Fetö'nün Darbe Girişimi

Eski Avrupa Birliği (AB) Bakanı Prof. Dr. Beril Dedeoğlu, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin başarılı olması halinde etkilerinin çok kötü ve öngörülemez olacağını belirtti.

Dedeoğlu, Daily Sabah gazetesinde yayımlanan makalesinde, darbe girişiminin, hiç şüphesiz Türkiye'yi sarstığını, başarılı olması durumunda bu girişimin etkilerinin çok daha kötü ve öngörülemez olacağını, Türkiye'nin ekonomisi, siyasi ve sosyal yapısının korkunç biçimde hasar göreceğini kaydetti.

Beril Dedeoğlu, insanların, bu sebeple sokaklara döküldüğüne, rejimi, ülkelerini ve toplumu koruduğuna işaret ederek "Bazıları çocuklarının geleceğini kurtarmak için hayatlarını kurban etti. 'Paralel Yapı' olarak da anılan Gülenciler, bu darbe girişiminin arkasındaydı. Bu grubu bilenler bile olayın şiddeti ve boyutu karşısında şaşkınlığa düştü." ifadesini kullandı.

Darbeyi planlayanların kendi insanlarını öldürme arzusunun, girişimin en akla hayale sığmayan kısmı olduğunu vurgulayan Dedeoğlu, belki bu yüzden çok sayıda kişinin, bu delilikte yabancı ellerin dahli bulunduğuna ikna olduğunu, düşünürler ve siyasetçilerin de şer olayın, sadece devlet mekanizması içinde iktidarı ele geçirmek isteyen bir grupla açıklanamayacağına inandığını yazdı.

Beril Dedeoğlu, akılları, darbe girişimi başarıya ulaşsaydı Türkiye'de ve dış dünyada bundan kimlerin çıkar sağlayacağı sorusunun meşgul ettiğine dikkati çekerek "Paralel Yapı'nın mutlu olacağını, bu suç örgütünün, iktidarı ele geçirmiş olsaydı bunu demokratik ve laik bir devlet kurmak için kullanmayacağını biliyoruz. Merak edilen nasıl bir dış politika benimseyeceklerdi." değerlendirmesini yaptı.

Dünyada kimin Türkiye'de Cumhurbaşkanının öldürülmesi ve iktidar partisinin dağıtılmasını görmekten mutlu olacağını sorgulayan Dedeoğlu, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi ve Suriye'de Beşşar Esed'in şüphesiz bundan hoşnut olacakları, Suudi Arabistan'da da yöneticilerin, Müslüman dünyasında seçilmiş bir hükümetin sonunu görmeye sevineceği görüşünü paylaştı.

Dedeoğlu, Ermenistan'ın da Türkiye'yi kaos içinde görmekten memnun olabileceğini, dünyanın gelişmiş bölgelerinde de mutlak suretle bazı insanların, askeri rejimleri reddediyor intibası verseler de bu duruma sevineceğini ifade ederek öte yandan Türkiye'de Adalet ve Kalkınma Partisi yönetiminin sona erdirilmesinden paniğe kapılacak bazı ülkelerin bulunduğunu kaydetti.

İran, Azerbaycan, Rusya, Irak ve Körfez ülkelerinin, darbeden sonra nasıl bir Türkiye'nin ortaya çıkacağını endişeyle sorgulayacaklarına, ne anlama geldiğiyle ilgili deneyime sahip Yunanistan ve Bulgaristan'ın da ordunun yönettiği bir Türkiye konusunda büyük endişeye kapılacağına işaret eden Dedeoğlu, "Darbeciler başarılı olsaydı, Batılı demokrasiler şüphesiz başta prensip dışı askeri rejimleri reddettiklerini ilan edeceklerdi. Bunu söyleyeceklerdi ama gerçekten mutsuz mu olacaklardı? Kimin samimiyetle üzüleceğini, kimin sadece timsah gözyaşları dökeceğini tahmin etmek çok kolay değil." ifadesini kullandı.

Beril Dedeoğlu, bunun sadece şahsi görüşü olmadığı, çok sayıda Türk vatandaşının aynı şekilde düşündüğü izlenimini edindiğini vurgulayarak bunun yanı sıra pek çok kişinin, darbe girişiminin arkasında ABD'nin olduğuna inandığını belirtti.

Dedeoğlu, şöyle devam etti:

"Belki Paralel Yapı'nın başı ABD'de yaşadığından ya da belki iki ülke Suriye politikalarında farklı yaklaşımlara sahip olduğundan böyle düşünüyorlar. Bunun yanı sıra insanlar, ABD'nin PYD'yi desteklediğini unutmuş değil. Türk siyasi tarihi, geçmiş darbe teşebbüslerinde ABD'nin daima planlayanlardan yana olduğunu kanıtlıyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bile ABD'nin bu girişime büyük olasılıkla dahil olduğunu ima etti. Sonuç olarak, şu anda Türkiye'de hemen herkesin ABD ile ilgili şüpheleri var."

Eski AB Bakanı, darbe girişiminde bazı yabancı içeriklerin bulunduğu varsayımının zor olmayacağına, öte yandan hemen sonuçlara varılmaması gerektiğine işaret ederek "ABD'nin dahlinden eminsek, aynı zamanda ABD'de tam olarak kimin bu işin içinde olduğunu sormalıyız. Darbe girişimini destekleyen çevreler olsa bile bunlar muhtemelen mevcut yönetimin dışındalar. Belki de bu yüzden ABD yönetimi ve Türk hükümeti, darbecilerin yabancı destekçilerinin kimler olabileceğini bulmaya odaklanmalıdır. Belki çok uzağa bakmaları gerekmiyordur, sadece müttefiklerinin ne yaptığını irdeleyebilirler." yorumunu yaptı.