İso Meclisi Şubat Ayı Olağan Toplantısı

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, " Türkiye'de şehir sanayi stratejisi bağlamında bir ilk olan bu belge ayrıca, Hükümetin 'Ekonomide Öncelikli Dönüşüm Programları'nı açıklamasında sonra, Sayın Başbakanımızın da çok arzu ettiği, iş dünyasından bu programlara yönelik ilk geri dönüş özelliğine de sahiptir" dedi.

İSO Meclisi şubat ayı olağan toplantısı, "Öncelikli Dönüşüm Programları Işığında Yeniden Öne Çıkan Üretim Ekonomisi ile İstanbul ve Sanayi Stratejilerinin Önemi" ana gündemiyle gerçekleştirildi.

Bahçıvan, Türkiye'nin ilk "Sanayi Strateji Belgesi"nin 2010 yılında yayınlandığını, 2011-2014 yıllarını kapsayan bu belgenin yenilenmesi çalışmalarının devam ettiğini hatırlatarak, şehirlere yönelik sanayi stratejilerinin de ihmal edilmemesi gerektiğini vurguladı.

Giderek artan "acımasız" ekonomik rekabet koşullarında, şehirlerin rekabet gücünün daha fazla önem kazandığına işaret eden Bahçıvan, bu anlayışla İstanbul Sanayi Strateji Belgesi'ni hazırladıklarını söyledi.

Bahçıvan, Türkiye'de şehir sanayi stratejisi bağlamında bir ilk olan bu belgenin ayrıca, "Ekonomide Öncelikli Dönüşüm Programları"nın açıklanmasında sonra, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun arzu ettiği, iş dünyasından bu programlara yönelik ilk geri dönüş özelliğine de sahip olduğunu açıkladı.

Son dönemlerde, İstanbul'un yerleşimiyle ilgili tasarlanan gelecek vizyonuna ilişkin söylemlerde, ne yazık ki sanayinin dışlandığını belirten Bahçıvan, şöyle devam etti:

"Bu vizyonda, İstanbul için finans, lojistik ve moda merkezi olmak öne çıkarılıyor. Oysa biz sanayinin şehre ait ve şehirle bütünleşmiş bir faaliyet olduğunu düşünüyoruz. Sanayi ile şehirler arasında adeta karşılıklı bağımlılık üzerine kurulu bir ilişki bulunmaktadır. İstanbul gibi derinliği olan ve Türkiye ekonomisinin kalbi sayılabilecek bir kent için bu gerçek çok daha anlamlı ve vazgeçilemezdir. Bunun tersi yaklaşımlar, milli gelir içindeki payı yüzde 15'lere düşmüş sanayimizin payını daha aşağılara çekecektir. Bu nedenle İstanbul'un sanayi şehri olarak kalması mutlak suretle sağlanmalı ve sanayi sektörünün yerleşik bir yapıya kavuşturulması için gerekli önlemler alınmalıdır. Çünkü dünden bugüne İstanbul sanayisine bakıldığında yerleşik olmayan, tabiri caizse farklı dönemlerde göçebe olmak zorunda bırakılan bir sanayinin var olduğunu görüyoruz. Oysa sanayinin yerleşik bir düzende olması, geleceğini daha iyi planlaması açısından önemlidir. Sanayiye yerleşiklik kazandırmanın yolunun öncelikli olarak OSB'lerden geçtiğini düşünmekteyiz."

Yol haritası

Erdal Bahçıvan, İstanbul sanayicisinin sorunlarından birinin, üretim tesislerinin İstanbul yerleşimindeki belirsizliği olduğunu dile getirerek, bu konuda "sanayinin şehirde olmayacağına" ilişkin görüşlerin en çok kullanılan argümanlardan olduğunu söyledi.

Dünyanın bir çok önde gelen metropol kentindeki uygulamaların bu yaklaşımları doğrulamadığını dile getiren Bahçıvan, "Bu strateji belgesiyle uygulayıcılar için İstanbul Sanayi'nin 2023 yılına kadar bir yol haritası da oluşturulmuştur. İSO tarafından hazırlanan bu belge İstanbul Sanayi'nin geleceğine ilişkin yapılacak planlara girdi olmanın yanı sıra İstanbul'a yatırım yapacak sanayi girişimcileri için de önemli bir çalışma olarak değerlendirilmelidir" diye konuştu.

İstanbul'un güçlü bir sanayi vizyonu ve el birliğiyle geleceğe hazırlanmasının İSO olarak önceliklerinden olduğunu belirten Bahçıvan, bilimsel ve sonuçları itibarıyla son derece değerli buldukları bu araştırmayı da zaten tüm paydaşlarıyla istifade etmek için hazırladıklarını anlattı.

