Eski Başbakan Yardımcısı Babacan Açıklaması - Son Dakika
Ekonomi

Eski Başbakan Yardımcısı Babacan Açıklaması

Eski Başbakan Yardımcısı ve AK Parti Ankara milletvekili adayı Ali Babacan, Koza İpek Holding ve şirketlerine kayyum atanmasına ilişkin, "Bunlar hukukta yeri olan uygulamalar.

29.10.2015 21:09
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Eski Başbakan Yardımcısı ve AK Parti Ankara milletvekili adayı Ali Babacan, Koza İpek Holding ve şirketlerine kayyum atanmasına ilişkin, "Bunlar hukukta yeri olan uygulamalar. Hukukta yeri yok iken birdenbire birinin aklına gelip de sabah kalktığında yaptığı işler değil" dedi.

Babacan, Ülke TV ve Kanal 7 televizyonlarının ortak yayınında gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı.

1 Kasım seçimlerine doğru AK Parti'nin anketlerdeki son durumunu değerlendiren Babacan, tablonun kendileri açısından çok rahat görünmediğini söyledi.

Buna karşın her gün trendin biraz daha olumlu seyrettiğini dile getiren Babacan, "Hem sahada hem kamuoyu yoklamalarında bu trend görülüyor. Kararsız vatandaşlarımızın son gün ne yapacağı çok çok belirleyici olacak" diye konuştu.

Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından açıklanan yeni vaatlerin kaynağına ilişkin bir soru üzerine Babacan, seçim beyannamelerindeki vaatlerin maliyetinin 20 milyar lira civarında olduğunu ifade etti.

Davutoğlu'nun dün Malatya'da açıkladığı 10 maddelik paketin toplumun farklı kesimlerine dokunan bir paket olduğunun altını çizen Babacan, "Bunların toplam maliyetine bakacak olursak, ilk açıkladığımız vaatlerin yüzde 15-20'si mertebesinde bir maliyetten bahsediyoruz. Belki 3 milyar lira, belki biraz üzerinde olur. 540 milyarlık bir bütçe gönderdik TBMM'ye. Bunun içerisinde kolay yönetilecek rakamlar."

"Seçimlere ilişkin olumlu beklentiler fiyatlanmaya başladı"

Babacan, tek başına iktidarın, istikrarın devamı yönünde bir mesajı olacağını ve bunun piyasa göstergelerine de olumlu yansıyacağını kaydetti.

Son bir ayda piyasalarda olumlu bir seyir görüldüğüne dikkati çeken Babacan, "seçimlere ilişkin olumlu beklentilerin piyasalar tarafından fiyatlanmaya başlandığını" dile getirdi.

Babacan, kontrollü bütçe açıkları ile daha fazla vaat sunulmasına ilişkin görüşlerin hatırlatılması üzerine, "Seçimi kazanalım ama arkasından Türkiye'yi mi kaybedelim? O zaman seçimi kazanmışız ne işe yarar" dedi.

- Koza İpek Holding ve şirketlerine kayyum atanması

Koza İpek Holding ve şirketlerine kayyum atanması konusunda AK Parti hükümetini sorumlu tutan kesimlerin olduğunun belirtilmesi üzerine Babacan, yargı tarafından yürütülen bir süreç üzerine yorum yapmanın doğru olmadığını ifade etti.

Böylesi bir yorumun sürecin akışını etkileme çabası olarak görülebileceğini belirten Babacan, şunları söyledi:

"Benzer olaylar yargıya güvenin daha yüksek olduğu ülkelerde bu kadar çok tartışma konusu olmuyor. Bakıyorsunuz, ileri demokrasilerde benzer olaylar oluyor. Varsa yanlışlar, kuşkusuz, varlığa el koyma, şirketlere kayyum atama... Bunlar hukukta yeri olan uygulamalar. Hukukta yeri yok iken birdenbire birinin aklına gelip de sabah kalktığında yaptığı işler değil. Fakat eğer genel anlamda Türkiye'de adalete güven daha yüksek olsaydı böyle bir olay herkes tarafından makul karşılanabilirdi. Ancak, bir güven bunalımı yaşandığı için herkesin aklına bir 'acaba' kuşkusu doğabiliyor. Bunu da yadırgamamak lazım."

