlaşmayı simgelemesi amacıyla birbirleriyle bütünleşen iki insanı simgeleyen bir projedir. Başbakan bazı bölgeleri gezerken rant değeri olan yerlerde yapılanları 'Kaldır' diyebiliyor'diye konuştu.

Türker bir başka soru üzerine de Anayasa'da mevcut olan geçici 16. madde üzerinde, siyasilerle, hukukçuların ikiye bölündüğünü savundu. Kendisinin konuyu siyasi olarak gündeme getirdiğini anlatan Masum Türker, şöyle konuştu.

'Bu madde sadece 1982'de geçerliydi de niye kaldırılmadı?. Sayın Kılıçdaroğlu'nun geçen referandumda oy kullanamadığı bir vaka. O gündeme geldiğinde bazı CHP'liler, 'Problem yok, oy kullanabilir' dediler. Sonuç, oy kullanılamadı. Yüksek Seçim Kurulu'na, daha önce yaptığımız bir başvurunun yanıtını aldık. Sorumuz, 'Seçilmiş olan milletvekilleri 4 yıl için mi, 5 yıl için mi seçildiler?' idi. YSK dedi ki, 'Biz kurul olarak ancak seçim sürecine girerken, seçim sırasında ve sonrasındaki işlemlere bakmakla yükümlüyüz. Daha önce herhangi bir bilgilendirmede bulunamayız.' Verdikleri yanıta göre, 2011'de seçim yapma keyfiyeti AKP'nin alacağı karara bağlıdır. Şu anda Anayasa'da bu geçici madde duruyor. Çeşitli hukuk tartışmaları var. Kendi partimde bile 2 farklı hukuk görüşü var. Anayasa'nın 79. Maddesine göre Yüksek Seçim Kurulu bir açıklama yapmalıdır. Seçim Kanunuyla ilgili acil bir çalışma yapılmalı. Ben bunu gündeme getirirken, 'Ola ki seçim günü bizim değer verdiğimiz bir arkadaşımız aday olamayabilir, tedbirinizi alın' diye uyarıda bulundum. İlk ciddi tepki AKP'den geldi. 'Madem geçici madde, o zaman hemen kaldıralım.' Bu konu sadece Kılıçdaroğlu'nu değil, 12 Eylül referandumunu boykot eden Barış ve Demokrasi Partisi ile aydınları da kapsıyor. Bu sayı seçimlerin dengesini bozabilir. Daha fazla geç kalınmadan Anayasa'da mevcut olan geçici 16. maddenin ya kaldırılmasını ya da Yüksek Seçim Kurulu'nun bu konuda görüşünü bir an önce ortaya koymasını talep ediyoruz. Yol yakınken bu konunun düzeltilmesi uyarısında bulunuyorum.

Sayın Kılıçdaroğlu'na giremez demedim. Sayın Kılıçdaroğlu kendisinden emin olduğunu söylüyor. Sayın Kılıçdaroğlu'na başarılar diliyorum. İnşallah hukukçuları, '12 Eylül referandumunda oy kullanırsınız' diyenler değildir.

Sayın Başbakan da bu konuda sessiz kaldı. Aslında sayın Başbakan, Siirt seçimlerinin yenilenmesinin ardından, AKP Genel Başkanlığı ve Başbakanlığın yolunu açan CHP'ye borçludur. Bu durumu yasal olarak düzeltip bu borcunu ödeyebilir. Bu iş oldu bittiye getirilmesin diye iyi niyetle gündeme getiriyorum. O madde geçiciyse niye orada tutuluyor?'

- AK PARTİYİ İKTİDARDAN DÜŞÜRECEK HERKESLE ÇALIŞACAKLAR-

Türker, bir başka soru üzerine de 'AKP'yi iktidardan götürecek' herkesle ortak çalışabileceklerini söyledi ve şunları kaydetti:

'Bize güç katacak herkese kapımız açık. Merkez sağ tamamen çöktüğü için sol güçlenmesin diye, bir grup aydın daha önceki seçimlerde AKP'ye yöneldi. Biz şimdi bizim çatımız altında, ortak projeler hazırlayıp, seçimden sonra bunların hayata geçirilmesi için çeşitli parti ve gruplarla görüşeceğiz. Önümüzdeki günlerde partimize geniş katılımlar olacak. DSP hem Anayasa hem de Türk Ceza Kanunu'nda değişiklik yaptı ama hiçbir zaman yapılan bu değişiklikler Türkiye'yi sıkıntıya sokmadı. İki partili parlamentonun geçen dönem TCK'da yaptığı düzenlemeler bugün hukukta tartışmalara neden olacak sonuçları ortaya çıkardı. Özel yetkili savcılar ve mahkemeler Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nden daha antidemokratik yetkilere sahip oldu. Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Mehmet Haberal, Doğu Perinçek'in tutukluluk süresi artırılıyor, Hizbullahçılarınki düşürülüyor. Parlamentoda iki parti varken, Türkiye'nin menfaatlerinin zora girmesi planlanmıştır.'

(HH-MV-ÇAL) - İZMİR

Kaynak: AA

Son Dakika Yerel DSP Genel Başkanı Türker: - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement