HDP'li Yazar: Ülkenin Bölünmesine Biz Engel Olacağız

Şanlıurfa'da 1 Kasım'da yapılacak olan milletvekili seçimlerine sayılı günler kala çalışmalarını yoğunlaştıran Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şanlıurfa Milletvekili Adayı Feridun Yazar ve HDP'li yöneticiler seçim çalışmaları kapsamında Gazete İpekyol'u ziyaret etti.

Seçim çalışmaları ve Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu değerlendiren Yazar, 13 yıllık AK Parti iktidarında Türkiye'nin birçok sorununun çözüleceğine dair halkta bir umut doğduğunu ancak bu umudun zamanla yerini karamsarlığa ve güvensizliğe terk ettiğini söyledi.

2005 yılında AK Parti'de bir değişimin başladığını kaydeden Yazar, bunun zamanla çok belirgin bir hale geldiğini vurguladı. Yazar, "Örneğin 2005 yılında Diyarbakır'a giden şimdiki Cumhurbaşkanı Erdoğan 'Türkiye'de Kürt sorunu vardır ve bu sorun benim sorunumdur, ben çözeceğim' dedi. Herkeste çok büyük bir umut doğmaya başladı. Kürtlerin yurtseverlerinden, aydınlarından, halktan böyle bir umut bağlanınca PKK de bu doğrultuda kendisine bir çeki düzen verdi. Silahlı çatışmadan uzaklaşma gibi bir ortam yarattılar. Bazı adımlar atıldı, örneğin İmralı'yla olan ilişkiler, Oslo'da yapılan görüşmeler bunlar çok umut verici oldu. Fakat bu son iki yıl içerisinde özellikle Sayın Erdoğan'da çok ciddi bir değişim başladı. 7 Haziran seçimlerinden bu yana kendisinin başkanlık sistemini oluşturamayacağı ortaya çıktı. Amiyane tabirle halkın dediği gibi 'sultan olmak' gibi bir heves vardı. Bunun olmayacağını, tek başına iktidara gelemeyeceğini görünce bunun vebalini Kürtlerde görmeye başladı. Yani 'Kürtler bana oy verseydi, ben iktidar olurdum, sistemi değiştirirdim, başkanlık sistemini getirirdim' gibi bir anlayış içerisine girdi. Ve bizim partimizin yüzde 13 gibi bir oy alması onun iktidara gitmesine engel oldu" dedi.

'100 MİLYON URFALI'NIN CEBİNDEN ÇIKTI'

Urfa'daki başlıca sorunlara değinen Yazar, Urfa halkının en büyük sıkıntısının geçim sıkıntısı olduğunu dile getirdi. Urfa'da tarımın bitme aşamasına geldiğini ifade eden Yazar, "Urfa'da tarım iflas etmiş. Benim de kendime göre küçük çaplı bir arazim var, ekemiyorum. Ektiğimizde girdisi, getirisini aşıyor. O yüzden 'boş kalsın' diyorsun. Şu anda 100 milyonun üzerinde desteklemeye el konuldu. Urfa'da kimsenin sesi sedası çıkmıyor. Bu 100 milyonluk para Urfalı'nın cebinden çıktı. 'Biz elektrikleri kasten kesiyoruz' demişler. Özel görüşmelerde öyle demişler. Sebep şu, 'kaçak kullanıyorlar, biz cezalandırıyoruz' demişler. Böyle bir ceza olur mu? Ama çiftçilerimizden hiç ses seda çıkmıyor. Esnafımızdan ses seda çıkmıyor" diye konuştu.

'SOSYAL HAYAT ÇÖKMÜŞ DURUMDA'

