Tereyağı, bal, yağlı et ve tuz tüketimi konusunda açıklamalarda bulunan Eraslan, hastalıkların seyri ve iyileşme süreçleri hakkında bilgiler verdi. Türkiye'deki 19 milyon tane hanede, 17 milyon hipertansiyon hastası olduğunu söyleyen Dr. Eraslan her haneye neredeyse bir hipertansiyon hastası düştüğünü ifade etti. Dr. Eraslan, "Sizin kan basıncınızı yani tansiyonunuzu yükselten sebep nedir? Onu bilmemiz ve elimizden geliyorsa ortadan kaldırmamız lazım. Ağırlık olarak böbrek atardamarlarındaki küçük bir tıkanıklık, bütün hayatınızı ve belki son 20-30-40 senenizi perişan ediyor. Damarlar açılıp hipertansiyon yapan sebep ortadan kaldırılırsa tansiyonunuz ömür boyu rahatlar" şeklinde konuştu. Tedavisi konusunda uzun yıllardır araştırmalar yapılan kanser hastalığı konusunda da açıklamalar yapan Eraslan, tarih boyunca kanserin ağırlık olarak zeytin ve incir ile tedavi edildiğini söyledi.
VÜCUDUMUZDA DENGE BOZULUNCA HASTA OLUYORUZ
Dünyadaki su ile insan vücudundaki suyun aynı oranda olduğuna dikkat çeken Dr. Eraslan, "İbn-i Sina hastalıklardan bahsederken insan dünyanın özüdür diyor. Dünyada ne kadar su varsa, vücudumuzda da o kadar su var. Su arttı ödem oldu, azaldı hasta olduk. Vücudumuzda karbon arttı hasta olduk, azaldı hasta olduk. Yani denge bozulduğu anda hasta oluyoruz. Biz, vücudumuzun yüzde 70'i su diyoruz ama burada kastedilen tuzlu sudur. Biz de tıpkı dünyadaki denizler gibi tuzlu suyuz. Tuzlu su kaliteli olursa hasta olmuyoruz. Kalitesiz olursa hasta oluyoruz. Bir tuzluğu dökmeye başladığınızda hep akar ama içinde kanser, damar sertliği, alzheimer, demans (bunama), parkinson yapan maddeler var. Tek avantajı rahat akması. Turşu yapılan o kaya tuzları, bizim için en önemli ve sağlıklı tuzlardır" şeklinde konuştu.
Günümüzde tüm dünyanın ABD tarafından ortaya atılan besin piramidini kullandığını ifade eden Eraslan, bu piramidin milyarlarca insanı hasta ettiğini de belirtti. Eraslan, "Amerikalılar bundan 65 sene önce alacağımız karbonhidrat, şeker ve yağ oranlarını söylediler ve 'Böyle yaşarsanız sağlıklı olursunuz' dediler. Ama bütün dünya hasta oldu. Bizim hastalıklardan kurtulmamız için yapacak olduğumuz şey atalarımızın beslenmesine dönmek" dedi.
İSTANBUL
Son Dakika › Güncel › 'Türkiye'de Her Evde 1 Hipertansiyon Hastası Var' - Son Dakika
Bingöl'ün Yedisu ilçesinde ormanlık alanın yakınındaki bahçelikte gezinen 2 bozayı yavrusu cep telefonu kamerasıyla görüntülendi. Yedisu ilçesinin Elmalı köyündeki ormanın yakınındaki bahçelik alanda yanlarında anneleri olmayan 2 bozayı yavrusu görüldü. Bahçede gezinerek etrafta yiyecek aradıkları sanılan bozayı yavruları, bir süre sonra insanları görünce ormanlık alana doğru kaçtı. Sevimli bozayı yavruları, cep telefonu kamerasıyla görüntülendi.
Balıkesir'in İvrindi ilçesinde tefecilik soruşturması kapsamında düzenlenen operasyonda, şüphelinin evinde çok sayıda silah ve evrak ele geçirildi. Operasyon sonucunda ruhsatsız tabancalar, bıçaklar, senetler ve tapu kayıtları gibi belgeler bulundu. İvrindi Cumhuriyet Başsavcılığı, şüpheliler hakkında işlem başlattı.
Edirne İl Genel Meclisi Başkanlığı'na Çiğdem Gegeoğlu seçildi. Meclisin ilk toplantısı saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunmasıyla başladı. Gegeoğlu, seçilmesinden dolayı gurur duyduğunu ve heyecanlı olduğunu belirtti. Toplantıda 1. başkanvekilliğine Serdar Çığla, 2. başkanvekilliğine Vedat Koyuncu, katip üyeliklere ise Salih Akar ve Mehmet Güneş Yılmaz seçildi.
Polonya, Portekiz ve Danimarka'dan gelen öğrenciler Altıeylül Belediye Başkanı Hakan Şehirli'yi ziyaret etti. Başkan Şehirli, öğrencilere hoş geldiniz diyerek, şehirlerini ve ilçelerini tanıtmalarını istedi. Ayrıca, çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutladı.
Kırmızı Kedi Yayınevi tarafından düzenlenen 'Edebiyatta Çeviri ve Karşılıklı Öğrenme' konulu seminer, Türkiye ve Çin'den yazar ve şairleri bir araya getirdi. Seminer, Türklerin Çin edebiyatına olan ilgisini ortaya koyarken, Türk yayıncıların Çin'deki etkinliklere katılımı iki ülke arasındaki bağları güçlendirdi. Kırmızı Kedi Yayınevi, Çin'de ofisi bulunan ilk Türk yayınevi olma özelliğini taşıyor ve Çin edebiyatından daha fazla yazarı Türkiye'ye kazandırmayı hedefliyor.
Sizin düşünceleriniz neler ?