Erdal Bahçıvan, Türkiye'de kısa sürede yüksek teknolojiye dayalı ihracatı artırabilecek tek altyapının İstanbul'da olduğunu belirterek, Türkiye'nin toplam ihracatının yüzde 40'a yakınını yapan İstanbul'un, ülkenin yüksek teknolojili ürün ihracatının yüzde 67,2'sini gerçekleştirdiğini, orta-yüksek teknolojili ürün ihracatında da yüzde 50'nin üzerinde bir paya sahip olduğunu aktardı.

Türkiye'nin büyük oranda yüksek teknolojili üretiminin ve ihracatının yapıldığı İstanbul'un, stratejilerinin düşünülmeden 2023 hedefinin hayata geçmesinin mümkün olmayacağının altını çizen Bahçıvan, şunları kaydetti:

"İstanbul'un özellikle ihracat yapabilen sanayi oyuncularının ortamları iyileştirilmeden, gerekli kapasite artışları için altyapı sağlanmadan ve başta kalifiye işgücü olmak üzere, enerji, hammadde gibi temel girdilerin güvenliği sağlanmadan Türkiye'nin 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaşması mümkün olamayacaktır. Dolayısıyla bu strateji belgesi bir nevi işin içinde olan, uzun yıllardır İstanbul'da sanayicilik yapan ve Türkiye'nin en önemli ihracat üssü olan İstanbul sanayicilerinin üzerinde uzlaştıkları bir metin olması açısından önemlidir. Çünkü üzerinde uzlaşılan bu metnin hayata geçirilme imkanı oldukça yüksektir."

İSO olarak 2014'te verimli bir yılı geride bıraktıklarını ve aynı heyecanla 2015 yılına yönelik faaliyetlerini sürdürdüklerini dile getiren Bahçıvan, İSO Meclis Başkanlık Divanı, Yönetim Kurulu ve Meclis Üyeleri, ekonomi ve sanayideki güncel gelişmeleri konuşmak, sanayinin sorunlarını değerlendirmek amacıyla bir grup meclis üyelerinin, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ile 21 Şubat'ta tekrar bir araya geldiğini hatırlattı.

Bahçıvan, toplantıda makine, demir-çelik, metal ve elektrik-elektronik sektörlerine mensup sanayicilerin de bulunduğunu belirterek, bu kapsamdaki son toplantıyı da gelecek günlerde duyurulacak bir tarihte gerçekleştirecekleri bilgisini verdi.

Sanayicilerinin, vergisel süreçlerde yaşanan sorunları birebir görüşmek ve çözüm önerilerini aktarmak için Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanı Adnan Ertürk Başkanlığı'ndaki bakanlığın üst düzey bürokratlarıyla 12 Şubat'ta bir araya getirdiklerini vurgulayan Bahçıvan, "Toplantıda, sanayicilerimiz, maliye bürokratlarına uzun uzadıya sorunlarını aktarıp çözüm önerilerini dile getirdi. Katılımın yüksek olduğu toplantı, son derece verimli geçerken, başta KDV, ÖTV, KKDF gibi vergilerle ilgili yaşanan sıkıntılara değinildi" dedi.

İstanbul sanayisinin kaliteli ve sürekli enerji temininde özellikle belli bölgelerde ciddi sıkıntılar olduğunu dile getiren Bahçıvan, bu kapsamda, Oda'larına iletilen sıkıntıların etraflıca görüşülmesi ve çözüme kavuşturulması amacıyla oluşturulan heyetle Boğaziçi Elektrik Dağıtım AŞ Genel Müdürlüğü'nde bir toplantı gerçekleştirildiğini, bu konunun yakın takipçisi olmaya devam edeceklerini söyledi.

Yürütme kurulu üyesi olduğu B20 Türkiye çalışmalarının da hızla devam ettiğini aktaran Bahçıvan, sözlerini şöyle tamamladı:

"İstanbul'da Başbakan Yardımcımız Ali Babacan başta olmak üzere, B20 ülkelerinin Maliye Bakanları, Merkez Bankası başkanlarının katıldığı toplantının ardından B20 Türkiye'nin İlk Bölgesel İstişare Toplantısı Cidde'de yapıldı. Bu toplantıya B20 Türkiye Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile birlikte katıldım. İTÜ Rektörü Profesör Doktor Mehmet Karaca ile üniversite-sanayi işbirliğini konuştuğumuz görüşmede, enerji verimliliğinin sanayi için ne kadar önemli olduğuna değindik. Öte yandan, ülkemizde yapılması planlanmış olan nükleer santral ihaleleri başta olmak üzere, yerli sanayicilerimize nükleer endüstride rekabet yetkinliği kazandırmak ve dünya pazarından pay almalarına yardımcı olmak amacıyla İTÜ'de, 12 Mart'ta siz sanayicilerimizin de katılacağı bir toplantıyı planlamış durumdayız."

(Bitti)