Vatandaşların sosyal yaşamda da birçok sıkıntıyla karşı karşıya kaldığını belirten Yazar, insanların siyasete ve hukuka olan güvenlerinin zedelendiğini kaydetti. İşsiz insanların sayısının her geçen gün arttığına dikkat çeken Yazar, "Bırakın siyasi sorunları, Kürt sorunu bir kenara, sosyal yaşam çökmüş durumda. Ve hiç kimse bu sosyal yaşama sahip çıkmıyor. Özgür düşünen insan sayısı azalmaya başladı. Mahkemelere bakıyorsunuz, mahkemeler çökmüş. Adliyeler çökmüş, halkın güveni yok. Bizim avukatlık zamanımızda insanlar geliyordu. 'Sen benim bu davama bakabilir misin, gözün kesiyor mu, kaç liraya alırsın' derdi. Gidip, bakardık ona göre bir fiyat söylerdik. Alırdık veya almazdık. Ama şimdi öyle demiyor halk. Ben avukatlığı bırakmış olmama rağmen bazen gelip 'bu işi bitirebilir misin' diyorlar. Yargıtay için geliyorlar. İnsanlar artık, 'sen hukukçusun, bu davamı çözebilir misin veyahut hukuk açısından bakabilir misin' diye bakmıyor. İnsanların artık adalete, mahkemelere, yönetime bir itimadı kalmamış. Resmi bir dairede bir işiniz varsa, önce torpil arıyorsunuz. Resmi daireye gitmiyorsunuz. İş bu hale gelmişse, siz memleketi yönetemezsiniz, memleketin düzelme şansı yok" ifadelerini kullandı.

'KİMSENİN KILI KIPIRDAMIYOR'

Türkiye'de yolsuzluk ve rüşvetin artmasına rağmen fazla dillendirilmediğinden dert yanan Yazar, AK Parti'nin 13 yıllık iktidarında yeterince bunlarla etkin mücadele etmediğini söyledi. Yolsuzlukta herkese pay verildiğini iddia eden Yazar, "Aslında Bülent Arınç'ın o sözünü büyütüp, asmak lazım. 'İsraf etmezsek sizden vergi almayız' diyor. Düşünebiliyor musunuz? Dünyada böyle bir başbakan yardımcısının söylediği bir söz var mı? 'Sizin verdiğiniz vergileri yiyoruz' diyor. Bunu başbakan yardımcısı söylüyor. Kimsenin kılı kıpırdamıyor. Bu nasıl bir memleket? Ben anlayamadım. 2 milyar para gitti bu kaçak saraya. Ne gerek var ya? Çankaya'nın suyu mu çıkmıştı?" dedi.

'TEK ÇABAMIZ BARIŞ'

HDP ve ona yakın olan partilerde uzun yıllar görev aldığını açıklayan Yazar, tek çabalarının barış ortamını sağlamak olduğunu söyledi. Yazar, "Bizim bütün çabamız Türkiye'de silahı susturmak, silahsız çözümü getirmektir. Bu ülkenin bölünmesine biz engel olacağız. Çünkü bizim bunda bir menfaatimiz yok. Kürtlerin bölünmekte bir menfaati yok ki? Niye bölünsünler? Yarısı batıda, yarısı burada. Onun için biz bunların tümüne karşıyız. Ben, şu anda bölücü terör olarak AKP'yi görüyorum. Başka hiç kimseyi görmüyorum. HDP'yi, PKK'yi falan görmüyorum. AKP ve yandaşları resmen bölücülük yapıyorlar ve resmen terör yapıyorlar" diye belirtti.

'BİZ İNADINA BARIŞ DİYORUZ'

Urfalı seçmenlere çağrıda da bulunan Yazar, sözlerini şöyle tamamladı: "Ben öncelikle Urfalı hemşerilerime AKP'nin HDP hakkında yaptığı dedikodulara asla inanmamalarını, bu huzurun bozulmasının tek sebebi başkanlık sistemi elinden giden, 400 milletvekilini kazanamamanın suçunu HDP'ye yüklemesinden dolayı AKP'nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın intikam alma olaylarıdır. Bu huzurun bozulmasının esas sebebi odur. Onlar çıkarıyorlar, onlar yapıyorlar. Biz, HDP olarak bütün bunlara rağmen inadına çözüm diyoruz, inadına barış diyoruz, inadına insanlık diyoruz, inadına bütünlük diyoruz. Hatta bizim bir sloganımız daha var. Biz bu ülkeyi size böldürtmeyeceğiz. Biz, ülkenin birliğini savunacağız. Onun için hemşerilerimin AKP'nin bu pervasız davranışlarına 'dur' demesi lazım. En azından bir fren çekmeleri gerekiyor."
(Kaynak: Gazeteipekyol)