Babacan, böyle bir konunun tartışma konusu olmasının yargı sistemine güvenin iyi durumda olmadığını gösterdiğini ifade etti.

"Türkiye, dünyadaki türbülanstan etkilenmedi"

Babacan son 2-3 yıldır ekonominin patinaj yaptığı değerlendirmelerinin hatırlatılması üzerine, küresel krizden sonra Türkiye ekonomisinin yüzde 9 seviyesinde büyüme oranlarına ulaştığını anımsattı.

Yüksek büyüme oranlarına karşın 2011 sonunda cari açığın da tarihi rekor kırdığını dile getiren Babacan, "Mutlaka tedbir alınması gerekiyordu ve mutlaka büyümenin kaynağının yatırım, üretim ve ihracat olması gerekiyordu" diye konuştu.

Aşırı iç tüketimin borcu artırdığına dikkati çeken Babacan, söz konusu borç sürdürülemez bir trende girdiğinde bunun ülkeyi olumsuz etkilediğini ifade etti.

Tüketici kredileri ve kredi kartları ile ilgili tedbirlerin bu çerçevede alındığını belirten Babacan, "Bunların hepsi büyüme modelimizi dengeleme çabasıydı. Genel büyüme oranımız düştü ama bütün dünyada türbülans varken Türkiye çok şükür etkilenmedi" değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin daha yüksek büyüme oranlarına ulaşması için yapısal reformların uygulanmasının önemli olduğunu vurgulayan Babacan, ekonominin patinaj yapması sorununun çözümünün yapısal reformlardan geçtiğini kaydetti.

"Küresel krizin etkileri hala ortadan kalkmadı"

Yapısal reformların başarılı bir şekilde hayata geçmesi halinde Türkiye'nin hala 2023 hedeflerine ulaşma şansının olup olmadığının sorulması üzerine Babacan, 2023 hedeflerinin küresel krizden önce belirlendiğinin altını çizdi.

Babacan, küresel krizin son 100 yılın en büyük krizi olduğunu belirterek, "Krizin etkisini hala yaşıyoruz. 2023 hedefleri dedik ama son 7-8 yıldır ekonomik krizin etkileri hala tam anlamıyla ortadan kalkmış değil. 2023 hedeflerimiz hala ulaşılabilir ama bugün itibarıyla ulaşması biraz daha zor hedefler haline geldi" değerlendirmesinde bulundu.

Küresel krizin etkisine karşın 2023 hedeflerinin ulaşılamaz olmadığını anlatan Babacan, gelecek 8 yıl 2002-2007 dönemi gibi değerlendirilirse hedeflere ulaşılabileceğini ifade etti. Babacan, bunun da ancak siyasi istikrar ve güçlü bir hükümetle mümkün olabileceğini vurguladı.

Yargı reformu

Yargı reformuna ilişkin bir soruyu da yanıtlayan Babacan, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının evrensel bir ilke olmasına karşın bunun ancak Meclis yapabileceğini belirtti.

Yargının kendi kendini reforme edecek iradeye sahip olmadığının altını çizen Babacan, buna karşın attıkları her adımda "bu, yargıya müdahaledir" değerlendirmelerinin yapılabildiğini söyledi.

Bir ülke için ekmek ve su neyse, adaletin de aynı derecede ihtiyaç olduğunu dile getiren Babacan, demokrasinin hukuk devleti içinde anlam kazandığını sözlerine ekledi.

Kaynak: AA

Son Dakika Ekonomi Eski Başbakan Yardımcısı Babacan Açıklaması - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement