Kurtulmuş Almanya'da

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli meselelerinden birinin Çözüm Süreci olduğuna dikkat çekerek, "Türkiye seçimleri huzur içerisinde, güvenlik içerisinde yapacaktır. Baskı yapmak isteyenler var. Bir elinde silah diğer elinde halay çekilmez. Halay çekmek istiyorsak, beraber barış türküleri söylemek istiyorsak, elimizdeki silahları bırakmak zorundayız" dedi.

Mannheim Diyanet İşleri Türk İslam Birliği'ne (DİTİB) bağlı Yavuz Sultan Selim Camisi'ne ait dernek lokalinde vatandaşlarla bir araya gelen Kurtulmuş, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli meselelerinden birinin Çözüm Süreci olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Türkiye'de 90-100 yıldır devam eden siyasal bir süreç, 30 yıldır silahlı çatışmanın olduğu, yaklaşık 50 bin insanın öldüğü, 7 bin emniyet görevlisinin şehit olduğu, 30 yılda 1,2 trilyon dolar iktisadi kayba neden olan bir mesele. Bunun çözülebilmesi için siyasi irade güçlü bir şekilde Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde yola çıktı.

Aynı zamanda elinde silah bulunduranlar silah bırakma iradesi ortaya koydular. Hepsinden önemlisi milletimizin yüzde 68-70'i Çözüm Sürecine destek verdi. Artık insanlar, çocukları ölsün istemiyor. Artık insanlar çocuklarını askere gönderirken acaba geri dönecek mi dönmeyecek mi endişesiyle göndermek istemiyor."

Çözüm Süreci konusunda önemli mesafeler alındığını ifade eden Kurtulmuş, ancak kendilerinin bu konuyu çözmeyi çok istemelerine karşın, Türkiye'nin bu sorundan kurtulmaması için çalışanlar olduğunu kaydetti.

Kurtulmuş, Çözüm Sürecinin sonuca ermesi için dua ettiklerini belirterek şunları kaydetti:

"Biz bu konunun çözülmesini nasıl istiyorsak, Türkiye'nin ayağı prangalardan kurtulmasın diyerek her türlü fitneyi, provokasyonu yapacak unsurlar var. Dün de vardı bugün de var yarın da olacak. Mesela 6-7 Ekim olayları bir provokasyon. Geçtiğimiz günlerde oldu. Önümüzdeki günlerde olabilir. Türkiye seçimleri huzur içerisinde, güvenlik içinde yapacaktır. Baskı yapmak isteyenler var. Bir elinde silah diğer elinde halay çekilmez. Halay çekmek istiyorsak beraber barış türküleri söylemek istiyorsak, elimizdeki silahları bırakmak zorundayız. Elinde silah olanlar artık ellerinden silahı bırakmak zorundalar Türkiye'nin ve bölgenin şartları bunu gerektiriyor. Bu meseleyi Allah'ın rızasını ve milletin duasını kazanmak için önemli aşama olarak görüyoruz. Ümit ediyorum bu mesele hallolacaktır. Türkiye bu büyük meseleden, beladan kurtulacaktır diye dua ediyoruz."

Konuşmasında Ermeni meselesine de değinen Kurtulmuş, önceki gün Başbakanlık Başdanışmanlığından emekli olan Etyen Mahçupyan ile ilgili bir soruya, "Emekli oldu, emekli edildi biliyorsunuz. Yaş haddinden dolayı emekli edildi. Bu tür konuşmaları tasvip edilmediği için" cevabını verdi.

Türkiye'nin Ermeni meselesinde tavrının açık olduğunu belirten Kurtulmuş, "1915 olaylarına ilişkin kim hakikatleri araştırmak istiyorsa onlar için tüm arşivlerimizi açıyoruz.  Buyursun gelsin incelesinler ama aynı şekilde dünyanın her yerinde kimin elinde ne varsa ama dedikodu değil, falanca gazetecinin yazdığı makale değil, bilimadamının aklından geçenler değil, vesikalara dayanan ne bilgi varsa, hodri meydan herkes bilgilerini ortaya koysun" dedi.

Türkiye'nin bu konuyu rahatlıkla ifade etmesine karşın hiç kimsenin bu konuyu bahane edemeyeceğini ifade eden Kurtulmuş, "24 Nisan Ermeni meselesini bahane ederek, Türkiye'ye dayak atmasına müsaade etmeyeceğiz. Kim olursa olsun" diye konuştu.

Kimsenin tarihi gerçekleri saptırarak bunların üzerinden yeni kan davaları oluşturarak yeni bir takım siyasi husumetler oluşturarak Türkiye'yi köşeye sıkıştırmaya kalkışmamasını isteyen Kurtulmuş 1915'te hayatını kaybeden herkesin Osmanlı vatandaşı olduğuna dikkati çekti.

"Bunların faturasını kimse Türkiye'ye ödetmeye kalkışmasın" diyen Kurtulmuş, Ermeni diasporasının etkisinde kalarak Türkiye düşmanlarının yapmak istediği propagandaya pabuç bırakmayacaklarını kaydetti.