Hdp İl Eş Başkanları Toplantısı - Son Dakika
Politika

Hdp İl Eş Başkanları Toplantısı

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Eğer ki bu seçim kampanyası döneminde başımıza bir iş gelirse, olabilir, benim bütün arkadaşlarımdan, bütün yoldaşlarımdan özel ricamdır, bu gemi limana götürülecek, sizlere emanettir" dedi.

28.03.2015 13:02
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Eğer ki bu seçim kampanyası döneminde başımıza  bir iş gelirse, olabilir, benim bütün arkadaşlarımdan, bütün yoldaşlarımdan özel ricamdır, bu gemi limana götürülecek, sizlere emanettir" dedi.

Demirtaş, parti genel merkezinde düzenlenen İl Eş Başkanları Toplantısı'nın açılışında, fiili olarak seçim startını verdiklerini söyledi.

HDP'nin bir önceki genel seçime parti olarak girmemesi nedeniyle sandık kurulunda yer almayacaklarını belirten Demirtaş, bunun adaletsizlik yarattığını ama başka yöntemlerle telafi edeceklerini, her sandıkta yeteri kadar gözlemci ve müşahit bulundurarak bütün sandıkları denetim altına alacaklarını bildirdi.

Demirtaş, "Öncelikli görevimiz, Türkiye'deki bütün sandıklarda HDP adına en az bir, iki, üç kişinin müşahit, gözlemci sıfatıyla oylarımızı koruyacak, sadece bizim oylarımızı değil diğer partilerin oylarını koruyacak, demokratik bir tutum hazırlığı içinde olmamız gerekiyor" diye konuştu.

İl eş başkanlarının seçim kampanyası süresince provokasyonlara karşı dikkatli ve duyarlı olması gerektiğini vurgulayan Demirtaş, "İktidar oy kaybı yaşadıkça, koltuğun, saltanatın elden gitme ihtimali güçlendikçe, her türlü çılgınlığı yapabilirler. İnanın ki ülkenin barışı, demokrasisi asla umurlarında değil ve olmayacak. Bu nedenle sizlere çok büyük görevler, işler düşüyor. Ne yaparlarsa yapsınlar, ne tür provokatif girişimlerde bulunurlarsa bulunsunlar, son derece sağduyulu davranmamız lazım" ifadesini kullandı.

-"Savaşa girmiyoruz, düşmanlarımızla çatışmıyoruz"

Tüm partililerden her zamankinden daha fazla dikkatli, duyarlı, hassas davranmalarını isteyen Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Seçim yaklaştıkça bu tür oyunlar, bu tür tezgahlar, Karadeniz'den Trakya'ya kadar, Doğu, Güneydoğu'dan İç Anadolu'ya kadar, Ege'ye kadar her yerde sahneye sürülebilir. Şunu asla unutmayacağız, biz bir seçim yarışına giriyoruz. Demokratik, eşit bir yarış olmadığının farkındayız ama yine de en nihayetinde bir seçim yarışıdır. Savaşa girmiyoruz. Düşmanlarımız ile çatışmıyoruz. Ortada düşman yoktur. Bu şekilde algı yaratmaya çalışacaklar. Siyasi partiler arası düşmanlık dilini kullanarak düşmanca bir ortam, düşmanlık hissinin yaygın olduğu bir ortam yaratmaya çalışacaklar. Bu konuda mutlaka dikkatli, duyarlı olmamız lazım. Hiçbir partinin çalışanı, adayı, hiçbir partinin sempatizanı, oy vereni, düşman değildir, bizim açımızdan siyasi rakiptir, o kadar. Onun dışında asla bir bakış açımız olamaz."

-"Küsme, kırılma gibi tutumlar, seçim kampanyamıza zarar verir"

Demirtaş, aday adayları ile yürütülen çalışmayı yakın zamanda tamamlayacaklarını belirterek, bin 500'ü aşkın milletvekili aday adayı bulunduğunu, aday gösterilmeyen herkesin de aynı değerde olmaya devam edeceğini dile getirdi. Demirtaş, şunları söyledi:

"Aday olunsa da olunmasa da aynı kararlılıkla bütün seçim kampanyasını hep birlikte örgütleyelim, hep birlikte çalışalım. Aday olsanız da olmasanız da bu halkın onurlu birer temsilcisi olduğunuzu lütfen unutmayın. Bu onura, bu gurura yakışır bir tutum ve performans bekliyoruz. Hele hele böylesi bir dönemde küsme, kırılma gibi tutumlar, hem seçim kampanyamıza hem de partimizin bu duruşuna zarar verir. Her arkadaşımın bu duyarlılıkla çalışmalara güç vermesini özellikle rica ediyorum."

-"Sizin patronunuz, bizim değil"

Demirtaş, Çözüm Süreci'ne ilişkin beklentilerin yerine getirilmediğini savunarak "Hiçbir adım atmayan iktidar, çözüm sürecini biz tıkamışız gibi yaygara koparıyor. Siz, hangi adımı attınız, biz engel olduk" dedi.

