Ft: Ankara Merkez Bankasını "Tefecilik"Le Suçladıktan Sonra Faiz İndirildi

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi'nin Merkez Bankası'nı "tefeci" olmakla itham etmesi ve bunun ardından Para Politika Kurulu'nun haftalık repo faizini, yıllık enflasyon düzeyinin altında olan yüzde 8.25'e indirmesi, yurt dışında dikkat çekti. Türk ekonomisindeki gelişmeleri yakından izleyen Financial Times gazetesi de Türkiye'nin üç aylık bir süre içinde üçüncü defa faizleri indirdiğine işaret ederken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın uzun bir süreden beri "faiz lobisi"ne karşı çıktığını ancak "birçok iktisatçının dış finansmana oldukça bağımlı bir ülkede borçlanma maliyetlerinin aşırı biçimde azaltılmasının taşıdığı riskler konusunda uyardıklarını" belirtiyor.

İngiliz gazetesi, Merkez Bankası'nın üç aylık süre içinde üç defa faiz indirimine gittiğini anlattığı haberinde son adımın "Perşembe günü Ankara'nın bankayı tefecilikle suçlamasının" ardından atıldığını anlatırken "Sayın Zeybekçi'nin açıklamaları hükümetin Ağustos cumhurbaşkanlığı seçimi önceki borçlanma maliyetlerini aşağı çekme çabasındaki son adımı oluşturuyor" diye yazıyor. Haberde şöyle deniliyor:

"Cumhurbaşkanlığı seçiminde öndeki aday Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, uzun bir süredir, iddia edilen, Türkiye'nin büyümesini durdurmaya çalışan "faiz lobisi'den yakınıyor. Ancak birçok iktisatçı, dış finansmana oldukça bağımlı bir ülkede borçlanma maliyetlerinin aşırı biçimde azaltılmasının taşıdığı riskler konusunda uyarıyorlar."

Bu çerçevede yeni indirimler için pek bir hareket alanının kalmadığı görüşlerini de aktarıldığı haberde "Merkez Bankası hala enflasyon hedeflenmesini yürütüyorsa eğer, son faiz indirimlerini savunmak kolay olmuyor" değerlendirmesine de yer veriliyor.

-OLASI YENİ EKONOMİ EKİBİNE İLİŞKİN "KAYGILAR"-

Gazete, bazı iktisatçıların ise Türkiye'de siyasi riskin, Erdoğan'ın Mart'taki yerel seçimlerde zafer elde etmesinin ardından azaldığı, yükselen piyasaların ise, ABD merkez bankası FED'nin politika değişikliğinden beklenen kadar olumsuz etkilenmediği yönündeki karşı argümanını getirdiklerine dikkat çektikten sonra şunları da yazıyor:

-BABACAN VE ŞİMŞEK'İN "SİYASİ KADERLERİ SPEKÜLASYON KAYNAĞI"-

"Ama başta yatırımcılar, Sayın Erdoğan'ın, yaygın biçimde beklendiği gibi gelecek aydaki seçiminde galip çıkması durumunda ekonomi ekibini değiştirirse gelecekteki politikanın yönüne ilişkin kaygıyı vurguluyorlar.

Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in siyasi kaderleri özellikle spekülasyon kaynağı. Her ikisi, uluslararası sahnede Türkiye'ye kredibilite sağlıyor ve merkez bankasının bağımsızlığını savundular."