Kılıçdaroğlu: Erdoğan Türkiye Cumhuriyeti Tarihinde Rüşvet Pazarlığı Yapan Bir Başbakan'dır

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Erdoğan aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti tarihinde rüşvet pazarlığı yapan bir Başbakan'dır. Zaten yolsuzluk deyince dut yemiş bülbüle dönüyor, çünkü bu işin ustası" derken, "İnsanların sırtından geçinmeye çalışıyorlar, kene gibi" diye konuştu.

-"RÜŞVET HAVUZUNA BAKANLAR KURULU KARARIYLA VERGİ MUAFİYETİ DE GETİRİLDİ"-

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, özetle şöyle dedi:

"İki havuz oluşturulmuştu, bir medya havuzu, arkasından bir de rüşvet havuzu vardı, nüfuz ticareti kullanılarak para aktarılan yer, onun yeri de TÜRGEV'di. Başbakan'ın çocuklarının yer aldığı vakıf. Nasıl bir rüşvet havuzu ki Bakanlar Kurulunca kamuya yararlı sayılıp vergi muafiyeti de verilmiş. Rüşvet havuzuna Bakanlar Kurulu kararıyla vergi muafiyeti de getirildi.

-"DUT YEMİŞ BÜLBÜL GİBİ"-

TÜRGEV'e gelen en büyük rüşvet Royal Protocol'dan gelmişti. 99 milyon 999 bin 990 dolar. 10 dolar eksik 100 milyon dolardan. Niye eksik, havale parası mı, olabilir. 100 milyon dolar. Yurt dışındaki bir firma senin oğlunun vakfına niye bu parayı göndersin? Defalarca sordum, her şeye laf yetiştirir, burada tık yok. Bunu söylediğim zaman dut yemiş bülbül gibi. Zaten yolsuzluk deyince dut yemiş bülbüle dönüyor, çünkü bu işin ustası. Başka birisi öğrenmesin istiyor, sadece malı ben götüreyim diyor. Ama senden daha becerikliler var, onlar götürdüler, 700 milyarlık saat götürdüler, eminim sana öyle bir saat verilmemiştir. O şimdi uhte onda, benim saatim daha pahalı olmalı diye. Sarraf yeniden gitmiş ya Halk Bankasına, mutlaka bir saat işi ayarlıyorlardır.

-"ERDOĞAN TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİNDE RÜŞVET PAZARLIĞI YAPAN BİR BAŞBAKAN'DIR"-

Erdoğan aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti tarihinde rüşvet pazarlığı yapan bir Başbakan'dır. Çok net, rüşvet pazarlığı yapan, rüşveti oğluyla görüşen bir Başbakan'dır. Örnek vereceğim size. Bilal Erdoğan, babasını arıyor, "dün Sıtkı Bey geldi' diyor. Ondan sonra bir türlü doğru bir şekilde transfer işlemini yapamadığını bir 10 milyon dolar falan olduğunu şimdiye kadar birikenin ondan sonra onu istediğimiz zaman verebileceğini derken Erdoğan kesiyor. Sakın alma, alma diyor. Bilal Erdoğan ben almayacağım. Recep Tayyip Erdoğan yok yok, hayır hayır alma, kendisi bize ne sözü verdiyse onu getirecekse getirsin, getirmeyecekse gerek yok. Başkaları getiriyor da o niye getiremiyor?

-"HIRSIZLARA SAYGIM YOKTUR"-

Böyle birisinin başbakanlık koltuğunda oturması bu ülke için büyük bir ayıptır. Her siyasi görüşe benim saygım vardır. Ama kimse kusura bakmasın, hırsızlara saygım yoktur. Kul hakkı yiyene saygım yoktur.

Bu Sıtkı Bey, Wikileaks belgelerinde adı geçen Sıtkı Bey. Sıtkı Ayan. Büyük işler çeviren birisi.

-"AVUKATIN PARASINI BEN ÖDEYECEĞİM"-

Wikileas belgelerinde bir gerçek daha vardı, Erdoğan'ın İsviçre bankalarında iki ayrı kanaldan çek edilmiş 8 hesabının olduğu söyleniyor. Ben kendisine defalarca çağrı yaptım, dün de Parti Meclisi'nden çağrı yaptım. Dedim ki, avukatını görevlendir, bir dilekçe versin, senin bankada hesabının olmadığını bir yazı ile alsın. Parayı çok sevdiği için belki avukata para vermek istemeyebilir diye kendisine bir öneride bulundum, avukatı bana gönder, avukatın parasını ben ödeyeceğim, dilekçeyi ver.

-"MALI GÖTÜRDÜ DE ONUN İÇİN"-

Ben sandım ki bugün grup toplantısında diyecek ki; ben senin parana muhtaç mıyım diyecek. Dedi mi, tık yok. Neden, malı götürdü de onun için. Tam dut yemiş bülbül gibi. Duymuyor"

- "HUKUKU KATLEDİYORLAR, ANAYASAYI ASKIYA ALIYORLAR"-

Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki Torba Tasarı'ya işaret eden CHP Genel Başkanı, şöyle devam etti:

"Bir Bakanlar Kurulu kararı varTorba Kanun olmaz diyor. Kim söylüyor, Bakanlar Kurulu, kimin imzası var, Başbakan kim, Recep Tayyip Erdoğan. Şimdi getiriyorlar Torba Kanun. 100 kanunda değişiklik. Araya bir şey sıkıştırıyorlar. Soma'da hayatını yitirenlerle ilgili onların lehine düzenleme getiriyoruz, eyvallah, getirin, hemen çıkaralım. Ama bir bakıyoruz, bir uyanıklık yapıyorlar, araya iki madde sıkıştırıyorlar. Hukuku katlediyorlar, anayasayı askıya alıyorlar, böyle düzenlemeler yapıyorlar. Buna izin vermeyeceğiz.

-"İNSANLARIN SIRTINDAN GEÇİNMEYE ÇALIŞIYORLAR, KENE GİBİ"-

Şimdi diyorlar ki, "biz af çıkarmak istiyoruz, CHP karşı'. Çıkar kardeşim bunları, çıkar, getir. Soma'daki işçilerin hakkı, getir kardeşim ayıkla onları, biz hemen çıkaralım. "Hayır, bunları araya sıkıştıracağız'. İnsanların sırtından geçinmeye çalışıyorlar, kene gibi Hukuk böyle olmaz."

-" HIRSIZLARI KORUYANLARA KORUMA ZIRHI GETİRİYORLAR"-

Vatandaşlara seslenen Kılıçdaroğlu, "Bizi beğenmeyebilirsiniz, bize kızabilirsiniz. Ama bizim özgüvenimiz var, biz haklıyız, biz kapalı kapılar ardında iş çeviren bir siyasi gelenekten gelmiyoruz. Biz kul hakkı yemeyiz. Biz her kuruşun hesabını veririz. Yargı bağımsızlığı çok önemli. Şimdi yargıya müdahalenin yolunu da açıyorlar. Savcıya doğrudan müdahalenin yolunu açıyorlar. Kendilerini affettirmek istiyorlar. Hırsızları koruyanlara koruma zırhı getiriyorlar" dedi.