Tutumlarını ilkesel, ahlaki ve siyasi olarak sürdürmeye devam edeceklerini aktaran Demirtaş, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Şunu diyorsanız:  Başınızdaki patron, saraydaki patron, biz onu eleştirdiğimizde kızıyor, öfkeleniyor, Çözüm Süreci'ni donduruyorsa o sizin sorununuzdur. Patronunuzdan bu kadar korkmayacaktınız. Ne yapalım? O sizin patronunuz, bizim değil. Sizin genel başkanınız, bizim değil. 'Aman, Sayın Erdoğan'ı eleştirmeyin, öfkeleniyor, öfkelenince Çözüm Süreci anında duruveriyor, atılması gereken bütün adımlar da geri plana itiliyor' diyorlar. Düşünün ki bir ülkenin barışı, bir tek insanın, bir tek adamın psikolojisine, ruh haline bağlı duruma gelmiş. Vay halimize.

Senin, benim kardeşim, bu anaların evladı, ölmeyecekse eğer, Başbakan'ın değil, Cumhurbaşkanı'nın değil bizlerin ortak kararı ile olmalı. Barış olacaksa bizlerin ortak sahiplenmesi ile olmalı. Ama artık öyle olmuyor. Evlatlarınızın ölüp ölmeyeceğine Bay Cumhurbaşkanı'nın psikolojik durumu karar veriyor, ruh hali karar veriyor. Yani barış, onun psikolojisine bağlı. Biz böyle yaptık diye, psikolojisini bozduk diye süreci engellemiş olduk. Bu kadar basit, ciddiyetsiz, lakayıt tutumla bu ülke yönetilemez. Çözüm Süreci falan ilerleyemez. İşte bütün bunların çözüm anahtarı, 7 Haziran seçimlerinde sizin elinizdedir, halkın elindedir. O anahtarı doğru kullanırsanız, Türkiye'nin önü açılacak. O anahtarı doğru şekilde doğru bir iradeye teslim ederseniz Türkiye'nin önü açılacak. Barış ancak HDP'nin büyümesi ile gelecek Türkiye'ye."

-"Ola ki iktidarı kaybederlerse..."

Demirtaş, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın "koruma ordusu, gizli bütçesi" olduğunu öne sürerek, şu ifadeleri kullandı:

"Ne yapacak bu parayı? Bu kadar trilyonu ne yapacak saray? İstihbarat yetkisi almış, özel ordusu var, gizli örtülü özel bütçesi var. Yani devletin içinde tek kişilik ayrı bir devlet kurmuş durumda. Çünkü seçim sonuçlarından şimdiden kaygılanmaya başladılar. Ola ki iktidarı kaybederlerse parlamentoya bağlı olmayan, hesap vermeyen, denetlenemeyecek bir liderlik, bir dikta yönetimi oluşturmak istiyorlar. Bu günden onun hazırlığı yapılıyor. Güvenlik yasası, bunun özel yasasıydı. Örtülü ödenek, özel bütçesidir. İstihbarat yetkisi ve kurduğu özel ordu, onu koruyacak özel güvenlik birimidir. Yani özel devlet. Şu anda kendi özerkliğini ilan etmiş durumda."

-"Biz, tek adam hareketi değiliz"

Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı eleştirdikleri zaman hakarete uğradıklarını ileri sürerek, şunları kaydetti:

"Tetikçisi olan, parayla tuttukları gazeteciler akşamları televizyonda, gündüz köşelerinde bizlere saldırarak, tehditler yağdırarak geri adım attırmaya çalışıyorlar. Bakın eğer ki bu seçim kampanyası döneminde başımıza bir iş gelirse, olabilir, benim bütün arkadaşlarımdan, bütün yoldaşlarımdan özel ricamdır, bu gemi limana götürülecek, sizlere emanettir. Şu veya bu şekilde bu özgürlük gemisi, limana ulaştırılacak. Bunu sizler başaracaksınız. Ben buna canı gönülden, yürekten inanıyorum.

Çünkü biz, tek adam hareketi değiliz. Biz olsak da olmasak da bu partiyi kuranlar, emeğini, alın terini harcayanlar, dökenler, elbette ki bu geminin nereye, nasıl götürüleceğini bilenlerdir. Bizde çok şükür ki tek adamlık sistemi yok, olmayacak da. Böyle bir parti değiliz. O yüzden benimle uğraşmaları, asla canınızı sıkmasın çünkü bizde tek adam yok, yüz binlerce? kadın, yüz binlerce erkek var. Hangi birinizle uğraşacaklar, hangi birinizi yok etmeye çalışacaklar? Tek biriniz kalsanız, tek bir genç arkadaşım bile kalsa bu partiyi başarıya götürecek kararlılığa ve inanca sahiptir."

Demirtaş, "Herkes bizi başka bir şey olmakla suçluyor, suçlamaya devam edecek. CHP'ye bakın AK Parti ile işbirliği yapmakla suçluyor. AK Parti'ye bakın CHP ile işbirliği yapmakla suçluyor. MHP'ye bakın ikisiyle işbirliği yaptığımız suçlaması var. Çünkü kafaları ancak bu kadarına yetiyor, anlayamıyorlar, anlayamayacaklar. Korkunun ecele faydası yok. HDP geliyor" ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

Son Dakika Politika Hdp İl Eş Başkanları Toplantısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement