Kim Ne Dedi? - Son Dakika
Spor

Kim Ne Dedi?

Galatasaray, 2-0 geriye düştüğü maçta Bursaspor'u 5-2 mağlup edip, adını Ziraat Türkiye Kupası'nda finale yazdırırken, spor yazarları Sneijder'ın performansını övüp, sarı-kırmızılıların ikinci yarıdaki etkili performansına vurgu yaptılar.

17.04.2014 11:53
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Aslan finalle geri döndü!

Erman Toroğlu - Fotomaç

Yabancı futbolcu adedi kaç olsun? 6+1 mi, yok 2 mi, yok 5+ mı, yoksa serbest mi olsun? Sevgili okuyucular yıllardan beri bir şeyi halledemiyoruz. İstersen 10 olsun, istersen 2 olsun. Ama futbolcu olsun. Turşu olmasın, kabak olmasın, daha da önemlisi acur olmasın. Türkiye'ye yıllarca acur soktular. Hem paraları fazlaydı hem de metrekareleri. Türk futbolunu çok acıttılar. Kimdi bunu yapanlar? Futboldan nasibini almamış yöneticiler. Şimdi diyeceksiniz ki 'Yahu Erman kardeşim, 5-2'lik bir yarı final maçı sen bize ne anlatıyorsun?' Belki de işin özetini anlatıyorum. İşin ana fikrini anlatıyorum. Biliyorum bazıları yazacaklarımdan alınacaklar. Bazılarına tuhaf gelecek. Dün gece Sneijder diye bir oyuncu vardı sahada. Futbol oynadı, futbol oynattı, arkadaşlarına yardım etti, top attı, gol attı. Galatasaray'a turu getiren adamdı. Keşke Sneijder gibi Türkiye'ye 10 tane futbolcu gelse. Hem futbolcu olarak hem insan olarak... Ama maalesef dünyada da Sneijder bir tane…

Mancini neden sahaya girdi?

Levent Tüzemen – Sabah

Galatasaray, Bursa'da deplasman fobisine son verirken ikinci yarıda oynadığı etkili futbolla 9 yıl sonra da adını finale yazdırdı. İlk yarıda 5 dakika içinde iki gol yiyen ve geriye düşen Galatasaraylı oyuncular zihinsel olarak oyundan düşmedi. Sneijder'in devre biterken attığı gol Galatasaray'ın soyunma odasına umutlu girmesini sağladı. İnsanların öncelikle duygularını harekete geçirmedikçe onları motive edemezsiniz. Kalp, beyinden önce gelir. Soyunma odasında özel bir konuşma yaptıkları o kadar belliydi ki ikinci yarıda mücadele gücü, temposu yüksek bir Galatasaray izledik. Çünkü ilk yarıda 2-0'dan sonra Bursa seyircisi "üç üç" diye bağırıyordu... Bursa'nın hocası İrfan Buz da bu slogana uyup takımına "oyunu tutun" mesajını kenardan yollamadı. 50. dakikada Selçuk'un penaltı golü maçı uzatmaya taşırken Bursalı futbolcular şok oldu, tribünler de bir anda suskunlaştı. Burak'ın 53'te attığı gol Galatasaray'ın, oyunun kontrolünü tamamen eline geçirmesini sağladı.

Galatasaray'da büyük sevinç (Video)

Hakan Ünsal – Hürriyet

Mancini'nin oyuncularına karşı tavırları hoş değil. Daha doğrusu bazı oyunculara tavırları... Mevzu Selçuk olunca sahaya girip, kollarından tutup, iten, sahaya giren, fırçalayan Mancini; Burak'a karşıda sahaya koşarak girip, yakasından tutup sallıyor. Ama ne hikmetse bu cesur tavırları Melo'ya yada diğer yabancılara karşı göremiyoruz. Bırakın sahaya girmeyi, formasından tutup itmeyi, mesela Melo'ya söz ya da mimikle bile uyarı yapamayan Mancini'nin sinirini Burak-Seçuk'tan çıkarması ilginç. Herhalde yabancı oyuncular ile aynı dili konuştuklarından olsa gerek uyarı ihtiyacı duymuyor!!! Telles'in haftalardır rakip için büyük avantaj, Galatasaray için handikap olan, oynadığı yeri fazlasıyla boş bırakması ve kademeye geç gelmesi golle sonuçlandı. Telles, hücumu seven bir oyuncu ama asıl işi defansı bu kadar ikinci plana atarsa takıma zarar verir. Sneijder istekli oyunu ile öne çıkan oyunculardandı. Selçuk ve Burak'ın gol atması,hem moral hem de geri dönüşleri açısından önemliydi.

Maç sonu olaylar çıktı

Uğur Meleke – Milliyet

Mancini (Drogba'nın yokluğunu da fırsat bilip) sistemi 4-2-3-1'e evirmişti, kenarları ikilemişti. Ama fayda etmedi. İlk 45'in sonunda biraz da talihin yardımıyla Sneijder golü gelmese, Galatasaray'ın Bursa'da işi gerçekten çok zor olacaktı. Bursa'nın iki maçta toplam 4 golünü üretmesini sağlayan o kenar hücumlarının anahtar adamı Volkan, kariyerinin en iyi günlerini geçiriyor şu sıralarda. İki Galatasaray maçında oynadığı oyunu gelecek sezona taşırsa, 2010'dan sonra bir kez daha tribünlerin sevgilisi olabilir. Bu arada ilk devre sonundaki Sneijder golüne talih dedik ama futbolda talihin de ancak onun için çaba göstereni, arayanı bulacağını da not etmek gerek. Buz adam Sneijder, bu yıl Galatasaray'daki fırtınadan en az etkilenen, en istikrarlı oynayan, klasını en üst düzey gösteren isim. İlk maçta da Bursa'ya karşı ayakta kalan adam oydu, ikinci maçın da kahramanı o. Beş golün organizasyonunun tamamında Hollandalı var dün gece. Doğrusu bu finali Galatasaray'a buz adamın resitali hediye etti desek abartmış olmayız...

"Biz büyük bir takımız"

Mustafa Sapmaz – Akşam

Galatasaray ilk maçın skoru dışında avantajlıydı. Bu maçı kazanabileceğini düşünüyordum. Buna da gerekçem, ligde beş maçlık kısa gibi duran ikincilik yarışı Galatasaray takımı için uzun ince bir yol gibi dururken, iki maçlık kupa yolu futbolculara koşma isteği verebilirdi. Öyle de başladılar maça. Melo ile maçın başında öne geçebilirlerdi. Sonra iki feci defans hatasını, iyi değerlendirdi Bursaspor. Mancini haklı beyler dedirtti, defans hataları o dakikalarda. Sonra Bursaspor maçı kazandığını düşündü. Futbolcusundan yedek kulübesine, taraftarından yöneticisine kadar böyle düşünmüş olmalılar. Sneijder'in ceza sahasına yaptığı doğru koşusunu, kendi arkadaşı pasla beslemesi gerekirken, rakipten gelen bir kaza pası ile golü bulduğunda, tribünlerdeki sessizlik, koca bir "Acaba'ydı." O 'acaba'yı gerçek kılan, 50'inci dakikada verilen penaltı kararı oldu. Hakem eli vücuduna yapışık kanaatiyle penaltı vermeyebilirdi. Doğru! Fakat sonuç değişir miydi? Sanmam. Çünkü Sneijder'in devre biterken attığı gol Galatasaray'ı canlandırmış, Bursasporlu futbolcuların kafaca koptukları -belki finali düşünmeye bile başlamışlardı- maça geri dönmesini engellemişti.

Kaynak: TotemSpor.Com

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement