Husilerin Hedefindeki Taiz Kentinde Günlük Hayat - Son Dakika
Kültür Sanat

Husilerin Hedefindeki Taiz Kentinde Günlük Hayat

Yemen'in ikinci büyük kenti Taiz, Ensarullah Hareketi'nin (Husiler) öncelikli hedefleri arasında yer alıyor.

19.02.2015 14:54
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

SİNAN YİTER - Yemen'in ikinci büyük kenti Taiz, Ensarullah Hareketi'nin (Husiler) öncelikli hedefleri arasında yer alıyor. Kentteki halk, günlük yaşantısına devam ederken Husilerin, "anayasa deklarasyonunu" kabul etmediklerini belirtiyor.

Taiz'in de başkent Sana ve diğer Husi kontrolündeki iller gibi olmasını istemeyen Taizliler, hayatın bir an önce normalleşmesini istiyor. Taiz'deki en büyük çarşılardan "Eski Taiz'de" halk alışveriş yaparken, esnaf bu yoğunluğun bozulmasını istemiyor.

Esnaf başkent merkezli siyasi sorunların tüm Yemen gibi Taiz kentini de etkilediğini belirterek, bozulan ekonomiye rağmen çarşılardaki hareketliliğin muhtemel bir Husi müdahalesi ile bozulmasından endişe ediyor.

Husiler sadece 50 kilometre uzaklıkta

Husilerin ülke siyasetine "darbe gibi" müdahelesinin ardından hareketin silahlı militanları Taiz'in 50 kilometre yakınındaki İbb şehrine kadar geldi. İbb şehrinde halk, her ne kadar Husi otoritesini kabul etmese de Husiler buradaki silahlı güçlerini korumaya devam ediyor. Taiz'in Yemen tarihi boyunca Osmanlı dahil birçok devlete ev sahipliği yapması ve kentin sosyo-kültürel yapısının yanı sıra, ekonomik gücünün de sağlam olması Husileri bölgeye çekiyor.

Taiz ayrıca El-Kaide kontrolündeki güney bölgelere yakın olması nedeniyle de Ensarullah militanlarının hedefine girmiş bulunuyor. Taiz halkının Sana'dan farklı olarak daha az "Zeydiyye" mezhebine mensup nüfusunun olması ise Husilerin ilerleyişini engelliyor.

Taiz okuma yazma oranının yüksekliği bakımından da diğer illerden ayrılıyor. Ülkedeki az sayıda sanayi kuruluşunun ve özel sektörlere bağlı firmaların bu şehirde yatırımlarının çok oluşuyla da dikkati çekiyor.

AA muhabirinin kent halkının nabzını tuttuğu "eski Taiz" çarşısında esnafın ve halkın, Husilerin siyasi kazanımlarını kabul etmediği ve ülke geleceği için "tehlikeli" olduğu görüşünde birleştiği gözleniyor.

Ülkedeki son durum

Başkent Sana'da kontrolü sağlayan Husiler ile yönetim arasında geçen yıl Eylül ayında "3 gün içinde yeni hükümet kurulması, Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi'nin hiçbir siyasi partiye üye olmayan birine başbakanlık görevini vermesi, petrol ürünlerine yapılan zamların düşürülmesi" gibi maddelerin yer aldığı anlaşma imzalanmıştı. Hadi, önce Ahmed Avad bin Mübarek'i hükümeti kurmakla görevlendirmiş, ancak tepkiler üzerine bu görev Halid Mahfuz Bahhah'a verilmişti.

Bahhah hükümetinin kurulmasının ardından da Husilerin kentlerden çekilmemesi ve sonrasında Cumhurbaşkanlığı Ofis Müdürü Mübarek'in kaçırılmasıyla ülkede gerginlik daha da tırmanmıştı.

Bu gelişmeler üzerine hükümet ve Cumhurbaşkanı Hadi'nin Ocak ayında istifa etmesinin ardından Husiler, 6 Şubat'ta, ülkedeki siyasi geçiş sürecini belirleyecek "Anayasa Manifestosu" adıyla bir bildiri açıklamıştı. Mevcut anayasanın yürürlükte kalacağı belirtilen manifestoda, 5 üyeli "Başkanlık Konseyi" ve 551 sandalyeli "Ulusal Geçiş Meclisi"nin kurulması öngörülmüştü.

Husilerin bu müdahalesi, birçok ülke ve kesim tarafından "darbe" olarak nitelendirilmişti.

Kaynak: AA

Son Dakika Kültür Sanat Husilerin Hedefindeki Taiz Kentinde Günlük Hayat - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement