Ermenek'teki Kömür Ocağında İşçilerin Mahsur Kalması

Yatağan Termik Santrali ve kömür işletmelerinde çalışan işçiler, Ermenek'teki kömür ocağında işçilerin mahsur kalmasına tepki gösterdi.

Yeniköy Yatağan Elektrik Üretim ve Ticaret AŞ'ye (YEAŞ) bağlı Güney Ege Linyitleri İşletmesi (GELİ) Müdürlüğünün önünde toplanan Maden-İş ve Tes-İş sendikalarına bağlı işçiler, basın açıklaması yaptı.

Maden-İş Sendikası Yatağan Şube Başkan Vekili Enver Asar, Ermenek'teki maden kazasında mahsur kalan madencilerin sağ çıkartılma ümidinin giderek azaldığını dile getirerek, Türkiye'deki işçi sağlığı ile ilgili ihmaller nedeniyle insan hayatının sudan ucuz hale geldiğini savundu.

Ermenek'teki  olayın Soma'daki maden faciası ve İstanbul'daki asansör kazasından farklı olmadığını ifade eden Asar, "Özelleştirme, taşeronlaştırma, kuralsız ve güvencesiz çalışma, madenleri ve inşaatları işçi cehennemine dönüştürüyor" dedi.

İnşaat, enerji ve madencilik sektörlerinin "en karlı ve bir o kadar da en kanlı" sektörler haline geldiğini öne süren Asar, "İşveren işin bütün risklerini öngörmek, ona uygun önlemler almak ve uygun araç, gereç ve malzeme kullanmak zorundadır. Bu önlemler alınmıyorsa orada üretim yapılmamalıdır" diye konuştu.

Madenlerin sahibinin devlet, kiralanması ve denetlenmesinden de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının sorumluluğunda olduğuna dikkati çeken Asar, şöyle devam etti:

"Bakanlık, şirket yetkilileri ve tüm sorumlular hesap vermelidir. Kömür ocaklarının özelleştirilmesi, ocaklarda uygulanan hizmet alımı ve rödovans yöntemi ile kamusal denetimlerin gevşetilmiş olması, ocakları işçi cehennemine çevirmektedir. Kömür ocakları kamulaştırılmalı, kömür üretiminde kiralama, taşeron, hizmet alımına son verilmeli, çalışma hayatında felakete yol açan esnek ve kuralsız çalışma uygulamalarından vazgeçilmelidir."

Asar'ın açıklamasının ardından işletmenin girişini bir süre araç trafiğine açan işçiler, daha sonra 2 kilometre uzaklıktaki Yatağan Termik Santrali önünde toplandı.

Burada da santralin girişini kapatan işçiler adına basın açıklaması yapan Tes-İş Sendikası Yatağan Şube Teşkilat Sekreteri Kemal Özcan, maden işçilerine sadece toplu ölümlerde ve yaralanmalarda duyarlılık gösterildiği söyledi.

Soma'dan Ermenek'e yürümek isteyen işçilere izin verilmediğini hatırlatan Özcan, "Yatağan Termik Santrali ve kömür işletmelerinin özelleştirilmemesi için Ankara'ya yürümek istediğimiz zaman da bize izin verilmemişti. Haklılığımız ve meşruluğumuz bir kez daha kanıtlandı. Eneri ve maden sektöründe derhal özelleştirmelerin durdurulmasını istiyoruz" dedi.

İşçilerden iş yerlerine, nizamiye önünde araçlarından inip yürüyerek gitmelerini isteyen Özcan, şöyle konuştu:

"Bu santraller bizim evimiz. Santralleri kesinlikle özel sektöre teslim etmeyeceğiz. 410 gündür gerek enerji, gerekse maden işçileri bunu tekrar ediyor. Hala bizim söylediklerimizi duymayanlar, kulaklarını ve gözlerini kapatanlar varsa lütfen kendine gelsin, çünkü bu işin sonu hiç iyi görünmüyor. Özelleştirmeciler duvara toslayacak ve Yatağan geçilmeyecektir. Yatağan, Soma veya Ermenek olmayacaktır."

Açıklamanın ardından Yatağan Termik Santrali önüne giden işçiler, santrale girişe bir süre engel olduktan sonra basın açıklaması yaparak dağıldı.

İşçiler, daha sonra Tes-İş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Fatih Erçelik ve Maden-İş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Süleyman Girgin'in öncülüğünde yürüyerek iş yerlerine gitti. - Muğla